Belgrad Hakkında: Beyaz şehir olarak adlandırılan Belgrad’da resmi olarak Sırpça konuşulmakta olup diğer olarak konuşulan diğer dil ise Macarca’dır. Sizi uyarmam gerekiyor ki; Sırpça dili içerisinde çok fazla Türkçe kelime barınmaktadır. Nasılsa Türkçe bilmiyorlar ya diye bol keseden konuşmayın. Sonra başınız ağrımasın. 🙂 Balkanların parlayan yıldızı olarak adlandırılan şehri diğerlerinden ayıran özellikse gece hayatı ve renkli caddeleri olarak biliniyor.
Belgrad nerede ve hangi ülkede? Belgrad, Sırbistan’ın kuzey orta kesiminde, Tuna ve Sava nehirlerinin birleştiği noktada yer almaktadır ve Sırbistan’ın başkentidir.
İstanbul – Belgrad Uçuşu: 814 Km – 1sa 45dk
Ortalama Gezme Süresi: Belgrad’ı doya doya gezmek için 3-4 gün idealdir. Hızlı bir tur yapmak istiyorsanız da 2 günde ve hatta 1 günde bile şehri gezebilirsiniz.
Gidilecek En İyi Zaman: Belgrad kışları karlı ve yağmurlu, yazları sıcak, ilkbahar ve sonbaharları ise neredeyse her gün yağmurludur. Ziyaret edebilecek en uygun zaman dilimi Nisan-Mayıs ve Eylül-Ekim aylarıdır.
Belgrad pahalı mı? Belgrad yükselen kurlar nedeniyle ülkemize göre pahalı bir şehir olmasına karşın, hala Avrupa’daki en ucuz başkentlerden biri olma özelliğini sürdürmektedir. Bununla birlikte Belgrad’ın Sırbistan’daki en pahalı şehirlerin başında geldiğini belirtmemiz gerekiyor. Bu nedenle Sırbistan’daki herhangi başka bir şehri ziyaret etme Belgrad’a göre daha ekonomik olmaktadır.
Belgrad güvenli mi? Belgrad geceleri tek başınıza gezecek kadar güvenli bir şehirdir. Bununla birlikte siz gene de tedbiri elden bırakmayın ve özellikle de otobüslerde ve taksilerde seyahat ederken daha dikkatli olun.
Müze Kartı: Şehirde satın alabileceğiniz Belgrade City Card ile; birçok müze ve tarihi yerleri %10 ile %30 indirim ile giriş yapmanıza olanak sağlar. Hop on hop off tularına ücretsi katılma imkanınız da mevcut. Nehir turlarında %25 indirim sağlarken %10 indirimle klasik arabalar vasıtasıyla gerçekleştirilen turlara katılım sağlayabilirsiniz.
Kullanacağınız Yardımcı Uygulamalar: Akıllı telefon kullanan ziyaretçiler Apple Store hem Google Play’den “Belgrade Talking” i indirerek Belgrad şehrinde gideceğiniz tüm yerler hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.
Havaalanı Merkez Ulaşım: Havaalanından Belgrad şehir merkezine 18 km uzaklıkta konumlanıp 20 dakika uzaklıkta bulunmaktadır. 72 numaralı halk otobüsüne büfeden alırsanız şoförden alacağınız ücretin yarı fiyatına veya her yarım saatte bir seferi bulunan A1 numaralı minibüslerle halk otobüslerinin yaklaşık iki katı fiyatına ulaşabilirsiniz.
Şehir içi Ulaşım: Ulaşım dört bölgeye ayrılmıştır; 1. ve 2. bölgeler şehir merkezini, 3. bölge geniş şehir alanını ve 4. bölge banliyö alanlarını oluşturmaktadır. Şehir merkezi içerisinde Tramvay ve troleybüsleri kullanırsanız sadece belirli bölgelere gidebilirsiniz fakat otobüsler ile tüm yerlere ulaşabilirsiniz. 2 numaralı tramvaya binerek Eski Belgrad’da bulunan tüm tarihi yerleri tek bir seferde gezme şansını elde edebilirsiniz.
Uyarı: Toplu taşımada kullandığınız biletlerinizi yolculuğunuz boyunca saklayın! Zira bilet kontrolü yapılıyor. Eğer ki elinizde gösterebileceğiniz bir biletiniz bulunmazsa ceza ödemek zorunda kalırsınız bizden söylemesi. 🙂
Ulaşım; Pegasus ve Türk Hava Yolları’nın her gün direkt uçuşlar düzenlediği seferler toplam 1 saat 40 dakika sürmektedir. Ayrıca yaz mevsimlerinde TCDD, demir yolu ulaşımı da bulunmaktadır.
Ulaşım Kartları: Belgrad Toplu Taşıma Kartı olan BusPlus fiyatları; 1, 3 veya 5 günlük olmasına göre değişmektedir.
İstanbul- Belgrad Saat Farkı: +2 saat
Belgrad’da Ne Yenir:
Restoran Bahşiş Ortalaması: Restoranda aldığınız hizmetin karşılığında hesabın yaklaşık 10’da 1’i kadar bir bahşiş verebilirsiniz. Tabi gönlünüzden koparsa… 🙂
Burası neresi? Aziz Sava Katedrali Belgrad’ın hem mimari hem de dini açıdan sembol yapılarından biridir. St. Sava Kilisesi, Balkanların en büyük ve dünyanın ikinci büyük Ortodoks kilisesi olma özelliğini taşımaktadır. Oldukça heybetli bir yapıya sahip olan kilise, beyaz granit ve mermer duvarları ile dikat çekicidir. Öğle saatlerinde ise kilisede çalan 50 çanın sesi şehrin birçok noktasından duyulabilmektedir.
Tapınak Osmanlı sadrazamı olan Sinan Paşa’nın 1594 senesinde meydana gelen Sırp ayaklanması esnasında Aziz Sava’nın öldüğü yerde inşa edilmiştir. Kilisenin inşaası bu olaydan 340 yıl sonra, 1935 senesinde başlamış ve 1989 senesinde tamamlanmıştır. Kilisenin tam olarak tamamlanması ise 2004 yılında gerçekleşmiştir. Kilisenin kubbesi 4.000 ton ağırlığındadır ve bu denli büyük bir ağırlığı taşıyabilmesi için çok ince hesaplamalar yapılmıştır.
Neden gitmeliyim? Dışarıdan muhteşem görünen Aziz Sava Kilisesi’nin asıl ziyafeti için içerisini görmeniz gerekiyor. Muhteşem fresklerle kaplı duvarları kesinlikle görülmeye değerdir. Kilisenin yedi metre altındaki mahzeni de kaçırılmaması gereken noktalar arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? 1863 senesinde inşa edilmiş olan Kaptan Misa’nın konağı, etkileyici mimarisiyle Belgrad’ın en güzel mimari yapılarından biri olarak kabul edilmektedir. İlk olarak Kaptan Misa’nın damadına bir hediye olması amacıyla düşünülen yapı, eğitim amaçlı bir hediye olarak verilmiştir. Geçmişte Belgrad Lisesi’ne ev sahipliği yapmış olan konak, günümüzde Belgrad Üniversitesi’nin genel merkezi olarak hizmet vermektedir.
Binanın tepesinde bir de gözlemevi bulunmaktadır. Bunun sebebi ise 20. yüzyılın başlarına kadar Belgrad’daki en yüksek binanın bu yapı olmasıydı. Hem gündüz hem de gece saatlerinde, bu gözlem noktasında bulunan bir bekçi yangın çıkması durumunda insanları uyarmak amacıyla nöbet tutmaktaydı. Gözlemevi 1919 senesinde kadar da bu amaçla kullanılmaya devam etmiştir.
Neden gitmeliyim? 1979 senesinde olağanüstü öneme sahip bir kültür anıtı olarak belirlenen yapı, Belgrad’da mutlaka görülmesi gereken mimari eserler arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? Ruzika Kilisesi’ne çok yakın bir konumda bulunan Aziz Petka Kilisesi, Sava ve Tuna nehirlerinin birleştiği muhteşem manzarayı sunmaktadır. Kilise, günümüzde hala çok fazla kullanılmaktadır ve özellikle hafta içi birçok Sırp, ibadet etmek için Aziz Petka Kilisesi’ni tercih etmektedir. Kilisenin iç ve dış kısmındaki altın kaplamalı geleneksel simgeler dikkat çekmektedir.
Neden gitmeliyim? Sunduğu muhteşem manzarasıyla, Ruzica Kilisesi’ni ziyarete gelenler için Aziz Petka Kilisesi es geçilmemesi gereken dini duraklardan biridir.
Burası neresi? Prens Miloš Obrenović döneminden günümüze ulaşmayı başaran nadir yapılardan olan bu saray, 1830’lu yılların başında inşa edilmiştir ve oldukça gösterişli bir şekilde tasarlanmıştır. Bir Sırp Sarayı olarak inşa edilmesine karşın, Osmanlının bölgede devam eden varlığı nedeniyle burası asla bir saray olarak kullanılamamış, Prens tarafından tahttan indiği döneme kadar sadece bir dinlenme yeri olarak kullanılabilmiştir.
Saray içinde bir zamanlar burjuva ve kraliyet ailelerinin sahip olduğu çeşitli yapılardan derlenmiş olan otantik dönem eşyalarıyla zengin bir şekilde döşenmiş odalar bulunmaktadır. Alt katta ise oryantal Osmanlı tarzından 19. yüzyılın sonlarındaki daha batı Avrupa tarzında bir dekorasyon geçişi kullanılmıştır.
Neden gitmeliyim? Dışarıdan kesinlikle görülmeye ve fotoğraflanmaya değer, şehrin tarihi önemli sembol yapılarından biri olduğunu söyleyebiliriz. İç kısımları ise dönemin havasını yansıtması nedeniyle özellikle tarihe ve dekorasyona meraklı kişiler için oldukça ilgi çekicidir.
Burası neresi? Belgrad Kalesi’ne ve Prenses Ljubica’nın Evi’ne çok yakın bir konumda bulunan Aziz Micheal Katedrali, 1830’lu yıllardan kalma Neoklasik bir yapıdır. Katedral Sırbistan’ın bağımsızlık mücadelesinde önemli bir rol oynamıştır. Katedral ilk olarak 1500’lü yıllarda yapılmış ve defalarca yeniden inşa edilmek durumunda kalmıştır. Dini yapı yerel halk arasında sadece “Katedral” olarak da adlandırılmaktadır.
Katedralin duvarlarında Dimitrije Avramovic tarafından boyanmış ikonlar ve duvar resimleri dikkat çekmektedir. Aynı zamanda Dimitrije Petrovic’in ortaya çıkardığı eserler de görülmeye değerdir. Her iki sanatçı da döneminin önde gelen Sırp sanatçıları olarak kabul edilmektedir.
Neden gitmeliyim? Belgrad tarihi açısından önemli bir yere sahip olan Aziz Micheal Katedrali, 14. yüzyıl kralı ve Aziz V. Stefan Uros’un kalıntılarını ve Vuk Karadzic gibi ulusal kahramanların mezarlarını barındırdığı için da önemli ziyaret noktalarında biridir.
Burası neresi? Terazije Meydanı’nda bulunan Hotel Moskva, Belgrad’ın en ünlü ve en güzel binalarından biridir. Aktif olarak misafirlerini ağırlamaya devam eden yapı, 1908 senesinde açılmıştır ve şehrin en eski otellerinin başında gelmektedir. Çarpıcı Art-Nouveau tarzındaki bina, Belgrad mimarisi içinde kolay bir şekilde dikkat çekmeyi başarmaktadır.
Yüksek standartla hizmet veren bir işletme olması, konumu ve önemi nedeniyle Hotel Moskva, yıllar içinde aralarında Albert Einstein, Alfred Hitchcock ve Richard Nixon’un da bulunduğu çok sayıda ünlü konuğu ağırlamıştır. Aynı zamanda 2. Dünya Savaşı sırasında Gestapo karargahı olarak kullanılmış ve yerel tarih ve kültürde önemli bir rol üstlenmiştir.
Neden gitmeliyim? Hotel Moskva, günümüzde de gezginler arasında hala popüler ziyaret noktalarından biridir. Burası dilerseniz konaklayabileceğiniz dilerseniz de kafesinde oturup bu güzel binanın keyfini çıkarabileceğiniz ve havasını soluyabileceğiniz çok güzel bir ortam sunmaktadır.
Aklınızda bulunsun! Otele uğradığınızda önemli bir Belgrad lezzeti olan ev yapımı Moskova Schnitt’in tadına mutlaka bakmalısınız. Patsanın yanında beyaz şarabın çok iyi gittiğini de belirtmek isteriz.
Burası neresi? Belgrad Kalesi içinde yer alan Ruzica Kilisesi, bitkilerle çevrelenmiş yeşil duvarlarıyla dikkat çeken oldukça güzel bir Sırp Ortodoks kilisesidir. Taştan yapılmış bu kilise 1521 senesinde inşa edilmiştir. Yıkılan kilise daha sonra yeniden inşa edilerek barut deposu ve askeri kilise gibi amaçlarla da kullanılmıştır. 1. Dünya Savaşı esnasında tekrar hasar gören kilise, son olarak 1925 senesinde tadilattan geçmiştir.
Kiliseye dair en ilginç detay ise kilisenin silahlardan yapılmış bir avizeye ev sahipliği yapıyor olmasıdır. Askeri bir kilise olarak geçmişine bir saygı duruşu olarak bu avizeyi oluşturan mermi, top ve diğer silah parçalarını görmek ziyaretçiler için oldukça farklı ve etkileyici bir deneyim olmaktadır.
Neden gitmeliyim? Özellikle silahlardan yapılmış avizesiyle ilgi odağı olan kilise, dini bir yapı olmasının yanı sıra tarihi ve mimari açıdan da ilgi çekici yapılardan biridir.
Burası neresi? Balkanlar’daki çoğu ülke gibi Sırbistan da geçmişte Osmanlı’nın hakimiyeti altında varlığını sürdürmüştür ve bu nedenle bu ülke de Osmanlı’nın mirası olan yapılara rastlamak mümkün olmaktadır. Ancak Arnavutluk ve Bosna-Hersek‘te camileri koruyarak Osmanlı köklerini fazlasıyla korurken, Sırbistan bu izleri büyük ölçüde silmiştir. Bu nedenle Bayraklı Camii, Sırp topraklarında görebileceğiniz nadir camilerden biridir.
İstisnalardan biri olan Bayraklı Camii, Dorcol’da Gopodar Jevremova Caddesi üzerinde bulunmaktadır. Osmanlı döneminde yapılmış 300’den fazla camiden kalan tek cami olan Bayraklı Camii’nin 1575 yılında inşa edildiği tahmin edilmektedir. Yapı, Avusturya’nın Belgrad’ı işgali sırasında bir süreliğine Katolik Kilisesi’ne dönüştürülmüştür. Caminin kendisi etkileyici olsa da, sağında ve solunda inşa edilmiş yapılar ne yazık ki caminin arka planda kalmasına neden olmuştur. Cami, Kosova’da meydana gelen olayların ardından 18 Mart 2004 tarihinde yakılmış ve ardından onarılmıştır.
Neden gitmeliyim? Büyüleyici bir tarihe ve tasarıma sahip olan Bayraklı Camii, özellikle Müslüman ziyaretçiler için Belgrad’ın görülmeye değer önemli yerleri arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? Taşmeydan Parkı içinde bulunan Aziz Mark Kilisesi, Krstic Kardeşler tarafından, 1940 senesinde inşa edilmiştir. Kilisenin inşa edildiği yerde daha önce 1835 yılında inşa edilmiş daha eski bir kilise yer almaktaydı. Ülkenin en büyük kiliselerinden biri olan Aziz Mark Kilisesi’nin yanında bir de küçük bir Rus kilisesi bulunmaktadır.
San Marco Kilisesi, 62 metre uzunluğunda ve 45 metre genişliğindedir. Ana kubbenin hac kaidesine kadar olan yüksekliği ise 60 metredir. Kilisenin toplam kullanım alanı 1.150 m²’dir. Kilisedeki ikonalar Meryem Ana ve Cebrail ile ilgili bazı dini olayları tasvir etmektedir. Kilisenin yapımına başlanmasının üzerinden 70 yıl geçmiş olmasına karşın hala tam olarak tamamlanamamıştır.
Neden gitmeliyim? Belgrad’daki en güzel noktalardan birinde bulunan Aziz Mark Kilisesi, Belgrad’ın görülmesi gereken önemli dini noktalarından biridir.
Burası neresi? Belgrad’ın lüks muhitlerinden biri olan Dedinje semtinde bulunan Beyaz Saray, yaz aylarında düzenlenen turlarla ziyaret edilebilmektedir. Bunun için önceden turizm kuruluna yazıyla bunu bildirmeniz gerekmektedir. Turlar Belediye Binası önünden kalkan otobüslerle gerçekleştirilmekte ve çabalarınızın ödülü olarak 1930’lu yıllardan kalma bu Neo-Palladyan sarayını görme şansını yakalayabileceksiniz.
Geniş bir avluya sahip olan Beyaz Saray, özellikle Gürcü antika mobilyaları ve çok önemli sanatçıların tablolarıyla ilgi odağı olmaktadır. Saray içinde aynı zamanda oldukça geniş bir kütüphane ve harika bir manzara sunan terasa da ev sahipliği yapmaktadır.
Burası neresi? Cumhuriyet Meydanı’nın en önemli simgelerinden olan Ulusal Tiyatro, 1869 yılında açılmıştır ve kurulduğu günden itibaren Sırp kültürünün gelişmesine önemli katkılarda bulunmuş bir mabed görevi görmektedir. Tiyatro salonunda düzenli olarak drama, opera ve bale gibi sanatsal programlar, devlet desteği sayesinde uygun fiyata halkla buluşturulmaktadır.
Neden gitmeliyim? Ulusal Tiyatro uygun bir fiyata yüksek bir kültür ziyafeti çekmek için değerlendirilebilecek çok özel yerlerden biridir. Bunun için repertuara girişteki panodan ve tiyatronun web sitesinden ulaşabilirsiniz. Bunun yanı sıra salonda gardıropların ve dekorların nasıl saklandığını ve korunduğunu keşfetmek amacıyla bir sahne arkası turuna katılabilir, tiyatro şarkıcıları tarafından seslendirilen aryayı dinleme şansına sahip olabilirsiniz.
Burası neresi? Herhangi bir şehir turuna katılıyorsanız ya da kendi başınıza Belgrad’ı geziyorsanız sırasıyla Obrenovic ve Karadordevic kraliyet aileleri için inşa edilmiş olan Eski ve Yeni Sarayları görmek kesinlikle bir zorunluluktur.
İki saray Andricev Venac Meydanı’nda karşılıklı bulunmaktadır. Eski Saray’ın geçmişi 1880’li yıllara dek uzanmaktadır ve sarayın içinde Viyana’dan ithal edilmiş iç mekanlarla Güzel Sanatlar mimarisi göz doldurmaktadır. Eski Saray günümüzde Belgrad şehir meclisine ev sahipliği yapmaktadır ve turlar için de açıktır.
Yeni Saray’da ise aynı zamanda Revivalist mimari unsurları göze çarpmaktadır ve her zaman olmsa da zaman zaman turlar düzenlenmektedir. Yeni Saray’ın inşası ise 1922 senesinde tamamlanmıştır. Sarayın ön kısmında İon sütunlarından oluşan iki katlı bir sütun dizi hakimdir ve saray şu anda Sırbistan Cumhurbaşkanı’nın ikametgahi olarak hizmet vermektedir.
Neden gitmeliyim? Sırbistan tarihi açısından önemli olan bu iki saray da, şehre gelenler için Belgrad’ın görülmesi gereken simge yerleri arasında bulunmaktadır.
Burası Neresi? Sırbistan’da bulunan bulunan en eski ve türünün tek örneği bir ulusal müzedir. Sergilenen eserlerin zenginliği ve çeşitliliği bilim alanında elde edilen sonuçlar müzeyi, Güneydoğu Avrupa’nın önde gelen doğal tarih müzelerinden biri haline getirmiştir. Burası Resmi olarak 1895 yılında Jestastvenički Muzej Srpske Zemlje (Sırp Toprakları Doğal Bilim Müzesi) ismiyle kuruldu.
Neden Gitmeliyim? Dünya üzerinde toplanan 1,5 milyon örnek ile 117 doğal tarih koleksiyonundan oluşan doğal ve kültürel mirasa ev sahipliği yapmaktadır. Sırbistan, Balkan Yarımadası ve dünyadan yaklaşık En fazla sayıda örneğe sahip koleksiyonlar: mineralojik, petrolojik, fosil koleksiyonları, böcekler, kuşlar, memeliler ve
Balkan Yarımadası Genel Herbaryumu’dur. Tüm bu koleksiyonların olağanüstü bilimsel ve müzeolojik değeri bulunmaktadır. Doğa Tarihi Müzesi; bilimsel, eğitimsel ve sergi faaliyetlerini biyolojik ve jeolojik çeşitliliğe teşvik edici korunması konusunda bilinçlendirmektedir.
Kaçırmayın! Müze içerisinde kalıcı sergi mevcut değildir. Kalemegdan Galerisi’nde tüm sergi faaliyetleri, promosyonlar, sunumlar ve uzman tarafından toplantılar düzenlenir. Müzenin pedagojiyi geliştirici hizmetiyle Sırbistan’ın her yerinden çok sayıda okulla ve her yaştan öğrenci ile işbirliği içindedir.
Burası neresi? PTT Müzesi, Sırbistan’da iletişimle ilgili işleyişi ve gelişimi simgeleyen nesne ve belgelerin toplanmasıyla oluşturulmuş keyifli ve nostaljik müzelerden biridir. Müze fikrinin ortaya çıkmasıyla birlikte sergilerin toplanması, 19. yüzyılın sonlarına doğru, 1887 yılında başlamıştır. Müzenin resmi olarak kuruluşu ise 31 Temmuz 1923’te gerçekleşmiştir. Müze, Belgrad’ın merkezindeki, mimar Momir Korunovic tarafından tasarlanmış binada yer almaktadır.
Müzedeki en önemli sergiler arasında, Sırbistan’daki 1855 yılından kalma ilk Mors telgrafı, 1891’de Sırbistan’da tanıtılan Hughes telgrafı, 1922’den kalma bir mekanik dikte makinesi olan “Edisophone” ve birçok antika telefon kaçırılmaması gereken unsurlardan yalnızca birkaçıdır.
Neden gitmeliyim? Müzede bulunan sergi, posta ve telefonun Sırbistan’daki tarihinin izini sürmektedir ve 19. yüzyıldan günümüze kadar teknik ve teknolojik yeniliklerin tarihsel açıdan önemli birçok ayrıntısını görme imkanı sunmaktadır.
Burası neresi? 2010 yılında açılan bu modern sanat müzesi, Belgrad’daki en yeni ve genç müzelerden biridir. Knez Mihailova Caddesine bakan dış cephesiyle hayranlık uyandıran müzenin esas parladığı yer ise iç kısmıdır. Etkileyici eserlere ev sahipliği yapan müze, aynı zamanda kendisini yaşayan bir müze olarak görmektedir ve burada sık sık konferans ve konser gibi çeşitli etkinlikler gerçekleştirilmektedir.
Müzede sergilenen sanat eserleri, 20. yüzyıl ve yakın dönemde Balkanlar’daki sanatın gerçek bir vitrinidir. Koleksiyondaki sanat eserleri binadaki bütün katlara cömert bir şekilde yayılmıştır. Böylece zamanınızı güzel bir şekilde ayarlayabilir ve kendinizi belirli bir yöne gitmeye zorlamadan her bir eserin etrafında rahat bir şekilde dolaşabilirsiniz.
Neden gitmeliyim? Şehrin ünlü caddelerinden birinde olması sayesinde birçok kişinin dikkatini çeken Zepter Müzesi, Belgrad’ın kültürel açıdan büyük öneme sahip yerlerinden biri olması nedeniyle Belgrad’ın görülmesi gereken yerleri arasında bulunmaktadır.
Burası Neresi? 1844 yılında kurulan ve Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan müze; Osmanlı, Balkan, Yugoslav ve Sırp sanatçıları sergilenmektedir.
Neden Gitmeliyim? Raphael, Lorenzo di Credi, Carpaccio, Tiepollo Titian ve Tintoretto sanatçılarının bulunduğu İtalyan, Renoir, Monet, Degas, Canaletto Signac, Lautrec, Matisse, Gaughen, Cezanne, Pissaro, Corot sanatçılarının bulunduğu Fransız Sanat Koleksiyonu, Juan de Flandes, Bosch, Vincent van Gogh, Rubens, Rembrandt, Van Goyen, Breughel, Mondrian sanatçılarlarının bulunduğu Hollanda ve Flaman Sanat Koleksiyonu, Kunisada, Toyokuni, Hirosige sanatçılarının bulunduğu Japon Sanat Koleksiyonu, Paja Jovanovic, Uros Predic, Lubarda sanatçılarının bulunduğu Yugoslav Sanat Koleksiyonu, Picasso, Durer, Klimt, Kandinsky, Sisley, Marc Chagall , Kassat, Roerich, Ryepin gibi sanatçıların yer aldığı 5 bin 600’den fazla resim ve 8 bin 400’den fazla çizim, toplamda 400 binden fazla eserin sergilendiği, her yerinden sanat fışkıran bir müze.
Kaçırmayın! Kabul ediyorum biraz sıkıcı olabilir. Ancak gidip görmek ve kültürümüze bir şeyler katmakta yarar olduğu fikrini savunuyorum. Zira zaten sanat severleri bu sanat mabedine yönlendirmek için herhangi bir çaba içerisine girmeme gerek olmadığı düşünüyorum.
Burası neresi? Klasik bir İatalya’na ayrılmış Sırbistan’ın tam kalbindeki Vespa Müzesi, Sırbistan’daki Vespa Kulübü üyeleri tarafından hayata geçirilmiştir. Müzede bu ünlü İtalyan scooter üretici tarafından üretilmiş çok sayıda klasik model görülebilmektedir. Bir yeraltı garajında bulunan müzeye dileyen ziyaretçiler Vespa’larını getirerek randevu sistemiyle tamir ettirme şansına da sahip olmaktadır.
Bu İtalyan klasiğini Sırbistan’da sergileme arzusundan doğan müze fikri, 2012 yılına kadar tam bir ivme kazanamamıştır. Bu tarihten itibaren hızla hayata geçirilen müze fikri sayesinde, müzede başta 1940’larda üretilmiş olan ilk modelden, şanzumanlı son modellerden biri olan Vespa PX’e kadar birçok model kronolojik olarak sergilenmektedir.
Neden gitmeliyim? 40 adet restore edilmiş Vespa’nın bulunduğu müze, bu konuda Sırbistan’daki en özel koleksiyon olması nedeniyle Vespa aşığı ziyaretçiler için Belgrad’da mutlaka görülmesi gereken yerler arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? Koleksiyoncu Bratislav Petkoviç tarafından kurulan Araba Müzesi, Sırbistan’da teknik konular üzerine açılmış olan en yeni müzelerden biridir. Müzede ziyaretçiler yerli otomobil tarihiyle ilgili çeşitli arşiv malzemelerini görme şansına sahip olabilmektedir.
Müze koleksiyonu Modern Garaj isimli binada bulunmaktadır. 1929 yılında inşa edilmiş olan bina, Rus mimar Valerij Stasevski tarafından tasarlanmıştır. Garaj 1939 yılında gerçekleştirilen ilk uluslararası otomobil ve motosiklet yarışına katılan araçları bardındırmaktaydı.
Neden gitmeliyim? Motorlu araçlar konusunda sergilerin yanı sıra bilim ve eğitim kurumlarıyla işbirliği yaparak teknik anlamda da bu alanda katkılar sunan Araba Müzesi, motorlara meraklı kişiler için Belgrad’daki önemli ziyaret noktaları arasında bulunmaktadır. Küçük bir müze olmasına karşın geçmişi 100 yıla dayanan araçları görmek için yolunuz düşerse bu müzeyi görmeniz öneriyoruz.
Burası neresi? Gerçek tren tutkunları için, Belgrad’daki Demiryolu Müzesi, on dokuzuncu yüzyıldan kalma çok sayıda önemli lokomotif de dahil olmak üzere, Eski Yugoslavya’nın demiryolu tarihiyle ilgili çok geniş bir nesne ve belge koleksiyonuna ev sahipliği yapmaktadır. Müzede toplamda 40 binin üzerine öge sergilenmektedir.
Müzenin bulunduğu bina Hajduk-Veljkov venac ve Nemanjina Caddesi’nin tam kesiştiği köşede yer almaktadır. Mimar Svetozar Jovanovic tarafından tasarlanmış olan yapı, 1927 ile 1931 yılları arasında neoklasisizm tarzında inşa edilmiştir. Binanın müzeye dönüştürülmesi ise 1950 senesinde gerçekleşmiştir.
Neden gitmeliyim? Tito’nun Mavi Treni başta olmak üzere Yugoslavya’daki demiryolları ile ilgili çok önemli nesneleri görmek isterseniz Demiryolu Müzesi’ne kesinlikle zaman ayırmanız gerektiğini belirtmemiz gerekiyor.
Burası neresi? Nicola Pasic Meydanı’ndaki bu müzede yalnızca Sırbistan’ın geçmişiyle ilgili temalar üzerine geçici sergiler gerçekleştirilmektedir. 60 yıl önce, 20 Şubat 1963 tarihinde kurulan bu müze, Sırbistan’ın çalkantılı tarihine ışık tutmak ve gelecek nesillere iletmek gibi çok önemli bir misyonu üstlenmiştir.
Neden gitmeliyim? Sırp halkının tarihini doğrulardan şaşmamaya gayret gösteren fantastik bir koleksiyone ev sahipliği yapan müze, Sırbistan’ın geçmişini daha yakından tanımak için gidilmesi gereken önemli müzelerden biridir.
Burası Neresi? Işık… Ne büyük icat ne büyük ihtiyaç! Florasan lambayı, neon ışığı, mikrodalga fırını ve daha sayabileceğimiz çoğu icadın mucidi Sırp asıllı Nikola Tesla’nın müzesini ziyaret etmemeyi düşünmüyordunuz herhalde? Aksi takdirde bu sizin adınıza üzülerek belirtmeliyim ki kayıp olurdu.
Neden Gitmeliyim? Adını hep duyduğumuz ancak bir Edison kadar değer görmemiş olan bu bilim insanının hayatımıza kazandırdıklarına adına çokta bilgi sahibi olmadığımızı düşünüyorum. Hayatına dair ilgi çekici detaylara rastlayacak, yaptığı çalışmalar ve icatları eğlenceli demolar eşliğinde görme fırsatını yakalayacaksınız.
Günlük hayatımızda hiç eksik etmediğimiz kablosuz cihazlarımız, cep telefonlarımız, radyo ve kumanda dahil olmak üzere aslında gerçek mucidinin Nikola Tesla olduğunu öğrenecek beklide yanlış bildiğiniz doğrular hakkında bilgi sahibi olacaksınız.
Kaçırmayın! Günümüzü şekillendiren insan Tesla hakkında daha fazla şey bilmemiz gerektiğini ve saygı duyulması gereken biri olduğu konusunda hem fikiriz diye düşünüyorum. Müzeye girdikten sonra tek başınıza gezebileceğiniz gibi İngilizce ve Sırpça olarak verilen interaktif geziye katılmanızı öneririm. Müzenin en ilginç kısmı ise Tesla’nın küllerinin yer aldığı yer olabilir sanırım. Müzeden çıkmadan önce bir teşekkür fısıldarsanız yerine ulaşacaktır.
Burası neresi? Yugoslavya’nın tarihi yalnızca bir asır kadar sürmüş olmasına karşın, varlık sürdürdüğü coğrafyada büyük bir öneme sahiptir. Sosyalist devlet, Belgrad’daki neredeyse herkes tarafından hala saygıyla anılmaktadır ve bu nedenle de Josip Broz Tito’nun mezarı, Belgrad’a gelenler için önemli ziyaret noktaları arasında bulunmaktadır. Müze bu mezarın etrafında 1996 yılında kurulmuştur ve yılda 120 binden fazla kişi tarafından ziyaret edilmektedir.
Müzenin kendisi Yugoslav tarihine büyüleyici bir bakış sunmaktadır ve geçici sergiler her zaman görülmeye değerdir. Çiçekler Evi içinde Tito’nun üniformaları ve cop koleksiyonu ise ziyaretçileri kendisine hayran bırakan cinstendir. Bununla birlikte asıl ilgiyi doğru bir şekilde çeken Yugoslav liderin mermerden ebedi dinlenme yeridir.
Neden gitmeliyim? Yugoslavya’nın tarihini keşfetmek ve Tito’nun mezarını ziyaret etmek için bir öğleden sonranızı ayırarak bu müzeyi ziyaret etmeniz gerekiyor. Özellikle de Tito ve Yugoslavya tarihine meraklı kişiler için bu müzenin çok etkileyici bir yer olduğunu söyleyebiliriz.
Aklınızda bulunsun! Bu etkileyici müze, Belgrad’ın biraz dışarısında kalıyor ve buraya gelmek için 40L veya 41L numaralı troleybüsleri kullanmak en kolay yoldur.
Burası neresi? Belgrad Kalesi içinde bulunan Belgrad Askeri Müzesi, 1878 senesinde kurulmuştur. Müze içinde devre dışı bırakılmış mayınlar, Alman panzerleri, silah mevzilerinde antika topların yanı sıra eski Yunanlılar ve Romalılara kadar uzanan, 2000 yıldan daha eski miğferler ve bıçaklarla dolu bir silah yığını da bulunmaktadır.
Müzenin hem açık hem de kapalı sergi alanları bulunmaktadır. Orta Çağ’dan kalma eldivenler, zırhlar ve kalkanların da görülebildiği müzede, modern zamanlara doğru ilerledikçe daha hassas konulara ait nesneler de görülebilmektedir ve 1999 yılından kalma bazı NATO ekipmanları da müze içinde sergilenmektedir.
Neden gitmeliyim? Yugoslav askeri tarihine odaklanan müzedeki 25.000’den fazla öge ve çok daha fazlasını görmek için Belgras Askeri Müzesi’ne gelmeli ve 1 saatten daha fazla bir zaman ayırmalısınız.
Burası neresi? Belgrad Havacılık Müzesi, şehrin havaalanının hemen yanında bulunan 1989 yılından kalma oldukça etkileyici jeodezik cam binada bulunmaktadır. Müzenin kuruluşu 1957 yılında gerçeklemiş ancak bugünkü haliyle açılması 21 Mayıs 1989 yılında gerçekleşmiştir. 72 numaralı otobüsle Zeleni Venac istasyonunda inerek ulaşabileceğiniz müze, Sırp ordusuna ait 200’den fazla uçak, özel koleksiyonlar ve çeşitli kulüpler bulunmaktadır.
Müzede sergilenen başlıca objeler arasında Tiger Moth, Yugoslav Zmaj Fizir ve Sovyet Polikarpov gibi çift kanatlı uçaklar, İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma avcı uçakları ve Lockheed Lightning gibi bombardıman uçaklarına kadar çok özel uçaklar görülebilmektedir. Müzede aynı zamanda 1999 senesinde gerçekleşen NATO bombalamasında kullanılan daha yeni makineler de bulunmaktadır.
Neden gitmeliyim? Sırbistan’ın havacılık dünyasına dair geçmişini merak ediyorsanız Havacılık Müzesi’ne mutlaka zaman ayırın.
Burası neresi? Bilim ve Teknoloji Müzesi, Sırbistan’ın bilimsel ve teknik mirasını koruma ve gelecek nesillere aktarma amacıyla kurulmuştur. Müze 1989 senesinde kurulmuştur ve ilk kurulduğunda herhangi bir sergiye sahip değildi. Koleksiyonerler tarafından yapılan obje bağışlarıyla genişleyen koleksiyon, özelikle son 30 yılda hızlı bir şekilde zenginleşmiştir.
Müzenin ilk sergisi 10 Ekim 1990 senesinde sergilenmiştir. Müze, 2005 yılından bu yana eski termik santrali binasında bulunmaktadır ve teknik kültürel eşyalarla ilgilenen resmi bir yetkili kurum olmuştur. Müzenin eski binasının yenilenmesiyle ilgili projeler çizilmiş ve gerçekleştirilen restorasyonun ardından ilk galeriler 2009 senesinde açılmıştır.
Neden gitmeliyim? Fen ve teknik anlamda Sırbistan’ın zenginliğine yönelik çok çeşitli sergilere ev sahipliği yapan Fen ve Teknik Müzesi, bu konulara meraklı olan ziyaretçiler için cezbedici rotalardan biridir.
Burası neresi? Yugoslav Film Arşivi Belgrad’ın çok merkezi bir noktasında, 1846 yılında, Prens Aleksandar Karadordevic’in evlerinden biri olarak inşa edilen bir bina bulunmaktadır. Tamamen yenilenen ve 5000 m²’lik bir alana sahip olan son teknoloiyle donatılmış müze içinde, üç sinema salonu, bir kütüphane, okuma odası, bir sinematografi müzesi, bir adet film laboratuvarı, müzik kütüphanesi, seminer odaları ve çeşitli galeriler ve sergiler bulunmaktadır.
Neden gitmeliyim? Tonlarca sinema gereçlerini barındıran ve Yugoslavya’nın sinematik geçmişiyle şimdisine odaklanan bu arşiv, özellikle sinema tutkunları için geniş bir zaman dilimi ayırması gereken yerler arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? Nobel ödüllü yazar Ivo Andric’e adanmış olan müze, 10 Ekim 1976 tarihinde kurulmuştur. Müze, yazarın 1958’den bu yana eşi Milica Babic ile birlikte yaşadığı dairede açılmıştır. Binanın giriş holü, salon ve yazarın çalışma odası orijinal haliyle korunmuştur. Binanın diğer kısımlarında ise Andric’in mirasından orijinal malzemeler, fotoğraflar, belgeler kişisel eşyalar ve çok daha fazlası görülebilmektedir.
Neden gitmeliyim? Yazar Andric’in hayatına adanmış olan müze, Ivo Andric’i daha yakından tanımak isteyenler için ziyaret edilmesi gereken yerler arasında bulunmaktadır.
Burası Neresi? Tuna nehri boyunca , Kalemegdan’ın tam karşısında uzanan bölge olan Zemun, şehir içerisinde huzuru sevenlerin kendilerini dinlemek adına gittikleri noktalardan sadece biri.
Neden Gitmeliyim? Eğlenceli meydanları, dar sokakları ve ve daha nice güzellikleri ile Zemun’da yer alan Usce Kulesi’ne çıkarak bu güzellikleri kuş bakışı izleme şansına nail olabilirsiniz.
Kanuni Sultan Süleyman zamanında 1521 senesinde Osmanlı İmparatorluğu tarafından kuşatılan Belgrad Kalesi, Osmanlı topraklarına katılmış olan bu bölgede yaklaşık 350 yıl boyunca hüküm sürmüştür. Kaleyi günümüze kalan paşa konağı türbe, çeşme ve hamam gibi birkaç eseri daha görmeniz mümkün.
Burası hakkında pek çok kişiden gün batımını izlemenin meşhur olduğunu duyabilirsiniz. Ancak tek olmamak şartıyla tabi. E tabi yalnızsanız elden bir şey gelmez fakat romantik çiftleri görüp gidip bir köşede ağlamayın ama. 🙂
Kaçırmayın! Bir bisiklet kiralayın derim. Daha kolay gezeceğinizi garanti ederim. Nehire yüzünü dönmüş lezzetinden adım kadar emin olduğu Reka Restoranı’nda bir akşam yemeği molası vermemeniz işten bile değil! Bir de Saran var tabi. Bir kuyruğu var ki zaten ne kadar lezzetli olduğunu kanıtlar nitelikte. Sakın pes etme! Git adını listeye yazdır sıran gelince ilk işin benin için bir midye yemek olsun:)
Burası Neresi? Metrelerce uzunluğa sahip Knez Mihailova Caddesi’nin geçmişi, Roma hakimiyetinde olduğu zamanlara kadar dayanmaktadır. Elimizi attğımız yerden Roma tarihi çıkıyor resmen. Yememiş içmemiş şehir ve ülkelerin tarihlerine adlarını kazımışlar. Öngörülü adamlar herhalde, bugünleri görüp blog yazarları hep bizden bahsetsinler, herkes bizi konuşsun istemiş olabilirler. 🙂
Sırbistan Prensi III. Mihailov’un adını taşıyan cadde, 20. yüzyılın başlarında Vlada Mitic’in bu lokasyonda ilk mağazayı açmasıyla birlikte Belgrad şehrinin alışveirş noktalarının başında yerini alıyor. Hatta en popüler avm olan Rejiceva Shopping Mall bu cadde hala en çok biz kızların ilgisini çeken yer olarak varlığını sürdürüyor.
Neden Gitmeliyim? Srpska Kruna Hotel, Srbistan Bilim ve Sanat Akademisi, Nikola Spasic Paajı gibi tarihi binalar mimari yapılarıyla caddenin ihtişamlı bir görüntü elde etmesinde oldukça büyük rol oynamaktadır. Adeta fotoğraf çekip İnstagram hikayelerinizde paylaşmak için biçilmiş kaftan. İnan bana oturduğu yerden storylerini gören takipçilerine keşke bende orada olsaydım dedirteceksin. 🙂
Kaçırmayın! Bizim İstiklal Cadde’mizi -elbette ki yerini dolduramaz- andıran Knez Mihailova, günün her saati renkli geçiyor. Bir köşede ses sanatçılarının performanslarını izlerken, diğer köşede dans eden çılgın tiplere rastlayabilirsiniz. Eğencenin bin bir türlü halini görebileceğiniz caddede keyif alacağına şüphem yok. Caddenin meydana doğru giden yerinde Belgrad Turizm ofisinde belirli günlerde ücretsiz şehir turları düzenleniyor.
İpucu; Blgrad’a gelmişken hem kendinize hem de sevdiğiniz insanlara küçük birer hatıra hediyesi alacağınızı düşünüyorum. Burada ki Knez Mihailova 5 dükkanına uğrayarak dekarasyon ürünlerinden incik boncuğa, kıyafetten süslere kadar birçok seçenek mevcut. Çoğu mağazaya oranla daha uygun fiyatlara alışveriş yapabilirsiniz. Sen değerli okuyucum için en iyisini önerdiğime şüphem olmasın. 🙂
Burası neresi? Şehre en yeni eklenen kısımlardan biri olan Belgrad Sahili, şehrin modern yüzünü görmek isteyenler için kaçırılmaması gereken yerlerin başında gelmektedir. Mükemmel bir konuma sahip olan sahil, Ada Ciganlija, Kalemegdan ve Cumhuriyet Meydanı gibi Belgrad’ın görülmesi gereken en önemli noktalarından birkaçına sadece birkaç dakikalık kısa bir mesafede bulunmaktadır.
Neden gitmeliyim? Sahilde yürüyüş yapabileceğiniz, bisiklete binebileceğiniz ya da manzaranın tadını çıkarabileceğiniz çok güzel bir gezinti yeri bulunmaktadır. Gezinti yolu boyunca oturup bir şeyler yiyip içebileceğiniz çok keyifli restoran ve bar da ilginizi çekebilir. Bölgede aynı zamanda alışveriş yapabileceğiniz Belgrad’ın en büyük alışveriş merkezlerinden biri olan Gallerija Shopping Mall da yer almaktadır.
Burası neresi? Belgrad’ın Eski Şehir yani “Stari Grad” bölgesinde yer alan Dorcol mahallesi, Aşağı ve Yukarı Dorcol olarak ikiye ayrılmıştır. Mahallenin bir yüzü Tuna Nehri boyunca uzanmaktadır. Mahalle muhteşem kafeleri, tonlarca sokak sanatı ve etkileyici restoranları ile ziyaretçilerin zaman geçirebileceği oldukça cazip ve keyifli bölgelerden biridir.
Neden gitmeliyim? Bölgede bulunan önemli yerler arasında Dorcol spomeniği ve Bayraklı Camii gibi yerler önceliklidir. Çoğu yürüyüş ve yemek turları da Dorcol’dan geçmektedir. Burası aynı zamanda özellikle öğleden sonrası için bir sanat turu gerçekleştirebileceğiniz çok keyifli bir bölgedir.
Burası Neresi? Osmanlı hakimiyeti altındaki Belgrad’ı fetheden, Prens Milos Obrenovic’n eliyle ileriyi işaret ettiği heykeli için denilen o ki; prens yapmış olduğu bu hareket ile Osmanlı’ya İstanbul’u işaret etmekte. Bir Türk vatandaşı olarak bu işten pek hoşlanmadığımı söyleyebilirim. O yüzden bu kısımları fazla uzatmadan geçiyorum. Sizinde bu konuda bana hak vereceğinize eminim. Kulaklarda çınlayan mehter marşını duyar gibiyim… Yaşasın taraflılık. 🙂
Neden Gitmeliyim? Beşiktaş Kartal Heykeli, Kadıköy Boğa gibi herkesin arkadaşıyla buluşmak için sözleştiği belirli simgesel noktalar vardır elbet. Heh işte burası tam olarak o noktalardan biri. Toplu olarak gittiğiniz tatilde yanınızdakilerle gezmekten sıkıldınız ayrı takılmaya karar verdiniz veya Belgrad’da arkadaşınız ile plan yaptınız ve bir buluşma noktası belirleyeceksiniz, siz kendinizi hiç yormayın burada yazarınız, ben deniz buluşma noktanızı söylüyorum; Cumhuriyet Meydanı.
Meydanda bulunan kafeler, bir yudum kahve eşliğinde kısa bir soluk almak için birebir. Oturun ve şöyle bir caddeyi izleyin. Herkes bir delilik peşinde bir koşuşturma telaşı içerisinde olduğunu göreceksiniz. Mekanların hoparlörlerinden gelen son ses müzikleri dinle ya da meydanda verilen konser etkinliklerini izle. Sana ne iyi geliyorsa yap işte bir şeyler yeter ki şehrin atmosferini yakala ve sonuna kadar yaşa!
Kaçırmayın! Kentin kalbi dediğimiz meydanında boş olacak hali yok ya. Sırbistan Ulusal Müzesi, Ulusal Tiyatro Binası bu meydanda yer almaktadır. Hiç merak etmeyin, elbette bu yapıların detaylı anlatımı yazım içerisinde mevcut. Sadece okumaya devam edin…
Burası Neresi? Cumhuriyet Meydanı’nın kapı komşusu olan Terazije, Knez Mihailova Caddesi’nin başlangıç noktası meydan, şehri dolaşmak için zorunlu olarak geçmek durumunda olduğun bir konumda yer alıyor. Öyle ya da böyle bu meydandan geçilecek! Madem ki görülmesi kuvvetle muhtemel. Öyleyse ben sizin işinizi neden kolaylaştırmayayım?
Neden Gitmeliyim? Şehrin belkide en önemli yapılarından biri olan Moskva Hotel bu meydanda yerini alıyor. Burada kimler kimler kalmamış ki? Sırasıyla; Albert Eistein, Robert De Niro, Milla Jock Nichholson, Yasser Arafat, Maxim Gorki ve Brad Pitt.. Daha kim olsun dedirtti bana şahsen. Belki sizde ünlüler geçidi gibi olan bu otelde konaklamak istersiniz. Ben olsam Brad Pitt’in kaldığı odayı araştırıp bulurum. 🙂
Burası Neresi? Belgrad’da bulunan bir çok binanın yapımında kullanılan taşların çıkarılmasıyla, savaş zamanında askeri depo ve sığınak olarak kullanılan yer olan Taş Meydan, şüphesiz Belgrad gezilecek yerlerde vakit ayrılması gereken noktalardan biridir.
Neden Gitmeliyim? Meydanın içerisinde yer alan Aziz Mark Kilisesi; 1940 yılından beri Ortodokslara ibadet evi olarak hizmet etmektedir. Sırbistan Ulusal Meclisi’ne yakın bir konumda bulunan bu kilise, turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği yerler arasında bulunuyor. Kilisenin büyülü atmosferinden sıyrılıp etrafında ki parkta soluk oturun biraz soluk alın. Şehrin ortasına kurulmuş bir yeşillik…
Kaçırmayın! Şehrin en büyük parkı olan bu Taş Meydan, özellikle bahar aylarında mis kokulu ıhlamur ağaçlarının altında yürüyüş yapabileceğiniz harika bir ortamdır.
Burası neresi? Sırbistan’da siyasi gücün merkezi olarak kabul edilen meydan, ismini Yugoslavya döneminin ünlü siyasilerinden biri olan Nicola Pasic’ten almaktadır. Kendisinin heykeli meydanda, çeşmeye ve Sırbistan Ulusal Meclisi’ne bakmaktadır. Özellikle bu meclis mimari güzelliğiyle dikkat çekmektedir ve Beaux-Arts tarzında inşa edilmiştir.
Eski ve Yeni Saraylar da bu meydan üzerinde bulunmaktadır ve turistler tarafından büyük ilgi gören yerlerdir. Sırbistan Tarih Müzesi de meydan görülmesi gereken yerlerdendir. Meydan 1950’li yıllarda şehrin yeniden yapılanması esnasında inşa edilmiş ve ilk zamanlar Marx ve Engels Meydanı olarak adlandırılmıştır. 1980’lerin sonunda Sosyalist Yugoslavya’nın yıkılmasının ardından adı ilk değiştirilen yerlerden olmuş ve günümüzdeki ismini almıştır.
Neden gitmeliyim? Çok önemli binalara ev sahipliği yapan ve Yugoslavya tarihinin önemli bir parçası olan Nicola Pasic Meydanı, Belgrad’da mutlaka görülmesi gereken yerler arasında bulunmaktadır.
Burası Neresi? Belgrad’da gezilmesi gereken yerlerin başında Kalemegdan Parkı, kuşkusuz ilk sırayı almakta. Tuna ve Sava Nehirleri’nin kesiştiği tepede konumlanan park ve içerisinde yer alan Belgrad Kalesi, yine yeniden tüm doğal güzellikleri bir arada bir arada göz zevkinize sunmaktadır.
Neden Gitmeliyim? Yılın her mevsiminde Kalemegdan Parkı’nda, manzaranın keyfini çıkaranları, bisiklet sürenleri, yürüyüş yapanları ve kaleyi ziyaret edenleri görebilirsiniz. Belgrad’da fotoğraf çekecek hoş manzaraya sahip bir yer mi arıyorsun? Bu park adeta fotoğraf çekilmek için yapılmış benden söylemesi. Kalemegdan Parkı içinde çok çeşitli sanat eserleri, müze, galeri gibi yapıları da ziyaret edebilirsiniz. Üstelik kaleye giriş için herhangi bir ücret ödemeniz gerekmemekte. Hadi yine iyisiniz paralar cepte kaldı. 🙂
Kaçırmayın! Şöyle bir tüyo vereyim çok büyük alana yayılmış olan parkı gezmek gerçekten hem yürek hem de sabır ister. O yüzden dört ayrı bölgeye ayırmak en mantıklısı; Kalemegdan Park Alanı,Yukarı Şehir, Aşağı Şehir ve Hayvanat Bahçesi. İnişli çıkışlı yolları seni korkutmasın. Sen yaparsın! Yüzümü kara çıkartma. Bizimle deneyimlerini paylaş merakta bırakma. 🙂
Burası neresi? Belgrad’ın en eski bölgelerinden Dorcol’da bulunan botanik bahçesi, Belgrad gezisi sırasında güzel bir bahçe görmek isteyenler için kaçırılmaması gereken yerlerden biridir. Bahçe, Sırp bir doğa bilimci olan Josip Pančić’in tavsiyesiyle ilk olarak 1874 senesinde kurulmuştur. Bahçe ilk kurulduğunda nehir kenarındaydı ancak sürekli su taşkınlarına maruz kalmasından dolayı ilerleyen yıllarda daha iç kısımlara taşınmıştır. Bunun için dönemin kralı Milan Obrenoviç, dedesinden kalma geniş bir araziyi bağışlamış ve bahçenin yeni yerine taşınmasında büyük katkı sağlamıştır.
1892 senesinde Viktorya tarzında inşa edilmiş olan camdan sera ise, merkezi kubbeli ve iki kanatlı bir şekilde inşa edilmiştir. Bahçe içinde yaklaşık 1000 farklı tropikal, subtropikal ve Akdeniz bitki türü varlığını sürdürmektedir. Bahçenin açık alanında ise küçük köprülerin geçtiği ve koi balıklarının yaşadığı göletler ve dereler oldukça huzurlu bir ortam sunmaktadır.
Neden gitmeliyim? Jevremovac Botanik Bahçesi, Belgrad’daki çok huzurlu vahalardan biridir. Şehirde piknik yapmak, dinlenmek ya da sadece tropik bitkileri incelemek ve yakından tanımak için gidilebilecek, çok seveceğiniz bir yerdir. Bahçe meditasyonla uğraşanlar ve kitap okumak isteyenler için de muhteşem bir ortam sunmaktadır.
Burası neresi? Topcider esiden Belgrad’ın sayfiye yerlerinden biriydi ve üzüm bağlarıyla yazlık evlere ev sahipliği yapmaktaydı. Şehrin önlenemez büyümesiyle parkın konumu, zamanla şehre çok daha yakın bir hale gelmiştir. Parkın adı Farsça kökenlidir ve “top vadisi” anlamına gelmektedir. Parkın bulunduğu yer, 1521 senesinde Türklerin Belgrad’ı kuşattığı yerdir.
Arazide ilk olarak 1831 senesinde prens Milos obrenovic’in isteğiyle bir malikane ve kilise inşa edilmiştir. Daha sonra ise kışla ve park eklenmiştir. Osmanlı tarzında inşa edilmiş olan bu konut, oryantal bir tarzda dekore edilmiş ve kısmen korunarak günümüzde müze olarak ziyarete açılmıştır. Konutu pazartesi günleri dışında ziyaret etmek mümkün olmaktadır.
Neden gitmeliyim? Topcider Parkı, yürüyüş yapmak, bisiklet sürmek ve piknik yapmak Belgrad’da gidilebilecek önemli yerler
Burası neresi? 1960 senesinde kurulan Jajinci Parkı, 1986 senesinde bir kültür anıtı olarak ilan edilmiştir. Parkın yerinde daha önce Yugoslavya Silahlı Kuvvetleri’ne ait askeri atış poligonu bulunmaktaydı. Burada 15 Temmuz 1941’den 1943 yılının sonuna dek Belgrad’daki toplama kamplarından her getirilen insanlar Nazi güçleri tarafından infaz edilmiştir. O Dönem yaklaşık 80 bin insanın öldürüldüğü tahmin edilmektedir.
Neden gitmeliyim? Şehrin diğer bilindik parklarının gölgesinde kalıyor olsa da, Jajinci Parkı da kesinlikle Belgrad’ın önemli parklarından biridir. Belgrad’daki halka açık en büyük parklardan biri olan Jajinci Parkı, gezintiye çıkmak, ailece vakit geçirmek ve bisiklet sürmek gibi çeşitli aktiviteler için değerlendirilebilecek yeşil alanlardandır.
Burası neresi? Burası, Belgrad’ın yeni yerleşim bölgesinde bulunan, Sava ve Tuna nehirlerine bakan Belgrad’ın en büyük parklarından biridir. Belgrad’da pek çok yere yakın olan Park Usce, araba ve şehir gürültüsünden kaçıp biraz temiz hava alabileceğiniz harika bir yerdir. Park, geçmişte ikonik Marina Abramovic’in sergilendiği Çağdaş Sanat Müzesi’ne de ev sahipliği yapmaktaydı.
Park içinde, bazıları nehrin üzerinde ve bazıları da parkın içinde bulunan çok güzel yürüyüş yerleri vardır. Burası kayak yapmak ve bisiklete binmek için de çok güzel bir yerdir. Ayrıca yol boyunca birçok yüzen bar ve restoran da bulunmaktadır. Ünlü Belgrad Bira Festivali gibi çeşitli festivaller ve konserler de burada gerçekleştirilmektedir.
Burası neresi? Eski ve Yeni Saraylar arasında bir köprü konumunda bulunan Pioneers Park, önemli devlet binalarıyla çevrilidir ve hem dinlenmek hem de bu resmi binaları görmek için uğranması gereken yeşil alanlardan biridir. Park, olağanüstü güzelliği ile taşınmak kültür varlığı olarak devletin koruması altındadır.
Neden gitmeliyim? Her yerinde bankların bulunduğu Pioneers Parkı içinde çocuklar için de çocuk oyun alanı ve zengin bir yeşil alan bulunuyor. Bu nedenle burası, Belgrad’ı keşfe çıkmak için harika bir başlangıç noktası olarak değerlendirilebilir.
Burası neresi? Aziz Sava Kilisesi’ne çok yakın bir noktada bulunan bu küçük park, çeşitli anıtlara da ev sahipliği yapmaktadır. Park, çoğunlukla yerli halk tarafından tüylü evcil hayvanları dolaştırmak ve onlara biraz egzersiz yaptırmak amacıyla kullanılmaktadır. Karadordev Parkı, Belgrad’ın ilk parklarından biridir ve Sırbistan Cumhuriyeti için büyük bir önem taşıyan bir kültürel miras alanı olarak ilan edilmiştir.
Neden gitmeliyim? 82 metre yüksekliğiyle dünyanın en büyük Ortodoks Tapınağı’nın da içinde bulunduğu Karadordev Parkı, hem bu etkileyici tapınağı görmek hem de yeşillikler içinde dinlenmek için tercih edilebilecek keyifli parklardan biridir. Parkın yanındaki bir diğer önemli yapı olan Sırbistan Ulusal Kütüphanesi de parkı önemli kılan bir diğer detaydır.
Aklınızda bulunsun! Genellikle köpeklerin gezdirildiği bir park olması nedeniyle burada birçok köpek görebilirsiniz. Bu nedenle köpeklerden korkma gibi bir durum söz konusu ise bu park sizin için pek de uygun olmayabilir 🙂
Burası neresi? Osmanlı İmparatorluğu’na karşı mücadelesini onurlandırmak amacıyla yapılan Pobednik Anıtı, 1928 yılından bu yana Kalemegdan Kale’sinde yükselmektedir. Anıt ünlü heykeltıraş Ivan Mestrovic tarafından ortaya çıkarılmıştır. Anıtın yükseldiği etkileyici uzun, kübik tarzdaki kaide ise Mimar Petar Bajalovic tarafından tasarlanmıştır. Anıt, sahip olduğu milli ve tarihi değerler nedeniyle 1992 senesinde kültürel miras anıtı olarak tescil edilmiştir.
Tam bir meydan okuma olarak inşa edilen heykel, o zamanlar Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’na dönük olarak inşa edilmiştir. Belgrad’ın simgesel yapılarından biri olan ve “Victor Anıtı” olarak da anılan heykel, Belgrad’ın en fazla fotoğrafı çekilen ve en fazla tanınan noktalarının başında gelmektedir.
Neden gitmeliyim? Bu anıt, mimari güzelliğinin yanı sıra muhteşem bir manzara da sunması nedeniyle Belgrad’ın görülmesi gereken meşhur yerleri arasında bulunmaktadır. Pobednik’in yanında durduğunuzda, Sava ve Tuna nehirlerinin birleştiği yeri görerek Belgrad’ın en muhteşem manzaralarından birinin keyfini sürebilirsiniz.
Burası Neresi? Türklere karşı savaşmış olan Sırp asıllı Janko Sibinjanin adına inşa edilmiş dört Millenium kuleden biridir. Gardos’un merkezinden batı yönüne doğru yürürken yükselen tepenin ucunda konumlanıyor.
Neden Gitmeliyim? 1896 yılında inşa edilen kulenin tepesinden bütün şehri ve Sava Nehri’ni gören güzel bir manzarayla karşı karşıya kalacaksınız.Tarih boyunca gözetleme amaçlı kullanılan kuleler, şimdilerde kültür ve turizm amacıyla kullanılmaktadır. Belgrad’ın tarihi mimarisinden bir tık daha farklı görünüme sahip olan kulenin, Avusturya-Macaristan etkisinde kaldığını söyleyebiliriz.
Burası Neresi? Belgrad ‘ın, Avala ilçesinde yer alan telekominikasyon ve gözlem kulesi olarak bilinen Avala kulesi, 29 Nisan 1999’da NATO’nun Yugoslavya’yı bombalaması üzerine yıkıma uğramıştır. 21 Aralık 2006’da Avala Kulesi’nin yeniden yapılacağı duyurulmuş ve 21 Nisan 2010’da resmî olarak tekrardan açılmıştır. Günümüzde 204.5 metre yüksekliğe sahip Sırbistan ile Balkanlar’ın en yüksek kulesi olarak bilinmektedir.
Neden Gitmeliyim? The Monument to Russian veterans (Rus Gazileri Anıtı), The Monument to The Unknown Hero’nun biraz daha aşağısında yer almaktadır. 1964’te bir Rus uçağının yapmış olduğu kaza sırasında trajik bir şekilde öldürülen Rus gazilerine adanmıştır. Avala kulesi yıllardır sadece Belgrad ve Sırbistan’ın değil aynı zamanda eski Yugoslavya’nın da gurur kaynağı olan kulenin restoranında küçük bir öğle arası verirken, seyir terasından 360 derecelik Belgrad manzarasının tadını çıkarın.
Burası Neresi? Petar Lubarda, 20. yüzyılın ikinci yarısında eserleri ile sanatsal eğilimleri işaretleyen ve değiştiren modern bir vizyoner olan tanınmış bir ressamdır.
Sanatçının evini 2008-2011 müzeye dönüştürerek, tüm görsel sanatlar, mobilya, mektuplar, notlar, eskizler, kişisel belgeler, kaliteler ve fotoğraflar koruma altına alınmıştır.
Neden Gitmeliyim? Müze içerisinde 24 resim, 292 çizim ve grafik, mobilya, arşiv ve el yazmaları, kütüphanenin bir parçası ve kişisel eşyaların koleksiyonu sergilenmektedir.
Çalışmalarının gerçekliği Avrupa ve dünya trendleriyle örtüşüyor. Bu nedenle, fazla abartı olmadan, Petar’ın II. Dünya Savaşı’ndan sonra Yugoslav resminin kaderini sanatıyla değiştirdiğini söylemek mümkün.
Burası Neresi? Belgrad’daki Çağdaş Sanat Müzesi Salonu, 1961 İlkbaharında Modern Galeri adı altında 14 Pariska St. Ušće Çağdaş Sanat Müzesi açılmadan dört yıl önce başlamıştır.
Neden Gitmeliyim? Belgrad’da kalıcı sergi ve açıkça tanımlanmış konseptleri olan ilk galeridir. Salon’un sergileri her zaman genç sanatçılara ve sanat dünyasındaki en son trendlere ve önde gelen yabancı sanatçıların çalışmalarını sunmaya odaklanmıştır. Eski Yugoslavya’nın neredeyse tüm büyük isimleri, çalışmalarını kişisel bir sergide gösterme fırsatı bulmuşlardır.
Kaçırmayın! MoCAB Salonunun konsepti, görsel sanatlarda en güncel akımları sunmaya devam etmekte olup, en önemlisi ise yerli-yabancı çağdaş sanatçıların kişisel sergileriyle ve organize sunumlar, panel tartışmaları ve konferans etkinlikleri de düzenlenmektedir.
Burası neresi? 1901 yılında kurulan Belgrad’daki Etnografya Müzesi, Balkanlar’daki en eski müzelerden biridir ve haklı olarak ulusal kültürün koruyucusu ve tanıtıcısı olarak anılmayı hak etmektedir. Müzenin kökleri esasen daha gerilere uzanmaktadır. Etnografik unsurların toplanması 19. yüzyılın ortalarında başlamıştır. Müzenin ilk kalıcı sergisi ise 20 Eylül 1904 tarihinde açılmıştır. Müze günümüzde Sırp müzelerinde bulunan bütün etnografik eserler için bir genel merkez görevi de görmektedir.
Etnografya Müzesi’nde günümzüe kadar 8 kalıcı serginin yanı sıra 300 geçici sergi de açılmıştır. Müze günümüzde Balkanların en zengin ihtisas kütüphanelerinden birine ev sahipliği yapmaktadır. Müze aynı zamanda her türlü malzemeyi işleyebilecek konservasyon hizmetine, devasa bir teşhir alanına ve etnografik araştırmalar yapabilecek imkanlara sahiptir.
Neden gitmeliyim? Sırbistan’ın etnografik unsurlarını yakından incelemek isteyenler için öncelikli olarak görülmesi gereken yerlerin başında Etnografya Müzesi gelmektedir. Müzedeki ağırlıklı olarak 19. ve 20. yüzyıldan kalma 50 binden fazla etnografik obje, Sırp kültürünü daha yakından tanıma olanağı sunmaktadır.
Burası Neresi? Arkadaşlarınızla ve ailenizle ilginç deneyimler ve eğlence için eşsiz bir yer. Belgrad’daki müze, her yaştan insana hitap eden illüzyon dünyasına hem sosyal hem de eğlenceli turlar için oldukça uygundur.
Neden Gitmeliyim? Kendinizi odanın tavanında görün, Sonsuzluk odasında kendinizi serbest bırakın, yer çekimi ve boyut oranına karşı koyun ve kendiniz fotoğraf çekin.
Hologram koleksiyonunun tadını çıkarın, her optik illüzyona daha yakından bakın ve her kurulumu iyice gözlemleyin. Eğlenceli bir hatırlatmadır ki algıladığımız dünya hakkındaki varsayımlarımız çoğu zaman yanılsamalardan başka bir şey değildir.
Eğlenceli ve harika hileler size vizyon, algı, insan beyni ve bilim hakkında bilgi verecek, böylece gözlerinizin beyninizin anlayamadığı şeyleri neden gördüğünü anlamak daha kolay olacak.
Kaçırmayın! İlgi çekici ve eğitici oyunlar ve bulmacalarla oyun odasını ziyaret edin. İllüzyon dünyasını keşfedin ve imkansızı deneyimleyin. Unutmadan kameranızın ve telefonlarınızın şarjının tam olduğunu kontrol edin. Zira bol bol fotoğraf çekeceksiniz.
Müzenin içerisinde yer alan mağazadan hediyelik eşya satın alabilirsiniz. Özellikle gençler için bir eğitici oyuncak, 3D ışık, T-shirt, defter veya en azından kalem alın derim.
Burası Neresi? Belgrad’da Afrika sanatına adanmış tek müze olan Afrika Sanatı Müzesi, Afrika’da bulunan Yugoslav diplomatlar tarafından oluşturulan koleksiyonla açılmıştır. Müze, 1977 yılında Zdravko Pečar ve Veda Zagorac’a ait koleksiyonlar sayesinde kurulmuştur. Günümüzde Belgrad Belediyesi’nin himayesinde bulunan koleksiyon içinde çok geniş bir Afrika maskesi koleksiyonu ve Batı Afrika’dan eserler yer almaktadır.
Neden Gitmeliyim? Günümüzde Mali, Senegal, Gine, Burkina Faso, Benin, Gana, Fildişi Sahilleri, Nijerya, Togo,Kamerun ve Kongo gibi Afrika ülkelerinden getirilen 1700 orijinal sanat eserinin yer aldığı Afrika Sanatı Müzesi’nin oldukça geniş bir koleksiyona sahiptir.
Yerel halkı ve ziyaretçilerini Afrika gelenekleriyle tanıştırmayı hedefleyen müze, ülke halkını dinamik bir bilimsel ve eğitim kurumu olarak tasarlanmıştır.
Dogon, Kisi, Baga, Marka, Malinka, Dan, Gere, Senufo, Asanti, Bambara, Guro, Havva, Baule, Fon, Yoruba, Bobo, Bamileke gibi bölümlere ayrılmış toplam 800 m2’lik yüzölçümüne sahip bir alana yayılmaktadır. Belgrad’da Afrika kültürüne dair bir şeyler incelemek istiyorsanız Afrika Sanatı Müzesi’ne zaman ayırabilirsiniz. Müzede dönemsel olarak gerçekleştirilen tematik sergiler, konferanslar, konserler ve tiyatro etkinlikleri de müzeyi ilgi çekici kılmaktadır.
Kaçırmayın! Afrika Sanatı Müzesi, kalıcı sergilerin yanında Afrika sanatı, film ve videolar, performanslar, çeşitli dersler ve sanat atölyeleri konularında tematik sergiler, konserler ve konferanslar düzenlemektedir. Kalitesine göre Afrika Sanatı Müzesi, Avrupa’daki türünün en önemli kurumlarından biridir.
Burası Neresi? 1950 yılında kurulan useum of Applied Art, özel müzeler kategorisine girmekte olup amacı uygulamalı sanatın sistematik olarak toplanması, korunması, incelenmesi, sergilenmesi ve yayınlanmasıdır. Uygulamalı Sanatlar Müzesi, Belgrad’ın tam göbeğinde, şehrin alışveriş caddesi olan Knez Mihailova Caddesi’nin yakınında ve aynı zamanda Belgrad’ın en önemli turistik anıtı olan ortaçağ kalesi Kalemegdan’a giden bölgenin yakınında yer almaktadır.
Neden Gitmeliyim? Sırp halkının uygulamalı sanatlarına atıfta bulunan sanat eserlerinin yanı sıra, diğer Avrupa ülkelerinden ve dünyadan kültürel ve ekonomik ilişkiler yoluyla ülkemize gelen ilgili materyaller de Müzede toplanmaktadır. Varlığının ilk yılında müze, sanatçı Ljuba Ivanoviç tarafından otuz yıl boyunca toplanan sanatsal olarak işlenmiş çeşitli nesnelerin olağanüstü değerli bir koleksiyonunu satın almıştır.
Kaçırmayın! Uygulamalı Sanat Müzesi koleksiyonlarına bir göz atmanızı içeriğinin güzelliğini ve çeşitliliğini keşfetmenizi ve bu şekilde kültürel yönlerinizi genişletmenizi öneririm.
Burası Neresi? Aralık 1990’da halka açılan Yugoslav Tarih Müzesi doğa ve yeşilliklerle çevrili Dedinje denilen güzel Belgrad banliyösünde konumlanmaktadır.
Neden Gitmeliyim? Legacy’de en ünlü Yugoslav sanatçılarının 92 eser koleksiyonu ve ayrıca genel iç mekanı tamamlayan antika mobilyalar, oryantal halılar, cam eşyalar ve porselen koleksiyonu bulunmaktadır. 2010 yılında galeri, çeşitli mimari etkinliklere ve etkinliklere ev sahipliği yapmak üzere tasarlanmış çarpıcı mimari parçaya ve çok amaçlı alana dönüştürülmüştür.
Burası Neresi? Belgradlılar Sıbistan’da deniz yok diye yakınmıyorlar çünkü onlarında denize pek ihtiyacı yok gibi duruyor. Bu açığı Ada Ciganlija kapatıyor resmen.
Neden Gitmeliyim? Yürüyüş için parkurlar, bisiklet yolları, basketbol, voleybol, koşu parkurları, futbol sahaları ve benzer daha birçok aktiviteyi yapabileceğiniz yemyeşil bir alan ve bu alanın yanı başında ki bir nehir. Buradan nehre girebilir çeşitli su sporlarına katılım sağlayabilirsiniz.
Kaçırmayın! Sakinlik peşindeyseniz sabah saatinde burada olun ama yok ben eğlence arayışı içindeyim diyorsan, akşam saatlerine doğru gelin. İnsan yoğunlu ve parti bu saatlerde başlıyor.
İpucu; Her iki tarafı kafe, restoran ve eğlence mekanıyla çevrili adada, en bisikletinizi kiralayın kafanız rahat özgürce dolaşın.
Burası neresi? Belgrad’ın Zemun Belediyesi sınırları içinde bulunan Lido Plajı, küçük olmasına karşın, özellikle yaz aylarında Belgrad’da gidilebilecek önemli yerler arasında bulunmaktadır. Tuna Nehri’ndeki bu küçük ve kumlu plaja toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşmak mümkün olmaktadır.
Neden gitmeliyim? Yaklaşık 5 dakikalık kısa bir yürüyüşle Zemun Bölgesi’nden gelinbilen Lido Plajı, yaz mevsiminde keyifli zaman geçirmek ve serinlemek için gelebileceğiniz eğlenceli yerlerden biridir. Adaya geldiğinizde ayrıca muhteşem gün batımı manzarasını da seyredebilirsiniz.
Burası Neresi? Diğer adıyla iyi umut bahçesi olarak bilinen Belgrad Hayvanat Bahçesi, 1936 yılında kurulmuş olan Avrupa’nın en eski hayvanat bahçesi olma özelliğini taşımaktadır. Konumu, Balgrad’ın Beleme şehir merkezinde bulunan Kalemegdan Parkı’nda yer alır.
Neden Gitmeliyim? Belgrad Hayvanat Bahçesi, yüzlerce çeşit kuş, memeli ve egzotik ve çok değişik hayvanlara ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle, yeni doğan ve türüne çok nadir rastlanan hayvanların bulunması ilgi çekici kılmaktadır. Ünlü albino aslan ailesi örnek verilebilir. Çok sevimliler. 🙂
Hayvanat bahçesinin en eski emektarlarından şempanze Sami ve dünyanın en yaşlı timsah Muja’da unutulmayanlar arasında. Ölümsüzleştirmek adına yapılan heykellerinin önünde fotoğraf kuyrukları oluşuyor.
Başlarda 3 hektarlık alanı kapsayan bahçe biraz daha genişletilerek 7’ye yükseltildi ve hatta “Kalemegdanska Terasa” adlı restoranın eklenmesiyle birlikte bu alan 14’e kadar çıktı. Ancak ne yazıktır ki II. Dünya Savaşı sırasında iki defa bombalanan hayvanat bahçesinde neredeyse tüm hayvanlar yok oldu. Ve tabi bununla birlikte hayvanat bahçesinin alanı da küçülerek 7 hektara kadar indirilmiştir.
Kaçırmayın! Dünyanın dört bir yanından çok çeşitli hayvanları görmeyi, aileniz ile eğlenceli bir aktivitenin tadını çıkarmayı, Sırbistan’daki vahşi yaşamı koruma çabalarının desteklenmesi konusunda yardımcı olmayı ihmal etmeyin ve bu fırsatı kaçırmayın!
Burası Neresi? Akvaryum, Aquarialife Derneği tarafından doğa, yaşam, su, flora ve fauna severlerin doğaya yaklaşmasına yardımcı olmak amacıyla açılmıştır. Tropicarium Belgrad, dünyanın dört bir yanından balık, hayvan ve bitki türlerini görme fırsatı sunuyor; akvaryum balığı, skalar, Adriyatik Denizi, Sava ve Tuna’dan balıklı akvaryum sistemi, ardından balıklı akvaryumlar Afrika ve Orta ve Güney Amerika’dan, aynı zamanda büyük kaplumbağalara ve farklı sürüngen türlerine, Yemen bukalemunlarına, tarantulalara, iguanalara ve akreplere sahip bir yer.
Neden Gitmeliyim? Avluda farklı büyüklüklerde 50 çeşit bonsai ağacı bulunan bir “bonsai köşesi” yer almaktadır. Bitkiler ile duvarlar, ortamın ayrılmaz bir parçası haline gelerek otantik bir ortam oluşturmaktadır.
Tropikal suların, ormanların, yağmur ormanlarının, çöllerin ve soğuk denizlerin renkli dünyasını öğrenebilen çocuklar için tasarlanmış bir ortama sahip olan mekanda; dalış, doğa, ekoloji ve diğer alanlarla ilgili filmlerin gösterildiği bir sinema salonu da yer almaktadır.
Özellikle öğrenme çağındaki çocuklar için düzenlenen programların çoğu; hayvanlar ve beslenmeleri hakkında bilgi verirken onları daha yakından inceleme şansına da sahip olabiliyorlar.
Biyoloji ve veterinerlik kolejleri öğrencileri için düzenlenen programlarında ise, eko sistemleri, balıkları ve hayvanları inceleyebilecekleri, yaşamları ve evcil hayvan tedavi etme yöntemleri hakkında bilgi edinebilirler.
Kaçırmayın! Cumartesi ve Pazar günleri sabah 09:00 ile akşam 21:30 arasında Amazon’dan pirana beslemenin yanı sıra bukalemunları, kaplumbağaları ve diğer Akvaryum canlılarını besleme etkinliğine katılabilirsiniz. Belirli aralıklarla da doğa, su, akvaryumlar ile ilgili konferans ve seminerler düzenlenmektedir.
Burası neresi? Belgrad Planetaryum, çocukları götürmek için harika bir yer ve astronomi dünyasına heyecan verici bir bakış sunmaktadır. Planetraryum, 1964 senesinde “Rudjer Bodgovic” isimli astronomi topluluğu tarafından amatör gözlem çalışmaları yapmak amacıyla kurulmuştur. Kendileri Balkanların en eski astronomi toplıuluğu olmalarının yanı sıra Avrupa’nın da en eski topluluklarından biridir.
Neden gitmeliyim? Planetaryum’a gelen ziyaretçiler eğitim turlarına ve atölye çalışmalarına katılarak uzay hakkında daha önce hiç bilmedikleri bilgileri öğrenme şansına sahip olabilmektedir. Burası özellikle çocuklar için etkileyici bir deneyim sunmaktadır. Ayrıca planetaryum tiyatrosunda gösteriler de düzenlenmektedir. Belgrad Planetaryumu, birçok interaktif sergi ve atölye çalışmasına ev sahipliği yapmakta ve ziyaretçilerin astronomi alanındaki son gelişmeleri öğrenmeleri için harika bir fırsat sunmaktadır.
Burası Neresi? Jura Adventure Dino Park , çocuklara, yetişkinlere çok sayıda kültürel, eğlenceli ve eğitim olanakları sunacak bir alan olup hafta sonları sınırsız oyunlar, dersler ve atölyeler sunmaktadır.
Neden Gitmeliyim? Hareketli ses üreten tarih öncesi sürüngenler dahil olmak üzere 35’ten fazla gerçek boyutlu dinozor kopyası, çocukların keşfetmesi, fotoğraflanması ve eğitilmesi için mevcuttur.
Meraklı çocuklara özel ,fosil kalıntılarını keşfedebilir ve kazabilirler. En cesur çocuklar en sevdikleri hareketli dinozorlara binebilecek, bir T-rex’in çenelerinde fotoğraf çekebilecek ve tasmalı dinozorları yürütebilecekler.
Aynı zamanda ziyaretçiler, bir zamanlar triceratops, tyrannosaurs, velosiraptor, diplodocus ve diğer tarih devlerinin nasıl göründüğünü görme imkanına sahiptirler.
Burası neresi? Açık ve kapalı kısımları bulunan bu aquapark, çocuklar için çok eğlenceli zamanlar geçirmek için gidilebilecek yerler arasındadır. Eğlenmek için yeterli düzeyde imkanlar sunan aquapark, Belgrad’da geniş vakti olanlar için zaman geçirebileceğiniz güzel bir duraktır.
Neden gitmeliyim? Özellikle çocuklu aileler için gidip zaman geçirilebilecek yerlerden olan Hollywoodland Aquapark, temiz ve bakımlı havuzda eğlenmek için muhteşem imkanlar sunmaktadır. Ulaşım açısından biraz uzak olsa da özellikle sıcak zamanlarda serinlemek ve hoşça vakit geçirmek için burayı listenize ekleyebilirsiniz.
Burası Neresi? Belgrad’ın Eski Şehir olarak adlandırılan bölgesinde yer alan Skadarlija, Bohem tarzın merkezi olarak bilinmektedir. 1830 yılında bu bölgeye yerleşen Çingeneler sayesinde tarihi önem kazanmıştır. Yıkık görünümü ve çarpık yerleşime bir son vermek adına 1854 senesinde yapılan yenilenme çalışmalarıyla modern bir havaya bürünmüştür.
Neden Gitmeliyim? Burayı özellikle yere müziği, Sırp mutfağının lezzetlerini ve sanat galerini yakından görmek ve tanımak isteyen turistler için turistler ziyaret etmektedir. Arnavut kaldırımı renkli çiçeklerle kaplı süslü sokak sizi içine çekecektir. Bu sokağın misyonu adeta insanları doyasıya eğlendirmek. Belgrad’da inanılmaz bir gün geçirmek için tek adresiniz burası!
Kaçırmayın! Leziz bir akşam yemeği için Kafana olarak adlandırılan restoranlara bir uğrayın derim. Yemek kültürümüze oldukça benzeyen Belgrad mutfağını burada tadın. Benim Tri Sesira restoranı favorilerim arasında. Bizim meyhanelerimize benzer eğlence anlayışı hakim olup yerel müzikler eşliğinde meze ve yemeklerin tadını çıkarabilirsiniz. Tabi ben kendi damağıma uygun seçenekleri sizlerle paylaşıyorum. Lüften sizde deneyimlerinizi benimle paylaşarak yeni yerler keşfetmemde yardımcı olun. 🙂
Burası Neresi? Belgrad’ın bir ilçesi olan Savamala, Sava nehrinin sağ kıyısında Branko Köprüsü’nün yanı başında yer almaktadır. 18. yüzyılın başlarında, Avusturya’nın Hıristiyan nüfusunun Belgrad Kalesi’nden çıkarıldığı 1717-1739 kuzey Sırbistan’ın işgali sırasında yerleşim olmuştur.
1833’te Sırp hükümetinin Belgrad’da iç yönetimini almasının ardından, Prens Milos Obrenovic Savamala’nın, Viyana veya Budapeşte gibi Avrupa şehirlerinin mimarisi ile süslenen modern bir şehir inşa etmeye karar vermiştir. Bulunduğumuz dönemde, harap evlerin temelleri üzerine inşa edilen binalar büyük tarihi, kültürel ve sanatsal öneme sahiptir.
Neden Gitmeliyim? Bölgede ilk olarak açılan Ben Akiba Barı; gece hayatı,konserler, DJ performansları ve sergilerin düzenlendiği bir mekan olarak tasarlanmış olup Savamala’nın ticari markası haline dönüşmüştür.
Jazz Bastica; belkide Belgrad’ın en güzel kalabalığının bulunduğu yer burasıdır diyebilirim. Düzensiz tasarlanmış iç dizayn, samimi sıcak atmosfer çok sayıda rastlayabileceğiniz vibe’ye sahiptir. Gerçek anlamda zamanın nasıl geçtiğini anlamayabilirsiniz.
Corba Caffe; Branko Köprüsü’nün hemen altında, şehrin eşi benzeri olmayan bir rotası daha! Sırp rock müziğinin efsane ismi Bora Djordjevic tarafından açılan mekan parti severler tarafından oldukça rağbet görmektedir.
KC Grad ve Galerija Stab, hala yerel halkın en gözde mekanlarından olup, gönül rahatlığıyla size tavsiye edebileceğim iki mekan diyebilirim. Ayrıca Galerija Stab ünlü yerel sanatçıların sergilerini düzenlemektedir.
En iyi pastörize edilmemiş Çek biralarını Gvozdjara, Tranzit ve Ludost’da bulabilirsiniz. Tranzit bar&restoran; farklı insanları bir araya getirmeyi başarıyor! Dekarasyonunu görmeniz lazım. Modern tarzın vintage ile harika birleşimini çarpıcı bir şekilde sunuyor. Yaz aylarında tercih edilen bahçesiyle ünlü mekan görülmeye değer nitelikte.
Ludost; tekno veya 80’lerin müzik ruhunu ele alan bir bar ancak çokta büyük bir yer olmadığını söylemeliyim. Geceye burada başlamakta bir sakınca yoktur. Doğru bir başlangıç noktası olduğu aşikar. Tüm hafta boyunca canlı performanslar ve DJ performansları sergilenmektedir.
Kaçırmayın! İlham veren tasarımcılar ve şehrin bu bölümünü canlı kılan sanatçılar sayesinde son yıllarda yaşanılan büyük değişiklikler doğrultusunda ivme kazanan bir yere dönüşmüştür. Düzenlenen etkinlikleri Belgrad’ı dünya sahnesine taşıyan ve her modern turistlerin haritasına yerleştiren kentin bir parçası olan kentsel kültür merkezidir.
Burası Neresi? Yaygın kullanılan adıyla söylersek “Beyaz Şehrin üzüm bağı” yeni şehir anlamına gelmektedir. Vojvodina bölgesinin başkenti olan Novi Sad, Sırbistan’ın Belgrad ve Niş şehrinden sonra 3. büyük şehri olup Belgrad’da göre hem mimari hem de sosyal açıdan farklı olduğunu söyleyebiliriz. Bunun nedeni şehrin Avusturyalı mimarlar tarafından tasarlanmış olmasından kaynaklanmaktadır.
Şehrin tarihine kısaca bir değinecek olursam; Tuna Nehri’nin kenarında konumlanan şehir, stratejik olması sebebiyle yaşayan toplumun ve bu toplumların bıraktıkları izleri taşımaktadır. NATO tarafından tarumar edilen şehrin üç önemli simgesi olan köprüleri yıkılmış. Tabi sonradan ileri tarihlerde yenileri yapılmıştır.
Neden Gitmeliyim? Avusturya imparatorları Leopold I, Joseph I, Charles VI, Maria Teresa ve Joseph II Kendinizi yazın Novi Sad’da bulursanız, Tuna’nın en güzel plajlarından biri olan Štrand’da yüzmenin keyfini çıkarmayı, Eylül ayının sonuna doğru burada bulursanız, Fruška Gora şarap yolunun merkezine , Sremski Karlovci’ye , geleneksel üzüm hasadına gitmeyi ve bu şarap yolunda , Viyana mahkemesinde favori olan bu bölgenin çöl şarabı tatma bermetini sakın ola ki kaçırmayın .
Kaçırmayın! Avrupa’nın en büyük festivallerinden birine dönüşmüş olan EXİT Müzik Festivali, 2001 yılında düzenlenmeye başlanan yıllık bir yaz müzik festivalidir. Guns n roses dan Robert Plant’a , Snoop Dogg’dan Lauryn Hill’e kadar bir çok ünlü isim bu festivale katılım sağlamıştır. Bir sonraki katılacak isimleri artık siz düşünün.
Burası Neresi? Karlofça Antlaşması’nın imzalandığı ve Sırbistan için de oldukça önemli olan turistik bir kasabadır. Belgrad ve Novi Sad arasında yer alan Karlofça, Belgrad şehrine 1 saatlik bir uzaklıkta yer alır.
Neden Gitmeliyim? Sremski Karlovci’nin merkezi olan Karlofça Meydanı’nı çevrelen tarihi binalar oldukça ilgi çekicidir. Önceleri Avusturya-Macaristan Krallığı yaşam sürdüğü bölgede, daha sonra Kanuni Sultan Süleyman zamanında Osmanlılar buraya gelmiştir. 170 yıl boyunca burada hüküm süren Osmanlı’nın çok çeşitli tarihi eserleri burada yer almaktadır. Bir süre daha sonra tekrardan Avusturya-Macaristan Krallığına geçmiştir.
Tabi hal böyle olunca Osmanlı’dan kalan eserleri bırakmıyorlar. Ardından her yere kendilerine ait eserler inşa ediyorlar. Bu eserler günümüzde hala varlığını korumaktadır.
Burası Neresi? Sırbistan’ın Belgrad ve Novi Sad‘dan sonra üçüncü büyük şehri olan Niş, bir zamanlar Naisus olarak bilinen Nis şehri, ilk Hıristiyan Roma İmparatoru, Büyük Konstantin’in doğum yeri olarak ünlüdür. Doğu ve Batı arasında köprü görevi gören şehir, Balkanların en eski yerleşim yerleşim yerlerinden biridir. Seneler boyu, Keltler döneminde “Navissos”, Roma döneminde “Naissus”, Bizans Döneminde “Nysos” ve ardından bölgedeki Slavların egemenliğine giren şehre “Niş” adı verilmiştir.
Neden Gitmeliyim? Nišava Nehri kıyısında, Mayıs 1948’de yasalarla korunan ve çok önemli bir kültürel alan ilan edilen kültürel ve tarihi bir anıt olan Nis Kalesi’ni ve Doğanın Yeni Yedi Harikasından biri olan Şeytan Kasabası’nı (Djavolja Varos) keşfedecek, Kafatası Kulesi Nis, Central Serbia Kafatası kulesini ziyaret ederken, 19. yüzyılda Osmanlılara karşı Birinci Sırp ayaklanması ve kurbanları hakkında bilgi edineceksiniz.
Ulaşım: Belgrad’dan Niş’e yaklaşık her saat otobüs seferi olmaktadır mevcut.En çok tercih edilen firma Niş Ekspres’tir. Web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Burası Neresi? Macaristan sınırına çok yakın mesafede bulunan yaklaşık 100.000 nüfuslu bir Sırp şehr olan Subotica, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu sırasında 1896’dan itibaren birçok tüccar, esnaf ve finansörün şehre yerleşmesini teşvik eden önemli bir demiryolu bağlantısının gelişmesi yardımcı olmuştur. Bu büyümenin yanında, farklı neo-Avrupa ve akademik tarzlar izlenerek çeşitli binalar inşa edilmiştir.
Neden Gitmeliyim? Belediye Sarayı’nın bulunduğu Liberty Meydanı, barok mimarinin hakim olduğu Katedral Meydan, dini anlamda Art Nouveau tarzının en iyi ayakta kalan örneği Sukkat Shalom, Raiche Sarayı, Franciscan Kilisesi ve daha görmeniz gereken çok çeşit yapılar yer almaktadır.
Burası Neresi? Rusya Federasyonu’nun başkenti ve en büyük şehri olan Moskova, 1755 yılında kurulmuştur. Rusya’nın Avrupa’da Oka ve Volga nehirleri arasında konumlanır. İsmini şehrin ortasından geçen nehirden almıştır. Moskova, hem Rus kültürünü hem de Çarlık ve Sevyetler Birliği’nin izlerini taşımaktadır. Dünya üzerindeki en büyük yüz ölçümüne sahip olan ülke, tarihi yerleri ve kültürel mirasları ile dünya şehirlerinin başında gelmektedir.
Neden Gitmeliyim? Rusya’nın simgesi olan Kremlin, en eski Katedral Meydanı, Büyük Kremlin Sarayı, Moskova’nın ana meydanı Kızıl Meydan, bir diğer ikonik yapı Aziz Vasili (Blajenni) Katedrali, Tretyakov Galerisi, Novodeviçi Manastırı, Ostankino Televizyon Kulesi gibi daha nicelerini sayabileceğim birbirinden özel ve görülmeye değer yerler bulunmaktadır.
Ulaşım: Rotadaki en popüler tren Moskova seferidir. Saatte maksimum 250 kilometre hızla seyahat eden ve iki şehri 3 saat 30 dk’lık bir zamanda birleştiren Sapsan trenidir.
Burası Neresi? Bosna Hersek’in başkenti olan Saraybosna, idari, ekonomik, kültür, üniversite ve spor merkezidir. Şehrin büyük kısmı Trebević Dağı’nın eteğinde konumlanmış olup Miljacka Nehri tarafından ortadan ikiye bölünmüş durumdadır.
Osmanlı Döneminde, Sarajevo yani Saray Ovası kelimesinden alan kentte, birçok farklı kültür arada yaşamaktadır. Doğu -Batı sentezini en iyi başarabilen nadide yerlerden biridir. Güneydoğu Avrupa’nın en güvenli şehirlerinden biri olma özelliğine sahip olup suç oranı oldukça azdır.
Neden Gitmeliyim? Hem Osmanlı’nın hem de Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun izlerini yansıtan şehir, iki devletten aldığı tüm eşsiz mutfak kültürünü, müzik kültürünü, tarihi kültürü kendi içerisinde harmanlayarak ortaya kendilerine özgü bir kültür çıkarmışlar.
Avrupa’nın Kudüsü olarak adlandırılan Saraybosna’da, şehirde Ortodoks ve Katolik kiliseleri, camiler ve bir sinegog yan yana sıralanmış şekildedir. Gittiğinizde sizde şahit olacaksınız ki Saraybosna’nın yerel halkı oldukça samimi ve misafirperver bir millet.
Kent; Merkez, Eski Şehir (Stari Grad), Yeni Şehir (Novi Grad) ve Yeni Saraybosna (Novo Sarajevo) olarak dört yönetim bölgesine ayrılmaktadır. Sanırım içlerinde ayrım yapamayacağım. Hepsinin ziyaretinde sonsuz kazançlar sağlayabilirsiniz.
Kaçırmayın! Eski Şehir’den başlayarak, Bakırcılar Çarşısı’nı, Miljacka Nehri’ni, Latin Köprüsü’nü, Ferhadija Caddesi’ni, İsa’nın Kalbi Katedrali’ni ve Saraybosna Gülü’nü mutlaka görün derim. Ve tabiî ki Boşnak mutfağından bir tat Cevapi yemeyi, Boşnak birasını denemeyi,kendilerine özgü hazırlanış tarzıyla Boşnak Kahvesi içmeyi sakın ama sakın unutmayın!
Burası Neresi? MÖ 4000’den bu yana yerleşim bölgesi olan Üsküp’te; Romalılar, Bizanslılar, Sırp İmparatorluğu egemenliği yaşanmış ve 1392 yılında ise Osmanlı Devleti egemenliği altına girmiştir.
500 seneyi aşan bir süredir Osmanlı yönetiminde kalan Üsküp, I. Dünya Savaşı’ndan sonra kurulmuş Yugoslavya Krallığı’na geçmiştir. Daha sonrasında II. Dünya Savaşı’nı takiben Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti’ne bağlı olarak Makedonya Sosyalist Cumhuriyeti’nin başkenti haline gelmiş, 1991 yılında ise Yugoslavya’dan bağımsızlığını ilan ederek Makedonya Cumhuriyeti’nin başkenti olmuştur.
Kentin ortasından geçen Vardar Nehri ile yeşilliklerle örtülü verimli toprakları buranın değerini daha da artırmaktadır. Şehirin nüfusu; Müslüman Türkler, Müslüman Arnavutlar ve Ortodoks Makedonlar’dan oluşmaktadır.
Neden Gitmeliyim? Şehrin kalbi olarak nitelendirilen Makedonya Meydanı, Vardar Nehri üzerine inşa edilen Taş Köprü, küöük bir Anadolu şehri Türk Çarşısı, şehir manzarasını ayaklar altına seren Üsküp Kalesi, Vodno Dağı’nın eteklerinde yer alan Makedonya Köyü Üsküp’de gezip görebileceğiniz güzel yerlerden birkaçı.
Ulaşım: Belgrad Topcider istasyonundan 18:35’te Üsküp’e 04 25’te 6 yataklı kompartımalı tren kalkmaktadır.
Burası neresi? Macaristan‘ın başkenti olan Budapeşte, Orta Avrupa’nın renkli kentlerinden biri. Tuna Nehri’nin ikiye ayırdığı şehir, 1873’te Pest, Buda ve Obuda birleşmesi üzerine Danube’ye yapılan bir köprü sayesinde varlığını orataya koydu.
Şehrin en büyük iki önemli özelliğinden ilki, Avrupa’daki ilk yer altı metrosuna sahip olması diğeri ise, dünyanın en büyük mağara sistemine sahip olan kentte kurulmuş olan Szechenyi Medikal Termal’dir.
Neden Gitmeliyim? Geziye başlamak için en doğru rota Vörösmarty Meydanı’ndan hareketle, Budapeşte’nin en büyük kilisesi olan St. Stephen Bazilikası, Dünyanın en büyük üçüncü parlamento binası olan Parlamento Binası, Budapeşte’nin en meşhur ikonu Zincir Köprüsü, en cool caddesi Andrássy út,UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak koruma altına alınan Kahramanlar Meydanı ve şehrin en çarpıcı özelliklerinden biri olan kaplıcaları Szechenyi Kaplıcaları oldukça ilgi çekici.
Ulaşım: Önce Belgrad’dan Novi Sad’e oradan her gün saat 11:00’de Budapeşte Keleti’ye 18:04’te varmaktadır.
Adres: Krunska 1, Beograd 11000, Sırbistan
Çalışma Saatleri: 09:00-18:00
Telefon Numarası: +90 312 292 29 29
Polis:192
İtfaiye:193
Acil Tıbbi Yardım: 194
Belgrad’da MTS, Telenor ve VİP Mobile olmak üzere üç ayrı operatör seçeneği mevcuttur. Bu operatörlere ait sim kartları şehirde bulunan tüm şubelerinden ve gazete bayilerinden temin edebilirsiniz. Kart satın alırken herhangi bir kimlik ve belgeye gerek duyulmaz. 500 MB olan sim kartların ücret tarifleri 300 Dinar, 1 GB internet paketi 1000 Dinar ve 4 GB internet 2599 Dinar şeklindedir. Üç sağlayıcından da memnun kalırsanız fakat benim size önerim en fazla aboneye sahip MTS’yi tercih etmeniz.
Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone, Türkiye hattına sahip vatandaşlar yurt dışı seyahatlerinde hattını kullanıma açtırmak isterlerse GSM şirketlerinin mobil uygulamalarından bu işlemi gerçekleştirebilirler. (Ayarlar > işlem merkezi > Yurt dışı işlemleri > Yurt dışı kullanımı /açık) olarak seçmeniz yeterli olacaktır.
Belgrad gezilecek yerler listemiz son olarak 03.09.2023 tarhinde güncellenmiştir. Siz de içeriğimizi geliştirmemize katkı sunmak isterseniz, bize yorum kısmından duygu ve düşüncelerinizi yazabilirsiniz.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…