Köln Nerede& Hangi Ülkede? Almanya’nın batısında Ren Nehri kıyısına kurulu Köln şehri, Kuzey-Ren Vestfalya Eyaleti’nin de en büyük şehridir.
Köln Hakkında; Almanya’nın en büyük 4. Şehri olan Köln, Avrupa’nın en önemli iç limanlarından biri olan Rheiland’ın da tarihi, kültürel ve ekonomik başkenti. Çevresindeki bira fabrikaları, ünlü Köln Katedrali, muhteşem gece hayatı ve leziz Alman mutfağı ile ön plana çıkan kent uzun yıllardır popüler bir turistik şehir. Ren Nehri’nin kıyısında yer alan şehir, nehrin ışıltısını da üzerinde taşıyor. 2 bin yıllık köklü bir geçmişe olan kentte özellikle tarihi yerler oldukça etkileyici. ( Bu konuya Köln’ün tarihi yerleri yazımızda ayrıca yer verdik.)
Gençlerin bir hayli fazla olduğu şehirde, hayatta bir o kadar hızlı akıyor. Gecesi gündüzü bir başka eğlenceli olan Köln, 1 milyonu aşkın nüfusa sahip. Elbette ki turistik dönemlerde bu sayı milyonları aşıyor. Otuzdan fazla müzeye ve yüzlerce galeriye ev sahipliği yapan şehir birçok alanda Almanya’nın en önemli kentlerinden biri haline gelmiştir. Köln hakkında daha fazla bilgi almak için Köln Gezi Rehberi’ne uğramanızı tavsiye ederiz.
Ortalama Gezi Süresi; Köln’ün muhteşem gezi noktalarını ziyaret edebilmek için en az 3 gün ayırmanızı tavsiye ederiz.
Köln Para Birimi: Köln para birimi Euro’dur. 1 Euro: 2020 itibariyle 7.75 TL’dir.
Köln Pahalı mı? Köln diğer Avrupa şehirleri ile hemen hemen aynı pahalılıktadır. Elbette ki Euro kuru Türk Liramızı değersizleştirmeye devam ettikçe bizler için diğer Avrupa kentleri gibi pahalı olmaya devam edecektir. Ancak Euro bazındaki harcamaları gözettiğimizde ne çok pahalı ne de çok ucuz diyebiliriz.
Örneğin bir bardak birayı 3.5 €’ya içebileceğiniz şehirde, günlük yemeğe 25€, ulaşıma 3€, konaklamaya 30€ ve bir ücretli müze gezisine ortalama 7€ vermeniz gerekecektir. Rakamlardan anlaşıldığı üzere şehir kendi vatandaşları için oldukça uygun olmasına rağmen biz turistler için cep yakan pahalılıkta. Yine de önceden birikim ve tasarruflu bir gezi programı ile Almanya rüyanızı gerçekleştirmeniz elbette ki mümkün.
Köln Güvenli mi? Köln kozmopolit bir şehir olmasına rağmen hem güler yüzlü esnafa hem de güvenilir sokaklara sahip. Yine de çok kalabalık Pazar gibi ortamlarda hırsızlık olaylarına karşı dikkatli olmanızı tavsiye ederiz. Özellikle de Noel pazarlarının kurulduğu dönemde bu tarz olaylar maalesef ki çok fazla yaşanıyor. Bu duruma nazaran gece eğlence mekanlarında eğlendikten sonra eve dönerken caddelerin ne kadar sakin ve korunaklı olduğunu görmekte sizleri şaşırtabilir.
Ziyaret için En İyi Zaman; Şehri ziyaret için en iyi dönem ilkbahar ( Nisan-Haziran) ve sonbahar ( Eylül-Kasım). Bu mevsimlerde hava sıcaklıkları gayet normal ve keyif verici niteliktedir. Dilerseniz Temmuz Ağustos ayları olan yaz mevsiminde de şehri ziyaret edebilirsiniz. Ancak bu aylarda nem oranının biraz yüksek olduğunu belirtelim.
Ulaşım: İstanbul, İzmir, Antalya gibi şehirlerimizden Köln-Bonn Havalimanı’na seyahat edebilirsiniz. Aktarmasız uçuşlar ile ortalama 3 saat 50 dakika da Köln şehrine ulaşmanız mümkün. Uçak bileti fiyatları ise yine ortalama olarak 2000₺-4000₺ arasında değişmektedir. Biletinizi seyahat tarihinden bir süre önce satın alarak, daha makul fiyatlardan faydalanabilirsiniz.
Yardımcı Uygulamalar; Şehirdeki tüm turları, toplu taşıma haritalarını ve gezi noktalarını önünüze seren Köln Gezilecek Yerler uygulaması.
Taksi çağırmak için MyTaxi…
Tasarruf Kartları; Köln’ü keşfetmenin en kolay ve ucuz yolu olan KölnCard sizlere birçok konuda avantaj sağlayacaktır. Birçok müze başta olmak üzere, restoran, mağaza ve kültürel mekanlarda %50’ye varan indirimler sağlıyor. KölnCard sayesinde toplu taşıma araçları ile ücretsiz seyahat edebilirsiniz.
Köln-İstanbul Saat Farkı; İstanbul saat, Köln saatinden 1 saat ileridedir. İstanbul’da saat 13:00 iken Köln’de 12:00 olacaktır.
Köln’de Ne Yenir? Ne İçilir? Köln’de Alman mutfağının köklü tarihine leziz bir yolculuğa çıkacağınızdan emin olabilirsiniz. Ancak bu leziz mutfaktan bahsetmeden önce şehirde pek çok Türk vatandaşın olduğunu da belirtelim. Bu sebeple Türk restoranları özellikle de dönerci ve kebapçılar bir hayli fazla. Diğer yandan Alman mutfağını pek de sevmeyenler için dünyaca ünlü markaların fast food zincirlerinin hemen hepsini de bu şehirde bulabilirsiniz.
Almanya’da etli yemekler yemeden önce domuz eti olup olmadığını sormanızı tavsiye ederiz. Nitekim mutfaklarındaki pek çok yemeğin ana maddesi domuz eti. Özellikle de meşhur Alman sosislerinin… Diğer yandan kentte kahve/tatlı molası olmazsa olmaz bir turist geleneği. Leziz Alman pastalarının tadına bakabileceğiniz birçok şirin kafenin yer aldığı Köln’de, Karaorman Pastası eşliğinde bir filtre kahve içilmeli. Weissbier (beyaz bira) ve Kölsch (Köln’ün özel birası) mutlaka tadılmalı! Şehir mutfağını daha yakından keşfetmek için ise ”Köln’de ne yenir?” yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.
Restoran Bahşiş Oranı; Şehirde restoran ve taksilerde, 10€ ve üzeri hesap tutarlarının %10’unu bahşiş bırakmak bir gelenektir. Yalnızca bir bira içtiyseniz ise %5 oranındaki bahşiş, yeterli görülmektedir.
Burası neresi? Şehir merkezinde hemen her yerden görülebilen Köln Katedrali, kentin simgesi haline gelmiş büyüleyici bir yapı. Bugün yeniden inşa edilse 130 milyar Euro’ya mal edileceği söylenen katedralin yapımına 15 Ağustos 1248 yılında Meryem Ana’nın Göğe Kabulü kutlamalarında başlandı. Katedral hala telekomünikasyon kulesinden (kölnTriangle) sonra Köln’ün en yüksek ikinci binası olarak gösteriliyor. Katedralin toplam kapladığı alan yaklaşık 8 bin metrekare ve 20 bin kişiyi aynı anda ağırlayabiliyor.
Neden gitmeliyim? Bina etkileyici Gotik mimarisi, Üç Akil Adam’ın tapınağı, olağanüstü vitray pencereleri ve diğer birçok önemli sanat eseri nedeniyle UNESCO tarafından 1996 yılında Dünya Mirası ilan edildi. Köln Katedrali’nin sanat hazineleri ise oldukça fazla ve çeşitli. Yüksek sunak civarında olduğu söylenen neyi içeren, Üç Krallar masif altın Tapınak olan emanetler arasında birçok nadide eser yer alıyor. Ortaçağ altın işçiliğinin şaheseri olan tapınak, tamamen altın kaplama eserlerle dolu. Katedral içerisindeki tapınağın Verdun’lu Nicholas tarafından 1220 yılında tamamlandığı ve katedrale yerleştirildiği biliniyor.
Burası neresi? 2005 yılında şehre kazandırılan KölnTriangle, şehrin en yüksek binalarından biri. Ren Nehri’nin sağ yakasında, şehir merkezinin simgesi haline gelmiş yapı turistik bir nokta aynı zamanda. 100 metreden daha yüksek olan bina, Köln Katedrali’nin karşısında, doğrudan Köln-Deutz’daki; Ren Nehri kıyısında ve Koelnmesse’nin hemen yakınında yer alıyor. Özellikle de katedralin muazzam fotoğraflarını çekmek ve şehri kuşbakışı izlemek için çıkılan kuleye maalesef ki ulaşım biraz zor.
Neden gitmeliyim? Özellikle de yaz aylarında ziyaret ediyorsanız kalabalıkla dolup taşan 553 basamaklı dar bir merdiveni çıkmanız gerekecektir. Dişinizi biraz sıkarsanız, sonunda karşılaşacağınız manzara ise tüm yorgunluğa değiyor diyebiliriz. Zirveye ulaştığınızda, Dom’un, eski şehrin ve Köln’ün diğer bölgelerinin ve etrafındaki manzaranın muhteşem 360 ° manzarasına sahip olacaksınız. (Ayrıca son dönemde asansör eklendiği bilgisini aldık!) Seyir bölümü mika veya cam türevi bir şeffaf korunak ile çevrelenmiş. Bu materyalin arkası ise sizlere ziyaret ettiğiniz şehrin tüm güzelliklerini sunuyor.
Burası neresi? Köln’ün Ren Nehri üzerindeki yer alan ikonik köprü, şehrin ana tren istasyonunun dışında, katedrale komşu bir konumda yer almaktadır. Köprü aslen 1911 yılında inşa edilmiş ve adını Hohenzollern hanedanından almış. 20. Yüzyılın başlarında inşa edilen Hohenzollern Bridge, 2. Dünya Savaşı’nda zarar görmüş sonrasında yapılan tadilatlar ile ise bugünkü halini almıştır. Tüm köprü demiryolu ve her iki tarafta da yer alan iki yaya yolundan oluşmaktadır. Demiryolu köprüsü, neredeyse her dakika geçen trenler ile son derece yoğun.
Neden gitmeliyim? Yaya bölümleri ise günümüzde romantik renklerle donatılmış. Özellikle çiftlerin sıklıkla uğradığı ve ilişkilerinin sağlam olması için renkli kilitler bıraktığı köprü bu haliyle muazzam bir görüntü sunuyor. Asma kilitler 2008’de başlayan bir trendin parçası. Dilekler dilendikten sonra kilitlerin anahtarları Ren Nehri’ne atılıyor. Sizde köprüye asma kilit bırakmak isterseniz önceden satın almanızı tavsiye ederiz. Ne yazık ki köprü çevresinde kilit satan dükkanlar bulunmuyor.
Burası neresi? Köln’de yapmanız gerekenlerden bir diğeri ise elbette ki şehrin simgesi haline gelmiş teleferiğe binmek! Teleferik, şehrin en çekici kuş bakışı manzarasını sunar. Ren Nehri boyunca keyifli bir geziye çıkacağınız ve şehrin büyüleyici manzarasına hayran kalacağınız teleferikte huzurlu bir zaman olmazsa olmazlar içerisindedir.
Neden gitmeliyim? Teleferik ile kısa da olsa Köln şehrine yukarıdan bakış oldukça güzel. Yükseklik korkunuz yoksa muhakkak yapmanızı tavsiye ederiz. Çocuklu aileler içinde eğlenceli bir aktivite olan teleferiğin varış noktasında yer alan Rehnpark, çocuklarla çok iyi vakit geçirilebilecek bir ortam. Bol yeşillikli şehir parklarından biri.
Yürümeyi sevenler için teleferiğe tek yön bilet almalarını, parkta dolaştıktan sonra nehir boyunca yürüyerek Dom Meydanı’na geri ulaşmalarını tavsiye ederim. Teleferik, bir dönem girdiği kapsamlı yenileme çalışmaları sonrasında yakın zamanda yeniden açıldı. Teleferiğin en önemli özelliği ise RheinPark’ı, kentin Hayvanat Bahçesi ve Heykel Parkı’na bağlaması.
Burası neresi? Almanya’da Rokoko mimarisinin muhteşem örneklerini görmeniz mümkün. Köln’deki Brühl Sarayları olarak anılan Augustusburg ve Falkenlust sarayları ise mimarinin en güzel örnekleri. Köln yakınlarındaki Rhine-Erft bölgesinde yer alan sarayların tarihi, Köln Başpiskoposu-Seçici Wittelsbach Evi’nden Clemens August’a kadar uzanıyor. August, 1725 yılında isimsiz bir yazlık ev inşa edilmesini emretti. Sonradan ise bu şirin saray Augustusburg olarak anılmaya başlandı Dört yıl sonra ise avcı kulübesi olarak Jagdschloss Falkenlust’un, emriyle bir bina daha inşa edildi.
İki rezidans, geniş Saray Parkı’ndan geçen bir caddeyle birbirine bağlanıyor. Sarayların, bahçelerin ve alanların planlanması ve inşasında bir dizi ünlü sanatçı ve mimar yer almış.
Neden gitmeliyim? 1949 önemli zümreleri ağırlamaya başlayan Augustusburg Sarayı, Almanya cumhurbaşkanı ve federal hükümet tarafından düzenlenen resmi resepsiyonlara mekan olarak kullanıldı. Alman cumhurbaşkanları, Kraliçe II.Elizabeth, Mikhail Gorbaçov, Nelson Mandela ve hatta Papa II. John Paul gibi ünlü devlet ziyaretçileri de burada ağırlandı. Augustusburg Sarayı ve Falkenlust av köşkü bugün müze olarak halka açıktır. 1984 yılında, iki Brühl sarayı, bahçeleri ve parklarıyla birlikte UNESCO Dünya Mirasları listesine dahil edildi.
Her yaz saray bahçesinde bir dizi klasik konser düzenleniyor. Almanya’nın tek Haydn Festivali de yaz programının bir parçası.
Burası neresi? Great St. Martin, Orta Çağ’dan beri Köln’ün tarihi Eski Kent’in silüetini özellik katan yapılardan biri. Roma döneminde yer alan birkaç deponun üzerine inşa edilen ve dönemin kalıntılarını birleştiren kilisenin boyutları, antik depolama kompleksinin güneydoğu kısmına dayanıyor.
Neden gitmeliyim? Great St. Martin II. Dünya Savaşı’nda ağır hasar gördükten sonra, kilise altında etkileyici arkeolojik kazılar yapıldı. Kazılar sonucu bir Roma deposunun temellerinden, kilise koridorlarının duvarlarına sorunsuz geçiş hala gözlemlenebiliyor. Kilisenin üst kısımları II. Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden inşa edildi. Güzel restore edilmiş iç mekanlarını görmek, büyük nefin üst kısmı Rhenish mimarisinin mükemmel bir örneği ile karşılaşmak, minimal eski eşyalarla gözlemlemek ise sizlere farklı bir deneyim sunacaktır. Kilise koridorlarında yürürken, Antik Roma kalıntılarını ve ayaklarınızın altındaki ortaçağ mezar yerlerini hayal edebilirsiniz.
Burası neresi? Hans Imhoff’un hayali üzerine 31 Ekim 1993’te 13 aylık bir inşaat döneminden sonra Köln Çikolata Müzesi açıldı. Yılda yaklaşık 600 bin ziyaretçiyle Köln’deki en popüler gezi noktalarından biri olan müze çikolata meraklılarını kendine çekiyor. Kakao ve çikolatanın geçmiş ve şimdiki küresel öyküsü, 4 bin metrekareden fazla kat alanı üzerinde ayrıntılı olarak tasvir ediliyor.
Neden gitmeliyim? 5 bin yıllık kakao kültür tarihinin çeşitliliği ve kakao çekirdeğinden, pralin çikolata şekerlemesine kadar modern çikolata üretimine dair her şeyi öğreneceğiniz müzede; ziyaretçileri bekleyen bir palmiye evi, kakaonun doğal tarihi hakkında bilgi, Orta Amerika kültürleri, barok porselen ve gümüşün büyük bir koleksiyonu ve sanayileşme döneminden çok sayıda tarihi makine sergileniyor. Cam duvarlı üretim tesisinde ve çikolata atölyesinde ziyaretçiler, çikolata ürünlerinin hem mekanize hem de manuel işlemlerde nasıl üretildiğini gözlemleyebiliyorlar.
Müzenin ayırt edici özelliği: çikolata çeşmesi üç metre yüksekliğinde ve sürekli olarak 200 kg taze Lindt çikolatası ile besleniyor. Size de girişte bir parça Lindt çikolatası ikram ediliyor. Çeşmeyi görür görmez kendinizi bu görsel şölenden uzak tutmanız oldukça zor oluyor.
Burası neresi? Ludwig Müzesi, 1976 yılında sanat aşığı Ludwig çiftinin biriktirdiği yaklaşık 350 modern sanat eseri ile kuruldu. Köln’de modern sanat sergileyen ilk müze olacaktı. Ludwigs, pop art eserlerinin yanı sıra müzeye 1906-1930 yıllarına ait Rus Avantgarde resimlerinin yanı sıra Pablo Picasso’nun yüzlerce eserini kapsayan bir koleksiyon hediye etti.
Neden gitmeliyim? Picasso’nun eserleri 1994 ve 2001 yıllarında iki cömert bağışta müzeye aktarıldı. Wallraf-Richartz Müzesi’nin modern sanat bölümü ile Joseph Haubrich’in dışavurumcu koleksiyonu Ludwig Müzesi’ne aktarılarak, modern sanat koleksiyonunun temeli oluşturuldu. Roy Lichtenstein’ın “Belki”, Andy Warhol’un “Brillo Boxes” veya George Segal’in “Restoran Penceresi” – Amerikan pop sanatının ikonları – müzenin en ünlü eserleri olarak gösterilir.
Burası neresi? Bizim için Köln’ün en heyecan verici müzesi Duftmuseum.. Herkes için farklı bir duyguyu çağrıştıran kokuların tarihini ve üretim sürecini gözlemleyeceğiniz müze, 1709 yılında bugün dünyanın en eski eau de cologne ve parfüm fabrikası olan Jülichs-Platz’ın karşısındaki Johann Maria Farina Köln’de kuruldu. Farina Evi olarak da bilinen müzenin temelleri kentte oldukça ünlü olan Parfümcü Johann Maria Farina (1685-1766), ona İtalyan vatanını hatırlatan bir koku yaratmasıyla atıldı. Farina parfümünü; “Kokum yağmur, portakal, greyfurt, limon, bergamot, sedir, kireç ve evimin çiçekleri ve bitkilerinden sonra bir İtalyan bahar sabahı gibi. Beni canlandırıyor, hislerimi ve hayal gücümü güçlendiriyor.” sözleriyle betimledi.
Neden gitmeliyim? Parfümler odası adını verdikleri bölümde yüzlerce kokuyu koklama şansı elde edebiliyorsunuz. Talep üzerine ziyaretçiler çok çeşitli özleri koklayabilir. Örneğin özler elde etme veya bir enfleuraj yaratma hakkında ayrıntılı açıklamalar yaratıcılığın ve bir parfümerin vazgeçilmez yeteneğinin net bir izlenimini veriyor. Müze turunda, merdivenleri takip ederek neredeyse 300 yıl önce parfüm üretilen orijinal mahzene ulaşabiliyorsunuz.
Burası neresi? İkinci Dünya Savaşı’nda, Köln şehri , Almanya, müttefik hava saldırıları tarafından bombalandı ve büyük can ve mal kaybıyla harabeye boğuldu. Ortaçağda, Saint Kolumba Parish kentin en büyük ve önde gelen kilisesiydi. Savaştan sonra kiliseden kalan mağbetler müzede sergilenmek üzere toplandı. Köln Katedrali’ne yakın bir yerde bulunan Kolumba Kilisesi, kilisenin kudretinin bir gösterisiydi. Kilisede, savaşın zarar görmeden hayatta kalabilmesi için tek şey, bir sütunun üzerine yerleştirilen Bakire’nin eski bir Gotik görüntüsüdür. Müzeye gittiğinizde Hristiyanlar için oldukça önemli olan bu kutsal yapıyı gözlemleyebilirsiniz.
Neden gitmeliyim? Kilisenin savaştan sonraki kalıntılarını çevreleyen müze 3 kattan oluşuyor. Alt kat, müzenin sergi alanlarını barındıran üst katlara çıkan bir yol ile arkeolojik bir alan olarak bırakılmıştır. Binanın üç katında da kutsal hazinelerin yer aldığı düzenlenmiş 16 sergi salonu, eski ve çağdaş dini sanatçıların çeşitli koleksiyonları yer alıyor.
Burası neresi? Belçika Mahallesi şehrin en turistik noktalarından biri. Hem alışveriş hem de yeme içme konusunda Köln’ün en ünlü mahallelerinden biri olan Belçika Mahallesi, sokaklarının çoğunun Belçika şehirlerinin ismini alması sebebiyle bu adla anılıyor. Kentin diğer bölgelerine göre daha lüks yerleşimlerin yer aldığı mahallede lüks kuyumculardan tutun da tasarımcı butiklere publar, kafeler ve restoranlara kadar en turistik noktalar yer alıyor.
Diğer yandan mahallede keyifli bir yürüyüşe çıktığınızda St. Michael’s Kilisesi’nin süslediği Brüksel Meydanı’nı da gözlemleyebilir, Fransa-Prusya Savaşı’ndaki zaferlere atıfta bulunan sokak isimleri ile karşılaşabilirsiniz.
Burası neresi? Şehrin en önemli caddelerinden biri olan Schildergasse, uzun yıllardır Köln’ün en popüler alışveriş caddesi diyebiliriz. Aynı zamanda Almanya’nın da en çok ziyaret edilen alışveriş caddelerinden biri olan Schildergasse’nin en önemli simgesi, büyük bir balinayı andıran cam yapımı Weltstadthaus’tur. Renzo Piyano tasarımlı Peek & Cloppenburg ismi verilen ünlü Alman giyim mağazası bulunuyor. Schildergasse boyunca Galeria Kaufhof, H&M ve Zara gibi diğer büyük mağazaları da görebilirsiniz. Schildergasse çevresindeki sokaklar da biraz daha uygun butikler ve yerel dükkanlara yer veriyor. Buralarda daha ucuza alışveriş yapabilirsiniz.
Burası neresi? 1988 yılından beri hizmet veren Uygulamalı Sanatlar Müzesi, Wallraf-Richartz Müzesi’nin eski yerinde bulunuyor. Şehrin göbeğindeki müze camlarından, katedral kulelerinin manzarasına gözlemleyebilirsiniz. Müze koleksiyonuna ait sergiler, 800 yıllık Avrupa işçiliği ve 5 bin 000 yıllık mücevherlerden oluşuyor. Ziyaretçilerini yüzyıllar öncesindeki sanata bakış açışına götüren müze, orta çağdan kalma etkileyici bir ortaçağ, Rönesans ve barok sanat objelerine sahiptir.
Neden gitmeliyim? Müzenin en dikkat çeken özelliklerinden biri de 20. ve 21. yüzyıllardan kalma modern tasarım sanat eserlerine yer vermesidir. Sergi parçaları, Ortaçağ’ın sonlarından 20. yüzyılın tasarımcı nesnelerine kadar mobilya, seramik, cam, mücevher ve tekstil ürünlerini içeriyor.
Burası neresi? Alman modern sanatının simgesi olarak anılan Käthe Kollwitz, 1867-1945 yılları arasında yaşadı. Königsberg’de doğan sanatçı, hayatının çoğunu Berlin’de geçirdi. Ancak eserlerinin en büyük koleksiyonları Köln’de, Kreissparkasse Köln tasarruf bankasının sahibi olduğu ve işlettiği Käthe Kollwitz Müzesi’nde bulunuyor.
Neden gitmeliyim? 1985 yılından beri Käthe Kollwitz Müzesi dünyanın en büyük Kollwitz koleksiyonunu barındırıyor. Başka hiçbir yerde bu büyük Alman Ekspresyonist sanatçının etkileyici çalışmalarına dair kapsamlı bir fikir edinemiyorsunuz. O yüzden sanata ilginiz varsa, Köln’de mutlaka görülecek yerler listesine eklemeniz gereken bir nokta Käthe Kollwitz Müzesi…
Müze aynı zamanda Käthe’in daimi sergilerinin yanı sıra, hayatının ve çalışmalarının farklı yönleriyle ilgili değişen sergilere de ev sahipliği yapıyor. Hatta özellikle etkinlikler ve açılış için kullanılan küçük bir amfitiyatrosu da var. Burası yılın belirli zamanlarında keyifli toplantılara ev sahipliği yapıyor. Müze duvarlarında ise sanat tablolarının dışında sanatçının hayatına dair bilgilerin yer aldığı duvar yazıları ile de karşılaşabilirsiniz.
Burası neresi? Şirin ve modern mimarisiyle görüntüsüyle de etkisi altına alan Max Ernst Müzesi, sanatsal bir gezi arayışında olanlar için muhteşem bir alternatif. Brühl Saraylarının bahçesinde yer alan müze, Augustusburg Sarayı’nın ekseninde yer alıyor. Özel olarak elverişli konumu, merkez tren istasyonuna üç dakikalık yürüme mesafesinde ve geniş bir halka açık park alanına sahiptir. Müze sanatsal koleksiyonunun yanı sıra LVR’den Max Ernst Müzesi Brühl, evin bodrum katında büyük bir etkinlik salonuna sahiptir. Günlük işlerden uzaklaşmak, yeni konular ve yaklaşımlar hakkında sohbet etmek isteyenler için yenilikçi toplantılar da burada düzenleniyor. Müze, tüm dünyada Max Ernst hayatına ve çalışmasına adanan tek yer olarak biliniyor.
Neden gitmeliyim? Daimi ve kalıcı sergilerin yer aldığı müzede; Ernst’ün sanatının ve Dadaist ve Sürrealist hareketlerin birçok yönüyle ve katmanlarıyla etkileşime girmenin yeni ve heyecan verici yollarını yaratmak için klasik modern dönemden günümüze kadar uzanan sanatçıların büyük beğeni toplayan eserlerini kapsıyor. Hans Arp, Man Ray veya Joan Miró gibi Max Ernst gibi çağdaş sanatçıların, eserleriyle kaplı müze sanatseverlerin tam not verdiği gezi noktalarından biri.
Burası neresi? Köln’ün modern liman bölgesi olarak anılan Rheinauhafen yeni tasarlanmış, yeniden yapılandırılmış bir gezi noktası. Ren Nehri üzerinde bulunan 210.000 m²’lik kompleks, şehrin popüler cazibe merkezlerinden biri haline gelmiş durumda. Sahil bölgesi olarak anılan alanda birçok kafe, restoran ve galeri ile serpiştirilmiş modern konut ve ofis binalarının bir karışımı bulunuyor. Mimari ve kültür tutkusu olan ziyaretçiler de Rheinauhafen’de ilgi çekici noktalar ile karşılaşıyor.
Burası neresi? Fühlinger See, şehrin en huzur verici noktalarından biri. Tesis haline getirilmiş göl çevresi, Köln’ün en büyük ve çok yönlü kompleksidir. Suyun yedi kısmına yayılmış, rahatlamak isteyen aktif insanlar, spor severler ve şehir sakinleri için çok çeşitli fırsatlar sunan göl, özellikle yaz aylarında çok kalabalık oluyor. Bu sebeple yer bulabilmek için sabah saatlerinde ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
Neden gitmeliyim? Eğlence havuzu, sayısız oyun ve spor tesisi, tekne yarışı sahası, patikaları ve çayırları ile her zevke uygun aktivite alanlarının yer aldığı Fühlingen bölgesindeki 100 dönümlük yerel rekreasyon alanı, 19 kilometrelik bir kıyı şeridine de sahip. Göl tesisi, 1970 yılında inşa edilen Chorweiler bölgesi ile bir sanayi bölgesi arasında yer almaktadır.
Burası neresi? Köln merkez istasyonundan 45 dakikalık bir yolculuk sonrası ulaşabileceğiniz Blackfoot Beach, bir gününüzü ayırabileceğiniz harika bir destinasyon. Kentin en büyük yüzme gölü Fühlinger See’deki, yer alan plaj denize kıyısı olmayan şehirde muazzam bir tatil imkanı sunuyor. Palmiye ağaçları, beyaz plaj şezlongları, meyveli kokteyller ile kendinizi Karayipler’de hissetmeniz ise kaçınılmaz oluyor. Beyaz kumsalı da bu durumu destekliyor diyebiliriz.
Neden gitmeliyim? Plaj içerisinde; bir plaj barı, bir lido ve bir açık hava macera parkı yer alıyor. Bazı su sporları da tesise dahil edilmiş durumda. Şehrin stresli havasından bir günlüğüne ayrılmak isteyen yerel halkın da favori noktası Blackfoot…
Gölün her bölümü suya girişe izin vermezken plajın su girişi düzdür ve bu nedenle tekerlekli sandalye kullananlar ve küçük çocuklar için bile uygun diyebiliriz. İkincisi için ayrı bir yüzücü olmayan alan da mevcuttur. Ayrıca 7/24 sizleri gözetleyen bir cankurtaran da mevcut!
Burası neresi? Deutzer Messe ve Mülheim liman arasında yer alan Rheinpark, Köln eski şehrin muhteşem manzarasına sahip Ren kıyısında yer alıyor. Şehrin en ünlü parkı diyebileceğimiz Rheinpark hem genç hem de yaşlı Köln sakinlerinin rağbet gösterdiği dinlenme noktalarından biri.
Park, 1912 yılında bir sergi için düzenlenmiş ve daha sonra 1914 ve 1928 yılında genişletilmiş. II.Dünya Savaşı’nın ardından Rheinpark, Köln’deki ilk Federal Bahçe Gösterisi nedeniyle bugün boyutlarına genişletildi. Parkın 50. yıl dönümü vesilesiyle 2007 yılında “En güzel Alman Parkı” seçildiğini de belirtelim.
Neden gitmeliyim? 40 dönümlük park yaz aylarında, dinlenmek veya devasa çimlerdeki paten, koşu veya top sporları gibi çeşitli spor aktiviteleri için ideal bir alan oluşturuyor. Bunun dışında Rheinpark, Ren’in unutulmaz panoramik manzarasını sunan “Köln Ren Teleferiği” Kölner Rhein-Seilbahn’a da ev sahipliği yapıyor. Rheinpark, yaz ayları yemyeşil bir görüntü sunarken, yılın soğuk mevsiminde de görülmeye değer diyebiliriz. Park içerisinde yer alan Claudius Therme Termal Spa, Roma standartlarına göre inşa edilmiş rahatlatıcı bir banyoya ve mükemmel sağlıklı yaşam uygulamaları sunuyor.
Burası neresi? 1967 yılında, Köln yakınlarındaki Brühl şehrinde birkaç teknesi olan bir kukla tiyatrosu olarak kurulan park, günümüzde tema parkı haline getirilmiş. Phantasialand bugün her yıl yaklaşık 1.75 milyon ziyaretçi çekiyor ve bu durumda onu Avrupa’nın en popüler tema parklarından biri haline getiriyor. Ziyaretçiler, her biri etkileyici detaylarla özenle tasarlanmış 28 dönümlük alan üzerinde altı farklı temadan oluşan bu eğlenceli parkın tadını çıkartıyor.
Neden gitmeliyim? Özellikle çocuklu ailelerin sıklıkla tercih ettiği Phantasialand, Michael Jackson da dahil olmak üzere bir dizi uluslararası yıldız bir dönem, Köln’e 20 kilometre mesafedeki tema parkın müdavimi olmuş.
Tema parkı 4 bölüme ayırmışlar. Hemen giriş kısmı Amerikan sokaklarını andırıyor, meydanda küçük bir hayvanat bahçesi, çocuklar için eğlenceli noktalar bulunuyor. Burada üstü kapalı korku trenine binmeyi ihmal etmeyin deriz. Yetişkinler için olan bütün eğlenceler ise meydanın sağ kısmında toplanmış. Burada süratıyla dudak uçuklatan roller coaster, sulu trenler ve daha pek çok makine yer alıyor. Eğlence parkı içerisindeki 4D sinemaya ise mutlaka uğranmalı. Zaten parkın en eğlenceli noktalarını önündeki kuyruktan anlayabiliyorsunuz.
Burası neresi? 1889 yılında açılan Volksgarten parkı, dalgalı tepeler ve vadilerle nazikçe modellenmiş bir manzara sunuyor. ”Yeşil bir vaha” olarak tabir edilen bu peyzajlı parkın merkezinde, birçok küçük koy oluşturan kıvrımlı bir kıyı şeridine sahip büyük gölet yer alıyor. Ağaçlar ve çalıların gölet çevresinde planlı bir şekilde peyzajı oluşturulmuş.
Neden gitmeliyim? Köln bahçe direktörü Adolf Kowallek (1852 – 1902) tarafından tasarlanan park, Alman bahçe sanatının bir başyapıtı olarak kabul edildi. Yaz günleri ve barbekü için en uygun yerlerden biri olan parkta muhteşem bir bira bahçesi de yer alıyor. Hellers Volksgarten olarak anılan bira bahçesi, organik biralarını yakındaki bira fabrikası Heller’den getiriyor. Hellers’te tipik Alman yemekleri ve düzenli olarak yapılan özel etkinliklere de katılabiliyorsunuz. Çocuk oyun alanı, deniz bisikleti kiralama, bira bahçeleri ve restoranlarda 14 dönümlük parkı, aile gezileri için de cazip kılmaktadır.
Burası neresi? Hayvanat Bahçesi. 10.000’den fazla hayvan. 800’den fazla tür. 1860 yılında kurulan Köln Hayvanat Bahçesi, ülkenin en modern ve en ünlü bahçelerinden biri. Çocuklar için muhteşem bir eğlence noktası olan hayvanat bahçesinde 10 binden fazla hayvan ve 800’den fazla hayvan türü yer alıyor.
Neden gitmeliyim? Köln Hayvanat Bahçesi diğer bahçelere nazaran kronolojik bir görsel şölen de sunuyor. 19. yüzyılın hayvanlarından 21. yüzyılın yaban hayatı rezervine, Mağribi tarzı fil evinden ve eski kuş evinden 19. yüzyıldan kalma bir Rus bazilikasına, Hagenbeck tarzında yaratılan maymun adası ve yağmur ormanı gibi modern doğal dünyalara ev sahipliği yapıyor..
Büyük kedi habitatı açıldığından beri, Köln Hayvanat Bahçesi ziyaretçileri hayvanları kafesler olmadan cam paneller ardından gözlemleyebiliyor. Bahçede yer alan modern fil parkı, hayvanat bahçesindeki fillere Alplerin kuzeyindeki en geniş alanı sağlıyor. Filler bu durumdan bir hayli mutlu. Yine de hayvanat bahçelerine karşı olduğumuzu belirtelim. 🙂
Burası neresi? Yarı bilim müzesi, yarı macera parkı olan Köln’ün Odysseum’u çocukların bilime ilgi duyması için tasarlanmış muhteşem bir yer. Uygulamalı sergiler, interaktif ekranlar ve bulmaca çözme aktiviteleri her yaşa uygun konseptte hazırlanmış. Macera oyun alanları ve eğitim kursları ise büyük bir eğlencenin kapılarını aralıyor.
Neden gitmeliyim? Odysseum’da sergiler iki temalı oda ve açık hava oyun alanı şeklinde düzenlenmiş. Tema Odası Hayatı, arkeolojik kazı, eğitim kursu ve orman temalı bir macera bölgesi gibi aktiviteleri içerirken, Tema Odası Dünyası, sıfır yer çekimi astronotluk eğitimi ve uçuş simülatörü içeren aktivitelerle sizi uzaya bir yolculuğa çıkarıyor. Çocuklarla birlikte yetişkinlerin de oldukça eğlendiği müze, Köln’de vaktinizi ayırmanız gereken gezi noktalarından.
Burası neresi? Dünnwald oyun parkı yaban domuzu, alageyik ve kunduzların yaşam sürdüğü dikkat çekici parklardan biri. Özel bir cazibe merkezi olan Wildpark Dünnwald, Almanya’da vahşi doğada soyu tükenmiş bir vahşi sığır türü olan Avrupa bizonuna da ev sahipliği yapıyor.Tüm bu hayvanları vahşi yaşam ortamında gözlemlemek ve çocuklarınızla keyifli bir gün geçirmek için doğallığını kaybetmeden tasarlanmış park 19. yüzyılda dikilmiş büyük ağaçlar ile çevrili. Parkta bir tur sırasında ormancı hayvanların yaşam tarzını açıklayacak ve bu oyun rezervinin işleyişi hakkında bilgi verecektir. Oyun parkının yakınında kamp alanı ve mini golf sahası içeren büyük bir orman havuzu da yer alıyor.
Köln’ün gezi noktaları arasında Roma kalıntıları, ortaçağ kiliseleri, Barok saraylar ve 20. yüzyılın ortalarındaki karanlık zamanlar gibi çeşitli konuları yansıtan müzeler ve simgesel özellikler kokular ve çikolata geliyor. Bu yüzden Parfüm Müzesi ve Çikolata Müzesi’ni gezmek oldukça önemli!
Köln’ün popülerliği uzun yıllardır devam ediyor. Bu özelliğini de kolay kolay kaybedeceğe benzemiyor. Bugün 100’den fazla galeri ve en az 30 müzenin yanı sıra çok sayıda sanat ve eğlence tesisine ev sahipliği yapan şehir, Almanya’nın en önemli kültür merkezlerinden biri olmaya devam ediyor. Böylece Köln’de görülecek ve yapılacak şeyler de asla bitmiyor. Yine de önemli olan pek çok şeyi derlediğimiz Köln’de yapılacak şeyler listemiz çok yakında sizlerle!
Burası neresi? Köln gezinizin sonlarına geliyor ve Almanya hayranlığından kurtulamıyor biraz daha gezmek istiyorsanız şehre en yakın turistik şehir Düsseldorf… (Yolculuk 45 dakika sürecektir.). Almanya’nın en güzel şehirlerinden biri olan Düsseldorf, ülkenin moda ve sanat başkenti diyebiliriz. Aynı zamanda ülkede ”dorf” (köy) kelimesini taşıyan tek büyük şehir olan Düsseldorf’taki kozmopolit yaşam biçimi ve misafirperver Alman halkı gezinizi daha da zevkli hale getiriyor.
Neden gitmeliyim? 612 bin nüfuslu kent Almanya‘nın en zengin şehirlerinden biri olarak biliniyor. Bu yüzden lüks mağazalar ve restoranlarında merkezi haline gelmiş durumda. Ancak tüm pahalılığa rağmen şehri dolaşırken neden en zengin şehir seçildiğini kolayca fark edebiliyorsunuz.
Köln’den bir trene atlayarak ulaşabileceğiniz şehirde, lüks mağazaların yer aldığı Köname, tüm görkemiyle Benrath Sarayı, kentin ana meydanı Markplatz ve kentin en büyük sanat müzesi Kunstsammlung Nordrhein-Westfalen gerçekten görülmeye değer! Bu büyüleyici kenti daha yakından tanımak için tüm gezi noktalarını derlediğimiz Düsseldorf gezilecek yerler listemizde daha fazla detay bulabilirsiniz.
Burası neresi? Köln’den kolaylıkla ulaşım sağlayabileceğiniz bir başka turistik şehir ise Frankfurt… Dünyanın dört bir yanından insanı kendine çeken şehir Frankfurt, yalnızca yüksek yaşam standardı ile değil pek çok sanat etkinliğiyle de oldukça ünlü! Her yıl, 30’dan fazla fuara ev sahipliği yapan şehir milyonlarca insanın ziyaretine uğruyor.
Neden gitmeliyim? Almanya’nın federal eyaletlerinden biri olan Hessen’in en büyük şehri olan Frankfurt, eski dönemlerde kralların ve imparatorların taç giydiği Kutsal Roma İmparatorluğu’nun da merkezi kabul edilmiş. Ünlü yazar Johann Wolfgang von Goethe’nin doğduğu şehirde gezilecek yerler ise bir hayli fazla.
Etkileyici tarihi meydan Römerberg, Almanya’nın en güzel Akdeniz bahçesi Palmengarten ve etkileyici mimarisiyle büyüleyen Frankfurt Katedrali şehrin ikonik yapıları haline gelmiş. Onlarca gezilecek yere ev sahipliği yapan kentteki her durağı derlediğimiz Frankfurt gezilecek yerler yazımızdan kendinize uzun bir liste çıkartabilirsiniz. ( Köln’den tren ile ulaşım sağlayabilirsiniz. Yolculuk 1 saat 30 dakika sürecektir.)
Burası neresi? Şehrin gece hayatı ile ünlü caddesi Friesenplatz, uzun yıllardır Köln gece hayatının nabzını tutuyor. Köln’ün en tanınmış buluşma noktalarından biri olan Friesenplatz, özellikle de partiler söz konusu olduğunda tam bir toplantı noktası. Metro ile ulaşımında bir hayli kolay olduğu Friesenplatz, Katedral şehrindeki eğlenceli geceler için mükemmel bir başlangıç noktası. Köln’de yaşayan öğrenciler ve genç nüfus için muhteşem mekanlara ev sahipliği yapan cadde, dans etmek isteyenler için birkaç farklı gece kulübüne yer veriyor.
Burası neresi? Papa Joe’s Jazz Lokal, şehrin tam merkezinde yer alan otantik bir mekan. Bardaki yiyecek ve içecekler seçilen canlı müzik, kabare ve piyano eşliğinde servis edilir. Bar eşsiz atmosferiyle, Köln’ün gece hayatının gerçek bir resmini tasvir eder. 40 yıldır Köln’ün eski kentinin ayrılmaz bir parçası olan Papa Joe’nun eski kasaba barları oldukça seviliyor.Canlı müzik, çeşitli tarihi mekanik müzik aletleri ile de bu mekanda tanışabileceğinizden emin olabilirsiniz. Biraları ve kokteylleri ise fevkalade!
Burası neresi? Seiberts, Köln’ün en ünlü barlarından biri ve dünya çapında tanınmış barmenlerden birini bünyesinde bulundurmaktadır. Bar, ayrıca “Avrupa’nın en etkili 10 barı” arasında gösterilmiş. Köln’e gelmişken alkolleri ve atmosferi ile ün salmış bu mekanı görmeden dönmek olmaz elbette. Seibert, yüksek tavanları, avizeleri, koyu, kırmızı, ağır perdeleri, orijinal Chesterfield kanepelerinin yanı sıra mutlu hissettiren atmosferiyle büyük bir otelin tasarımına sahip bir bar konsepti. Diğer yandan alkollerin yanı sıra menülerinde yer alan atıştırmalıkları da takdire şayan diyebiliriz.
Burası neresi? Eski şehrin kalbindeki Noel Pazarı olan Old Market, dünyanın dört bir yanından turist çeken muazzam bir alışveriş noktası. Köln’ün Noel ile özdeşleşmesine olanak sağlayan pazar, Tıpkı Heumarkt ve Alter Market’e nazaran en eskisi ve en kalabalığı diyebiliriz.
Neden gitmeliyim? İkramlardan, oyuncaklara ve hediyelik eşyalara, retro el sanatlarına ve Noel ürünlerine kadar burada dilediğiniz her şeyi bulabilirsiniz. Pazar, iki temalı sokağa ayrılmış durumda. Birincisi ziyaretçilerin ulusal ve uluslararası yiyecek spesiyalitelerini alabileceği “Futtergasse” (Feeding Alley), ikincisi ise moda aksesuarlarının satıldığı “Glitzergasse” (Glitter Alley).
Özellikle çocuklar burada çok mutlu oluyor diyebiliriz. Pazar içerisinde nostaljik bir çocuk kukla tiyatrosu, Noel Baba mahallesi ve birçok oyuncak standı ile muhteşem saatler vaat ediyor.
Burası neresi? Noel zamanı muhteşem ışıklandırmalarıyla büyüleyen bir başka pazar olan Heumarkt, şehri bu zamanda ziyaret ediyorsanız uğramanızın kaçınılmaz olduğu bir adres! Heumarkt, Köln’ün en eski meydanı diyebiliriz. Eski Şehir de denilen bölgenin de kalbini oluşturuyor. Etrafında güzel kafe ve restoranların olduğu bir meydan, bu meydandan çıkan ara sokaklara dalarak Köln’ü gezebilirsiniz. Kaybolmaktan korkmayın zaten Köln’ün merkezi çok büyük değil ve elbet sonunda yine Heumarkt’a çıkacak bir yol buluyorsunuz.
Neden gitmeliyim? “Elflerin Evi” el sanatları, tatlılar, antikalar, gıda maddeleri ve daha fazlası konusunda uzmanlaşmış ve bölümlere ayrılmış. Büyülü atmosferin merkezinde, patencilerin tüm meydanın etrafında kaydığı muhteşem bir buz pateni pisti ve eski Köln evlerini de görebiliyorsunuz.
Burası neresi? Şehrin simgesi haline gelmiş alışveriş caddesi Hohe Straße, Köln Katedrali ile Schildergasse arasında yer alıyor. Burada kıyafetten ayakkabıya, elektronik aletlere kadar hemen her şeyi satın alabilirsiniz. Çok sayıda hediyelik eşya dükkanının da yer aldığı caddede, sevdiklerinize Almanya hatıralıkları satın alabilirsiniz.
Neden gitmeliyim? Çocuklarınız için alışveriş yapmayı düşünüyorsanız ise Büyük Lego mağazası hem çocuklar hem de yetişkinler için çok büyük bir alışveriş noktası. Wallrafplatz ve Domplatte’deki (katedralin önündeki meydandali) kafe ve restoranlar, alışveriş yapanları leziz yemekler yemeye ve dinlenmeye çağrıyor.Yılın her döneminde , bu popüler alışveriş caddesi oldukça kalabalık bu sebeple özellikle turistik dönemlerde yerel halk sabah saatlerinde alışverişi tercih ediyor.
Köln’de ulaşım toplu taşıma araçları, bisikletler, araç kiralama ve yürüyüş etrafında şekilleniyor. Toplu taşıma ise tren, tramvay-metro ve otobüsten oluşuyor. Kentte metro ile tramvay aynı anlama geliyor diyebiliriz. Şehre ulaştıktan sonra geçeceğiniz metro ve tramvay hatları hem yer yüzünde hem de yer altında çalıştığı için aynı ismi alıyor. Hafta içi seferler sabaha kadar devam ederken hafta sonları gece 01:00’e kadar çalışıyor. Bu sebeple gece eğlencesine çıktığınızda ulaşım araçlarına rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Havalimanından şehir merkezine ulaşımın en kolay yolu ise S-Bahn ismi verilen banliyö trenleri. Sadece ana tren istasyonlarında durduğu için Köln/ Bonn Havalimanı’ndan kent merkezine ulaşabileceğiniz en hızlı toplu taşıma aracı.
Otobüsler ise metro-tramvay hatlarına nazaran daha yavaş olduğu için daha az tercih edilse de zaman sıkıntınız yoksa şehrin en önemli gezi noktalarına ulaşabileceğiniz ulaşım araçlarından biri. Şehirde tramvay, otobüs ve tren için aynı bileti kullanabilirsiniz. Pek çok durakta ve tramvay noktalarında bulabileceğiniz KVB bilet makinesi para ekleyerek, bilet alabileceğiniz makinelerden biri. Bu makinelerden nakit para, VISA, Mastercard ve Maestore tabanlı kartlarınızla işlem yapabilirsiniz.
Bisiklet ise şehri dolaşmanın en iyi yolu diyebiliriz. Çünkü Köln bisiklet yollarına oldukça önem veren bir şehir. Genellikle gideceğiniz yere tramvaydan hızlı bir şekilde ulaşabileceğiniz bisiklet yolları Rhein Nehri boyunca devam eder. Nextbike şirketi Köln’de ve dünyanın pek çok yerinde kiralama bisikletler için hizmet vermektedir. Üç saati 5€’dan kiralayabilirsiniz.
Köln’ü gezmek için kesinlikle bir arabaya ihtiyacınız yok. Ancak bir parti vermeyi düşünüyor ya da ailecek geziyorsanız bu alternatifi değerlendirebilirsiniz. Şehrin en ünlü araç kiralama şirketleri DriveNow ve Car2GO.
T.C Köln Başkonsolosluğu
Çalışma Saatleri: Pazartesi – Cuma: 08:30 – 13:00 / 13:00 – 15:00
Telefon: +49 2233 9398 0.
Adres: Luxemburger Str. 285, 50354 Hürth Deutschland. ( Köln Strasse üzerinden giriş.)
Acil durumlar ( sağlık+yangın): 112
Polis: 110
Acil olmayan tıbbi (nöbetçi doktor): 116, 117
Köln’de telefon kullanımı için +49 olan Almanya alan kodu öncesine 0221 alan kodunu eklemeniz gerekmektedir. Almanya’da alınan yeni karar üzerine, bir ev adresi olmayan vatandaşlara SIM kart çıkarttırılamamaktadır. Ancak turistler için AB vatandaşı olmasanız da kaldığınız otel ya da hostelin adresi üzerine SIM kart çıkarttırabilirsiniz. Almanya’da üç büyük telefon şirketi O2, E-Plus, Vodafone ve Telekom firmalarından SIM kart satın alabilirsiniz.
Aldığınız SIM kartı telefonunuza aktive etmekte zorlanıyorsanız, Almanya’nın en büyük elektronik mağaza zincirleri Saturn ve MediaMarkt’ten yardım alabilirsiniz. Ancak giderken pasaportunuzu ve otel bilgilerinizi yanınızda taşımayı unutmayın!
Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone, Türkiye hattına sahip vatandaşlar yurt dışı seyahatlerinde hattını kullanıma açtırmak isterlerse GSM şirketlerinin mobil uygulamalarından bu işlemi gerçekleştirebilirler. ( Ayarlar > işlem merkezi > Yurt dışı işlemleri > Yurt dışı kullanımı /açık olarak seçmeniz yeterli olacaktır.)
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…
Yorumları Gör
Son 6 ayda iki defa Köln'e gittim!ama kimse bana burda çikolata müzesi var demedi!!!!çikolalataya bayılan biri olarak çooook üzgünüm????????