Şehir hakkında: Adını sınırları içerisinde bulunan Ağrı Dağı’ndan alan Ağrı, Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Yukarı Murat-Van bölümünde yer almaktadır. Doğusunda İran ile sınır komşusu olan Ağrı’nın diğer komşuları: kuzeyde Kars, kuzeybatıda Erzurum, kuzeydoğuda Iğdır, güneyinde Van, güneybatıda ise Muş ve Bitlis’tir. 536 binden fazla nüfusa sahip olan şehir, genel anlamda Ağrı Dağı, Nuh’un Gemisi ve İshakpaşa Sarayı gibi turistik yerleriyle bilinmektedir. Dahası şehirde gezip görülecek daha pek çok yer bulunmaktadır.
Kaç günde gezilir: Ağrı gezinizi ortalama iki günde tamamlayabilirsiniz.
Ziyaret için en uygun zaman: Bulunduğu konum itibariyle karasal ve sert bir iklime sahip olan Ağrı, kışları oldukça soğuk ve kar yağışlı, yazları ise kurak bir havaya sahiptir. Şehri ziyaret etmek için en uygun zaman ise şüphesiz ki sonbahar ve ilkbahar ayları olacaktır. Eğer kış tatili için seyahat edecekseniz yine Sonbahar aylarından biri olan Kasım aylarını tercih edebilirsiniz.
Müze Kart: Ağrı ve çevresindeki müze ve ören yerlerinde, Türkiye’nin pek çok şehrinde geçerli olan Müzekart+ ve Müzekart adlı Kültür Bakanlığı onaylı giriş kartlarını kullanabilirsiniz. Bu kartlar sayesinde çoğu müzeye ve ören yerine ücretsiz veya indirimli olarak girme şansı elde edebilirsiniz.
Havalimanı/Merkez Ulaşım: Bilindiği üzere Ağrı’da bir havalimanı bulunuyor. Dolayısıyla Türkiye’nin birçok şehrinden, Ağrı’ya havayolu üzerinden ulaşılabiliyor. Ağrı Havalimanı’ndan şehir merkezine nasıl ulaşırım diye merak ediyorsanız, tüm cevaplara buradan ulaşabilirsiniz: Ağrı Havalimanı’ndan Şehir Merkezine Ulaşım Rehberi!
Ne Yenir: Doğu Anadolu mutfağının en leziz tatlarından örneklerle Ağrı’nın yöresel lezzetlerine dair bilmeniz gereken her şeyi Ağrı’nın Yöresel Yemekleri | 18 Nefis Lezzet başlıklı içeriğimizde bulabilirsiniz.
Burası Neresi? Volkanik bir özellik taşıyan Ağrı Dağı; %35 Iğdır, %65 Ağrı ilinde yer almasıyla Türkiye’nin en büyük dağı olma niteliğine sahip. 5137 metrelik Atatürk zirvesi ve 3898 metrelik İnönü zirvesi, her mevsim zirvesindeki erimeyen karlarıyla ve ülkemizdeki en büyük dağ olma özelliğini taşımaktadır. Marco Polo’nun Ağrı Dağı’nın çıkılmayacak bir yer olduğunu söylemesinin ardından 1829’da Frederik Von Parat’ın dağa çıkmasıyla tırmanışlar yapılmaya başlanmış.
Neden Gitmeliyim? Yoğun ilgi gören dağa 1990 yılında tırmanma yasağı getirilmiş, 1998 yılında ise bu yasak kaldırılmıştır. Hem kayak hem tırmanışlar yapılan dağ coğrafyamızın en güzel bölgeleri arasında olmasıyla özellikle bu aktivitelere meraklı olanlar tarafından mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden.
Burası Neresi? 1982 yılında bölgeye düşen gök taşı sonucunda oluşan çukur; Doğubeyazıt ilçesinde, Gürbulak sınır kapısı ve Sarı Çavuş Köyü arasında yer alıyor. Dünyanın en büyük ikinci meteor çukuru olma özelliğinin yanı sıra manzarası ve benzersiz doğal oluşumuyla mutlaka görülmesi gereken yerler listenizde olmalı. Geçmişte 60 metre iken günümüzde 35 metre derinliğinde olan çukur, turizm açısından önemli bir yer olsa da bakımsızlık nedeniyle günden güne bu önemini kaybediyor.
Burası Neresi? Ağrı Dağı’nın güney tarafında Telçeker ve Üzengili köylerinin arasında yer alan ve inanç turizminin merkezlerinden olan Nuh’un Gemisi, her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. Doğal bir anıt olan gemi siluet şeklinde bir kalıntı halinde. Peki, Nuh’un Gemisi nedir? Nuh’un Gemisi ilk olarak Tevrat’ın birinci kitabı Tekvin’de karşımıza çıkar. Anlatıda geçen Büyük Tufan anlatısına dair ilkyazın örneğine ise Sümerliler tarafından yazılan Ziusudra adlı eserde rastlanır.
Bu eserde felaketten kurtulan üç kişiden bahsedilir. Velakin Tekvin, İncil ve Kuran-ı Kerim olmak üzere üç kutsal kitapta da bahsi geçen Nuh’un Gemisi, Nuh Tufanı olayı hemen hemen tüm metinlerde aynı şekilde anlatılır. Kitapta geçen Self Tufanı (Büyük Tufan) olayı öncesinde Tanrı, Hz. Nuh’a ailesini ve dünyadaki hayvanlardan birer çifti kurtarmak şartıyla bir gemi yapmasını emreder.
Böylece Büyük tufandan korunabilecekler ve yapılan gemi sayesinde ölümden kurtulabileceklerdir. Tanrı, Nuh’a gemiyi nasıl inşa edeceğini de söyler ve hemen işe koyulmasını ister. Gemi yapıldıktan sonra Büyük tufan hadisesi gerçekleştir. Fırtına, tsunami gibi afetlerle dolu adeta küçük bir kıyamet olan bu tufan, 150 gün boyunca devam eder.
Hz. Nuh’un gemisi ise 150 gün boyunca suyun üzerinde zarar görmeden kalmayı başarır. Nuh’un gemisi suların çekilmesiyle birlikte, Ağrı Dağı’na oturur. Ve tufan öncesinde gemiye bindirilen yaşayan tüm hayvanları ve bitkiler gemiden sağ salim çıkmayı başarır. Nuh ve ailesi de aynı şekilde gemiden çıkar ve yeni bir dünya inşa etmeye başlar.
Anlatıda geçen söz konusu geminin, bugün teknik olarak inşa edilmesi mümkün değildir. Nuh’un Gemisi’nin nerede olduğuna dair pek çok iddia ortaya atılmıştır. Fakat yaygın görüşe göre söz konusu gemi, Ağrı Dağı’nda yer almaktadır. Nuh’un gemisini arama çalışmaları, M.S. 263 ile 339 yılları yaşamış piskopos Caesarea’lı Eusebius’tanın girişimiyle başlamış olup; halen devam etmektedir. Tüm hikayeyi öğrenmek için tıklayın!
Burası Neresi? Ağrı’da gezilecek yerler listemizde, sıradaki durak: Doğubayazıt Eski Camii, diğer adıyla Eski Beyazıt (Şafii) Camii… 1514 Çaldıran Savaşı’ndan sonra I. Selim zamanında inşa edilmiş olan Doğubayazıt Eski Camii, Doğubayazıt Kalesi’nin hemen yanında, bir yamaç üzerinde yer almaktadır. Eski Beyazıt Camii, merkezi kubbeli ve tek minareli bir cami olarak, kesme taştan yapılmıştır.
Tarihi bir değere sahip olan bu cami, beden duvarları, giriş kapısı, mihrabı, son cemaat yeri, duvar payeleri, mihrabiyeleri, kubbeye geçiş sistemleri, duvarlardaki kemerler ve pencereleri dahil olmak üzere oldukça sade ve estetik bir mimariye sahiptir. Ağrı il merkezinin 95 kilometre kadar güneydoğusunda yer alan Doğubayazıt Eski Cami’ye, şehir içi toplu taşıma vasıtaları ile ulaşım sağlanabilmektedir.
Neden Gitmeliyim? Doğubayazıt Eski Cami, üzerinde herhangi bir süsleme bulunmayan bir mimariye sahiptir. Farklı renklerdeki taşların muhteşem ahengi ve manzarası ile Ağrı’da görülmesi gereken yerlerden.
Burası Neresi? Ağrı gezilecek yerler arasında en dikkat çekicilerden biri olan Hamur Kümbeti, diğer adıyla İbrahim Paşa Kümbeti, görülmeye değer bir yapıdır. Kümbet tarihi bir değere sahip olup; Ağrı’nın simgeleşmiş yapılarından biri haline gelmiştir. Kümbetin kapı girişinde yer alan kitabenin tahrip olması sonucu tam olarak kim tarafından ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Fakat denilene göre mezarlar II. İshak Paşa’nın torunu olan Mir İbrahim Paşa vefat eden çocukları için yaptırmıştır. Araştırmalar 1812 yılında yapıldığını işaret etmekte.
Dikdörtgen bir yapıda giriş avlusu ve mezar odasından oluşan Hamur Kümbeti, alışılagelmiş Türk – İslam türbeleri ile kıyaslandığında oldukça farklı yapı özelliklerine sahiptir. İlginç bir mimariye sahip olan kümbet, uzaktan bakıldığında bir sandukayı andırır. Ağrı şehir merkezinin yalnızca 13 kilometre güneybatısında yer alan İbrahim Paşa Kümbeti’ne (Hamur Kümbeti) şehir içi toplu taşıma vasıtalarıyla, 15 dakika gibi bir sürede ulaşılabilmektedir.
Burası Neresi? Adını bulunduğu ilçeden alan Diyadin Kaplıcaları, ilçe merkezine 5 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Diyadin Kaplıcaları; klorürlü, sülfatlı, bikarbonatlı, karbondioksitli ve kalsiyumludur. Romatizma, kemik, kireçlenme, nöroloji, cilt, metabolizma ve siyatik hastalıklarına iyi geldiği bilinen kaplıcalar termal turizm açısından büyük bir öneme sahip. Kaplıcalara günübirlik gidebileceğiniz gibi termal otellerde rezervasyon yaptırarak uzun bir tatil de yapabilirsiniz.
Diyadin Kapılıcaları’nın bulunduğu bölgede birçok tesis yer almakta olup; bunların en bilineni Saklıköy Termal Otel’dir. 24 saat hizmet veren oteli, bilgi almak veya rezervasyon yaptırmak için aşağıda verdiğim numaradan arayabilirsiniz.
Burası Neresi? Şehrin Eleşkirt ilçesinde yer alan Güneykaya Kayak Merkezi, kış mevsiminde kayak severlerin en çok tercih ettiği noktalar arasında. Kayak merkezinde yürüyüş parkuru, çocuk oyun parkı, otoparkın yanı sıra 1 otel, 2 günübirlik tesis ve 1 kayak kulübü bulunuyor. Ayrıca Eleşkirt Güneykaya Kayak Merkezi’nde kayak için gerekli malzemeleri temin edebilir ve kayak hocalarından ders de alabilirsiniz.
Türkiye’de kış turizminin popüler merkezlerinden biri olmaya aday olan bu kayak merkezini, Ağrı’ya gelmişken mutlaka ziyaret edin. Zira Ağrı şehir merkezinin 43 kilometre batısında yer alan bu harika tesis, her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünüyor! O halde Eleşkirt Güneykaya Kayak Merkezi’ni Ağrı’da gezilecek yerler listenize mutlaka ekleyin…
Burası Neresi? Ağrı il merkezi ile arasında yalnızca 2 kilometre mesafe bulunan Küpkıran Kayak Merkezi, aynı isimli Küpkıran Köyü’nün sınırları içerisinde yer alıyor. Birkaç yıldır popülaritesini arttıran kayak merkezi, şehre yakın konumu ve uygun fiyatlarının verdiği avantajla, özellikle Ağrılılar tarafından sıklıkla ziyaret ediliyor. Kayak tutkunları için yeterli imkanlara sahip olan Küpkıran, şehrin turizm potansiyeline de büyük oranda katkı sağlıyor.
Neden Gitmeliyim? Küpkıran Kayak Merkezi’nde kayak, kızak ve snowboard gibi kış sporları için uygun alanlar bulunup; misafirlerin vakit geçirebilecekleri tesisler, kafe ve restoranlar hizmet veriyor. 800 metre uzunluğunda iki kayak pisti ve yanında acemiler için hazırlanan kızak pistinin yer aldığı Küpkıran Kayak Merkezi’nde telesiyej gibi imkanlar da mevcut.
Ağrı’da gezilecek yerler arasında belki de en popüler destinasyonlardan biri olan kayak merkezinde ayrıca, kayak kursları ve özel eğitim dersleri veriliyor. Küpkıran Kayak Merkezi’nin fiyatları ise şöyle: Kayak takımı kiralama ücreti hafta sonu 30 TL, hafta içi 20 TL; kayak kıyafeti kiralama ücreti hafta sonu 30 TL, hafta içi 20 TL, 1 saatlik kızak kiralama ücreti ise 10 TL.
Burası Neresi? Görsele baktıkça insanın içi açılıyor adeta! Ağrı’nın doğal güzelliklerinin başında gelen Balık Gölü, Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Aras Dağları üzerinde yer almaktadır. Gölün en büyük özelliği Türkiye’deki en yüksek göllerden biri olması… Balık Gölü, içme ve kullanma statüsünde olup çevre köylerde içme suyu olarak kullanılmaktadır. Bölge adını gölde yetiştirilen kırmızı benekli alabalıklardan almaktadır.
Ayrıca bir başka özelliği de gölün zerinde bulunan küçük bir adacığın üzerine kadife ördek türünün kuluçkaya yatmasıdır. Bu nedenle önemli kuş alanı statüsü almıştır. Ülkemizdeki en güzel göllerden biri olan Balık Gölü’nü Ağrı gezilecek yerler listenize mutlaka ekleyin!
Burası Neresi? Ağrı’da gezilecek yerler listemizde sıradaki durağımız, şehrin en güzel yerlerinden biri olan Keşiş Bahçesi! Eski Doğubayazıt’ ın hemen altında bulunan Keşiş Bahçesi’nin 16. yüzyılda ortaya çıktığı düşünülmektedir. Zamanında Kerem ile Aslı’nın aşkının filizlendiği yer olarak kabul edilen bu bölge, adeta bir çöl ortasında yeşile bürünmüş vahayı andırıyor. Kurak bir arazinin içinde yetişmiş yemyeşil bahçe ziyaretçilerini etkilemeyi de fazlasıyla başarıyor. Kerem’in, Ağrı Dağı’nı aşıp, Aslı ile buluştuğu yer olduğuna inanılan Keşiş Bahçesi’ni mutlaka yakından görmelisiniz.
Ağrı, tarihi açıdan oldukça köklü bir şehrimizdir. Dolayısıyla şehirde; İshakpaşa Sarayı, Urartu Kalesi gibi gezip görülmesi gereken pek çok tarihi yapı bulunmaktadır. Ağrı’nın tarihi yerleriyle ve de arkeolojik zenginliğiyle ilgili en detaylı ev en doğru bilgiye Ağrı’nın Tarihi Yerleri | 6 Tarihi Nokta başlıklı içeriğimizle ulaşabilirsiniz.
Burası Neresi? Yöre halkı tarafından ‘Van Denizi’ olarak anılan, Van Gölü, Bitlis ile Van arasında 3.713 kilometrekare yüzölçümüne sahip geniş bir alanda yer alıyor. Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü’nün, Tatvan ilçesi sınırlarında bulunan Nemrut volkanik dağının patlaması sonucu oluşan volkanik bir göl olduğu biliniyor. 120 kilometre uzunluğa ve ortalama 170 metrelik bir derinliğe sahip olan göl kıyılarında pek çok koy bulunuyor. Gölün en derin noktası 450 metre civarında seyrediyor.
Neden Gitmeliyim? Hem tuzlu hem de sodalı su yapısına sahip olan göl, dünyanın en büyük sodalı gölü olma özelliğine sahiptir. Ayrıca yüksek bir rakımda bulunmasına ve sert bir iklime sahip olmasına rağmen sahip olduğu tuz ve pH oranı sayesinde, gölde donma olayı görülmemektedir. Hemen hemen 600 bin yıllık bir geçmişe sahip olan Van Gölü üzerinde, Akdamar, Çarpanak, Adır ve Kuş Adası olmak üzere dört farklı ada bulunmaktadır. Tarihi ve turistik açıdan oldukça değerli olan bu adalar, 1990 senesinde Arkeolojik Sit Alanı ilan edilip, koruma altına alınmışlardır.
Van Gölü kıyılarında ve de adalarda 3 bin yıllık bir Urartu Kalesi, Ermeni Kilisesi ve manastır gibi yapılara dair pek çok kalıntı bulunmaktadır. Bu kalıntılar arasında en iyi korunanı, Akdamar Adası’nda bulunan ve 10. Yüzyılda inşa edildiği düşünülen Kutsal Haç Kilisesidir. Söz konusu kilisenin 915 ve 921 yılları arasında, Kral Gagik Artzruni tarafından inşa edildiği bilinmektedir.
Kilisenin dış duvarlarındaki rölyeflerde; Adem ve Havva (Adam and Eve), Yunus ve Balina (Jonah and the whale) ve Davud ve Golyat (David and Goliath) gibi kutsal kitaplarda geçen efsanevi hikayeler yer almaktadır. Bahsettiğim tüm bu yapılar Türkiye’nin tarih ve kültür turizmi alanındaki zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtan en önemli yapılar arasında gösterilmektedir.
Van Gölü ile ilgili pek çok efsane anlatılır. Bunlardan en bilineni Van Gölü Canavarı Efsanesi’dir. Yöre halkına göre gölde bir canavar yaşamaktadır. Söylentiyi çıkaranların amaçlarının bölgeye turist çekmek olduğu söylense de, gölde, canavarın gerçekten var olup olmadığına dair pek çok bilimsel araştırma gerçekleştirilmiştir. Henüz kayda değer bir şey bulunamadı… Bunların dışında Van Gölü, ülkemizde, üzerinde feribot ile taşımacılık yapılan tek göldür. Feribotlar Tatvan ve Van arasında gerçekleştirilmektedir.
Ağrı ile Van Gölü arasında ortalama 200 kilometrelik bir mesafe bulunup; yolculuk aşağı yukarı 2 – 2,5 saat sürmektedir. Ulaşım için otobüs gibi toplu taşıma vasıtalarından yararlanabilir veya özel araç kiralayabilirsiniz. Van ile ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak ve şehrin turistik zenginliğini yakından tanımak için: Van’da Gezilecek Yerler Listesi | 13 Etkileyici Yer
Burası Neresi? Sarıkamış, Türkiye’nin Ermenistan sınırındaki şehri Kars’a bağlı bir ilçedir. Şehrin batısında Erzurum sınırında yer alan Sarıkamış, tarihi bir yerleşim olarak, Türk tarihinde önemli bir yere sahiptir. Bizans Dönemi’yle birlikte tarihi sahnede yerini almaya başlayan Sarıkamış, Selçuklular Dönemi’nde Türklerin hakimiyeti altına girmiş ve uzun yıllar boyunca bu şekilde varlığını sürdürmüştür.
1878 yılında Ardahan ve Kars ile birlikte Rusya’nın hakimiyeti altına giren Sarıkamış, 1918 yılında Osmanlılara geri verilmiştir. Lakin 1914 tarihinde, Enver Paşa komutasındaki Sarıkamış Harekatı oldukça önemlidir. İlçeyi düşman işgalinden kurtarmak için başlatılan harekat maalesef yenilgiyle sonuçlanmış ve 90 bin askerimiz donarak şehit düşmüştür. günümüzde Sarıkamış’ta şehitlerimizi anmak amacıyla bir şehitlik anıtı bulunmaktadır. Gelmişken mutlaka ziyaret edin!
Neden Gitmeliyim? Bunun yanı sıra Sarıkamış’ta gezilecek başka yerler de bulunuyor. Özellikle kış turizminde önemli bir potansiyel taşıyan ilçede, en popüler destinasyon Sarıkamış Kayak Merkezi oluyor. Her yıl çevre illerden birçok insan kış tatilini bu kayak merkezinde gerçekleştiriyor. Bunun yanı sıra Çarlık Dönemi’nden kalma pek çok tarihi yapıya da sahip olan ilçede; Kahterina Köşkü, Zivin Kalesi, Ani Harabeleri, Çıldır Gölü, Kars Kalesi ve Sarıkamış Kültür Evi gibi birbirinden harika yerler ziyaret için sizleri bekliyor!
Ağrı ile Sarıkamış arasında yalnızca 180 kilometrelik bir mesafe bulunuyor. Yolculuk ise yaklaşık 2,5 saat sürüyor. Velhasıl Sarıkamış’ı Ağrı’ya yakın gezilecek yerler arasına mutlaka ekleyin! Ulaşım için şehirler arası otobüslerden yararlanabilirsiniz.
Burası Neresi? 2016 yılından itibaren UNESCO Dünya Mirası olarak koruma altına alınmış olan Ani Arkeoloji Alanı, Kars şehir merkezinin 42 kilometre uzağında, Ocaklı Köyü sınırları içerisinde, Ermenistan sınırında yer almaktadır. Ani Antik Kenti, MÖ 5000 yıllarında, Kafkaslardan, Anadolu’ya ilk giriş ve konaklama noktasında, İpek Yolu üzerinde kurulmuş önemli bir şehirdir. Ani Arkeoloji Alanı’nın en önemli özelliği, Orta Çağ’ın şehircilik, sanat ve mimari açıdan gelişiminin ve çeşitliliğinin bir arada görüldüğü çok kültürlü bir yerleşim olmasıdır.
Bu açıdan Dünya tarihi için de önem arz etmektedir. Kars’ın görülmeye değer turistik yerlerinden biri olan bu antik kent, Ağrı’ya da oldukça yakındır. Dolayısıyla gelmişken buraya da uğramanızı öneririm. Ağrı ile arasında 181 kilometre mesafe bulunan Ani Arkeoloji Alanı’na ortalama 2,5 saatlik bir yolculuk sonrası ulaşılabilmektedir.
Neden Gitmeliyim? Arpaçay nehrinin batı yakasında, üçgen bir plato üzerinde yer alan Ani antik kentinde yerleşim, 16. Yüzyıla kadar yoğun bir şekilde devam etmiştir. Ani, kapalı kent modelinden açık kent modeline geçişin ilk örneklerinden biri olarak dikkat çekmektedir. Bunun sebebi İpek Yolu’nun da etkisiyle işlek bir ticaret merkezi konumuna sahip olmasıdır. Şehirde günümüzdeki arkeolojik alana İçkale adı verilmektedir.
İçkale’nin, 4. yüzyılda Kars şehrine ismini veren Karsaklılar tarafından yaptırılmış olduğu bilinmektedir. 78 hektarlık bir alana yayılan Ani Arkeoloji Alanı’nda etkileyici dış cephe surları ve sur içerisindeki kamu binaları, dini anıtlar, sivil ve dini yapılar, kervansaray ve köprü gibi günümüze ulaşmış 21 adet tescilli yapı bulunmaktadır. Kentteki mimari çeşitliliğin zenginliği, şüphesiz Hristiyan, Zerdüşt ve Müslüman toplumlarına ev sahipliği yapmış olmasından kaynaklanmaktadır.
Dolayısıyla Ermeni, Gürcü ve çeşitli İslami kültür geleneklerinin mimariye yansıdığı en güzel şehir örneklerinden biri, Ani Antik Kenti’dir. Şehrin en dikkat çeken yapılarının başında 4 buçuk kilometre uzunluğunda ve 5 metre yüksekliğindeki surlardır. Yedi giriş kapısına sahip olan surların dış cephesinde aslan ve yılan kabartmalı rölyefler, haç motifleri ve çini süslemeler yer almaktadır. Estetik değere sahip olan bu işlemeler mutlaka yakından görülmeli!
Surda yer alan kapıların en önemlileri Kars Kapısı, Sarnıçlı Kapı ve Aslanlı Kapı’dır. Aslanlı Kapı üzerinde Selçuklu Sultanı Alparslan’ın, söz konusu kenti, 1064 yılında fethetmesini belgeleyen dört satırlık kufi İslami kitabe yer almaktadır. Alanda bulunan önemli yapılardan diğerleri; Ani Katedrali, Aziz Prkich Kilisesi, Gagik Kilisesi, Abughamrents Aziz Gregory Kilisesi, Tigran Honents Kilisesi, Surp Hripsime Bakireler Kilisesi ve Manastırı, Ebu’l Menuçehr Camii, Selçuklu Kervansarayı ve Küçük Hamam gibi tarihi yapılardır.
Burası Neresi? Ağrı çevresinde gezilecek yerler listemizde sıradaki durağımız: Kars Kalesi… Kars’ı simgeleyen önemli yapılardan biri olan Kars Kalesi, Selçuklu Dönemi’nde inşa edilmiş, yaklaşık 900 yıllık tarihi bir yapıdır. Kars Kalesi, şehir merkezine 10 – 15 dakika yürüme mesafesinde, Kaleiçi Mahallesi’nde, tarihi Taş Köprü’nün karşısında yer almaktadır.
Anadolu’da dini ve askeri amaçla inşa edilen mimari yapılar arasında, ayakta kalmış en önemli kalelerden biri olan Kars Kalesi, günümüzde hala sağlam durumda olup; kendisini muhafaza etmeyi başarmıştır. Ağrı’nın 182 kilometre kuzeyinde yer alan Kars Kalesi’ne ulaşım ortalama 2,5 saat sürmektedir.
Neden Gitmeliyim? Kars Kalesi’nin uzunlu 250 metre, genişliği ise 90 metre civarındadır. Kale, aslında ilk olarak, MÖ. 8. yüzyılda bölgeye hâkim olan Urartu Devleti tarafından yaptırılmış, sonrasında Selçuklu Devleti tarafından tekrar inşa edilmiş ve İslami mimariye uyarlanmıştır. Merkez Kale, İç Kale veya Stadel isimleriyle de anılan Kars Kalesi, tarihi kaynaklara göre 27 bin metre uzunluğa sahip 220 burçtan oluşmaktadır. Kalede, Sukapısı (Çeribaşı Kapısı), Kağızman Kapısı (Orta kapı) ve Behram Kapısı (Bayrampaşa Kapısı) olmak üzere üç büyük kapı bulunmaktadır.
Kalenin en yüksek noktası olan kale burcuna yorucu bir tırmanışla ulaşılıp; yolun sonundaki şehir manzarası gören herkesi büyülemeyi başarıyor. Dolayısıyla Kars Kalesi aynı zamanda muazzam bir seyir noktası! Bunların yanı sıra SİT alanı olarak koruma altına alınmış olan kale içerisinde, 12. yüzyıldan kalma Celal Baba Türbesi, Tarlalar, Askeri Koğuşlar, cephanelik ve bir mescit bulunuyor. Kars Kalesi’ne gelmişken şehrin en önemli tarihi yapılarından biri olan Taş Köprü’ye uğramayı sakın unutmayın!
Burası Neresi? Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde yer alan Tuz Mağaraları, 55 dönümlük bir arazi üzerinde yer almaktadır. Günde 60 ton tuzun üretildiği mağaralar, Türkiye’nin 100 yıllık tuz ihtiyacını karşılayacak kapasiteye sahiptir. Tuzluca Tuz Mağaraları’nın tarihin en eski dönemlerinden beri pek çok imparatorluk veya krallık tarafından kullanıldığı söylenmektedir. Henüz bu konuda yeterli bilimsel çalışma yapılmadığı için bu konu bir netlik kazanmamıştır.
Lakin tahminlere göre Med İmparatorluğu, Pers İmparatorluğu, Urartular ve Ermeni Krallıklarının, söz konusu mağaralardan tuz ihtiyaçlarını karşıladıkları düşünülmektedir. Tuzluca Tuz Mağaraları’ndan, yazılı kaynak olarak, M.S. 15. Yüzyılda, İspanyol Elçi Ruy González de Clavijo tarafından yazılmış olan seyahatnamede bahsedilmiştir. Seyahatnamede geçen mağara hakkındaki pasaj şöyledir:
”Mayıs 1404’te tekrar Aras Nehri kıyısında ilerlemeye devam ettik. Yol bozuk ve birçok yeri dimdik idi. Ertesi gün yine bir köyde kaldık. Buradan dağın tepesine kurulmuş bir kale vardı. Dağ, taş ve tuz kayaları ile kaplıydı. Civar köylerden gelenler buradan tuz alıp yemeklerinde kullanıyorlarmış.”
Neden Gitmeliyim? Tuz Mağaralarının en önemli özelliklerinden biri de mağara içerisindeki tünellerde bulunan havanın astım, KOAH, egzama ve solunum yolları rahatsızlıklarına iyi gelmesidir. Söz konusu mağaralar, bu ayrıcalığıyla gerçek anlamda bir şifa merkezidir. Yıl içerisinde yüzlerce insan şifa bulmak için Tuzluca’yı ziyaret etmektedir. Tuzluca Tuz Mağarası’nın da içinde yer aldığı 12 dönümlük arazi üzerinde, 2019 yılında alınan bir kararla, Tuz Terapi Merkezi inşasına başlanmıştır.
Şuan inşası devam etmekte olan Tuz Terapi Merkezi’nde otel, restoran, kafe ve sosyal etkinlik alanları gibi bir çok hizmet noktasının yer alması planlanmaktadır. Tuz Terapi merkezlerinin sayısı dünya üzerinde oldukça azdır. Dolayısıyla böyle bir girişim hem Türkiye’nin sağlık turizmi potansiyeline hem de Iğdır turizmine büyük katkı sağlayacaktır.
Ağrı çevresinde gezilecek yerler arasında oldukça dikkat çekeceğini düşündüğüm Tuzluca Tuz Mağaraları, farklı görüntüsü ve atmosferiyle sizleri gerçekten etkileyecek! Ağrı ile arasında 113 kilometre mesafe bulunan Tuzluca’ya, yalnızca 2 saatlik bir yolculuk sonrası rahatlıkla ulaşabilirsiniz Iğdır’daki diğer turistik yerlerle ilgili daha fazla bilgi almak için mutlaka tıklayın: Iğdır’da Hayranlık Uyandıran 7 Gezi Noktası ve Fotoğraflarıyla Birlikte Iğdır’ın Esrarengiz 6 Tarihi Yeri!
Burası Neresi? Iğdır Kervansarayı, diğer adıyla Ejder Kervansarayı, 1300-1400’lü yıllarda, Selçuklu Devleti’nin Sürmeli Emiri Şerafeddin Ejder tarafından yaptırılmıştır. Kervansaray, Iğdır’ın 31 kilometre güneyinde, Harmandöven Köyü’ne bağlı, Kervansaray mahallesinin batı tarafında yer almaktadır. 16 farklı değişik taş işçiliğiyle yapılmış olan Iğdır Kervansarayı, Türk mimarisinin en özel örneklerinden biridir.
Iğdır’ı temsil eden ve de simgeleyen tarihi yapıların başında gelen kervansaray, Ağrı’ya oldukça yakındır. Dolayısıyla Ağrı’ya kadar gelmişken, bu tarih kokan mekanı da mutlaka ziyaret etmelisiniz. Ağrı’nın 124 kilometre kuzeydoğusunda yer alan Iğdır (Ejder) Kervansarayı’na yalnızca 1,5 saatlik kısa bir yolculuk sonrası rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Neden Gitmeliyim? Eskiden Batum ile Tebriz yolunun üzerinde, önemli bir konumda yer alan Ejder Kervansarayı, Vakfiyesi ve kitabesi bulunmayan, adına ilk defa Christianski Wostok adlı bir Rusça dergide rastlanan bir yapıdır. Söz konusu yapı, inşasında kullanılan malzemenin kalitesinden ötürü bugüne kadar yıpranmadan ve yıkılmadan ulaşmayı başarmıştır. Bunun etkenlerinden biri de yapının yerleşim yerlerinden uzak bir noktada yer alıyor olmasıdır.
Dolayısıyla insanların hoyratça muamelesine maruz kalmamıştır. Dikdörtgen planlı ve avlusuz bir yapıya sahip olan Iğdır Kervansarayı’nın, duvar yüzeylerinde grafiti olarak işlenmiş çeşitli taşçı işaretleri bulunmakla birlikte oldukça estetik bir görünüme sahiptir. Kervan yolları üzerinde yolcu, tüccar ile misafirlerin konaklama ve diğer ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla inşa edilen kervansarayların en güzel örneklerinden biri olan bu yapı, mimarisiyle gören herkesi büyülüyor.
Söz konusu yapıya, özellikle Azerbaycan, İran ve Gürcistan’dan gelen turistler yoğun ilgi gösteriyor. 2008 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünce restorasyonu yapılıp, ziyarete açılan Iğdır Kervansarayı, tüm konuklarını Anadolu Selçuklu Devleti’nin hüküm sürdüğü günlere götürerek, tarihi bir yolculuğa çıkarıyor.
Velhasıl sizler de motifleri, mimarisi, taşları, kapıları ve odalarıyla dikkat çeken bu harika yapıyı kesinlikle yakından görmelisiniz! Iğdır – Tuzluca karayolunun yaklaşık 6. kilometresinden güneye ayrılıp, Yağcı ve Aşağı Çarıkçı köylerinden geçtikten sonra Taşlıca Köyü istikametini takip ederek Iğdır Kervansarayı’na ulaşabilirsiniz. Buralara kadar gelmişken Iğdır mutfağının yöresel lezzetlerinin tadına da bakabilir, Doğu’nun farklı tatlarının zevkini çıkarabilirsiniz.
Burası Neresi? 1993 yılında Kış Turizm Merkezi ilan edilen Palandöken Kayak Merkezi, Erzurum şehir merkezinin 7 kilometre güneybatısında, Palandöken Dağları’nda yer alıyor. Palandöken Kayak Merkezi, 70 km. uzunluğunda ve 25 km. genişliğindeki geniş bir alan üzerine yayılıyor. Merkezde, 5 ay boyunca kesintisiz olarak kayak yapılabiliyor. 3 bin 176 metre rakımlı Palandöken, kar kalitesi, nitelikli ve uzun pistleriyle Türkiye’de kış turizminin kalbinin attığı yerlerden biridir.
Söz konusu merkezin bu denli meşhur olmasında, 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunları’nın etkisi büyüktür. Zira etkinlik 2011 yılında Palandöken’de Kış Olimpiyatları adıyla gerçekleştirilmiştir. Palandöken, ev sahipliği yaptığı bu önemli etkinliğin ardından New York Times Gazetesi tarafından yapılan bir çalışmada, dünyadaki en iyi 41 kayak merkezi listesinde, 18. sırada gösterilmiştir.
Dolayısıyla söz konusu merkezin, ne denli yabancı turist çektiğini tahmin edebilirsiniz. Ağrı’ya da oldukça yakın olan Palandöken Kayak Merkezi’ne mutlaka uğramanızı öneririm. Hem yaz hem de kış mevsiminde ayrı bir güzelliğe bürünen bu doğa harikası tabiata bayılacağınızdan eminim. Üstelik Ağrı’nın 197 kilometre kadar batısında yer alan Palandöken Kayak Merkezi’ne 2,5 saatlik kısa bir yolculukla ulaşılabiliyor.
Neden Gitmeliyim? Kış macerasına Ekim ayında başlayıp, Mayıs’ın sonuna kadar devam eden Palandöken Kayak Merkezi, her yönden oldukça yeterli imkanlara sahip. Pistleriyle, dünyanın en uzun ve en dik pistleri arasında gösterilen kayak merkezinde, 2 bin ile 3 bin 176 metre arasında bulunan 10 telesiyej, 1 teleski, 2 baby lift ve 1 gondol hizmeti veriliyor. Kayak merkezi, toplam 12 bin kişilik kapasitesiyle; 7 kolay, 8 orta, 2 zor kategoriden profesyonellere hizmet veren pistlerin yanında, 4 adet doğal piste ev sahipliği yapıyor.
Merkezde, snowboard, kayak, kızak gibi kış sporlarının yanı sıra; dağcılık, yamaç paraşütü, snowtube, trekking ve paintball gibi aktiviteler de gerçekleştirilebiliyor. Bunun yanı sıra bölgede, ikisi 5 yıldızlı, üçü ise 4 yıldızlı olmak üzere toplam beş otel bulunuyor. Konuklar 50 km’lik alana yayılan Palandöken’de, toplam 21 km kayak keyfi sunan, 18 farklı pisten yararlanabiliyor.
Çocuklu aileler için de oldukça ideal bir merkez olan Palandöken’de, her yaşa hitap edebilecek kızak pisti, snow tubing ve mini curling gibi özel alanlar bulunuyor. Ayrıca, restoran, bar ve kafe gibi vakit geçirebileceğiniz pek çok tesis burada mevcut. Bunların dışında Palandöken Kayak Merkezi’nde her yıl kış sezonu boyunca çeşitli festivaller düzenleniyor.
Dünyada isim yapmış pek çok müzisyen, DJ, dansçı ve de şarkıcı bu festivallerde sahne alıyor. Velhasıl bu harika tesiste yok, yok! Lakin kayak merkezine ulaşım, tatil günlerinde Erzurum Büyükşehir Belediyesi otobüsleri ile diğer günlerde ise yalnızca özel araç ve taksilerle sağlanıyor. Erzurum’daki diğer turistik yerler nerelerdir, öğrenmek için tıklayın: Erzurum Gezilecek Yerler | 11 Dikkat Çekici Yer!
Ağrı’nın gece hayatına dair ayrıntılı bilgilere ulaşabileceğiniz, Ağrı Gece Hayatı başlıklı içeriğimiz sizler için hazırlanıyor. Yalnızca beklemede kalın!
”Ağrı’da alışveriş nerede yapılmalı ve şehirden neler alınmalı?” veya ”Ağrı’nın neyi meşhur?” gibi aklınızdaki tüm soruların cevabını yakında burada olacak içeriğimizde tüm ayrıntılarıyla bulacaksınız! O ana dek yalnızca bekleme kalın. Ağrı alışveriş rehberi çok yakında burada!
Ağrı, küçük bir yerleşim olduğu için şehir içi ulaşım genel anlamda toplu taşıma vasıtalarıyla sağlanmaktadır. Şehirde hemen her ilçeye veya kasabaya, tek vesayetle ulaşmak mümkün. Ağrı’da dilerseniz belediye otobüsleri, minibüs ve dolmuşlara binebilir veya özel araç kiralayabilirsiniz. Bunu yanı sıra taksi vasıtasıyla da dilediğiniz her yere ulaşabilirsiniz. Ayrıca Ağrı’da ulaşımın oldukça uygun olduğunu söyleyebilirim. Zira hemen her yere ortalama 1 TL ücretle ulaşmak mümkün. Bunun dışında şehir içi ulaşımda kullanmak üzere Ağrı Kart satın alıp; indirimli hizmetlerden faydalanabilir, gezinizi çok daha uygun fiyatlarla tamamlayabilirsiniz.
** Ağrı’da gezilecek yerler listemiz burada sona eriyor. Eksik gördüğünüz veya fazla bulduğunuz herhangi bir şey varsa, aşağıdaki kutucuğa yorumlarınızı yazarak bizlere ulaştırabilirsiniz! Dolu dolu bir tatil geçirmeniz dileğiyle 🙂
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…
Yorumları Gör
Ya en onemlisi ishak paşa sarayi ona deyinmemissiniz.
Merhaba Güler Hanım, İshak Paşa Sarayı hakkındaki yazımıza verdiğim linkten ulaşabilirsiniz; https://blog.biletbayi.com/agrinin-tarihi-yerleri.html/ :)