Muhteşem plajlar eşliğinde tarihin eşsiz karışımını arıyorsanız, Side sizin için uğranması gereken en önemli Akdeniz duraklarından biri olarak bekliyor. Roma döneminin kalıntılarını ve çok daha fazlasını görmek için Side tarihi yerler listemiz size önemli bir rehber olacaktır…
Side tarihi hakkında; Side’nin adı Anadolu dillerinde “nar” kelimesiyle örtüşmektedir ve bu nedenledir ki bölgenin simgesi bu meyve kabul edilmektedir. Burası Anadolu’daki en eski yerleşim yerlerinden biri olarak bilinmektedir ve bölgedeki yerleşimin M.Ö. 7. yüzyıla kadar uzandığı yapılan kazılardan elde edilen yazıtlarda belirtilmektedir. Bu tarihte bölgeye göç eden Yunanlılar buradaki yaşamın filizlenmesinde büyük önem taşımıştır.
Bölgedeki M.Ö. 6. yüzyılda Lidyalılar, M.Ö. 5. yüzyılda ise Persliler hakimiyet kurmuştur. Perslilerin hakimiyetinde şehir en parlak dönemlerinden biri yaşamış ve hem kültürel hem ekonomik anlamda büyük atılımlar yapmıştır. M.Ö. 334 senesinde ise ünlü komutan Makedon İskender şehri ele geçirmiştir. İskender döneminde bağımsızlığını kazanan kent, daha sonra Antigonosların, Ptolemaiosların ve Suriye Krallığı’nın egemenliği altına girmiştir. M.Ö. 78’de ise Romaların kenti ele geçirmiştir. M.S. 2. yüzyılda ise günümüze ulaşabilen pek çok mimari yapı inşa edilmiştir.
Side’deki medeniyetler çok çeşitli tanrılara tapmış ve bunun neticesinde bölgede çok farklı tanrılara atfedilmiş tapınaklar inşa edilmiştir. M.S. 4. yüzyıldan itibaren ise bölge halkı Hristiyanlığı benimsemeye başlamıştır. 13. yüzyıla kadar Arap istilasına maruz kalan bölge, 13. ve 14. yüzyılda sırasıyla Selçuklu ve Osmanlılar tarafından ele geçirilmiş ancak her iki topluluk da burada yaşamamıştır. Bu da bölgede Osmanlı ve Selçuklu eserlerinin olmamasını bize açıklamaktadır.
Günümüzde Girit Yarımadası’ndaki göçmenler buraya yerleştirilmiştir ve bölge sahip olduğu tarihi unsurlar ve muhteşem denizi ile büyük bir turizm potansiyeline sahiptir.
Side’nin en ünlüleri; Antalya tatil planları yapanların mutlaka listesine eklediği Side, özellikle antik kentleri ile göz dolduruyor. Kuşkusuz Antik Tiyatro’yu da içinde bulunduran Side Antik Kenti bölgenin en ünlü tarihi noktası olarak bizi karşılıyor. Side Antik Kenti, Side’de kesinlikle zaman ayrılması gereken önemli noktaların başında gelmektedir. Side Müzesi de hemen antik kentin yanındadır ve içerisinde çok değerli eserleri barındırmaktadır.
Side gezi tavsiyesi; Öncelikle şehrin simge noktalarından Side Antik Kenti için geniş bir zaman ayırmanızı öneriyoruz çünkü burada tarihe ve mimari konulara meraklı olanlar için dikkat edilmesi gereken pek çok nokta bulunuyor. Bölgedeki antik kentlerden toplanan pek çok eserin sergilendiği Side Müzesi de es geçilmemesi gereken yerlerden. Side’deki tarihi ve turistik bütün görülmesi gereken yerleri incelemek için dilerseniz Side gezilecek yerler yazımıza göz gezdirebilirsiniz.
Müze kart; Müzekart ve Museum Pass Akdeniz sahipleri Side’deki pek çok antik kenti ve tarihi noktayı ücretsiz bir şekilde ziyaret edebilmektedir. Müzekart satın alındığı günden itibaren 1 yıl, Museum Pass Akdeniz ise 7 gün boyunca ücretsiz ziyaret imkanı sunmaktadır.
Burası neresi? Tapınaklar “Roma Barışı” döneminde inşa edilmiş ve Side’nin mutlaka görülmesi gereken antik kentleri arasında bulunmaktadır. Tapınakların MÖ 150 yıllarına dayanan tarihi Side’deki medeniyetin ne kadar erken dönemlere dayandığı konusunda bizlere fikir vermektedir. Apollon Tapınağı, ismini Side’nin ana tanrısı olan ışık, güneş ve güzellik tanrısı olarak bilinen Apollo’dan almaktadır. Athena ise Side’nin koruyucu tanrılarından biri olarak kabul edilmiştir. Korint başlıklı sütunlara sahip tapınağın bazı parçaları bazilika yapımı için sökülmüştür. 1982-1990 yılları arasında gerçekleştirilen restorasyon sırasında, tapınaktaki tahribatın bir kısmı onarılarak tapınağın eski görünümüne kavuşması sağlanmıştır.
Neden gitmeliyim? Apollo ve Athena Tapınağı, birbirine sadece birkaç metre yakında bulunan, Side’nin tarihine tanıklık eden ve muhteşem bir manzaraya sahip bir antik bölgedir. Athena Tapınağı’ndan çok fazla bir kalıntı kalmasa da özellikle Apollon Tapınağı’nın kalıntıları sizi etkilemeyi başaracaktır.
Kaçırmayın! Gün batımı esnasında denk gelirseniz Apollo’nun muhteşem görüntüsünde fotoğraf çekmeyi ihmal etmeyin.
Burası neresi? M.S 2. yüzyıla kadar giden geçmişiyle Side Antik Kenti, simgesi “nar” olan bu tatil beldesinin en görülesi yerleri arasında bulunuyor. Devlet Agorası, tiyatro, anıtsal çeşme ve hamam antik kentin en önemli bölgeleridir. Tiyatroda sayısız gösterinin gerçekleştirildiği bilinmektedir. Hamam ise günümüzde Side Müzesi olarak özellikle bu bölgede çıkarılan eserlerin sergilenmesi için değerlendirilmektedir.
Neden gitmeliyim? Daha önce Manavgat gezilecek yerler listemizde de paylaştığımız Side Antik Kenti, Side’nin en özel tarihi yerleri arasında bulunuyor. Burası, Side’nin antik kentleri arasında en kayda değer olanlarının başında gelmektedir ve dünya genelinde büyük saygı duyulan bir bölgedir. Bu nedenle Side’ye yolunuz düştüğünde mutlaka bu antik kente zaman ayırmanız gerekiyor.
Kaçırmayın! Side Antik Kenti’ni ziyaretiniz sırasında hemen yanında bulunan Apollon ve Athena tapınaklarını da mutlaka görmeniz gerektiğini belirtelim.
Burası neresi? Side Antik Kenti’ne geldiğinizde görebileceğiniz en değerli antik bölgenin burası olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yarım ay şeklinde yükselen oturma yerleri şeklinde inşa edilmiş olan yapının mimari detaylarında Roma mimarisinin unsurları göze çarpmaktadır. Tonozlar yardımıyla eğimli bir düzleme oturtulmuş yapısı ise burayı Anadolu’daki eşi benzeri olmayan bir tiyatro sahnesi olmasını sağlamış. 3 katlı sahnenin birinci katındaki antik tiyatro ile birleşik bir durumda bulunan Dionysos Tapınağı üzerindeki Dionysos frizinde ise bu tanrının hayatı anlatılmaktadır.
Neden gitmeliyim? Bu bölümlerden tiyatro bölümü yerden 20 metre yüksekliğe sahiptir ve ortalama 15.000 kişinin aynı anda gösteri izlemesine olanak sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Bu sahnede gladyatörlerden ayinlere kadar dönem dönem farklı etkinlikler seyirciyle buluşmuştur. Mimari açıdan kusursuz bir yapı olan Side Antik Kenti, Side’de mutlaka görülmesi gereken tarihi yerler arasında bulunuyor.
Kaçırmayın! Tiyatroya çok yakın bir konumda bulunan Apollon ve Athena tapınaklarını, özellikle gün batımı sırasında ziyaret etmenizi çok isteriz.
Burası neresi? Devlet Agorası, Roma döneminde şehirle ilgili önemli kararlar için devlet erkanının buluştuğu bir yer olarak kullanılan bir meydandı. Günümüzde Side Antik Kenti içinde bulunan agoradan geriye çok fazla bir şey kaldığını söyleyemeyiz ancak gene de böylesi önemli bir alanı görmeden Side’deki turunuzu noktalamayın.
Burası neresi? Anıtsal Çeşme ya da Nymphaeum, Side Antik Kenti’ne girişte hemen karşıda sizi karşılıyor. Çeşmenin geçmişi M.S. 2. yüzyıla tarihlenmektedir. 3 katlı bir plana sahip çeşmenin sadece bir katı günümüze kadar ulaşmayı başarabilmiştir. Çeşmedeki süslemeleri ve heykelleri ise Side Müzesi içinde inceleyebilirsiniz. Çeşme, Sideliler arasında “9 Çeşme” olarak da bilinmektedir.
Neden gitmeliyim? Anıtsal Çeşme, Anadolu’da görebileceğiniz en büyük antik çeşme olma özelliğine sahiptir. Bu da buraya gelen herkesin bu çeşmeyi görmesi gerektiği anlamına gelmektedir.
Burası neresi? Side Antik Kenti’nde bulunan Antik Büyük Hamam’ın M.S. 4. yüzyılda yapıldığı ve Erken Bizans dönemine ait olduğu tahmin edilmektedir. Hamamın alttan ısıtmalı ve su rezervuarlı olduğu Doç. Dr. Feriştah Alanyalı tarafından yürütülen kazılarda ortaya çıkmıştır. Çalışmalar sonuçlandığında Side’nin antik dünyasına büyük katkılar sunacak bir antik eserin ortaya çıkacağı aşikar.
Neden gitmeliyim? Şu anda çalışmalar nedeniyle içerisine girilemese de antik kenti ziyaretiniz sırasında dış kısmından da olsa mutlaka görmeniz gerekiyor.
Burası neresi? Bucakşeyhler Köyü içinden geçilerek ulaşılan ormanlık alandaki antik kentin ismiyle ilgili çeşitli söylentiler bulunuyor. Stadiasmus Maris Mayni isimli gemici kitabına göre kentin ismi Seleukeia iken yapılar kazılarda çıkan yazıtlarda kentin isminin Lyrbe olduğu yazılıdır. Biz de bir karışıklık olmaması adına kentin her iki ismini de eklemeyi uygun bulduk.
Kente geldiğinizde kenti çevreleyen surlardan geriye kalanlar sizi etkilemeyi başarıyor. Kentte Roma, Bizans ve Hellenistik dönemden kalıntılara rastlanmaktadır. Kentte günümüzde incelenebilen yapılar arasında sur duvarlarının dışında hamam, agora, tapınaklar, sarnıçlar, kilise ve mezarlar yer almaktadır. Kentte elde edilen eserlerin büyük çoğunluğu 1972-1979 yılları arasında Prof. Dr. Jale İnan’ın başkanlığında gerçekleştirilen kazılar neticesinde ortaya çıkarılmıştır.
Neden gitmeliyim? Diğer antik kentlerin aksine burası daha sakin olması nedeniyle antik dünyada rahat bir gezintiye çıkmak için görülmesi gereken bir ziyaret noktasıdır.
Kaçırmayın! Antik kentin en değerli parça olan “Yedi Bilgeler Mozaiği” şu anda Antalya Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir ve bölgeyi gezdikten sonra mutlaka bu mozaiği de görmenizi öneriyoruz.
Burası neresi? Sırtköy dolaylarında bulunan Etenna Antik Kenti, halk tarafından “Dedekalesi” olarak da adlandırılmaktadır. Denizde 900 metre yüksekte kurulmuştur. Pisidya kenti olma özelliği taşımaktadır. Agora, bazilika, surlar, kilise, hamam ve kaya mezarları kentin başlıca görülmesi gereken kalıntılarıdır ancak bu eserlerden günümüze çok fazla bir kalıntı ulaşamamıştır. Kentin civardaki diğer antik kentlerle aynı döneme tarihlendiği düşünülmektedir. Bu da M.S 1 ve 2. yüzyılda kurulduğu anlamına gelmektedir. Selge Antik Kenti’nden sonra para basan kent olması, burasının ticarete önem verdiği anlamına gelmektedir.
Burası neresi? Side’ye yakın bir konumda, Altınkaya Mahallesi’nde bulunan Selge Antik Kenti, Pisidya Bölgesi’nin en önemli kentlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Geçmişte oldukça izbe ve bulunması zor olan kentin kalıntıları, günümüzdeki işaretlerle daha kolay bulunabilir bir hale getirilmiştir. Kentin ulaşılabilirlik açısından zor olması, geçmişte buranın düşmanlara karşı doğal bir savunma bölgesi olmasını sağlamıştır. Kente su getirmek için yapılan su kemerleri de geçmişteki mimari ustalığı gözler önüne sermektedir.
Şehir, M.Ö 547 senesine kadar Lidya Krallığı’na bağlı, ticarette oldukça gelişmiş bir şehirdi. Bu tarihte ise Perslerin şehri istila etmesi ile Pers egemenliğine geçmiştir. M.Ö 334 senesinde ise ünlü Makedon Kral şehri ele geçirmiştir. M.Ö. 330 senesinde ise İskender’in iyiliği sayesinde bağımsız bir kent olmuştur. Daha sonra en parlak dönemini Roma egemenliği altında geçirmiş, M.S 13. yüzyılda ise Türk egemenliği altına girmiştir.
Neden gitmeliyim? Özellikle günümüze kadar gelmeyi başaran antik tiyatro bölümü, Selge Antik Kenti’ni muazzam bir hazine yapmaktadır. Tiyatrodan seyredeceğiniz kanyon manzarası ise ağzınızı açık bırakacak cinsten.
Kaçırmayın! Selge Antik Kent, Köprülü Kanyon Milli Parkı içinde yer almaktadır. Bu nedenle bu antik kenti ziyaret ettiğinizde muhteşem bir doğa harikası olan kanyonun da tadına varmanızı şiddetle öneriyoruz. Bu arada Selge’ye giderken karşınıza çıkacak olan Roma Köprüsü de mutlaka dikkat edilmesi gereken yerler arasında bulunuyor.
Burası neresi? Antik Side’nin geçmişte düşmanlardan korunması adına inşa edilmiş olan kent surları, Side tarihi açısından büyük öneme sahiptir. Surlar özellikle denizden gelebilecek tehlikelere karşı oldukça dayanıklı bir şekilde örülmüştü ve deniz tarafında kalınlık 3 metreye, yükseklik ise 10 metreye kadar ulaşmaktaydı.
Görülmesi gereken bir diğer nokta olan Kent Kapısı, Side’nin kuzeydoğu kısmında bulunmaktadır. Burası geçmişte şehre giriş için ana kapı olarak kullanılmaktaydı. iki katlı ve kemerli bir yapıya sahip olan kapı, günümüzde büyük oranda zarar görmüş olsa da Roma döneminin mimari özellikleri hakkında çok iyi bir bilgi kaynağı görevi görmektedir. Yan taraftaki gözlem kulelerinin yüksekliği 10 metredir.
Kaçırmayın! Kapının hemen yan tarafında bulunan, geçmişte hamam olarak kullanılmış olan günümüzdeki Side Müzesi’ni de mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Burası neresi? Side Müzesi, Roma dönemine ait bir agoranın hemen karşısında yer alan antik hamamın restorasyon işlemleri sonucunda müzeye dönüştürülmesiyle ziyarete açılmıştır. Hamam ilk olarak 2. yüzyılda yapılmıştır. Arkeolog Arif Müfid Mansel tarafından bölgede 1946-1966 yılları arasında gerçekleştirilen kazılar neticesinde elde edilen eserlerin müzedeki sergilere büyük katkısı olmuştur. Kapalı kısımdaki sergilerin yanı sıra açık alanda da çok etkileyici eserler sergilenmektedir.
Neden gitmeliyim? Tiyatro ve agoranın kalıntılarını inceledikten sonra Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerinden eserlerin sergilendiği bu küçük ama etkileyici müzeyi ziyaret etmek ufkunuzu oldukça genişletecektir.
Kaçırmayın! Hera, Aphrodite ve Athena’yı simgeleyen M.S. 2. yüzyıla ait olan Üç Güzeller Heykeli müzenin en özel eserlerinden biri olduğundan mutlaka dikkatle incelenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Burası neresi? Side çevresinde mutlaka görülmesi gereken yerler arasında bulunan Altınbeşik Mağarası, İbradi ilçesine bağlı milli park içinde yer almaktadır. Burası aynı zamanda Düdensuyu Mağarası ismiyle de bilinmektedir. Mağara, 1966 senesinde Temuçin Aygen tarafından keşfedilmiştir. İçindeki 125 metre uzunluğundaki göl ile mağaranın turizme açılması 1995 yılında gerçekleşmiştir ve o günden bu yana ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gösterilen bir yer olmuştur. Gölün sonunda ise 44 metre yüksekliğe sahip muhteşem bir traverten bulunmaktadır.
Gölün günümüzde tamamı gün yüzüne çıkarılabilmiş değil ve keşfedilmiş olan 7.000 metrelik alanın yalnızca 2.200 metrelik kısmı ziyaret edilebilmektedir. Mağaranın içinde botlarla ve kanolarla giriş yapılmaktadır.
Neden gitmeliyim? Ülkemizin en etkileyici mağaralarından biri olan Altınbeşik Mağarası sahip olduğu güzelliklerle insanın başını döndürecek nitelikte bir doğa harikası. Altınbaşak Mağarası aynı zamanda Türkiye’nin en büyük, dünyanın 3. en büyük yeraltı gölü olma özelliğine sahiptir. Bu nedenle burayı mutlaka görmeniz gerektiğini düşünüyoruz.
Kaçırmayın! Mağaradaki ışıklandırmalar mağaranın güzelliğinin daha da ortaya çıkmasına olanak tanıyor ve muhteşem fotoğraf kareler, yakalamanıza olanak tanıyor. Mağaraya girdiğinizde bu görsel şöleni fotoğraflamayı ihmal etmeyin.
Burası neresi? Dim Mağarası, Alanya’ya 12 km mesafede bulunuyor. Mağara, deniz seviyesinden 232 metre yüksekliktedir ve rakımı 1649 metre olan Cebel-i Reis Dağı eteklerinde bulunmaktadır. Mağara 1998 yılından bu yana ziyaretçilerin akınına uğramaktadır.
Mağaraya biri 360, diğeri 50 metre uzunluğunda olan iki farklı parkurdan ulaşılabilmektedir. Mağara içindeki yüzyıllar içinde oluşmuş olan travertenler, sarkıtlar ve dikitler oldukça ilgi çekici ve fotojeniktir. Yolun sonunda, mağaranın içinde, yani girişten 17 metre derine indikten sonra ise sizi 200 metrekare genişliğe sahip muazzam bir göl beklemektedir.
Neden gitmeliyim? Mağaranın 1 milyon yaşında olduğu düşünülmektedir. Bu yönüyle belki de Side tarihi denince en yaşlı yerin burası olduğunu söyleyebiliriz. Aynı zamanda mağaranın doğal güzelliği de burayı çok çekici bir destinasyon yapmaktadır.
Kaçırmayın! Dim Çayı Vadisi’nin güzelliklerini keşfedip, doğanın sesini dinlemeyi de ihmal etmeyin. Yürüyüş esnasında yamaçtan görünen Alanya Kalesi’nin manzarasını da asla es geçmeyin deriz.
Burası neresi? 4. yüzyılda Romalılar tarafından Köprüçay üzerinde inşa edilmiş Aspendos ya da Köprüpazar Köprüsü, Side civarındaki önemli tarihi köprülerden biridir. Taş işçiliği ile inşa edilmiş olan köprü, depremle yıkıldıktan sonra 13. yüzyılda Selçuklular tarafından yenilenmiş ve şu anda daha çok Selçuklu mimari unsurlarına sahiptir. 225 metre uzunluğa sahip köprü, akarsuyun şeklinden dolayı 35 derece kıvrımlı inşa edilmiştir. Şu anda araç trafiğine kapalı olan köprü, Antalya’da başlayan rafting turlarının da son durağıdır.
Neden gitmeliyim? Aspendos Tiyatrosu’na giderken hemen sağ tarafta olan bu etkileyici köprü, ziyaretçileri kendisine hayran bırakmayı başarıyor. Antalya-Alanya anayoluna sadece 900 metre mesafede olması da burayı ziyaret etmeyi daha kolay kılıyor.
Burası neresi? Tapınak, Anadolu Ay Tanrısı Men için yapılmış olan bir yapıdır. Tapınak, Apollo Tapınağı’na çok yakın bir noktada bulunuyor. Tapınağın M.Ö. 5. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir. Araştırmalar sonucunda yapının Büyük İskender ve Roma döneminde yenilendiği sonucuna ulaşılmıştır. Tapınağın podyum kısmı yarım daire şeklinde tasarlanmıştır. Tapınağın kemeri ise 2,21 metre yüksekliğindedir.
Burası neresi? İsmi Yunancada “talih” anlamına gelmektedir ve Yunan Tanrıçası Tyche’ye adanmıştır. Geçmişi yaklaşık 18 asır öncesine dayanmaktadır. Side Antik Kenti’nde 70 yıl önce gerçekleştirilen kazılarda bulgularına rastlanmıştır. Tiyatronun hemen yanında bulunmaktadır. Gerçekleştirilen restorasyon çalışmalar neticesinde çok olumlu sonuçlar alınması sayesinde Side Belediyesi ödüle layık görülmüştür.
Kalın bir sütun çevresinde onu dairesel bir çizgi üzerinde çevreleyen daha ince sütunlardan oluşan yapı, estetik açıdan muazzam bir güzelliğe sahiptir. Tapınağın inşa edildiği platformun yüksekliği 2 metreden fazladır ve toplamda 12 adet sütunun her birinin yüksekliği 6 metreyi, tapınağın toplam yüksekliği ise 12 metreyi bulmaktadır. Mermer kubbesi ise hayvan figürleriyle süslenmiştir.
Neden gitmeliyim? Taş işçiliğinin kusursuz işlendiği bu tapınak, antik kent içindeki önemli ve günümüze büyük oranda taşınabilmiş yapılarından biridir. Her ne kadar çevresi şu anda gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları nedeniyle çitle çevrili olsa da, belirli bir mesafeden bile tapınağın güzelliğine hayran kalacaksınız.
Kaçırmayın! Hemen yan tarafında bulunan eşsiz tiyatro sahnesini de mutlaka incelemelisiniz.
*Side’de görülmesi gereken tarihi yerler listemize eklememizi istediğiniz yerleri bizimle yorum kısmından paylaşabilirsiniz. Dilerseniz Antalya gezilecek yerler listemize de göz atabilir ve daha kapsamlı bir gezi planı yapabilirsiniz.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…