1994 senesinden bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde olan Safranbolu Evleri başta olmak üzere Karabük’te görülmesi gereken pek çok önemli nokta bulunuyor. Hazırladığımız Karabük tarihi yerler listemizde şehrin tarihine dair önemli tarihi eserleri listeledik;
Karabük tarihi hakkında; Karabük ismini, coğrafi özelliklerinden almıştır ve “kara çalılık” anlamına gelmektedir. Karabük, geçmişte “Paflagonya” ismi verilen bölge sınırları içinde alan bir yerleşim yeri olmuştur.
Karabük, köklü bir geçmişe sahip olmasına karşın, tarih öncesi döneme ait çok fazla bir ize rastlanmamaktadır. Bundaki en önemli sebep, bölgedeki kazı çalışmalarının yeterli düzeyde gerçekleşmemiş olmasıdır. Bu döneme ait en güçlü izler ise Eskipazar ilçesi sınırlarında bulunan “Yazıboy” köyüdür ve buradaki ilk yerleşimin MÖ 2500’lü yıllara kadar uzandığı tahmin edilmektedir.
İlk Çağ’da bölgede hakimiyet kuran ilk topluluk Hititler olmuştur. Sonrasında ise Frigler ve Romalılar varlıklarını hissettirmiştir. Roma’nın bölgeye girişi MÖ 1. yüzyıldan sonrasına rastlamaktadır ve bu tarihten sonra Romalılar Anadolu’da geniş alanlara yayılmışlardır.
1071 Malazgirt Zaferi sonrasında bölgedeki Bizans hakimiyeti azalmış ve Selçuklular bölgede üstünlük kurmaya başlamıştır ve Karabük’teki Türk varlığı zamanla iyice artmıştır. Selçukluların ardından bölge, Osmanlıların egemenliğine geçmiştir. 1995 senesinde ise Karabük, Türkiye Cumhuriyeti’nin 78. ili olmuştur.
Karabük’ün en ünlüleri; Şüphesiz Karabük deyince birçok kişinin aklına ilk olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmiş etkileyici Safranbolu Evleri gelmektedir. Bu evler bize göre Karabük’teki en meşhur tarihi yerler arasında ilk sırada yer almaktadır.
Karabük gezi tavsiyesi; Kristal Cam Teras üzerinden Tokatlı Kanyonu’nun güzelliklerini mutlaka seyretmenizi öneriyoruz. Safranbolu Evleri’ni mutlaka görmeli ve birbirinden güzel evlerin etkileyici fotoğraflarını çekmelisiniz.
Müzekart; Karabük’teki tarihi yerler için Müzekart kullanmanız gerekmiyor. Bu nedenle sadece Karabük’ü gezmeyi planlayanlar için bu kartı temin etmek gerekmiyor.
Burası neresi? Karabük’ün en meşhur tarihi yerlerinin başında elbette korunarak günümüze kadar ulaşmayı başarmış olan Safranbolu Evleri geliyor. Evler sahip olduğu tarihi ve kültürel değer nedeniyle 17 Aralık 1994 tarihinde UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne de dahil edilmiştir. Yapımı esnasında yumurta akı kullanılmış olması nedeniyle depreme çok dayanıklı olduğu belirtilmektedir. Evlerin inşası sırasında büyük saygı örneği gösterilmiş ve komşuların birbirinin gün ışığını kapatmaması noktasında çok titiz davranılmıştır.
Karabük’te bu geleneksel evlerden 2.000 civarında olduğu düşünülmektedir ve bu evlerden 800 tanesi yasalarla koruma altına alınmıştır. Evlerin şekli ve boyutları ailenin nüfusuna ve maddi durumuna göre şekillenmekteydi. Aile ne kadar zenginse ev de o kadar gösterişli inşa edilmekteydi. Aile nüfusu ne kadar kalabalıksa da ev o kadar geniş inşa edilmekteydi.
Neden gitmeliyim? Safranbolu Evleri, Karabük’e gelenler için kesinlikle görülmesi gereken durakların başında gelmektedir. Bu nedenle Safranbolu Evleri’ni görmenizi ve bu güzel evlerin fotoğraflarını çekmenizi tavsiye ediyoruz.
Burası neresi? Karabük’teki önemli tarihi eserler arasında bulunan İncekaya Su Kemeri’nin tam olarak kim tarafından ve ne zaman yaptırıldığı bilinmiyor ancak İzzet Mehmet Paşa’nın sadrazamlık yaptığı dönemde, 1794-1798 yılları arasında tadilattan geçirilmiştir.
Kemerin uzunluğu 116 metre ve yüksekliği 60 metredir. Kemerin genişliği ise yaklaşık 120 ile 220 cm arasında değişmektedir. Genişliğinin dar olmasından dolayı kemerin üzerinde yürümek oldukça tehlikelidir. 5 gözlü kemer taş ve horasan harcı ile yapılmıştır. Etkileyici yapısı ile büyüleyen su kemeri, yıllarca şehrin su ihtiyacının karşılanması için kullanılmıştır.
Neden gitmeliyim? Kemer Tokatlı Kanyonu üzerinde bulunmaktadır. Bu nedenle kemeri görmek isteyenler aynı zamanda muhteşem bir doğa harikasını da gözlemleme şansına sahip olmaktadır. Özellikle son yıllarda büyük ilgi gören ve alabildiğince manzara sunan, kemere çok yakın bir konumdaki Kristal Cam Teras üzerinden kanyonun keyfini çıkarabilirsiniz. Cam teras yerden 80 metre yüksekliğe sahiptir ve 75 tona kadar ağırlığı taşıyabilmektedir.
Burası neresi? Safranbolu’nun önemli tarihi yerleri arasında bulunan Saat Kulesi, 1794-1797 yılları arasında III. Selim zamanında Safranbolu Sadrazamı olarak görev yapan İzzet Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. Tarihi yapı, Türkiye’nin ilk saat kulesi olma özelliğine sahiptir. Kulede bulunan saatin İngiltere‘den satın alındığı belirtilmektedir.
4,65×4,65 ebatlarında kare şeklinde inşa edilen kulenin yüksekliği yaklaşık 10 metredir. Kulesin tepesine 42 basamaklı bir merdivenle çıkılmaktadır. Kuleye çıkış için kullanılabilecek tek bir kapı bulunmaktadır. Kule içinde aydınlatma sistemi de vardır. Saatin bakım ve onarım işlemleri 1965 senesinden bu yana Kundura Ustası İsmail Ulukaya tarafından gerçekleştirilmektedir.
Neden gitmeliyim? Ülkemizdeki orijinalliğini koruyan tek saat kulesi olması burasını çok özel kılmaktadır. Kulenin çevresinde bulunan park içinde ise ülkemizdeki diğer saat kulelerinin 1/10 ölçekli maketleri sergilenmektedir.
Burası neresi? Cinci Hamamı, Çarşı içinde Çeşme Mahallesi’nde bulunmaktadır. Tarihi hamam 1645 senesinde Cinci Hoca ismiyle anılan Karabaşzade Hüseyin Efendi tarafından yaptırılmıştır. Hamamın kadınlar ve erkekler için ayrı bölümleri bulunmaktadır. Hamamın restorasyonu Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilmiştir ve günümüzde hem kadınlara hem de erkeklere günün her saati hizmet vermektedir.
Burası neresi? Antik bölgede bir kilise, bir kaya mezarı ve bir Roma hamamına dair izler yer almaktadır. Bölge, Karabük içinde görülebilecek nadir antik kent kalıntılarından biri olması nedeniyle önemli bir konumda bulunmaktadır ancak kazı çalışmaları nedeniyle ziyaret alanları genel olarak kapalı.
Antik kentin bulunduğu alan Budaklar, Büyükyaylalar, Çaylı ve Beytarla köylerini kapsamaktadır. Özellikle Budaklar Köyü içinde kente dair yoğun kalıntıların olduğu düşünülmektedir. Elde edilen kalıntılar incelendiğinde şehrin, Roma döneminde inşa edildiği tahmin edilmektedir. 2003 senesindeki kazılar neticesinde elde edilen mozaik kalıntıları ise Anadolu’da daha önce benzerine rastlanmamış kompozisyona sahiptir.
Burası neresi? Hıdırlık Tepesi’nin Türkler açısından manevi anlamı oldukça fazladır. Burası, Karabük civarına gelen Türklerin ilk yerleştiği yerlerden biridir. Burası aynı zamanda yağmur duasının yapıldığı ve Hıdrellez kutlamalarının gerçekleştirildiği yer olarak da ayrı bir öneme sahiptir.
Tepede yer alan Orhan Gazi döneminin önemli komutanlarından olan Hıdır Bey’in Türbesi, Kurtuluş döneminin kahramanlarından olan Dr. Ali Yaver Ataman’a ait anıt mezar, Köstendil Kaymakamı Hasan Paşa’ya ait türbe ve iki namazgah da Hıdırlık Tepesi’nin manevi ortamına katkıda bulunan önemli ziyaret noktalarıdır.
Neden gitmeliyim? Bulunan anıt mezarlar ve türbeleri ziyaret etmek için Hıdırlık Tepesi’ni mutlaka gezi listenize dahil etmelisiniz. Tabi burası sadece manevi yönü ile değil ziyaretçilerine sunmuş olduğu etkileyici Safranbolu manzarası ile de ilgi odağı olmaktadır.
Burası neresi? Çarşı, Köprülü Mehmet Paşa Camii ile yan yana bir konumda bulunmaktadır ve içinde 48 adet ahşap dükkan bulunmaktadır. Çarşı, Osmanlı döneminde, 1661 senesinde kurulmuş ve o günden beri bölgenin ve Osmanlının önemli ayakkabı imalat noktalarından birisi olmuştur. “Pabucu dama atıldı” deyiminin ise bu çarşıdaki esnafın hatalı ürettikleri ayakkabıların ibret olsun diye damlarına atılmasından dolayı burada ortaya çıktığı rivayet edilmektedir.
Buradaki zanaatkarlar, eskiden oldukça popüler olan “yemeni” ismi verilen geleneksel ayakkabıları üretmektedir. Çarşının önemli özelliklerinden biri ise Milli Mücadele zamanında özellikle ordu içinde ihtiyaç duyulan ayakkabının büyük oranda burada üretilmiş olmasıdır. Günümüzde çarşı içindeki birçok dükkan yemeni üretmeyi bırakıp hediyelik eşya gibi çeşitli ürünlerin satıldığı dükkanlara dönüşmüş durumdadır.
Neden gitmeliyim? Çarşı içerisinde bulunan ve hafta sonları ziyaret edilebilen Ahmet Demirezen Yemenicilik Müzesi ile yok olmaya yüz tutmuş olan bu zanaat dalını yakından tanıyabilirsiniz. Gene çarşı içinde bulunan Arasta Kahvesi ise güzel bir kahve içip yorgunluk atmak için oldukça isabetli bir durak olacaktır. Kahvenin ön kısmındaki meydan ise, esnafın bereketli ve bol kazançlı günler için dua etmesinden dolayı “dua meydanı” olarak anılmaktadır.
Burası neresi? Safranbolu Eski Çarşı içinde yer alan Tarihi Demirciler Çarşısı, otantik ortamı ile fotoğraf çekmek ve bakır eşyalar almak için ideal durakların başında geliyor. 225 yıllık tarihi olan çarşının, III. Selim döneminde sadrazamlarından İzzet Mehmet Paşa’nın isteği ile 1796 senesinde inşa edildiği biliniyor.
Geçmişte savaş aletlerinden tutun da pek çok alet edevata kadar bakır ve demirden nesnelerin üretildiği çarşıda, günümüzde bu zanaatı icra eden sadece 4 usta bulunuyor. Geçmişte 25 dükkanın bulunduğu çarşıda bugün 15 adet dükkan bulunmaktadır ve özellikle bakırdan çeşitli hediyelik eşyalar bulmak mümkündür. Yalnız fiyatların biraz yüksek gelebileceğini de belirtelim.
Burası neresi? 1661 senesinde inşa edilen Köprülü Mehmet Paşa Camii, 17. yüzyıl Osmanlı cami mimarisinin bütün detaylarını taşıyan ve Karabük’ün camileri arasında önemli bir yere sahip tarihi bir yapıdır. Cami, ismini aldığı sadrazam Köprülü Mehmet Paşa’nın isteği ile inşa edilmiştir. Cami, tek minareli olarak planlanmıştır. Cami ile ilgili bilgi veren herhangi bir kitabesi bulunmamaktadır.
Zaman içinde yıpranan yapı, 2 kez restorasyon çalışması ile yenilenmiş ve 2019 senesinde yeniden ibadete açılmıştır. Caminin avlusundaki şadırvanı, kütüphanesi, güneş saati ve muvakkithane dikkat çeken noktaları arasında bulunmaktadır. Muvakkithane, geçmişte zamanın belirlenmesi amacıyla kullanılan mekanlardır.
Burası neresi? 1880 senesinde inşa edilen Lütfiye Cami, 141 senedir ibadete açık bir şekilde hizmet vermeye devam etmektedir. Caminin Muslubeyoğlu Hacı Hüseyin Hüsnü Efendi tarafından yaptırıldığı bilinmektedir. Birçok noktasında ahşap mimari ögelerinin görülebildiği cami, günümüzde orijinalliğini koruyabilmiş önemli yapılar arasında bulunmaktadır. Caminin en önemli özelliklerinden biri ise, bir dere üstüne inşa edilmiş olmasıdır.
Kaçak Cami’nin hikayesi; Caminin halk arasında “kaçak” diye anılmasının sebebi ise şu şekilde açıklanmaktadır: Caminin üzerine inşa edildiği dere yatağında aynı zamanda bir de su kaynağı bulunmaktadır. Kurak geçen mevsimlerde bu su kaynağı da kurumakta ve suyun kuruması halk arasında “suyun kaçması” olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle caminin ismi de zamanla halk arasında bu şekilde anılmaya başlamıştır.
Burası neresi? Eski Hükumet Konağı olarak kullanılmış olan yapının 1904 senesinde, Kastamonu Valisi Enis Paşa ve Kaymakam Mir Ahmet Bey’in üstün gayretleri ve halkın bağışlarıyla yapıldığı, konağın kitabesinde yazmaktadır. Yapı, 1976 senesine kadar bu görevini yerine getirmiş ve büyük bir yangında ciddi zarar görmüştür. Konak, gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarının ardından 8 Şubat 2007 tarihinde “Kent Müzesi” olarak hizmete açılmıştır.
Bina tamamıyla kesme taştan inşa edilmiştir ve 22×18 metre boyutlarına sahiptir. Bina içinde 800 metrekarelik bir kapalı alana bir de mahzen eşlik etmektedir. Zemin kat ve iki kat olmak üzere toplamda 3 kattan oluşmaktadır. Müzenin giriş katında Safranbolu’nun tarihi ve müzenin geçmişi hakkında bilgiler sunulmakta ve bir adet de etnografya salonu yer almaktadır. Birinci katta ziyaretçiler bölgedeki el sanatları hakkında hazırlanmış sergileri inceleyebilmektedir. İkinci katta ise Cumhuriyet dönemi ile ilgili kıyafetler sergilenmektedir.
Neden gitmeliyim? hem Safranbolu’nun tarihi hem de etnografik özellikleri ile ilgili çeşitli belgelerin ve nesnelerin sergilenmesi, bu konularda ziyaretçilerin somut bilgilere ulaşması açısından çok önemlidir. Safranbolu’nun geçmişten günümüze geçirdiği değişimi kronolojik bir sıra ile sunan müze, bölgenin kültürel, sosyal ve tarihsel açıdan tanıtılması noktasında büyük görevler üstlenmektedir.
Burası neresi? 2020 senesinde açılan Kahve Müzesi içinde kahveye dair pek çok önemli detay sergilenmektedir. Bu nesneler arasında Sultan II. Abdülhamid Han’ın ve Mustafa Kemal Atatürk’ün kahve içtiği fincanların birer örneği de bulunmaktadır. Müze içinde 500 yıllık tarihi bulunan Türk kahvesini daha yakından tanıyabiliyorsunuz.
Neden gitmeliyim? Burası dünyanın ilk ve tek kahve müzesi olma özelliğini taşımaktadır ve Türk kahvesine yönelik birçok objeyi inceleme ve bilgilenme imkanına sahip olabiliyorsunuz. Müzede aynı zamanda çok özel sunumlarla hazırlanmış Türk kahve türlerinin tadına da bakabiliyorsunuz. Bu nedenle kahvenin tarihine keyifli bir yolculuk yapmak için mutlaka bu sevimli müzeyi de listenize ekleyin.
Kaçırmayın! Müzenin bulunduğu yapının alt katında bulunan Türkiye’nin ilk ve tek gezi tabakhanesi de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında bulunuyor.
Burası neresi? 1888 senesinde Ziya Efendi tarafından yaptırılmıştır. Konağın yapımı 5 yılda tamamlanmıştır. Kendisi dönemin önemli alimlerinden biri olup müftülük ve müderrislik görevlerini yerine getirmiştir. Konak, klasik Osmanlı mimari özelliklerini taşımaktadır ve üç kattan oluşmaktadır. Üç farklı girişe sahip olan ev, haremlik ve selamlık bölümlerine ayrılmıştır.
Neden gitmeliyim? Konak, günümüzde müze olarak hizmet vermektedir. Konak aynı zamanda “Kaymakamlar Gezi Evi” olarak da bilinmektedir. Konak içinde pek çok etnografik obje sergilenmektedir. Karabük’ün kültürel ögelerini gözlemlemek için Karabük’ün tarihi yerleri listenize bu keyifli evi de ekleyebilirsiniz. Konağın giriş katındaki sunulan Safranbolu barkovizyon gösterisi de kaçırılmaması gereken detaylardan biridir.
Burası neresi? 1997 yılında Turizm Bakanlığı tarafından koruma altına alınan Yörük Köyü, Yörük kültüründen izlere rastlayacağınız, keyifli yürüyüş noktalarından biridir ve “Müze Köy” olarak tanımlanmaktadır. Yörüklerin bu köye 14. ve 15. yüzyılda yerleştirildikleri belirtilmektedir.
140 adet cumbalı evin bulunduğu Yörük Köyü, huzur kokan iklimi ile insanda garip bir mutluluk duygusu uyandırmaktadır. Yalnız bu evlerden bir kısmının harap hali ne yazık ki insanı üzmektedir. Evlerden 93 tanesi ise tescillenmiştir. Köyün bulunduğu arazi, Karabük’ün diğer noktalarına göre daha düzgün olduğundan buradaki evlerin bitişik nizam inşa edilmesine olanak tanımıştır. Köyde bulunan evlerin en yenisinin 90-100 yıllık olduğu tahmin edilmektedir.
Kaçırmayın! Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Sipahioğlu Konağı’nı da görmeyi ve Filiz Teyze ile tanışmayı ihmal etmeyin. Ha bir de köyün meşhur baklavasını kesinlikle tatmanızı öneriyoruz. Köyün tarihi çamaşırhanesine de mutlaka zaman ayırmanız gerektiğini belirtelim.
Karabük tarihi yerler listemizle ilgili düşüncelerini ve önerilerinizi bize yorum kısmından yazarak, yazımızı geliştirmemize yardımcı olabilirsiniz.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…