Melbourne gezilecek yerler yazımızda şehri ziyaret edenlerin anlattıklarından yola çıkarak turistik noktaları aktardık.
Melbourne’de müze ve sanat adına bir sürü yer var. Bunlara ek olarak renkli bir gece hayatı, kültürel festivaller gibi insanların sosyalleşebileceği ortamlar bulunuyor. Elverişli iklimi sayesinde her mevsim birçok ülkeden turist alan Melbourne güzel tatillerin adresi olmaya devam ediyor.
Listenin ilk sırasında;
Melbourne’un sahip olduğu doğal güzelliklerin başında Yarra Nehri var. Şehri ikiye bölen nehir hemen hemen her turistin ilk uğradığı yerdir. Yerli halkın günlük yaşantısında Yarra’nın özel bir yeri olduğunu söyleyebiliriz.
Tarih öncesi çağlardan beri Yarra’dan yararlanılmış. Dinlenme, balıkçılık, eğlence gibi şeylerde nehrin kullanımı avantaj sağlamış.
Şehrin merkezinde kurulan Kraliyet Botanik Bahçesi 38 hektarlık bir alanı kapsıyor. Yarra Nehri’nin güneyinde kalan bahçede egzotik bitki türlerini görebilir ve bitki çeşitliliğini hayran bakışlarla izleyebilirsiniz.
Burada o kadar çeşit var ki 10,000’in üzerinde bitki türü olduğu söyleniyor. Botanik bahçesi diyoruz ancak büyük bir tesis gibi faaliyet gösteriyor. Bahçe içindeki bölümlerde araştırma geliştirme laboratuvarı var. Botanik alanındaki çalışmalar bizzat burada yapılıp hızlı sonuçlar elde ediliyor. Botanik bahçelerini 07:00’dan gün batımına kadar gezebilirsiniz.
Melbourne geziniz sırasında mutlaka Puffing Billy ile seyahat etmenizi tavsiye ediyoruz. 1900’lü yılların başından beri raylarda giden tren ile artık yolcu taşınmıyor. Tarihi önemi olduğu için yıkılmamış ve turistik faaliyetler kullanılmasına karar verilmiş.
Melbourne’den yola çıkan trene binerseniz doğanın içinden geçerek yol boyunca enfes manzaralarla karşılaşacaksınız. El yapımı şarapların tadına baktıktan sonra o lezzeti yanınızda götürmek isteyeceğinizden eminiz. Tren içindeki restoranda da yemek yiyebilirsiniz.
Müzeleriyle meşhur olan Melbourne’de sanata ve kültüre çok önem veriliyor. Yıl içinde büyük organizasyonlara ev sahipliği yapmasından bunu anlayabiliriz. Viktorya Ulusal Galerisi de önde gelen müzeler arasındadır.
Ulusal galeri sadece Melbourne’un değil, tüm Avustralya’nın en eski, en çok ziyaretçi alan müzesidir. 1861’den beri hizmet veren müzede dünya çapında tanınan sanatçıların eserleri sergileniyor.
Melbourne’ün simgesi haline gelmiş yapılardan biridir. Flinders ve Swanston Caddesi’nin birleştiği noktada bu istasyonu görebilirsiniz. Şehrin bütün raylı sistemleri Flinders Caddesi İstasyonu’na bağlanır. Dolayısıyla önemli bir ulaşım merkezidir.
İstasyon binasının işlevi kadar kendisi de önem arz ediyor. Melbourne’un ikonik yapısı 1909’dan beri tarihi dokusunu kaybetmemiş. Zaman içinde yapılan restorasyonlar dikkatli yapılarak dokuya zarar verilmesi önlenmiş.
Nasıl ki Kadıköy’deki Boğa Heykeli, Taksim’deki meydan buluşma noktası ise, Melbourne’de yaşayanların buluşma noktası da Flinders Caddesi İstasyonu’dur.
İki yerin de ünü Melbourne sınırlarını aşmış. 1880’de yapımı tamamlanan binanın amacı 1880-1881 arası düzenlenen Melbourne Uluslararası Sergisi‘ne ev sahipliği yapmaktı. 1901’de ilk Avustralya Parlamentosu’nun açılışını da yapmıştır. Daha ilk yıllarında iki büyük organizasyonu kazasız belasız atlatan bina, zaman zaman yangınlara maruz kalarak hasar aldı.
Restorasyonlarla ayakta tutulan bina 19. yüzyılın sergi binalarından olduğu için UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girdi. Carlton Bahçeleri ise sergi binasının da üzerinde olduğu 26 hektarlık alanda yer alıyor. Bitkibilim konusunda Melbourne’ün önemli mekânlarından biridir.
Müzelerin öneminden bahsedip şehrin kendi adıyla anılan müzeden söz etmemek olmaz. Kültürel ve doğal tarih müzesi olarak kabul edilen yer, Carlton Bahçeleri içerisinde bulunuyor.
Bu müzede Melbourne şehrinin tarihine ayna tutan kıymetli eserler sergileniyor. Öyle ki 2011’de “en iyi turistik mekan” ödülü almıştır. Eserlerin nasıl bir binada sergilendiğini de merak edebilirsiniz. Post-modern mimarinin görüldüğü müze binası Denton Corker’in planlarından çıkmış.
Bu isimde Avrupa‘da bir sürü kilise görebilirsiniz. Aynı isimde Melbourne’de de katedral var. Anglikan kilisesi olarak tasarlanan yapı zamanla büyütülerek katedral şeklini almış. Böylece Melbourne’ün turistik gözdelerinden biri olmuş.
William Butterfield’ın tasarladığı Aziz Paul Katedrali, gotik mimarinin güzel örneklerindendir. Ziyaretçilerin beğenisini kazanan ibadet yeri, ilk günkü orjinalliğini korumayı başarmış.
Benzersiz mimari ile göz kamaştıran Aziz Patrick Katedrali, Melbourne gezisi sırasında mutlaka değerlendirilmelidir. Roma Katolik Kilisesi’ni Melbourne’de temsil eden katedral, şehrin doğu tarafında konumlanmış. Toplu taşıma rahatça ulaşılan bazilika geleneksel doğu-batı karışımı bir üsluba sahip.
Katedral binası ülkedeki tüm kiliselerin en uzunu ve en büyüğü olarak biliniyor. Sidney‘deki Aziz Mary Katedrali aslında daha uzun olsa da bu unvan Patrick üzerinde kalmış.
Melbourne’de son dönemde ciddi bir şehir planlaması düşünülmüş ve yeni projelerin önü açılmıştır. Projeler içinden halkı en çok sevindireni, Federasyon Meydanı’nın yenilenmesidir. Meydan bir amfi tiyatroya dönüştürülerek kabalık etkinliklerin yeni merkezi oldu.
Çevredeki binalar da süslendikten sonra meydan sanki kamusal sanat eseri gibi algılanmıştır. Bir restorasyonun şehre ne kadar etki edebileceğinin canlı kanıtıdır.
Rönesans mimarisinin son derece zarif bir örneği olan Eski Hazine Binası, John James Clark’ın miraslarından biridir. Clark’ın 19 yaşında bu binayı akıl etmesi O’nun ne büyük mimar olduğunun ispatı niteliğinde.
Binanın içinde “Victorian Archival Treasures”, “Built on Gold”ve “Growing Up” olmak üzere üç kalıcı sergi var. Müzeyi gezmek ücretsiz fakat rehberli turlara ufak bir miktar ödeniyor.
İngiltere’nin ünlü deniz adamı Kaptan Cook’un yaşadığı ev turistlerin ilgi gösterdiği noktalardan. Kaptanın denizdeki hayatı, maceraları ve keşiflerine yönelik pek çok eser sergileniyor.
I. Dünya Savaşı’nda hayatını kaybeden Anzak askerlerinin hatırası için bu anıt yapılmış. 24 Nisan Anzak günü ve 11 Kasım Anma Günü’nde anıt etrafında toplananların sayısı fazladır.
Dünyanın konut olarak kullanılan en yüksek binasıdır. 300 metre yüksekliğindeki binanın zirvesinde 360 derece manzara sizi bekliyor.
19. yüzyılda inşa edilmiş binada idam türleri, cellat günlüğü gibi tuhaf sergiler ve kitaplar bulunuyor. Gezinize farklılık katacağı kesin.
Melbourne gezilecek yerler yazımız hakkında eklemelerinizi aşağıda yer alan yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilir, yazımızın geliştiricilerinden biri olabilirsiniz.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…
Yorumları Gör
Merhaba
Parantez içinde ziyaret edilecek yerlerin adını başlığın yanına İngilizce olarakta yazarsanız turist olarak gelen Türklere oda çok güzel bir kolaylık olur.
Teşekkürler
Merhaba Mustafa bey
Önerinizi değerlendirmeye aldık , şimdiden iyi tatiller diliyoruz.