Los Angeles’ın tarihinin çağlar boyunca gelişimini merak ediyorsanız bu listemiz tam size göre! Los Angeles tarihi yerler listemizde şehrin en dikkat çeken ve en çok ziyaret edilen tarihi yerlerini sizler için listeledik!
Los Angeles tarihi hakkında; Amerika’nın en büyük ikinci şehri olan Los Angeles’ın tarihi MÖ 8000’li yıllara kadar uzanmaktadır. O dönemde avcı toplayıcılardan olan yerli kabileler bulunmaktaydı.
Portekizli bir denizci olan Juan Rodrigez Cabrillo, bölgeyi 1542’de keşfeden ilk Avrupalı olmuştur ancak 1769’a kadar burada bir koloni kurulmamıştır. 1781’de Avrupalı, Afrikalı ve Kızılderili kökenli 44 yerleşimden oluşan bir grup, burada bir çiftçi köyü kurmuş ve “Meryem’in Kasabası, Porciúncula Meleklerinin Kraliçesi” adını vermiştir.
Topluluk zamanla İspanya, Meksika ve ardından Amerika Birleşik Devletleri bayrağı altında birleşmiş, büyümüş ve dünyadaki sayılı metropol şehirlerinden biri olarak Los Angeles şehrini oluşturmuştur. Günümüzde şehrin nüfusu 4 milyonu aşmış durumdadır ve tüm metropol alanında 12 milyonun üzerinde insan yaşamaktadır.
Los Angeles’ın en ünlüleri; Hollywood Şöhret Kaldırımı şüphesiz herkesin en çok merak ettiği Los Angeles’teki tarihi ve turistik yerlerin başında gelmektedir.
Los Angeles gezi tavsiyesi; Şöhret Kaldırımı’na mutlaka uğrayın. Los Angeles’taki Çin kültürünü yakından tanımak için Çin Mahallesi’ni keşfedin ancak burayı keşfe çıkarken burasının güvenlik açısından şehrin sıkıntılı noktalarından biri olduğunu aklınızdan çıkarmayın. El Pueblo de Los Angeles bölgesi ise tarihi ve turistik açıdan şehirdeki en zengin yerlerden biri olduğundan buraya geniş bir zaman ayırmayı ihmal etmeyin.
Los Angeles’i ziyaret etmek için en ideal ayların hangileri olduğunu merak ediyor olabilirsiniz. O halde hemen cevaplayalım: Los Angeles’a gelmek için en keyifli zamanlar havanın bunaltıcı olmadığı Mart-Mayıs ayları ile Eylül-Kasım ayları arasıdır.
Los Angeles gezinizin daha ekonomik olması için özellikle konaklama için sahil şeridinden uzak durmanızda fayda var. Alışveriş için uygun butikleri tercih etmeniz, yeme içme için ise sokak lezzetlerini tercih etmeniz size avantaj sağlayacaktır.
Güvenlik açısından Los Angeles çok sıkıntılı bir yer olmasa da Skid Row gibi bazı bölgelerden uzak durmakta fayda var çünkü bu bölgeler suçluların daha fazla tercih ettiği bölgeler arasında bulunuyor.
Los Angeles ile ilgili bütün yazılarımız için: Los Angeles gezi rehberi
Müzekart; Go Los Angeles Pass ve Los Angeles Sightseeing Pass seçeneklerini Los Angeles gezisi sırasında değerlendirebilirsiniz. Kartlarla ilgili detaylara yazımızın son kısmından ulaşabilirsiniz.
Burası neresi? Beverly Hills’ten ayrılmadan önce, Gotik İngiliz kırsalına mutlaka güneşli bir günde gezinti yapmalısınız. Greystone, Los Angeles’taki Gotik mimarinin önemli örneklerinden biridir. Petrol baron Edward Doheny’nin tek çocuğu olan Ned Doheny, binayı bir derebeylik olarak kullanmıştır.
Ned, eşiyle birlikte 1928 senesinde bu etkileyici binaya taşındı. 55 odaya sahip olan bu konak, yapıldığı dönemde Los Angeles’taki en pahalı konak olma özelliğini taşımaktaydı. Taşınmalarından 1 yıl sonra ne yazık ki Ned, binanın misafir odasında ölü bulundu. Ned’in bir cinayete kurban gittiği anlaşıldı ve onu öldürenin en iyi arkadaşı olduğu bilinen sekreteri Hugh Plunkett olduğu anlaşıldı.
Bina muhteşem mimarisi ve Gotik atmosferi nedeniyle yıllar içinde The Big Lebowski, Ereserhead, The Witches of Eastwick, Death Becomes Her, Batman & Robin, The Social gibi birçok önemli film ve TV yapımı için dekor olarak da kullanılmıştr.
Neden gitmeliyim? Günümüzde Greystone, Avrupa tarzındaki yemyeşil teraslı bahçeleri ile halkın ziyaret edebileceği bir parktır. Fıskiyeleri ile çok keyifli bir bahçeye sahip bu etkileyici bina, kesinlikle görülmeye değer. Malikanenin içini ziyarete izin verilmese de ziyaretçiler araziyi keşfe çıkabilmektedir. Ziyaret esnasında yeme içmeye izin verilmediğinden ziyaret öncesi karnınızı doyurduğunuzdan emin olmanızda fayda var.
Burası neresi? Kaliforniya kızılağaçlarından ve yelkenli gemilerle Cape Horn çevresine getirilen bir Fresnel Lens ile 1874 senesinde inşa edilen Point Fermin Deniz Feneri, Los Angeles’in Limanı’na gelen gemilere rehberlik etmiştir. Viktorya tarzındaki bu deniz feneri, 2.100 mum gücünde bir ışıkla donatılmış bir kubbe ile taçlandırılmıştı ve adeta bir saray gibiydi. Fenerin yüksekliği ise 9 metrenin üzerindedir.
Fenerin ilk bekçileri Bayan Mary L. Smith ve kız kardeşi Ella Smith olmuştur. İki kız kardeş deniz fenerinde izole bir şekilde 8 yıl boyunca yaşamıştır. 1880 senesinde kaptan George Shaw’ın bekçi olduğu dönemde fener birçok partiye sahne olmuştur. Fenerin bulunduğu arsa Jose Diego Sepulveda tarafından bağışlanmıştır.
1898’de fenere petrolle çalışan daha güçlü bir lamba kurulmuştur. Onun yerini ise 1925 senesinde 22 mil uzaklıktan fark edilebilen 6.600 mum gücündeki elektrikli bir ışık almıştır. Fener, 1941 senesine kadar tek istasyon olarak görev yapmıştır. Diğer ışıklar ise düşman işgalinden korunmak ve fark edilmemek amacıyla söndürülmüştür.
Savaşın ardından radar sistemlerinin yaygınlaşmasıyla deniz feneri de önemini yitirmiş ve kapalı tutulmuştur. İnşasının 100. yılı olan 1974 senesine kadar atıl bir durumda kalmıştır.
Neden gitmeliyim? Günümüzde restore edilmiş olan bu muhteşem Viktorya tarzındaki bina, restore edilmiştir ve San Pedro’nun en tanınmış simge yapılarından biridir. Los Angeles tarihi yerler listenize dahil etmeniz gereken fenerin etrafı çok geniş ve oldukça hareketli bir sahil parkıyla çevrelenmiştir. Park piknik yapmak ve keyifli vakit geçirmek için de çok ideal bir ziyaret noktasıdır.
Burası neresi? Pasadena bölgesinde bulunan el sanatı eserin birçoğunu tasarlamaktan mimar Charles ve Henry Green sorumlu olsa da babaları Thomas Green’i es geçmemek gerekiyor. Çocuklarının eğitimlerini aldıktan sonra bu topraklara dönmesini isteyen kendisi olmuştur. Gamble House da 1908 senesinde Greene&Green mimarlık ofisi tarafından 1908 senesinde tasarlanmıştır.
Gamble House Protector and Gamble şirketinin varisi David ve eşi Mary Gamble için kışlık bir konut olarak tasarlanmıştır. Sahip olduğu değerler neticesinde bina, 1977 senesinde Ulusal Tarihi Dönüm Noktası olarak kabul edilmiştir.
Neden gitmeliyim? Gamble House, 20. yüzyıldaki Craftsman mimari tarzının en güzel örneklerinden biridir ve önemli bir tarihi eser olarak kabul edilmektedir.
Burası neresi? Petrol zengini milyarder J. Paul Getty, sanata hayli düşkündü ve bu binada 1974 senesinde Klasik ve Rönesans dönemine ait sanat eserlerinden oluşan koleksiyonunu sergilemeye başladı. İlk zamanlar eleştirmenler ve sanat uzmanları tarafından eleştirilere maruz kalan koleksiyon ve Getty villası, zamanla sevilen bir cazibe merkezi haline gelmiştir.
1997 senesinde binadaki eserler Gettey Center’a taşınmış ve villa, Getty’nin Akdeniz antik eserleri koleksiyonu için bir müzeye dönüştürülmek üzere kapatılmıştır. 2006 yılında mimarlar George Silvetti ve Rodolfo Machado tarafından bir kısmı restore edilmiş ve yeniden ziyarete açılmıştır.
Şu anda müzede MÖ 6500 ile MS 500 yılları arasına ait yaklaşık 1.200 eser sergilenmektedir. Bu eserler tanrılar, tanrıçalar ve Truva Savaşı gibi temalar altında düzenlenmiştir. Bazı eserler gerçekten zaman kaybı olsa da bazı sergiler gerçekten görmeye değer bir nitelik taşımaktadır. Örneğin üst katta, 217 numaralı odada bulunan bir Kıbrıslı doğurganlık tanrısının ürkütücü kireçtaşından bir heykeli gerçekten ilgi çekicidir.
Neden gitmeliyim? Getty Villa, ilk zamanlar eleştiri oklarının hedefi olsa da günümüzde sahip olduğu bazı eserler nedeniyle müze gezmeyi seven gezginler için Los Angeles gezilecek yerler listesine dahil edilmesi gereken önemli noktalar arasında bulunuyor.
Burası neresi? Verdugo Dağları’nın eteklerine konumlandırılmış olan Brand Kütüphanesi ve Sanat Merkezi, Glendale’nin en ilgi gören binalarından biridir. Binanın tasarımı Chicago’da 1893 senesinde gerçekleştirilmiş olan Kolomb Fuarı’ndaki Doğu Hint Pavyonu isimli tasarımdan ilham almıştır ve Glendale’nin gelişimine büyük katkı sunmuştur.
Binanın yapımı Leslie Coombs Brand tarafından kayınbiraderini görevlendirmesi neticesinde gerçekleştirilmiştir. Bina, 1904 senesinde tamamlanmıştır ve 5.000 metrekarelik bir alana sahiptir. Bulunduğu konum nedeniyle İspanyolcada “geniş manzaraya bakan yüksek yer” anlamına gelen El Miradero olarak adlandırılmıştır.
1925’te Brand’ın ölümünün ardından bina Glendale’ye miras bırakıldı. Binanın miras bırakılma şartı olarak ise bir kütüphane ve park olarak kullanılması istendi. 1945 senesinde Bayan Brand’ın vefatının ardından, belediye 1956’da konağı Brand Kütüphanesi’ne dönüştürdü.
Zaman içinde binanın özüne uygun olmayan çeşitli değişiklikler yapıldı. Muhteşem avizelerin yerine floresan lambalar, tavanların sıvayla kaplanması, pencerelerin kapatılarak raf yapılması gibi değişiklikler hiç de hoş olmadı. Temmuz 2012’de başlayan restorasyon çalışmaları neticesinde bina, özüne dönmeyi başardı.
Neden gitmeliyim? Geniş araziler içinde bulunan yapı, mimari açıdan sade ama büyüleyici bir güzelliğe sahiptir. Halka açık olan park ise uzanmak, ızgara yapmak, futbol oynamak ve yürüyüş yapmak için mükemmel bir destinasyon olma özelliğine sahip. Muhteşem bir Japon bahçesi ise insanı büyüleyen bir güzelliği barındırıyor.
Kaçırmayın! Gün batımında Glendale Dağları eteğinde bulunan bir garip Brand Aile Mezarlığı’nı da ziyaret edebilirsiniz. Burada Leslie C. Brand’ın kendi adına inşa ettirmiş olduğu piramidin tepesindeki mezarlığını göreceksiniz.
Burası neresi? Burası, Santa Monica Eyalet Plajı içinde bulunan bir sahil evidir ve William Randolph Hearst tarafından Marion Davies için inşa edilmiş bir plaj tesisidir. 110 odaya sahip orijinal bina 1947’de Marrion Davies tarafından Joseph Drown’a satmıştır. Otelci olan yeni sahibi, binayı 1956 senesinde yıktırmıştır.
1920’lerde ve 30’larda Davies’in neşeli ruhu, mimar Julia Morgan tarafından tasarlanmış olan bir havuzun bulunduğu mülkte sayısız plaj ve kostüm partilerini yönetmiştir. Konak günümüzde yıkılmış olsa da o günlerden geriye kalan misafirhane ve havuz hala ilgi çekicidir.
Neden gitmeliyim? Günümüzde işletmenin sahibi Patron Wallis Annenberg, insanların bu sahil evine gelmesine olanak tanıyor. Ziyaretçiler bir kez daha güzel havuzda yüzebilmekte, çocuklar yeni kurulan su parklarında ve sahildeki oyun alanlarında oynayabilmektedir. Şüphesiz Marrion da insanların burada keyifle vakit geçirdiklerini gördükçe memnun olacaktır.
Burası neresi? Los Angeles’te Doğu Hollywood bölgesinde yer alan Hollyhock House, Amerika’nın en önemli mimarlarından biri olarak kabul edilen Frank Lloyd Wright tarafından 1919 ile 1921 yılları arasında tamamlanmıştır. Yapı o döneme göre yenilikçi planı ve cesur estetiği ile yankı uyandırmıştır. Petrol varisi Barnshdall’ın talebi üzerine inşa edilen ev, “yarı ev yarı bahçe” talebi üzerine merkezi bir avlu etrafında şekillenmiştir.
Şehir için önemli bir mimari eser olan Hollyhock House, 1963 senesinde Tarihi-Kültürel Anıt olarak tescillenmiştir. 2019 senesine geldiğimizde ise yapı UNESCO Dünya Mirası Alanı olarak kabul edilmiştir. Yapının inşasında farklı bir mimari tarz arayan mimar, güney Meksika’da MS 7. yüzyılda inşa edilmiş olan Maya şehir devleti Palenque’deki tapınaklarının şekillerini örnek almıştır ve eğimli üst duvarları ve sütunlu sıralarıyla dikkat çekmektedir.
Park ve bina, günümüzde Barnshdall Sanat Parkı Vakfı’nın bir parçasıdır ve burada sanat dersleri, çalışma stüdyoları, bir galeri ve bir tiyatro için kullanılmaktadır.
Neden gitmeliyim? Los Angeles’in önemli mimari eserlerinden olan yapı ve çevresindeki 11 dönümlük arazi, 1927 senesinde Barnshdall tarafından Los Angeles şehrine bağışlanmış ve hala açık bir park olarak değerlendirilmeye başlamıştır. Siz de bu fırsatı değerlendirebilir ve şehirdeki en özel evlerden birini ve bahçesini gezebilirsiniz.
Burası neresi? 1959-1962 yılları arasında inşa edilmiş olan Dodger Stadyumu, ülkedeki 20. yüzyıla ait modern mimarinin en önemli örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir ve söylentiye göre tasarımının Disneyland’daki Tomorrowland’dan ilham alındığı söylenmektedir.
50 yılı aşkın bir süredir beyzbol aşıklarını buluşturan stad, Los Angeles Dodger takımının mabedi olarak kabul edilmektedir. Stadyum güneyde LA şehir merkezine ve kuzeyde San Gabriel Dağları’na bakan pitoresk bir ortama sahiptir. Stadyum sportif faaliyetlerin yanı sıra muhteşem konserlere ve performanslara ev sahipliği yapan şehrin en önemli eğlence merkezlerinden biri olarak görev yapmaktadır.
Neden gitmeliyim? Beyzbol taraftarları için Los Angeles’ta yapılacaklar listesinde Dodger Stadyumu’nu görmek muhtemelen önemli maddelerden biri olacaktır çünkü burası beyzbol ligindeki üçüncü en eski stadyum olma özelliğine sahiptir.
Burası neresi? La Iglesia Nuestra Senora la Reina de los Angeles isimli kilise, ilk olarak 1814 yılında kurulmuş ancak tam olarak tamamlanmadan bir sel nedeniyle yok olmuştur. İnşaatın tamamlanmasının ardından kilise 8 Aralık 1822’de açılmıştır ve bu tarih, kilisenin Los Angeles’in en eski kilisesi olmasını sağlamıştır.
Yapı, uzun yıllar boyunca “La Placita” ve “Plaza Kilisesi” olarak anılmıştır ve Los Angeles’taki tek Roma Katolik kilisesi olarak hizmet etmiştir. 1860 yılında uzun süren bir yağmur döneminde şapelin İspanyol tarzında inşa edilmiş kerpiç cephesi zarar görmüştür ve daha modern bir şekilde düzenlenmiştir. 1868 senesinde kilise yeniden düzenlendi ve daha geleneksel campanario veya çan duvarı yerine küçük bir kubbe eklendi.
Neden gitmeliyim? Los Angeles kiliseleri içinde en eski kilisenin burası olması nedeniyle, Old Plaza Church Los Angeles’a gelenler için mutlaka görülmesi gereken tarihi yerler arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? Yapısı nedeniyle burası “Cam Kilisesi” olarak da bilinmektedir. Şapel, Mimar Frank Lloyd’un oğlu tarafından 1949 ile 1951 yılları arasında tasarlanmıştır. Şapel, 18 fit yüksekliğe ve 27 fit genişliğe sahiptir. Ağaçlı peyzaj yapısı, şapelin öne çıkan detayları arasında bulunmaktadır.
Şapelin günümüzdeki son hali ise 2001 yılında mimarın torunu tarafından ortaya çıkarılmıştır. Son tasarımda zayıf toprak yapısından dolayı tavan kısmında hafif bir malzeme olan cam kullanılmış ve camlar en ideal açı olarak da 60 derecelik bir açıyla yerleştirilmiştir. Günümüzde şapel düğün gibi önemli günler için de değerlendirilmektedir.
Neden gitmeliyim? Farklı bir mimari yapıya sahip olması ve etkileyici peyzaj çalışması ise önemli bir tarihi eser olan Wayfarers Chapel, vaktiniz olursa görmenizi tavsiye edebileceğimiz ibadethanelerden biridir.
Burası neresi? Ayasofya Rum Ortodoks Katedrali, 1952 senesinde inşa edilmiştir. Katedral “Tanrı’nın Kutsal Bilgeliği”ni temsil etmektedir ve İstanbul’daki Ayasofya Camii‘nden esinlenilerek inşa edilmiştir. Tabi bununla birlikte benzersiz yönleri de bulunmaktadır.
Mimar, Hristiyan inancıyla bağlantılı temel gelenekleri korumuş, hem Helenistik hem de Bizans mimarisinin esintilerini yansıtan önemli bir ibadethanenin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Özellikle katedralin dış kısmı incelendiğinde Bizans mimari geleneğinin izlerini görmek mümkün olmaktadır. Katedralin iç kısmı incelendiğinde klasik bir Ortodoks kilisesi gibi Narteks, Nef ve Kutsal Alan olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır.
Katedralin ana girişinde, kuzey ve güney çıkışları incelendiğinde kabartma olarak yerleştirilmiş tek dekoratif eser bulunmaktadır. Eserde Hristiyanlığın önemli sembollerinden olan yaprak ve üzüm teması işlenmiştir. Kabartmanın üst kısmında ise çok renkli camdan gül desenli büyük bir pencere görülebilmektedir. Zeminde antika mermer kullanılmıştır ve duvarlar ise yerden tavana kadar mermerdir.
Neden gitmeliyim? Mimari açıdan oldukça etkileyici olan Ayasofya Ortodoks Katedrali, Los Angeles’ta görülebilecek en etkileyici kiliselerden biri olması nedeniyle Los Angeles gezisi planlayanların listesinde olması gereken yerlerdendir.
Burası neresi? Wat Thai of Los Angeles, Los Angeles’teki en büyük ve dikkat çekici Budist tapınağıdır. Yapı, Şehir merkezinin 15 mil kuzeyinde, Sun Valley’de bulunuyor ve Tayland‘daki geleneksel Budist tapınaklarını taklit etmektedir. Burası, sadece bir ibadethane olarak değil, aynı zamanda kültürel bir yapı olarak da hizmet veriyor.
1970 senesinde Taylandlı bir Budist rahibin Los Angeles’a gelmesiyle tapınağın tohumları serpiştirilmiş oldu. Bu rahibe daha sonra iki keşiş daha dahil oldu. 22 Aralık 1971 senesinde geçici tapınak inşa edilmiştir. 1972 senesinde ise Cantara Caddesi’ndeki mevcut yerine taşınmıştır.
Neden gitmeliyim? Tapınak Buddha’nın öğretisini, Budist inançlarını ve nasıl uygulandığını ve Tay kültürünü tanıtmak ve öğrenmek amacıyla görülebilecek yerlerden biridir. Los Angeles’taki nadir tapınaklardan biri olması nedeniyle Wat Thai of Los Angeles’i listenize dahil etmenizi öneriyoruz.
Burası neresi? Burası eskiden Rancho Santa Anita isimli bir tarım merkezinin bir parçasıydı. Elias Jackson Baldwin ya da nam-ı diğer “Lucky”, 1875’te burayı satın almıştır. Bölge, 1947 senesinde Kaliforniya eyaleti ve Los Angeles County tarafından ortaklaşa satın alınmıştır ve 111 dönümlük arazi üzerinde kurulmuştur.
127 dönümlük eşsiz bir tarihi açık hava müzesi özelliği taşıyan bu muhteşem arboretum ve botanik bahçesi Los Angeles’a gelen ziyaretçiler tarafından genellikle gözden kaçırılmaktadır. Nadir ve nesli tükenmek züere olan türler başta olmak üzere dünyanın her yerinden getirilmiş binlerce bitki türü burada görülebilmektedir. Bahçede bulunan bitkiler coğrafi bölgelere göre düzenlenmiştir.
Arboretum aynı zamanda bir hayvan barınağı olarak da önemli bir görev üstlenmektedir. Ziyaretçiler bitki türlerinin yanı sıra, ünlü tavus kuşu başta olmak üzere yerleşik ve göçmen kuş türlerini, su canlılarını ve ayrıca çok sayıda küçük sürüngen ve memeli türünü görebilecekleri keyifli bir gezintiye çıkmaktadır.
Neden gitmeliyim? Kült filmlerden Jurassic Park’ın bazı sahneleri de burada çekilmiştir ve bahçece tarih öncesinden günümüze kadar çok köklü geçmişe sahip binlerce çeşitli bitki, coğrafi bölgelere göre görülebilmektedir. Alan içinde bahçelerin yanı sıra Baldwin Gölü, Santa Anita Deposu, perili olduğuna inanılan Kraliçe Anne’nin Kulübesi gibi önemli ziyaret noktaları da bulunmaktadır.
Arboretumun bulunduğu nokta aynı zamanda Los Angeles’in tarihi hakkında önemli evrelerini temsil eden açık hava tarihi simge yapılarına ev sahipliği yaptığından tarihi açıdan da çok önemli bir değere sahiptir.
Burası neresi? Adeta bir masaldan fırlamış gibi duran Lummis Evi ve Bahçeleri, Charles Fletcher Lummis’in rüyasıydı. Tam bir Rönesans adamı olan Lummis bir yazar, aktivist, editör, fotoğrafçı ve Güneybatı Müzesi’nin kurucusudur. Ev, yaklaşık 1898 yılından 1910 yılına kadar 12 yıllık bir süre içinde elle inşa edilmiştir. Yapının hem dışı hem içi muhteşem bir işçilikle donatılmıştır.
Yapı, çevresinde bulunan kızılağaç ve çınar bahçelerinden dolayı El Alisal olarak da adlandırılmaktadır ve Lummis’in Güneybatı Amerika’nın tarihine ve kültürüne olan tutkusunun ve Güney Kaliforniya’daki sanat ve el sanatları estetiğinin başlangıcının bir yansıması olarak kabul edilmektedir.
Neden gitmeliyim? El Alisal, Los Angeles’taki çok önemli tarihi ve kültürel anıtlardan biridir. Los Angeles’taki tarihi eserler arasında önemli bir yere sahip olan yapı ve bahçeler, Kaliforniya tarihi için önemli bir dönüm noktasıdır ve Ulusal Tarihi Yerler Listesi’ne de dahil edilmiştir. Los Angeles’in en büyük hazinelerinden biri olmasına karşın bu önemli yapı ne yazık ki hak ettiği değeri görmemiştir.
Burası neresi? Wilshire Bulvarı’nın kuzey kısmında yer alan mezarlığı ilk defin işlemi 1889 senesinin Mayıs ayında gerçekleştirilmiştir. 114 dönümlük bir alanda bulunan mezarlığa yaklaşık 100.000 kişi defnedilmiştir. Bir savaş gazisinin defniyle ortaya çıkan mezarlıktaki yatanların hepsi gazi ve gazi ailelerinden oluşmaktadır.
Mezarlığın yaklaşık yarısı dik mermer mezarlardan oluşurken, diğer bir kısmı ise yatay bir şekilde konumlanmış mezar taşlarından oluşmaktadır. Mezarlığın kuzey kısmındaki eski bölümünde, 19. yüzyıldan kalma bazı orijinal mezar taşları hala korunmaktadır.
1938’de inşa edilmiş olan şapel de mezarlığın önemli kısımları arasında yer almaktadır ve 2002 senesinde merhum aktör Bob Hope ismiyle anılmaya başlamıştır.
Neden gitmeliyim? Ulusal Mezarlık, Los Angeles’te görülmesi gereken önemli tarihi yerler arasında yer alıyor ve şehrin önemli askeri anıt noktalarından biridir.
Burası neresi? 1899 senesinde kurulan mezarlık, Los Angeles’in tam merkezinde bulunan dünyanın en çok ziyaret edilen cenaze evlerinin başında gelmektedir. Mezarlıkta gömülü ünlüler arasında Marrion Davies, Chris Cornell, Yma Sumac, Ken Miles gibi eğlence dünyasından çok değerli isimler bulunmaktadır. Bu mezarlığı gömülmenin bedeli 300.000 $’ı bulmaktadır.
Neden gitmeliyim? Günümüzde hala aktif bir mezarlık olarak kullanılmaya devam etse de ziyaretçiler buraya gelerek birçok ünlü kişinin mezarını görme fırsatını yakalayabilir. Mezarlık dönümlerce açık yeşil alana sahip olduğundan burası aynı zamanda huzur verici bir yürüyüş yeri olarak da değerlendirilmektedir. Ziyaretçiler için popüler etkinlikler arasında gün batımında çimlere uzanmak ve Hollywood film gösterimlerine katılmak sayılabilir.
Kaçırmayın! Burada gerçekleştirilen heyecan verici etkinliklerden bir diğeri ise her yılın kasım ayında düzenlenen Die de Los Muertos isimli festivaldir. Eğer ziyaretinizi kasım ayına denk getirebilirseniz bu sıra dışı festivali tecrübe edebilirsiniz.
Burası neresi? Battleship Iowa, II. Dünya Savaşı öncesinde ABD Donanması Savaş Gemisi filosuna ev sahipliği yapan ve denizcilik tarihi açısından çok önemli bir bölge olan LA Waterfront’ta bulunmaktadır ve Batı Kıyısı’nın halka açık tek Savaş Gemisi olma özelliğini taşımaktadır.
70 yıl boyunca ABD’nin üç Başkanı (Franklin D. Roosevelt, Ronald Reagan ve George HW Bush) için hizmet vermesi nedeniyle “Başkanların Savaş Gemisi” olarak anılan gemide daha pek çok önemli isim ağırlanmıştır.
Heyecan verici ahşap güvertelerinde yürüyerek, top ve füze güvertelerini inceleyebilir, köprü, yemek alanları ve dünyaca ünlü kaptan kulübesi gibi alanları görebilirsiniz. Bir başkan için savaş gemisine yerleştirilmiş tek küvet de göreceğiniz ilginç şeylerden biri olacaktır. 2017 yılında uçuş güvertesine eklenen Kore Savaşı döneminden kalma bir Piasecki HUP-2 Retriever Helikopteri ziyaretçiler tarafından görülebilmektedir.
Neden gitmeliyim? Amerikan Savaş tarihi hakkında detaylı bir gezintiye çıkmak için bu önemli savaş gemisine zaman ayırmanız gerekiyor.
Burası neresi? Renk bloklardan oluşan camdan dış çerçeve ve sade kare şekliyle Eames Evi, güçlü bir çekiciliğe sahiptir. Ev, Case Study House No. 8 olarak da bilinmektedir. Charles ve Ray Eames, 1949 senesinde bu mimari dönüm noktasını tasarlayarak inşa ettiler ve ölüm tarihleri olan 1978 ve 1988 yıllarına kadar bu evde yaşamışlardır.
Çift, evlerini arkadaşlarından ve ailelerinden gelen hediyelerle doldurmuştur. Evin manzarası oldukça etkileyicidir ve ev içindeki koleksiyon da hayli ilgi çekicidir. Ev, Ray’in 1988’deki ölümü sırasında olduğu gibi bırakılmıştır. Bu da eve hala canlıymış etkisi katmaktadır ve o günden bu yana ev içinde çok az şey değişmiştir. Ev içinde kitaplar, kumaşlar, prizmalar, deniz kabukları, taşlar, hasır sepetler ve daha pek çok etkileyici parça görülebilmektedir.
Neden gitmeliyim? Radikal bir kararla inşa edilen ve iki kişiye yaşamlarının sonuna kadar ev sahipliği yapan Eames Evi, mimari açıdan ve içinde sergilenen nesneler nedeniyle görülmeye değer tarihi eser niteliğindeki müzelerden biridir.
Burası neresi? Getty Villa gibi Huntington Kütüphanesi de sanat tutkusu ağır basan tanınmış bir iş adamı tarafından kurulmuştur. Güney Kaliforniya çevresindeki demiryolu şirketleri, kamu hizmetleri ve emlak sektörüyle ilgilenen Henry E. Huntington, 207 dönümlük muhteşem botanik bahçeleri içinde etkileyici bir İngiliz sanat koleksiyonu ve hem Gutenberg İncili hem de Chaucer’in The Canterbury Tales’inin bilinen eski baskısına ev sahipliği yapan bir kütüphane oluşturmuştur.
Neden gitmeliyim? Botanik bahçelerine hayran kalacağınız kesin. Aynı zamanda çok önemli eserlerin bulunduğu kütüphane ve muhteşem bir sanat koleksiyonu da sizi bekliyor.
Burası neresi? 1800’lü yılların başından sonlarına kadar inşa edilmiş sekiz tarihi yapı, temellerinden taşınarak bu canlı tarih müzesine taşınmıştır. Bu yapılar arasında Century City’den bir tren istasyonu ve Pasadena’dan bir kilise de bulunmaktadır. Yıkılmak üzere olan bu binaların bir kısmı restore edilerek hayata döndürüldü.
Neden gitmeliyim? Bu canlı tarih müzesi, ziyaretçilerin Viktorya Dönemi boyunca Güney Kaliforniya yaşamını deneyimlemelerine olanak tanımaktadır. Dönem kıyafeti giymiş kostümlü ve eğitimli bir rehber eşliğinde gerçekleştirilen turlar gerçekten çok etkileyici ve eğitici olmaktadır.
Burası neresi? Malibu’nun ilk sahil evi olan Adamson House, Malibu Lagünü Eyalet Plajı içindeki kültürel ve tarihi açıdan en önemli yapıların başında gelmektedir. Evin bulunduğu park, geçmişte Malibu’nun ilk ailesinin tek kızı olan Rhoda Rindge Malibu’nun özel alanıydı.
1923’de Adamson ve eşi Merrit,, annesi May tarafından Malibu çömlekçilerinden elde edilen çok nadir çinilerle süslenmiş kulübelerini yapmaya başladılar. Evde bu çinilerin yanı sıra el oyması tik ağacından kapılar, el boyaması duvar resimleri, kalıp tavanlar, el yapımı telkari demir işleri ve kurşun çerçeveli şişe cam pencereleri içermektedir.
Günümüzde bu 100 yıllık ev ziyaret açıktır ve gezilebilmektedir. Gerçekleştirilen turlarda evle birlikte eve ait bahçe de görülebilmektedir. Aynı zamanda sahile bakan havuzu hayranlık uyandırmaktadır ve işin trajik yanı, 1949 senesinde Meritt bu havuz evinde intihar etmiştir.
Adamson House’un yanında bulunan Malibu Lagünü Müzesi de ziyaretiniz sırasında görmeniz gereken noktalar arasında bulunuyor. Müze, Malibu’nun renkli tarihi ve kültürünü gösteren önemli tarihi eserler, nadir fotoğraflar ve belgelerden oluşan bir koleksiyona ev sahipliği yapmaktadır.
Neden gitmeliyim? Sahip olduğu tarihi ve doğal güzellikler sayesinde burası Los Angeles’a yakın önemli tarihi yerler arasında bulunuyor. Tarihi sahil kulübesini görmek ve tur sonrası mayolarınızı giyip günün geri kalanında yüzerek ve güneşlenerek geçirmek için bu tarihi ve doğal güzelliği mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Kaçırmayın! Malibu’nun tam kalbinde bulunan bu plaj, tarihi özelliğinin yanı sıra pitoresk lagünü, çarpıcı kumsalı ve muhteşem güneşi ile suyun tadını çıkarmak için eşsiz bir noktadır.
Burası neresi? Chinatown’daki Central Plaza 1938’de kurulması, Los Angeles’taki Çin-Amerikan topluluğu için yeni bir başlangıcın sinyallerini vermiştir. Union Station’ın inşası nedeniyle, meydan mevcut Çin Mahallesi’nin dışında kurulmuş ve bu durum yeni bir Chinatown’un temellerinin atılmasına neden olmuştur.
Chinatown, Los Angeles’in en popüler turistik merkezlerinden biridir. En iyi restoranlardan sanat galerine kadar birçok önemli ziyaret noktası bu bölgede yer almaktadır. Burası yılın her günü çok canlıdır ve bir ticaret, turizm, kültür ve yeme içme cenneti olarak görev yapmaktadır. Tabi nüfus başına düşen suç miktarı incelendiğinde burasının aynı zamanda şehrin en tehlikeli bölgelerinden biri olarak kabul edildiğini de bilmeniz gerekiyor.
Neden gitmeliyim? Çin tarihini ve kültürünü yakından tanımak isteyenler için Çin Mahallesi, Los Angeles’ta mutlaka görülmesi gereken tarihi yerler arasında bulunmaktadır. Burası Los Angeles gezisi esnasında dinlenmek için tercih edilebilecek harika bir yerdir. Burada lezzetli Çin yemeklerinin tadına bakabilir, yaşlı Çinlilerle masa oyunları oynayabilir ya da insanların Bruce Lee’nin heykeli önünde fotoğraf çekmesini izleyebilirsiniz.
Burası neresi? Dünyaca ünlü bir yer olan Hollywood Şöhret Kaldırımı, Hollywood Bulvarı ve Vine Caddesi’nin iki yanında yer almaktadır. Los Angeles’in en ilgi gören yerlerinden biri olan bu ünlüler kaldırımının 1960 senesinden bu yana reklamı yapılmaktadır. Kaldırımı yaklaşık olarak her yıl 10 milyon kişinin ziyaret ettiği düşünülmektedir.
15 blok boyunca uzanan kaldırımda 2.600’ün üzerinde yıldız yer alıyor. Kaldırıma gün geçtikçe yeni yıldızlar katıldığı için yıldız sayısı devamlı artıyor ve bu da turistlerin büyük ilgisini çekiyor. Yıldızlardaki isimlerin %47’si sinema filmleri kategorisinden, %24’ü televizyon kategorisinden, %17’si müzik, %10 radyo ve %2’den az bir kısmı da canlı performans kategorisinden sanatçılara ayrılmış durumdadır.
Neden gitmeliyim? Her yıl düzenlenen “yıldız törenleri” etkinliği ile bulvara 24 yeni isim eklenmektedir. Karışık oturma düzeniyle planlanan törenler ziyaretçilere Los Angeles’in popüler kültürüne dair önemli bir olaya tanıklık etme olanağı sunmaktadır. Bu törenlere dahil olmasanız bile çok önemli sanatçıların isimlerinin yazılı olduğu yıldızları inceleyebilirsiniz.
Burası neresi? Eylül 1781 tarihinden bu yana, Los Angeles’in bir bölümü olarak varlığını sürdüren El Pueblo de Los Angeles, her yıl 2 milyondan fazla ziyaretçiyi kendisine çeken adeta yaşayan bir müzedir.
Bölgede bulunan Olvera Caddesi, Los Angeles’in en popüler turistik yerlerinden biridir. Avila Adobe, şehrin kurulmasından bu yana bulunan en eski ev olarak kabul edilmektedir. Amerikan Tropikal Tercümanlık Merkezi, Los Angeles İtalyan Amerikan Müzesi, Sepulveda Evi, Los Angeles Plaza Parkı, La Placita Kilisesi, La Plaza de Cultura ve Artes, Pico Evi, Eski Plaza İtfaiyesi, Çin Amerikan Müzesi bölgede görülmesi gereken başlıca önemli noktalardır.
Neden gitmeliyim? El Pueblo, Los Angeles’in çok eski yerleşim yerlerinden biridir ve burada görülmesi gereken çok önemli mimari yapılar, müzeler ve tarihi noktalar bulunmaktadır. Burası aynı zamanda eğlenmek ve keyifli vakit geçirmek için de oldukça ideal bir konumdur.
Nasıl temin edilir? Kartınızı online olarak buradan kolay bir şekilde satın alabilirsiniz. Ardından Sightseeing Pass mobil uygulamasını indirerek kartınızı kullanmaya başlayabilirsiniz. Dilerseniz e-postanıza gelen kart bilgilerinin çıktısını alarak fiziksel bir kart olarak da kullanabilirsiniz.
Ne kadar süre geçerlidir? Kartınızı satın aldıktan sonra 24 ay içinde kullanmanız gerekmektedir. İlk kullanımdan sonra aktive olan kart ise 60 gün boyunca kullanılabilmektedir.
Ücreti nedir? Ücretlendirme detayları şu şekildedir:
Avantajları nelerdir? Kartın avantajlarını kısaca şu şekilde sıralayabiliriz:
Nasıl temin edilir? Go City resmi web sitesini ziyaret ederek sizin için uygun olan kart seçeneğini tercih edebilir ve kolay bir şekilde satın alabilirsiniz.
Ne kadar süre geçerlidir? Her şey dahil geçiş seçeneğinde 1, 2, 3, 5 veya 7 günlük geçerlilik süresi bulunuyor. Explorer Pass seçeneğinde ise 2, 3, 4, 5 veya 7 seçenekli bir gezi planı oluşturabilirsiniz ve bu seçenekleri değerlendirmek için 60 günlük süreniz olacak.
Ücreti nedir? Ücretlendirme bilgileri şu şekilde:
Her şey dahil geçiş;
Explorer pass seçeneği;
Avantajları nelerdir? Kartı satın alarak elde edeceğiniz avantajlar için Go Los Angeles Pass sayfasını inceleyebilirsiniz.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…