Biz de Longyearbyen gezilecek yerler yazımızda kent içindeki turistik mekanları anlattık. Longyearbyen, nüfusu binin üzerinde olan dünyanın en kuzeyindeki yerleşim birimidir. Son sayımlara göre yerlilerin sayısı 2.100 civarında. Adanın turizm faaliyetleri yaz ve kış fark etmeksizin sürüyor. Bunun en önemli nedeni, izin almadan kar araçları sürülebilen arazilere sahip olmasıdır. Şehrin hemen dışında havalimanı olması da ulaşımı epey kolaylaştırıyor.
Listenin ilk sırasında;
1979’da kurulan Svalbard Müzesi, Longyearbyen’in en eski bölümünde bulunuyor. Bugün sessiz ve sakin olan bölgede müze dışında bilim merkezi de göreceksiniz. Muhteşem sergiler ve bilgi havuzu için iki yer de ziyaret edilmelidir.
Müzenin koleksiyonunu fotoğraflar, arşivlenmiş belgeler, kitaplar, çeşitli nesneler ve video gösterimleri oluşturuyor. Toplamda 1700’den fazla materyale sahip. Svalbard’ın detaylı öyküsünü ve kutup araştırmalarındaki önemini bu müzeden öğrenebilirsiniz. Edineceğiniz bilgiler sadece tarih, doğa, ekoloji ve jeoloji ile sınırlı değil. Svalbard’da 400 yıl önce görülen ilk insan yerleşimlerinden yola çıkarak bu bölgenin serüvenine de yakından bakmış oluyorsunuz.
Stefoni Poli ve Ingunn Loyning tarafından ortaklaşa kurulan çarpıcı Spitsbergen Uçak Müzesi, modern Svalbard’daki havacılığın uzun tarihçesini belgeledi. Bu müze, çoğunlukla Svalbard çevresindeki orjinal eserleri, gazeteleri, belgeleri kullanarak kutupların keşif hikâyesini anlatıyor. Özellikle 20. yüzyılın başlarında kuzey kutbuna ulaşmak için birçok girişimde bulunulmuş.
Bir köpek kızağı tur şirketi, Svalbard’ın karlı örtüsünü fırsata çevirerek turistik bir aktivite kazandırmış. Köpeklerin çektiği kızağa binerek Longyearbyen’deki bazı yerleri dolaşabilirsiniz.
1921 yılına dayanan bir geçmişe sahip olan Svalbard Kilisesi, dünyanın en kuzeydeki kilisesidir. Aynı zamanda bölgedeki tek kilise olma özelliğine de sahip.
1921’in temmuz ayında kilisenin inşasına başlandı ve 24 Ağustos 1921’de kutsandı. İkinci Dünya Savaşı zamanında tahrip edildi ve yeni binanın inşası 1957’de başladı. Günümüzde 1957 inşasını görüyoruz.
Bu küçük müze en zengin koleksiyona sahip olmasa da Svalbard’ın ilk gezginlerinin kayıtlarını tutmasıyla önem taşıyor. Son yıllarda Norveç ve Rusya arasında gerginliğe de neden olmuştur. Müzenin Ruslar tarafından yaptırıldığı söyleniyor fakat işletmesini Norveç üstlendiği için bazen ortam geriliyor.
Eskiden kömür yatağı iken çok hareketli bir yerdi. 1998’de son madenlerin çıkarılmasıyla faaliyetler durduruldu ve Piramit kasabası terk edildi. 2007’den bu yana kasabanın turistik cazibe merkezi olması için bazı girişimler oldu. Küçük müzeler, oteller, anıtlar, modern binalar inşa ediliyor. Nüfusu hâlâ düşük olsa da ilerde buralar değerlenecektir.
Av hayatı günümüz insanın ilgisini çeken konulardan biri. Çağlar boyu avcılık ve toplayıcılık yapan insanoğlu arkasında elbette izler bırakmış. Bunlardan bazılarını Svalbard geziniz sırasında görebilirsiniz. Avcılık ekipmanlarını, resimlerini yakından tanıma fırsatını değerlendirmek isterseniz Spitsbergen’i öneriyoruz.
Manzara, yaban hayatı ve kutup maceralarının yanı sıra, sanat ve el sanatları için de mükemmel bir yerdir. Norveçli sanatçıların başyapıtlarını sergilemek için Galleri Svalbard elini taşın altına koyuyor. The Tveter ve Svalbard Collection olmak üzere iki koleksiyonu var.
Svalbard koleksiyonu antik kitaplar ve haritalar gibi 1500’lü yıllara dayanan materyallerden oluşur. İncelemeniz sırasında Svalbard’ın yüzyıllar boyu önemli bir madencilik kenti olduğunu anlayacaksınız. Sergide yer alan nesneler tarihsel değeri dışında harika sanat eserleridir.
Svalbard’daki heyecanlı maceraların ardından, günün yorgunluğunu Karlsberger’de atabilirsiniz. Canlı müzik, cafe, akşam yemeği gibi hizmetleri var. Ambiyans ve dekor açısından iyi zaman geçireceğinizi söyleyebiliriz. Danimarkalı bir iş adamının kurduğu işletmede egzotik tatlarda viskiler bulabiliyorsunuz.
1951 yılına dayanan bir geçmişe sahip olan Huset, Svalbard’da popüler bir kafe, restoran, şarap mahzeni ve konferans mekanıdır. Binanın dış tarafı sizi aldatabilir, ancak gerçekte zengin, sıcak ve samimi bir ortamdır.
Huset’in şarap mahzenine ayrıca değinmek faydalı olacaktır. Yaklaşık 20 bin şişe bulunan mahzende Norveç’in en iyi şarapları yer alıyor. Tadımlık şaraplar alarak güzel deneyim yaşayabilirsiniz.
Norveç’e gelip de tekne gezisi yapmamak olmaz. Kuzey denizinde unutulmayacak bir macera yaşamak isterseniz Polar Charter şirketinin turlarını tercih edebilirsiniz. Yetenekli denizcilerle güvende olacağınız söyleniyor.
*Longyearbyen gezilecek yerleri ile turistlere farklı deneyimler yaşatıyor. Tarih, kültür, ekoloji alanında bilgiler donanıp keyifli bir tatil geçirmek isterseniz Norveç dolaylarını aklınızda bulundurun. Kararınızı Longyearbyen’den yana kullanırsanız en ucuz uçak bileti için sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Tecrübelerinizi bizimle ve diğer okurlarımızla paylaşmak isterseniz aşağıdaki yorum kısmına yazmayı unutmayın.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…