Kurtuluş mücadelesinin en şiddetli savaşlarının yaşandığı, her Türk gencinin mutlaka görüp ders çıkarması gereken Çanakkale’nin tarihi yerleri hakkında bilgi verdiğimiz kapsamlı listemizle karşınızdayız;
Çanakkale tarihi hakkında; Çanakkale’nin tarihi 5.000 yıl öncesine kadar yani MÖ 3000’li yıllara kadar uzanmaktadır. Şehir o dönemlerde Hellespontos ve Dardanel isimleriyle anılmıştır. Şehrin günümüzdeki adı ise Anadolu Yakası’nda inşa edilmiş olan Çanak Kalesi’nden gelmektedir. Bu kale aynı zamanda Sultaniye Kalesi olara da adlandırılmaktadır. Akdeniz ve Karadeniz’i bağlayan noktalardan biri olması nedeniyle Çanakkale tarih boyunca medeniyetlerin radarında olmuş ve bu nedenle birçok uygarlık bu bölgede köklü bir tarihin oluşmasını sağlamıştır.
Yerli halktan sonra bölgede uzun süre Troyların ardından ise Akalar ve Katalonyalılar da bölgede yaşamlarını sürdürmüştür. Bölgedeki güçlü Türk hakimiyeti 11. yüzyılın sonlarında Anadolu Selçukluları ile gerçekleşmiştir. 1354 senesinde Süleyman Paşa tarafından Gelibolu Kalesi’nin fethi ise Çanakkale’deki Osmanlı hakimiyetinin başlaması anlamına gelmektedir.
Düşmanların bu stratejik noktayı ele geçirmek istemesi 1. Dünya Savaşı sırasında yaşanan en kanlı çarpışmaların bu bölgede olmasına neden olmuştur. İnsanüstü çabalarla savaşan Türk halkı sayesinde bölge, 18 Mart 1918 tarihinde kurtarılmış ve düşmanlar bozguna uğratılmıştır.
Çanakkale’nin en ünlüleri; Şüphesiz Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı içinde bulunan ziyaret noktaları Çanakkale’nin en ünlü tarihi yerleri arasında bulunmaktadır. Bu nedenle bu milli parka geniş bir zaman dilimi ayırmanızı ve bu anlamlı noktaları en ince ayrıntısına kadar incelemenizi öneriyoruz.
Çanakkale gezi tavsiyesi; Çanakkale’ye geldiğinizde meşhur peynir helvasını mutlaka tatmanız gerekiyor. Şarapla aranız varsa Suvla Şarap Fabrikası‘nı ziyaret edip şarap tadımı yapmayı ihmal etmeyin. Dalış yapın. Assos’ta denize girin.
Çanakkale bölgesi, sıradan bir gezi noktası olmadığı için bu bölgeyi ziyaretiniz esnasında Çanakkale’nin tarihi hakkında bilgi sahibi olmanız, yapacağınız ziyaretin çok daha anlamlı olmasını sağlayacaktır. Bu nedenle hem Çanakkale tarihi yerler yazımızdan hem de diğer kaynaklardan bilgi edinerek gezi planı yapmanızı tavsiye ediyoruz. Aynı zamanda yetki belgesi olarak rehberler eşliğinde gezinizi gerçekleştirmeniz de bu anlamda size çok yardımcı olacaktır.
Müzekart; Truva Antik Kenti, Assos Antik Kenti gibi şehrin görülmesi gereken önemli noktalarına girişte geçerli olan Müzekart’ı satın alarak gezinizi daha ekonomik bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz.
Burası neresi? Aynalı Çarşı, 1889 yılında II. Abdülhamid’in padişahlığı sırasında şehrin önde gelen ailelerinden Eliyau tarafından inşa ettirilmiştir. Önceden çarşının içinde atlar için koşum takımı yapan ve süs eşyası satan dükkanlar yer alırmış. Çarşı kitabesinden caminin II. Abdülhamid’in tahta çıkışının 14. yıldönümü anısına yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Aynalı Çarşı isminin çatıdaki pencerelerden giren ışığı dağıtmak için girişte ve duvar boyunca yerleştirilmiş aynalardan geldiğini düşünülmektedir.
Çarşı da adını, ayna adındaki at gözlükleri satan dükkanların fazla olması nedeniyle buradan almış. Ayrıca çarşıyla ilgili kayıtlar incelendiğinde Aynalı Çarşı’nın İstanbul‘daki Mısır Çarşısı’nın minyatürü olduğu anlaşılıyor. Çarşı içinde 14 adet oda bulunmaktadır. Aynalı Çarşı 1915 senesinde gerçekleşen Çanakkale Savaşı esnasında düşman kuvvetleri tarafından büyük oranda bombalanmış ancak 1921 senesinde restore edilerek günümüze kadar ulaşmayı başarabilmiştir. Çarşının bakımı Çanakkale Belediyesi tarafından gerçekleştirilmektedir ve en son 2004 senesinde restore edilmiştir.
Neden gitmeliyim? Çarşı şehre has hediyelik eşyalar satan çok sayıda dükkanıyla günümüzde hediyelik eşyalar satılan küçük bir alışveriş merkezi haline gelmiştir ve bu özelliği ile Çanakkale’de en turistik yerler arasında bulunmaktadır. Çarşıyı değerli kılan bir diğer önemli nokta ise “Çanakkale içinde Aynalı Çarşı, anne ben gidiyorum düşmana karşı” diye devam eden ve bir okul öğrencisi tarafından yazılan, daha sonra türkü olarak günümüze kadar ulaşan dizelerde söz edilmesidir. Kemal Paşa Mahallesi’ne bağlı Çarşı Caddesi üzerinde yer alan Aynalı Çarşı, merkezi bir konumda olduğu için buraya yürüyerek ulaşım sağlanabiliyor.
Burası neresi? Seramik konusunda ülkemizin önemli şehirlerinden biri olan Çanakkale’deki geleneksel seramik sanatını daha yakından tanıtmak amacıyla 2006 senesinde çalışmalara başlanmıştır. Müze, 20. yüzyılın başlarında inşa edilmiş olan Er Hamamı içinde, 2013 senesinde hizmet vermeye başlamıştır.
Müze içinde öncelik geleneksel Çanakkale seramiğine verilmiş olup, arkeolojik ve çağdaş seramiğin hikayesi de müze programına dahil edilmiştir. Seramikle ilgili çok önemli çalışmalara ev sahipliği yapan Seramik Müzesi içinde 17 geçici serginin yanı sıra 2 çalıştay, 8 fuar ve 2 tasarım yarışması gerçekleştirilerek seramik üzerine insanlara çok önemli hizmetler sunulmuştur.
Neden gitmeliyim? Bir hamam içinde seramik müzesinin olması fikri burasını oldukça ilgi çekici kılmaktadır. Hamamlara ait klasik bölümlerin ise sergi salonu olarak değerlendirilmesi bir taşla iki kuş vurmaya olanak tanımaktadır. Müzede sergilenen eserler sayesinde ziyaretçilerin seramiğin tarihsel yolculuğuna tanıklık edebiliyor olması ise ziyaretçiler açısından en büyük kazanımların başında gelmektedir.
Burası neresi? Kala-i Sultaniye 1462-1463 yılları arasında, İstanbul’un himayesi için Boğaz’ın en dar noktasında inşa edilmiş ve uzun yıllar boyunca bu görevini layıkıyla yerine getirmiştir. Kale, 18 Mart 1982 senesinde, gerekli tadilat işlemlerinin ardından müze olarak ziyarete açılmıştır. Müze, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı olarak faaliyetlerini sürdürmektedir.
Müze, Nusret Mayın Gemisi, iç kale, lojman, ve bahçe olmak üzere dört kısımda kurtuluş mücadelesi esnasında toplanan çok önemli eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Özellikle 2015 senesinden sonra ziyaretçiler bütün bölümlerdeki eserleri görme fırsatını yakalamıştır. Mehmet Ali Laga’ya ait 97 adet karakalem eser, boğaz maketi, kurtuluş dönemine ait resimler ve çeşitli askeri malzeme ile kıyafetler müze içinde bekleyen başlıca eserler arasında bulunmaktadır. Eserlerin çoğunluğu Cumhuriyetin ilk yıllarında inşa edilmiş olan üç katlı binada sergilenmektedir. Binanın kitabesine göre, bina 1927 senesinde mimar Arif Süleyman tarafından tasarlanarak hayata geçirilmiştir.
Neden gitmeliyim? Müze içindeki Nusret Mayın Gemisi ve Çanakkale Savaşı’na dair diğer pek çok detay sayesinde Çanakkale Deniz Müzesi, Çanakkale’de mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Müze içindeki ihtisas kütüphanesi ve hediyelik eşya ise ziyaretinizi daha keyifli ve doyurucu bir hale getirme olanağı tanımaktadır.
Burası neresi? Zengin bir tarihi geçmişe sahip olan Çanakkale’deki müze kurma çalışmaları Atatürk’ün isteği üzerine 1936 senesinde başlamıştır. Müzenin günümüzdeki binasında hizmete girmesi ise 1984 senesinde gerçekleşmiştir ve bölgede toplanan önemli eserler müze binası içinde sergilenmeye başlamıştır.
Müzede günümüzde 12.747 arkeolojik eserin yanı sıra 15.237 adet sikke ve 2714 etnografik eser sergilenmektedir. Müzedeki eserler Troia Salonu, Assos Salonu, Dardanos Tümülüsü Salonu içinde sergilenmektedir. Afrodit Heykelciği, Polyksena Lahdi ve Hadrian Heykeli ise müzedeki en önemli eserlerin başında gelmektedir.
Neden gitmeliyim? Tam bir tarihi hazine olan Çanakkale’de çıkarılan en önemli tarihi eserler Çanakkale Arkeoloji Müzesi içinde sergilendiği için her tarih sever ziyaretçinin mutlaka bu özel müzeyi ziyaret etmesi gerekmektedir.
Burası neresi? Bozcaada‘nın Rum Mahallesi’nde yer alan ve 1869 yılında inşa edilmiş olan Meryem Ana Kilisesi, günümüzde Ortodoks Rum cemaatinin Bozcaada’daki ibadete açık tek kilisesi olma özelliğine sahip. Kilisenin diğer adı Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi‘dir. Kilisenin cemaati yeterli düzeyde olmadığı için pazar günleri dışında açık bulmak mümkün olmamaktadır.
Kilisenin bahçesindeki etkileyici güzellikteki çan kulesi, kiliseden yaklaşık 25 sene sonra 1895 senesinde inşa edilmiştir. Çan kulesi dört katlı olarak yapılmıştır ve 23,8 metre yüksekliğe sahiptir. Kilisenin günümüzdeki hali ise 2006 senesindeki yaklaşık 1 yıl süren bir restorasyon sonucu ortaya çıkarılmıştır.
Neden gitmeliyim? Rum mahallesinin tam ortasında konumlanan kilise, adanın en dikkat çeken yapıları arasında bulunuyor. Kilisenin çan kulesi ise şehrin pek çok noktasından kolaylıkla görülebilmektedir. Her ne kadar içerisini görmek zorlu olsa da kilisenin yanına yaklaşık dış mimarisini yakından görmenizi öneriyoruz.
Burası neresi? 1998 senesinden bu yana UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Truva Antik Kenti, MÖ 3000-2500 yıllarında yerleşim yeri olarak kurulmuş, dünyanın en meşhur arkeolojik kentidir. İlk yerleşim yeri olmasıyla birçok medeniyeti bünyesinde barındırmış kentte ilk arkeolojik kazılar 1871 yılında Heinrich Schliemann tarafından yapılmış ve günümüzde ise Prof. Dr. Manfred Korfmann tarafından devam ettirilmektedir.
Kentin Türk yurdu olduğu yönünde görüşler de vardır; Sultan II. Mehmet 1462 yılında Midilli’yi kuşattığında Truva’da durup “Tanrı, yıllar sonra olsa bile bu kentin ve yaşayanların intikamını bana nasip etmiştir” demiş. Başka bir görüşe göre de Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethetmesinin ardından Truva’ya gelerek, Truvalı kahramanların anısına kurban kesmiş ve “Truvalıların öcünü aldım” demiştir. Bunların yanı sıra M. Kemal Atatürk’ün de Büyük Taarruz’da “Truva’nın intikamını aldım” dediği öne sürülüyor.
Truva Efsanesi; Truva Savaşı ile ilgili efsanelerde savaşın Sparta Kraliçesi Helena’nın kaçırılmasının ardından kocası Menelaos’un onu geri getirmek için yapıldığı anlatılmaktadır. Savaşta Truva şehrine karşı orduyu kumanda eden Agamemnon, ahşaptan bir at içine askerlerini gizlemiş ve şehrin içine bu şekilde sızmıştır. Böylece Truva şehri ele geçirilmiş ve şehir yerle bir edilerek savaş kazanılmıştır.
Şehrin kuruluşuna dair efsanede ise tanrılar başrolde bulunmaktadır. Denizler tanrısı Okeanos’un kızı Elektra, Zeus’un karısı olmuş ve Dardanos’u dünyaya getirmiştir. Dardanos’un oğlu İlus’un ise “Troya” şehrini kurmuştur.
Neden gitmeliyim? Burası, Çanakkale’nin tarihi açıdan en zengin noktaları arasında bulunuyor ve ziyaretçilerin en fazla ilgi gösterdiği noktaların başında geliyor. Ahşaptan yapılmış etkileyici at ise en dikkat çeken parçalardan. Ha bu arada, “Troy” filmi çalışanlarının çekimler sonrasında şehre hediye ettiği at heykeli de şehir merkezinde bulunuyor ve çoğu kişi gerçek heykelle onu karıştırıyor. Bunu da belirtmemizde fayda var 🙂 Bu at, 2004 senesinden bu yana şehrin belirgin noktasında sergilenmektedir.
Kaçırmayın! Truva Antik Kenti’ne geldiğinizde bölgeden çıkarılan tarihi eserlerin sergilendiği, girişteki müzeyi ziyaret etmeyi ihmal etmeyin. Eserler, müzedeki 4 büyük sergi salonunda sergilenmektedir. Aslında bölgeden çıkarılan çok daha fazla tarihi olmasına karşın ne yazık ki birçok eser yurt dışına kaçırılmış.
Burası neresi? 1982 senesinde 1. derece sit alanı ilan edilerek koruma altına alınan Assos Antik Kenti, Çanakkale antik kentleri içinde çok önemli bir yere sahiptir. Hellanikos’a göre şehri kuranlar burada yaşamış olan Methymna halkı tarafından kurulmuştur. Binadaki yapılar çoğunlukla andezit taşı kullanılarak yapılmıştır. Bu malzemenin kullanılmasının sebebi ise Troas ismi verilen sönmüş volkanik bir tepenin üzerinde kurulmasıdır. Bu taşın cesetleri çok hızlı çürütmesi nedeniyle “insan yiyen” olarak adlandırılmıştır ve bu özelliği ile birçok bölgeye gönderilmiştir.
Aristo’nun 3 yıl boyunca yaşadığı şehir, “Devlet” kitabında bahsetmiş olduğu ütopyayı gerçekleştirmek istediği yerdir. 1881 senesinde Amerika Arkeoloji Enstitüsü tarafından başlatılan kazılarda elde edilen öncelikle mezar kalıntısı olmak üzere pek çok eser günümüzde Çanakkale Arkeoloji Müzesi içinde sergilenmektedir. Mezarlık dışında surlar, Athena Tapınağı, Amfitiyatro, pazar yeri gibi önemli noktalara dair çeşitli kalıntılar da bulunmuştur.
Neden gitmeliyim? Bölgede çıkarılan tarihi eserler arasında Athena Tapınağı burasını en cazip kılan detaylar arasında bulunuyor ve Assos tarihi yerler listesinin ilk sırasında yer almaktadır. Bu ve daha birçok sebep ise Assos’un UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunmasını sağlamıştır. Bölgenin Ege Denizi’nden 235 metre yüksekliğe sahip muhteşem manzarası ise buraya ayrı bir değer katmaktadır.
Kaçırmayın! Eğer muhteşem manzaranın tadını çıkarmak istiyorsanız ziyaretinizi kesinlikle gün batımına denk getirmenizi öneriyoruz.
Efsanesi! Assos Kralı Hermias, ünlü felsefeci ve sınıf arkadaşı olan Aristo’yu kentine davet eder. Aristo bu daveti kabul eder ve Assos’u ziyarete gelir. Hermias’ın kız kardeşi Pythias ise güzeller güzeli bir kadındır ve Aristo, kendisine aşık olur. Bunu duyan Hermias, Aristo’nun kentinde felsefe okulu kurarak ders vermesi şartıyla, onun kız kardeşiyle evlenmesine izin verir. Böylece Aristo Assos’ta 3 yıl boyunca felsefe dersleri verir.
Burası neresi? Çanakkale merkezin Çınarlı Köyü sınırları içinde 1959’da bulunan Dardanos Tümülüsü, antik çağda bölgeye ismini veren Kral Dardanos’un şehri olan Dardanos antik kentinin kurucularının aile mezarı olmasıyla önemli bir yere sahip. Antik bölge, çimento fabrikasının inşası esnasında tesadüf eseri bulunmuştur.
Tümülüs, 2017 senesinde alınan kararla 1. derece sit alanı olarak belirlenmiştir. Mezar odası içinde bulunan altın takılar, taş ve pişmiş toprak kaplar, pişmiş toprak heykeller ve yazıtlı bronz kapların bulunduğu 300’den fazla arkeolojik obje Çanakkale Arkeoloji Müzesi içinde teşhir ediliyor.
Dardanos, Troad bölgesinin en önemli arkeolojik alanı olarak kabul edilmektedir. Bölgedeki yerleşimin MÖ 7. yüzyılda başladığı ve tümülüsün MÖ 6. yüzyılda Skamandrios isimli zengin bir vatandaş tarafından yaptırıldığı tahmin edilmektedir. Tümülüs’ün MÖ 1. yüzyıla kadar mezarlık olarak kullanıldığı tahmin edilmektedir.
Neden gitmeliyim? Mezarın girişi sağlam ızgaralarla korunuyor olsa da içerisini rahat bir şekilde görebilirsiniz. Henüz tam anlamıyla değeri anlaşılamamış olsa da Dardanos Tümülüsü, Çanakkale’de görülmesi gereken en önemli tarihi yerler arasında bulunmaktadır.
Burası neresi? Çanakkale’nin sembollerinden olan Çanakkale Şehitler Abidesi, Gelibolu Yarımadası’nda Çanakkale Boğazı’nın ucunda yer alan Morto Koyu önündeki Hisarlık Tepe’sinin üzerinde bulunuyor. İsmail Utkular, Doğan Erginbaş ile Feridun Kip tarafından tasarlanan abidenin temeli 19 Nisan 1954’de atılmış ve şehitlik 21 Ağustos 1960 tarihinde ziyarete açılmıştır. Abidenin açılışı, Anafartalar Zaferi’nin 45. yıldönümüne denk getirilmiştir.
41,7 metre yüksekliğinde olan abide, dört ayak ve bir kubbeden oluşuyor. Tavan kısmına mozaikten Türk bayrağının işlendiği şehitliğin şeref holünde M. Akif Ersoy’un “Çanakkale Şehitlerine” şiirinden bir dörtlüğün yazılı olduğu lahit taşı yer alıyor. 4 ayağında 8 rölyefin bulunduğu abidenin denize bakan 4 rölyefi deniz savaşlarını, karaya bakan 4 rölyefi de kara savaşlarını anlatıyor.
Neden gitmeliyim? Çanakkale Şehitleri Abidesi, kurtuluş mücadelesini en iyi hissedebileceğiniz ve bu ülke uğruna ne kadar büyük fedakarlıklar yapıldığını anlayabileceğiniz en özel duraklardan biri olarak siz ziyaretçilerini bekliyor. Abidenin yapımı ile ilgili birçok defa maddi gerekçelerle sorun yaşanmış olması ise büyük mücadelenin ardından Türk halkının ne kadar büyük maddi sıkıntılarla da mücadele ettiğini bizlere göstermektedir.
Burası neresi? “Dur Yolcu” şiirinin iki mısrası ile iki figürden oluşan anıt, Değirmen Burnu Tabyası’nın ardındaki tepenin yamacında bulunuyor. 1960’da Asteğmen Seyran Çebi tarafından yaptırılan anıt, Çanakkale Boğazı’ndan geçen bütün gemilerin görebileceği bir konumda olmasının yanı sıra şehrin tarafından da görülebilecek bir konumda. Geceleri aydınlatılan anıt hem tarihi önemiyle hem de ihtişamıyla ziyaretçilerini etkisi altına alan bu anıt, Çanakkale’nin de simgeleri arasında yer alıyor.
Burası neresi? Eceabat ilçesindeki Conk Bayırı üzerinde yer alan Yeni Zelanda Anıtı, Mimar S. Hurts Seager tarafından tasarlanmış ve 1925 yılında inşa edilmiştir. 4 Yeni Zelanda Anıtı’ndan biri olan anıtın duvarının üzerinde 865 askerin adı bulunuyor. Ayrıca her yıl 25 Nisan’da anıtın önünde anma törenleri yapılmaktadır. Anıt, Conkbayırı’nda savaşıp hayatını kaybeden 4,223 Avustralyalı ile 709 Yeni Zelandalı askerin anısına dikilmiştir.
25 Nisan 1915 tarihinde Anzakların çıkarma yaptığı bölge, Türkler ve Anzaklar arasında gidip gelmiş ve en sonunda 6 Ağustos 1915 tarihinde bölge Anzaklar tarafından ele geçirilmiştir.
Neden gitmeliyim? Yeni Zelanda Anıtı, Türk milletinin hoşgörüsünü görmek için ziyaret edilebilecek en güzel yerler arasında bulunuyor. Anıtta, savaş sırasında hayatlarını kaybeden askerler anısına her yıl 25 Nisan tarihinde anma törenleri düzenlenmektedir.
Burası neresi? Gelibolu Yarımadası’nın güneye bakan uç kısmında yer alan Seddülbahir Eski Cami, şehrin Eceabat ilçesine 33 kilometre uzaklıkta bulunuyor. 1656-1659 yılları arasında Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa’nın Seddülbahir Kalesi’ni inşa ettirmesinin ardından kaleyi yapan ustaların ve kale dizdarlarının eş ve çocuklarını da buraya getirmeleriyle Seddülbahir Köyü kurulmuştur.
Eski Cami’nin de bu tarihler arasında yapıldığı tahmin ediliyor. Siz de Seddülbahir Köyü’nde yer alan Eski Cami’yi ziyaret ederek, hem tarihi hem kültürel bir tura çıkabilirsiniz.
Burası neresi? Mimarisiyle dikkat çeken Saat Kulesi, II. Abdülhamit döneminde yaptırılmış şehrin en önemli yapılarından ve sembollerindendir. Kule 5 kattan ve dört bölümden oluşuyor. Kulenin yüksekliği ise 20 metredir. İlk bölümünde balkon, en üst katında ise kadranlı saati yer alıyor. Ayrıca kulede kemerli bir çeşme de var. Saat Kulesi iskelenin yanında, barlar sokağı ve Çimenlik Kalesi’ne giden yol üzerinde bulunuyor.
Kulenin 1897 senesinde Çanakkale Valisi Cemal Paşa tarafından yaptırıldığı kitabesinde yazmaktadır. Kulenin yapımına ise İtalyan konsolosu Emile Vitalis’in maddi açıdan büyük katkılarının olduğu belirtilmektedir. Kulenin, geçmişte Çanakkale’nin su deposu olarak kullanıldığı bilinmektedir. Kulenin yapımında bölgede yaygın olarak kullanılan Ayvalık taşı kullanılmıştır.
Neden gitmeliyim? Tarihi Saat Kulesi, şehrin sembol yapılarından biri olması nedeniyle en popüler buluşma noktalarının başında gelmektedir. Kulenin çevresinde şekillenen yaşam ise oldukça keyifli ve canlıdır. Bu da insanların kule etrafında eğlenceli zamanlar geçirmesine olanak tanımaktadır.
Burası neresi? Gelibolu’daki en büyük hamam olan ve 1391 yılında inşa edilen Saruca Paşa Hamamı, adını kurucusu olan Saruca Paşa’dan alır. Yapı, II. Murat dönemine aittir. Yapımında kesme taş ve tuğla kullanılan hamam; soğuk, sıcak ve halvet bölümü olmak üzere 3 bölümden oluşuyor.
Hamamın içerisindeki mermer çizme, bu hamamın bir asker tarafından yaptırıldığına işaret eder. Ancak mermer çizme günümüzde hamamda değil Gelibolu Tanıtım Merkezi’nde teşhir edilmekte. Ayrıca Gelibolu’nun Alaaddin Mahallesi’nde yer alan hamam kolay bir ulaşıma da sahip olmasıyla tatiliniz esnasında ziyaret etmeniz gereken noktalar arasında.
Burası neresi? 1973 senesinde kurulan bu milli park, her Türk’ün mutlaka ziyaret etmesi ve geçmişi hatırlaması gereken noktaların başında gelmektedir. Parkın kapladığı alan 33 bin hektarın üzerindedir. Milli park 1 ilçeyi ve 8 köyü kapsamaktadır.
Gelibolu Yarımadası içinde görülmesi gereken pek çok önemli nokta bulunuyor ve bu yerleri bir güne sığdırmak biraz zor. Bunun için bir günde bitirmeyi düşünüyorsanız çok erken saatlerde ziyarete başlamanızı öneriyoruz. Şimdi anıtsal parkın en önemli duraklarına kısa kısa değinelim isterseniz;
Burası neresi? İstanbul Kuşatması’nda Bizanslılara giden yardımların engellenmesi adına Fatih Sultan Mehmet Han’ın emriyle, Boğaz’ın en dar noktasına 1452 senesinde inşa edilmiştir. Osmanlı dönemi boyunca önemli bir stratejik nokta olan Kilitbahir, Kanuni döneminde de 1541 senesinde yenilenerek kullanılmaya devam edilmiştir. Kale, 1980 senesinde koruma altına alınmış Çanakkale’nin en önemli tarihi yerleri arasında bulunmaktadır.
Düzgün moloz taşlarla örülmüş olan yapının sur duvarlarının bölgedeki diğer kalelere göre daha ince olduğu görülmektedir. Üç yapraklı yonca şeklinde bir mimariye sahiptir. İç kale yedi kattan oluşmaktadır ve kale içinde zindanlara rastlanmaktadır. Söylenene göre sağ taraftan bakıldığında “Allah” lafzının görüldüğü rivayet edilmektedir. Yapı, aynı zamanda “Kale-i Sultaniye” ismiyle de anılmaktadır. 1870 senesinde Sultan Abdülaziz tarafından restore edilen yapı, daha sonra II. Abdülhamid tarafından yenilenmiştir. En son 2011 senesinde restore edilmiş olan yapı, 2015 senesinden bu yana ziyaret edilebilmektedir.
Neden gitmeliyim? Kilitbahir Kalesi, günümüze kadar ulaşabilen önemli kalelerden biri ve gerek Çanakkale Savaşları esnasında üstlendiği kilit roller gerekse de muhteşem yonca mimarisi dikkat çeken ve görülmesi gereken önemli noktalar arasında bulunmaktadır.
Kaçırmayın! Kuleye destek amaçlı eklenmiş olan Namazgah, Mecidiye ve Sarıkule tabyaları da mutlaka görülmesi gereken noktalardandır. “Dur Yolcu” anıtının da görünüyor olması, bu güzel anıtı arkanıza alıp çok etkileyici hatıra fotoğrafları çekmenize olanak tanımaktadır.
Burası neresi? Çanakkale tur rotaları arasında ilgi gören noktalar arasında Sultan Abdülaziz döneminde yaptırılmış olan Namazgah Tabyaları da yer alıyor. Korunaklı yapısı ile namaz esnasında güvenlik sağlaması nedeniyle cuma namazlarının bu tabyalarda kılındığı biliniyor ve ismi de buradan geliyor.
Neden gitmeliyim? 2005 senesinde restore edilen tabyalar, 2006 senesinde ziyarete açılmıştır. Tabya içinde bulunan Savaş Malzemeleri Müzesi ise Çanakkale Savaşı’nın ardından bölgede savaştan kalan malzemeleri görmek için ziyaret edilecek önemli yerlerden biri.
Burası neresi? Çanakkale Savaşı’nın efsane isimlerinden olan Seyit Onbaşı anısına dikilen anıt, Rumeli Mecidiye Tabyası içinde yer almaktadır. Anıt, Hüseyin Anka Özkan isimli heykeltıraş tarafından yapılmıştır. Seyit Onbaşı Anıtı yolun deniz tarafında bulunmaktadır. Yolun diğer tarafında da kahraman Mehmetçikler anısına yapılmış olan bir anıt daha bulunmaktadır. Heykel, zamanla yıpranmasından dolayı 2006 senesinde restore edilmiştir.
Koca Seyit, 1889 senesinde Edremit’te doğmuş, göreve 1914 senesinde Topçu Birliği’nde başlamıştır. Kurtuluş mücadelesinin simge isimlerinden olan Seyit Onbaşı, 1939 senesinde zatürre hastalığına yakalanarak hayata veda etmiştir.
Neden gitmeliyim? Seyit Onbaşı, göstermiş olduğu kahramanlık örneği ile Kurtuluş Savaşı’nın simge isimlerinden biri olmuştur ve anıtının bulunduğu alan, manevi anlamda Çanakkale’nin en önemli tarihi yerleri arasında bulunmaktadır. Bu nedenle bu önemli anıtı mutlaka ziyaret etmeli ve Çanakkale ruhunu içinizde hissetmelisiniz.
Seyit Onbaşı Efsanesi; Efsaneye göre, savaşın en şiddetli olduğu zamanlarda bütün benliğiyle savaşan askerlerden biri olan Seyit Onbaşı, topun vinci bozulunca yaklaşık 300 kg ağırlığında olan mermiyi kaldırarak topa yerleştirmiş ve düşman gemisinin vurulmasını sağlamıştır. Savaştan sonra aynı mermiyi tekrar kaldırmayı denemesine karşın bunu başaramamış olması ise, savaş esnasında askerlerin ne kadar büyük bir motivasyon ve inançla savaştığını bizlere göstermektedir.
Bunlar dışında Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı ziyaretiniz sırasında Soğanlıdere Şehitliği, Şahindere Şehitliği, Seddülbahir Yahya Çavuş Şehitliği, Çanakkale Tanıtım Merkezi, 57. Alay Şehitliği ve Conkbayırı Şehitliği gibi noktaları da mutlaka ziyaret listenize eklemeniz gerekiyor.
Hamburg Nerede? Hamburg, Avrupa’nın Almanya şehrinde bulunmaktadır. Ülkenin Berlin’den sonra ikinci büyük şehridir. Hamburg Hakkında: Almanya’nın…
İstanbul’un Anadolu yakası Karadeniz kıyısında bulunan Şile, şehir merkezine yaklaşık 80 kilometre uzaklıktadır. İstanbul’un en…
Tiran Nerede? Hangi Ülkede? Tiran, Balkanlar’da bulunan Arnavutluk’un başkenti, aynı zamanda en büyük şehridir. Arnavutluk…
Arnavutluk'un başkenti Tiran'ı ziyaret ettiğinizde, yoğun kargaşa yaşayan bir ülkenin geçmişini ve bugününü keşfedeceksiniz. Gelin…
Bir peri masalı için adeta bir fon gibi duran romantik ve ilham verici bir şehirden…
Napoli nerede? & Hangi ülkede? İtalya Yarımadası'nın batı kıyısında Roma'nın 120 mil güneydoğusunda bulunan Napoli,…
Yorumları Gör
Seyit onbaşı anıtındaki görsel yalan.
Kendisi o meymiyi sırtında taşımıştır :((
Onun dışında iyi :DD
Merhaba Orhan Bey,
Yazımıza gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz. Seyit Onbaşı ile ilgili mermi bazı anıtlarda sırtında bazı anıtlarda ise kucağında temsil edilmektedir. Çanakkale'deki anıtta da kucağında temsil edilmiştir. Böylesi bir detaya dikkat etmeniz ise tarih dünyası açısından mutluluk verici ancak bizce o kadar ağır bir mermiyi taşımış olması çok daha etkileyici bir durum :) Keyifli okumalar dileriz, bizi takipte kalın :)