Ana sayfa » Türkiye » Sayfa 46

Türkiye

Resmi adı ile Türkiye Cumhuriyeti, üç tarafı denizler ile çevrili olmakla birlikte Asya’yı, Avrupa’dan (Anadolu’yu Trakya’dan) ayırması ile dikkat çeken, coğrafi konumu itibari ile büyük önem taşıyan, hem Akdeniz hem de Ege Denizi’ne kıyısı olan bir ülke. Ayrıca Karadeniz ve Marmara Denizi ile birlikte toplamda 4 denize kıyısı ola Türkiye’nin iklim, coğrafi koşullar vb. etmenler de bölgeye göre değişiklik gösterir. Ege Bölgesi, Akdeniz Bölgesi, Karadeniz Bölgesi, İç Anadolu Bölgesi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Doğu Anadolu Bölgesi ve Marmara Bölgesi olmak üzere toplamda 7 ayrı bölgeden meydana gelen ülke, kültürel zenginlikleri, tarihi mirasları, dünyanı en eski yerleşim yerlerine ev sahipliği yapması ve el değmemiş doğal güzellikleri ile her yıl milyonlarca turistin ilgi odağında oluyor.

Başkenti Ankara ve tüm dünyada tanınmasını sağlayan, nice uygarlıkların hüküm sürdüğü İstanbul başta olmak üzere en turistik şehirleri arasında Muğla, Antalya, Gaziantep, Adana, Bursa, Trabzon, Eskişehir, İzmir, Diyarbakır ve Erzurum geliyor. Doğusunda İran, Nahçıvan (Azerbaycan), Ermenistan, kuzeybatısında Bulgaristan, güneydoğusunda Suriye ve Irak, kuzeydoğusunda ise Gürcistan ile sınırlarını paylaşan Türkiye’nin batısında Ege Denizi, güneyinde Akdeniz ve kuzeyinde de Karadeniz yer alıyor.

Resmi para birinin Türk Lirası ve resmi dilinin ise Türkçe olduğu ülkenin büyük bir çoğunluğu Müslüman (%96) olsa da kabul edilmiş resmi bir dil bulunuyor. Bunun en önemli nedeni ise Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında inanç özgürlüğü ile ilgili bir madde olması. Perslerden Traklara, İyonyalılardan, Romalılar ve Bizanslılara kadar sayısız medeniyete ev sahipliği yapmış olan Türk toprakları, 13. yüzyılın sonlarından başlamak üzere tüm Anadolu üzerinde hakimiyet kuran Osmanlı Devleti’nin çöküşünün ardından Türkiye Cumhuriyeti, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1923 senesinde kuruldu. GSYH sıralamasında dünya çapında 17. sırada olan Türk ekonomisinin büyük bir kısmını otomotiv, gemi yapımı, tarım ve turizm oluşturuyor. Bunun yanı sıra inşaat, bankacılık, tekstil, petrol arıtma, gıda, demir-çelik, makine sanayileri de önde geliyor.

Her bölgesinde hatta ilinde farklı iklim özelliklerinin görüldüğü Türkiye, yazın da kışın da ayrı güzellikler, aktivite imkanları ve tatil anlayışı vadediyor. Dünya çapında ünlenmiş kayak merkezleri ve çeşitli kış sporlarının yapılabildiği tesislerin yanı sıra Fethiye, Ölüdeniz, Datça, Bodrum, Çeşme, Antalya gibi sayısız deniz, kum, güneş tatilcisine hitap eden destinasyonlara da sahip. 2 tanesi İstanbul’da, Adana, Dalaman, Bodrum, Ankara ve İzmir’de de 1’er tane olmak üzere bütün bu uluslararası havalimanlarına Avrupa ve diğer kıtalardaki şehirlerden direkt ya da aktarmalı olarak uçuş seferleri düzenleniyor. Ama geneli itibariyle İstanbul Havalimanı ve İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı varışlı olduğu sürece uçuşunuz, buradan Türkiye’nin birçok şehrine kara yolu, deniz yolu, demir yolu ya da hava yolu ile ulaşım sağlamanız mümkün.

İstanbul Sea Life Akvaryum

Yazarı: Özkan

1- İstanbul Sea Life Akvaryum Akvaryum Hakkında Bilgiler İstanbul Sea Life Akvaryum balıkları ve su dünyasını seven ya da merak eden ziyaretçiler için İstanbul gezilecek yerler listesinde olmazsa olmaz mekanların başında geliyor. Avrupa’nın en büyüklerinden biri olan akvaryum dünya’da ise en büyük 5. akvaryum olma özelliğini taşıyor. Su altı ile ilgili gezilecek yerlerin sayısı ülkemizde … Devamını oku…

Boğazın İncisi Rumeli Hisarı Hakkında Bilgiler

Yazarı: Özkan

1- Rumeli Hisarı Hakkında Genel Bilgiler

Sarıyer ilçesi sınırları içinde bulunan Rumeli Hisarı muhteşem manzarası ve etkileyici mimarisi ile şehre gelenleri büyüleyen en önemli yapıların başında gelmektedir.

Rumeli Hisarı tarihi açıdan da büyük öneme sahiptir. İstanbul’un fethi esnasında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan hisar, yapılış amacı göz önünde bulundurulduğunda fethin başarıyla tamamlanmasında büyük rol sahibi olmuştur. Hisarın aynı zamanda yeniçerilerin cezalandırılmasında ve esir elçilerin hapsedilmesinde kullanıldığı ifade edilmektedir.

Komşusu Anadolu Hisarı’nın tam karşısına boğazın en dar noktasında konumlandırılan hisar sayesinde fetih sırasında Bizans’a kuzeyden gelecek yardımların önüne geçilmiş ve zafere ulaşmada katkı sağlanmıştır. Hisarın tamamlanması kimi kaynaklara göre 139 gün sürerken kimi kaynaklarda ise bu süre 4 ay olarak belirtilmektedir.

3 adet kuleden oluşan hisarın kulelerine sorumlu paşaların ismi verilmiştir. Bu kuleler Zağanos Paşa, Halil Paşa ve Saruca Paşa isimleri anılmıştır. Hisarda aynı zamanda çeşitli boyutlarda 13 adet burç bulunmaktadır. Hisara girişler Dağ, Dizdar, Hisarpeçe ve Sel ismi verilen 4 ana kapıdan ve Mezarlık isimli tali kapıdan sağlanmaktadır.

Yapımı esnasında yaklaşık 3 bin kişinin 24 saat çaba harcadığı hisarın projesi ise Fatih Sultan Mehmet’in bizzat kendisi tarafından çizilmiştir. Bütün bu özellikleriyle Rumeli Hisarı İstanbul’un gezilecek tarihi yerleri arasında ayrı bir öneme sahiptir. 30 dönümlük bir alanı kaplayan hisar Boğazkesen, Yenice Hisar ve Kulle-i Cedide gibi farklı isimlerle de anılmaktadır.

2- Boğazın İncisi Rumeli Hisarı

1918 ve 1953 yıllarında onarımdan geçirilen hisar günümüzde müze olarak hizmet vermekte olup İstanbul’un müzeleri arasında önemli bir konuma sahiptir. Muhteşem bir boğaz manzarası ile sizi karşılayan bahçede pek çok top, gülle gibi savaş malzemeleri sergilenmektedir. Bahçede aynı zamanda Boğaz’ın gemilere kapatılması esnasında kullanılan zincirin bir parçası olduğu söylenen bir zincir parçası da bulunmaktadır. Bunun yanı sıra çeşitli konser ve kutlamalara da ev sahipliği yapan hisar İstanbul’un kültürel alandaki önemli noktalarından biri olarak da hizmet vermektedir. İstanbul’da özellikle yaz döneminde bulunduğunuz takdirde hisarda gerçekleştirilen konserlere katılmanızı tavsiye ediyoruz 😉

Rumeli Hisarı aynı zamanda yemek yemek ve kahvaltı yapmak için de gidebileceğiniz boğaz manzaralı en güzel yerlerin başında geliyor. Burada bulunan birbirinden nezih ve kaliteli mekanlarda midenizi şenlendirirken manzaranın tadını çıkarma fırsatını yakalayabilirsiniz. Gittiğiniz mekanlarla ilgili önerilerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın 🙂

3- Rumeli Hisarı Giriş Ücreti

Hisar çarşamba günleri dışında haftanın her günü ziyaret edilebilmektedir. Müzekartı olanların ek ücret ödemediği hisarı kartı olmayanların ziyaret etmek için 10₺ ödemesi gerekmektedir.

Hisar içinde bulunan Hisarlar Müzesi 3 Ekim-14 Nisan tarihleri arasında 09:00-17:00 saatleri arasında; 15 Nisan-2 Ekim tarihleri arasında ise 09:00-19:00 saatleri arasında ziyarete açık bulunmaktadır.

4- Rumeli Hisarı Nerede? Nasıl Gidilir?

Hisar İstanbul’un merkezi ve bolca ziyaretçi alan Sarıyer ilçesinde Yahya Kemal Caddesi üzerinde yer almaktadır. Buraya ulaşım ise oldukça kolay ve zahmetsizce gerçekleştirilebilmektedir. Müzeye eğer otobüsle gelmek isterseniz Rumeli Hisarı otobüs durağı, Aşiyan otobüs durağı, Rumeli hisar üstü otobüs durağı seçeneklerinden birinde inerek kolay bir şekilde hisara ulaşabilirsiniz.

Hisarın bulunduğu noktaya otobüs dışında metro ile de gelmeniz mümkün. M6 metro hattını kullanarak Boğaziçi ve Etiler duraklarında inerek ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. Kendi aracınızla gelmek ya da hisarın konumunu tam olarak görmek isterseniz paylaştığınız haritadan faydalanabilirsiniz.

Bu arada İstanbul’a gelmişken Rumeli Hisarı ile yetinmeyi düşünmüyorsanız İstanbul gezilecek yerler listemizdeki yerleri inceleyerek şehrin altını üstüne getirebilir, yorucu ama çok eğlenceli bir tatil yapabilirsiniz 🙂 İçeriklerimizin takipçilerimiz için daha faydalı olmasını isterseniz de gezdiğiniz yerlerle ilgili yorum kısmından bizimle paylaşımda bulunabilirsiniz.

Osmanlı’nın Son Miraslarından Yıldız Sarayı

Yazarı: Özkan

1- Yıldız Sarayı

Yıldız Sarayı, Osmanlı Devleti’nin son yıllarında inşa edilmiş olan ve hem karmaşık hem de çok önemli bir döneme şahitlik etmiştir. Saray muhteşem mimarisi ve tarihi açıdan sahip olduğu önem nedeniyle İstanbul’un gezilecek tarihi yerleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır.

Osmanlı Devleti’nin yönetim noktalarından biri olarak değerlendirilmiş olan saray ilk olarak III. Selim tarafından annesi Mihrişah Sultan için yaptırılmıştır. Saray II. Abdülhamid’e ev sahipliği yapması nedeniyle de Osmanlı tarihinde önemli bir yere sahip olmuştur. İhtişamı ile dikkatleri üzerine çeken saray sonraları gerçekleştirilen eklemelerle günümüzdeki son halini almıştır.

2- Yıldız Sarayı’nın Bölümleri

Yıldız Parkı’nın hemen yanında konumlanmış bu saray geçmişimize dair büyük izler taşımaktadır. Türk Osmanlı saray mimarisinin son kalesi olarak inşa edilmiş Yıldız Sarayı içinde ziyaretçilerin görmesi gereken çok önemli bölümler bulunmaktadır;

Büyük ve Küçük Mabeyn Köşkü

Mabeyn Köşkleri sarayın özellikle devlet işlerinin görüşülmesi ve devlet adamların istirahat edebilmesi için tasarlandığı yerler arasında bulunuyor. Büyük ve Küçük Mabeyn Köşkü Osmanlı mimarisine dair son dönemlere yetişebilmiş önemli yapılardan biri olarak kabul edilmektedir.

Şale Köşkü

1870 yılında inşasına başlanan köşk 3 dönemde tamamlanmıştır. Köşkün adı ise Fransızca’da “dağ evi” anlamına gelen “chalet” kelimesinden gelmektedir. Köşk saray içinde önemli misafirlerin ağırlanabilmesi adına bir misafirhane görevi görmekteydi.

Müzeler

Sarayı ziyaret edenler için müzeler gezinin önemli bir bölümünü kaplamaktadır. Bu müzelerden Yıldız Sarayı Müzesi en çok ilgi gören yerlerin başında geliyor. Müze içinde II. Abdülhamid döneminden kalma çeşitli Osmanlı eşyaları sergilenmektedir. Burada bulunan özellikle mobilyalar hayli ili çekicidir. Bunun yanında bulunan Şehir Müzesi içinde ise çeşitli porselenler ve tahta oyuncaklar sergilenmektedir. Yıldız Sarayı Tiyatrosu ve Opera Evi ile Porselen İmalathanesi de sarayın görülmesi gereken önemli müzeleri arasında yer almaktadır. İmalathane bir dönem sarayın porselen ihtiyacını karşılamak için üretim yapmış ve günümüzde aynı zamanda müze olarak ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

Yıldız Camii

Osmanlı mimarisinin etkileyici özellikleri ile inşa edilmiş olan Yıldız Camii ziyaretçilerin ilgisini çeken önemli yerler arasında bulunuyor.

Marangozhane

Hasbahçe’nin en önemli noktalarından olan Marangozhane, II. Abdülhamid’in ilgi alanlarından olan ahşapla ilgilendiği ve çeşitli ürünler yaptığı bir atölye olarak değerlendirilmiştir. Burada Sultan’ın yaptığı çeşitli eşyalar ve kullandığı malzemeler sergilenmektedir.

3- Yıldız Sarayı Giriş Ücreti

Yıldız Sarayı, ziyarete açık olduğu dönemde 10₺ karşılığında ziyaret edilebilmekteydi. Müzekartı olanlar ise ek bir ücret ödemeden bu özel yapıyı ziyaret etme şansına sahip olabilmektedir.

4- Yıldız Sarayı Ziyaret Saatleri

Öncelikle sarayın gerçekleştirilen tadilatlar nedeniyle ziyarete geçici olarak kapalı tutulduğunu belirtmemiz lazım. Normal şartlarda ise saray 15 Nisan – 2 Ekim tarihleri arasında yaz saati uygulamasıyla 09:00-19:00 saatleri arasında; 3 Ekim-14 Nisan tarihleri arasında ise kış saati uygulamasıyla 09:00-17:00 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir.

5- Yıldız Sarayı Nerede? Nasıl Gidilir?

Beşiktaş’ta bulunan saray kolay ulaşılabilir konumu sayesinde zorlanmadan bulabileceğiniz bir yerde bulunuyor. Buraya dilerseniz vapur seferleri ile Beşiktaş İskelesi’ne gelerek kısa bir yürüyüşün ardından ulaşabilirsiniz.

Eğer metrobüs veya otobüs seferleri ile bu etkileyici sarayı ziyaret etmeyi planlıyorsanız YTÜ durağında inmeniz ve kısa bir yürüyüş yapmanız gerekmektedir. Detaylı yol tarifi almak isterseniz aşağıdaki haritadan sarayın yerini inceleyebilirsiniz.

Umarız en kısa sürede Osmanlı dönemin en etkileyici yapılarından olan Yıldız Sarayı yeniden ziyarete açılır ve herkes bu muhteşem sarayı yakından görme şansını yakalar 🙂 Gezinizin ardından gözlemlerinizi ve düşüncelerinizi bizimle paylaşmak isterseniz yorum kısmına yazabilirsiniz.

Osmanlı’dan Anadolu’ya Miras: İstanbul Arkeoloji Müzeleri

Yazarı: Özkan

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Türkiye’nin müze olarak anlam kazanan ilk kurumu olarak dikkat çekmektedir.

1- Müze Hakkında Genel Bilgiler

İçinde binlerce önemli tarihi eserin sergilendiği İstanbul Arkeoloji Müzeleri , ziyaretçilerine unutulmaz bir müze deneyimi yaşatmaktadır. Müze dünya üzerinde de en iyi 10 müze arasında yer almaktadır.

Topkapı Sarayı ile Gülhane Parkı arasında kalan İstanbul Arkeoloji Müzeleri, İstanbul’un en önemli müzeleri arasında bulunmakta ve ülkemizin mutlaka görülmesi gereken en değerli müze oluşumlarının başında gelmektedir. Depoda bulunan eserlerle birlikte Anadolu ve dünya medeniyetlerine ait bünyesinde 1 milyondan fazla eser bulunan müze ziyaretçilerini kendini hayran bırakma konusunda oldukça başarılı.

Osmanlı döneminde Fatih Sultan Mehmet döneminde müzecilikle ilgili çeşitli atılımlar yapılmış olsa da esas müzecilik anlayışı imparatorluğun son dönemlerinde kendini göstermiştir. Aya İrini Kilisesi içindeki eserler için Müze-i Humayun ismiyle 1869 yılında kurulan kuruluş daha sonra günümüzdeki ismini almıştır. Müzenin yöneticilik görevine ise dönemin sanat alanında önde gelen isimlerinden olan Osman Hamdi Bey’e verilmiştir.

2- İstanbul Arkeoloji Müzeleri ‘nin Bölümleri

Huzur veren bir bahçeye de sahip olan İstanbul Arkeoloji Müzeleri Arkeoloji Müzesi, Çinili Köşk ve Eski Şark Eserleri Müzesi olmak üzere üç ana müzeden oluşmaktadır.

Arkeoloji Müzesi

Neo-Klasik tarzda inşa edilen Arkeoloji Müzesi, kompleksin ana binası olarak hizmet vermektedir. Yapıya 1903 ve 1907 yıllarında yapılan eklemelerle bina bugünkü halini almıştır. Günümüzde bu bina içinde İskender Lahdi, Ağlayan Kadınlar Lahdi, Likya Lahdi, Tabnit Lahdi başta olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerinden getirilmiş olan çok önemli eserleri görmek mümkün olabilmektedir.

Çinili Köşk

Bina 1472 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Topkapı Sarayı içinde yaptırılmıştır. İstanbul’da Selçuklu mimarisi etkisiyle yapılmış tek yapı olma özelliğine sahip Çinili Köşk, müze kompleksi içindeki en eski yapı olması yönünden oldukça önemlidir. İstanbul Arkeoloji Müzeleri ‘nin temeli de bu binada sergilenen İslami ve arkeolojik eserlerle atılmıştır. Müze içinde günümüzde Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden toplanmış olan çok önemli çini eserler sergilenmektedir.

Eski Şark Eserleri Müzesi

Müzenin bulunduğu bina daha önce Güzel Sanatlar Akademisi olarak değerlendirilmekteydi. Hatta yapı Osmanlı döneminde Güzel Sanatlarla ilgili ilk eğitim birimi olma özelliğini de taşımaktaydı. 1917 yılında burada bulunan Akademi Cağaloğlu’na taşındıktan sonra burası Eski Şark Eserleri Müzesi olarak kullanılmaya başlanmıştır. Müze içinde Yakın Doğu’ya ait eserler sergilenmektedir.

2- İstanbul Arkeoloji Müzeleri Giriş Ücreti

İstanbul Arkeoloji Müzeleri giriş ücreti olarak 20₺ ödemeniz gerekmektedir. Biletinizi 09:00-16:00 saatleri arasında gişelerden temin edebilirsiniz. Müzekartınız varsa müzeyi ücretsiz bir şekilde ziyaret etme hakkınız bulunuyor. Müzekart ve diğer ücre

3- İstanbul Arkeoloji Müzeleri Ziyaret Günleri ve Saatleri

Müzeyi ziyaret etmek isterseniz pek çok müzede uygulanan ziyaret günleri gibi burayı da pazartesi günleri dışında her gün ziyaret edebilirsiniz.

İstanbul Arkeoloji Müzeleri 30 Ekim – 15 Nisan tarihleri arasında 09:00-16:45 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir. Müzeye son giriş ise 16:00’da gerçekleştirilebilmektedir. Müzeyi yaz döneminde ziyaret etmek isterseniz 15 Nisan – 30 Ekim tarihleri arasında 09:00-18:45 tarihleri arasında ziyaret edebilirsiniz. Bu tarihler arasında son giriş ise 18:00’a kadar yapılabilmektedir.

4- İstanbul Arkeoloji Müzeleri Ulaşım Bilgileri

İstanbul Arkeoloji Müzeleri içerisinde araçlar için park yeri bulunmuyor. Bu nedenle özel aracınız yerine müzeye gelmek için toplu taşıma araçlarını kullanmak sizin için daha avantajlı olacaktır. Aksi halde aracınız için otopark aramak zorunda kalabilirsiniz.

İstanbul Arkeoloji Müzeleri Gülhane Parkı’na çok yakın bir konumda bulunuyor. Müzeye gelmek için en çok tercih edilen seçeneklerin başında T1 tramvay hattı geliyor. Bu tramvay hattını kullanarak “Gülhane” durağında indiğiniz takdirde kolay bir şekilde müzeye ulaşabilirsiniz. Anadolu Yakası’ndan müzeye gelmek isteyenler Eminönü’ne gelen vapur hatlarını kullanarak Eminönü’nden kısa bir yürüyüşle müzeye ulaşabilir. Bunun yanı sıra Marmaray hattını kullanarak Sirkeci İstasyonu Çağaloğlu ve Hocapaşa çıkışlarını değerlendirebilir ya da İstanbul’un pek çok noktasından Eminönü’ne gelen halk otobüsleri ile de Eminönü’ne gelebilirsiniz. Detaylı yol tarifi için aşağıda paylaştığımız haritayı inceleyebilirsiniz.

Boğazın İncisi Dolmabahçe Sarayı

Yazarı: Özkan

1- Dolmabahçe Sarayı Hakkında Genel Bilgiler Saray, Sultan Abdülmecid tarafından 1843-1856 yılları arasında 250 bin metrekare gibi dev bir alanda yaptırılmıştır. Her ne kadar batı saray mimarisinden önemli oranda etkilenmiş olsa Osmanlı dönemi saray yaşamı konusunda ziyaretçilerine çok özel bir deneyim yaşatan Dolmabahçe Sarayı, İstanbul’un gezilecek tarihi yerleri arasında önemli bir yere sahiptir. Saray, Osmanlı’nın çöküş … Devamını oku…

6 Maddede Büyüleyici Sultanahmet Camii

Yazarı: Özkan

# 6 Maddede Sultanahmet Camii 1. Sultanahmet Camii’nin tarihçesi Sultanahmet Camii, Osmanlı döneminde 17. yüzyılın başında I. Ahmed’in isteği üzerine yapılmış olan önemli dini yapılardan biridir. Mimar Sinan’ın yetiştirdiği ve dönemin en önemli mimarlarından biri olan Arnavut asıllı mimar Sedefkar Mehmed Ağa tarafından adeta bir nakış gibi özenle işlenen caminin yapımı 7,5 yıl sürmüştür. Camii’nin temel … Devamını oku…

Karataş’ta Görülmesi Gereken Muhteşem 6 Yer

Yazarı: Özkan

1- Adana Karataş Gezi Rehberi Adanalıların özellikle yaz aylarında akın ettiği ve denizinde serinlediği Karataş antik kentleri, denizi, ormanı ve daha birçok güzelliği ile şehir dışından da pek çok ziyaretçinin tercih ettiği sayfiye yerlerinin başında geliyor. Karataş’ta Gezilmesi Gereken Yerler Özellikle yazlıkçılar tarafından tercih edilen Karataş yaz aylarında en hareketli dönemlerini geçiriyor. Hazırladığımız Karataş’ta gezilmesi gereken … Devamını oku…

Sultanahmet’te Gezilmesi Gereken En Önemli 15 Yer

Yazarı: Özkan

Sultanahmet’te Gezilmesi Gereken En Önemli 15 Yer Cazibesini hiçbir zaman yitirmeyen şehirlerden biri olan İstanbul adeta yıllanmış bir şarap gibi. Sultanahmet’te Gezilmesi Gereken En Önemli 15 Yer listesine bakıldığında ziyaretçilerin en az bir gününü mutlaka ayırması gerektiği ortaya çıkıyor. Şehrin en merkezi yerlerinden biri olan Sultanahmet’te görülmesi gereken birçok tarihi yer bulunuyor. Merak edenler ve … Devamını oku…

Kurşunlu Camii ve Külliyesi

Yazarı: Özkan

16. yüzyılda Acem Ali’nin mimarbaşılığında yaptırıldığı tahmin edilen Kurşunlu Camii ve Külliyesi, Eskişehir’in tarihi ve manevi yönden en değerli ve en çok ziyaret edilen noktalarının başında geliyor.

Eskişehir’de en önemli Osmanlı eserlerinden olan külliye 1955 yılında restorasyon çalışmalarıyla günümüze aslına uygun bir şekilde gelmeyi başarmıştır.

Eskişehir gezilecek yerler listesinin ilk sıralarında olmayı hak eden külliyenin adı, içinde bulunan caminin kubbesinin kurşunla kaplı olmasından gelmektedir. Yapı Eskişehir’in merkezi noktalarından olan Odunpazarı’nda bulunmaktadır.

1- Kurşunlu Camii ve Külliyesi Bölümleri

Yapı İmaret, Aşevi, Kervansaray, Şadırvan, Cami, Sıbyan Mektebi, Medrese (Mevlevihane) ve Tabhane olmak üzere yedi bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler uzun süre amacına uygun kullanılmış, zamanla yapılan yeniliklerle günümüzde farklı amaçlar için değerlendirilmektedir.

#1 İmaret

Dört sivri kemerin desteklediği tonozlarla örtülü imaret külliyenin aktif olduğu dönemlerde ihtiyacı olanlar için yemek yapılan bir yer olarak kullanılmıştır.

#2 Aşevi

İmaretin batı giriş kısmının karşısında bulunan aşevi, imaretin mutfağı olarak kullanılmış daha sonra ise bir süre saat kulesi olarak da değerlendirilmiştir.

#3 Kervansaray

Kesme ve doğal taşların muhteşem birleşimiyle ortaya çıkan kervansaray bölümü günümüzde nikah salonu olarak hizmet vermeye devam etmektedir.

#4 Sıbyan Mektebi

Günümüzde kütüphane olarak kullanılan Sıbyan Mektebi, tek bir mekandan oluşmaktadır.

#5 Şadırvan

8 mermer sütunla desteklenmiş olan şadırvan 1960 yılında yenilenmiştir. Şadırvanın aslı 1536 yılına tarihlenmiş olup bugünkü şadırvanın eski haliyle pek alakası olmadığını söylememiz gerek.

#6 Kurşunlu Camii

Kesme taş ve mermerlerle yapılan Kurşunlu Camii, külliyenin en önemli bölümlerinin başında gelmektedir. Camii, Eskişehir’in günümüzde hala en önemli manevi duraklarından biri olarak ibadet eden Müslümanlara hizmet vermektedir.

#7 Tabhane (El Sanatları Merkezi)

Özellikle tezhip ve ebru gibi el sanatları olmak üzere çeşitli sanat dallarına ait ürünlerin bulunduğu El Sanatları Merkezi, külliyeye gelenlerin mutlaka ziyaret etmesi gereken yerleri arasında bulunuyor. Dilerseniz buradaki eserleri satın da alabilirsiniz. Eğer el sanatlarına meraklıysanız külliyeye yakın bir konumda bulunan Atlıhan El Sanatları Çarşısı’nı da Eskişehir gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz.

#8 Lületaşı Müzesi (Medrese)

Külliyenin en önemli kısımlarından olan Lületaşı Müzesi, 60’a yakın sanatçının lületaşından ortaya çıkardığı 400 civarı eserini bulunduruyor. Ziyaretçiler bu etkileyici eserleri inceleme fırsatı yakalarken müze içindeki küçük dükkanlardan lületaşından yapılmış hediyelik eşyaları da satın alabilmektedir.

#9 Sıcak Cam Üfleme Atölyesi

Külliyenin giriş kısmında bulunan bu cam atölyesinde ziyaretçiler cam ürünlerin yapılışını canlı olarak seyrederek farklı bir tecrübe edinebilmektedir. Eğer bu atölye ilginizi çekerse görmeniz gereken yerler arasında Çağdaş Cam Sanatları Müzesi’ni de dahil etmenizi öneriyoruz.

2- Kurşunlu Camii ve Külliyesi nerede? Buraya nasıl gidilir?

Kurşunlu Camii ve Külliyesi, şehrin merkezi konumlarından Odunpazarı bölgesinde yer almaktadır. Buraya şehrin çeşitli bölgelerinden hareket eden belediye otobüsleri ve minibüsleri kullanmak mümkün. Tramvayla Odunpazarı bölgesine gelmek isterseniz “Atatürk Lisesi” durağını kaçırmayın. Odunpazarı’na geldikten sonra ise külliyenin olduğu yere 10 dakikalık kısa bir yürüyüşle ulaşmanız mümkün olabilmektedir.

Tarihi kokuları içinde barındıran yerleri ziyaret etmeyi seviyorsanız Kurşunlu Camii tam da size göre.. Eğer daha önce ziyaret ettiyseniz tüm deneyiminizi aşağıda yer alan yorumlar butonundan bizlerle paylaşabilirsiniz..

Eskişehir Balmumu Müzesi

Yazarı: Özkan

İlk olarak 1835 yılında Londra’da açılan Madame Tussauds Müzesi balmumundan heykellere olan ilgiyi arttırmıştır. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in girişimleriyle Eskişehir’e kazandırılan Eskişehir Balmumu Müzesi de bu konuda ülkemizdeki en önemli ziyaret durakları arasında yer alıyor. 2013 yılında açılan müze, kurucusu ve eserlerin sanatçısı olan Yılmaz Büyükerşen’in ismiyle de anılmaktadır. Müzede yerli ve yabancı … Devamını oku…

Eskişehir’den Ne Alınır?

Yazarı: Özkan

Eskişehir’e geldiniz ve bu şehirden ayrılmadan önce size gezinizi anımsatacak bir şeyler almak istiyorsunuz. O halde yazımızın detaylarını okumanızı öneriyoruz. Son dönemlerdeki kaydettiği gelişmelerle normal bir Anadolu şehri iken ülkemizin en modern şehirlerinden biri haline gelen Eskişehir, turizm anlamında da hayli aşama kaydetmiş durumda. Her turistik şehirde olduğu gibi Eskişehir’de de alabileceğiniz pek çok hediyelik … Devamını oku…

Eskişehir’in 11 Lezzet Durağı

Yazarı: Özkan

Kırım ve Tatar kültürüyle yoğrulan Eskişehir mutfağı, ziyaretçilerine tarifi mümkün olmayan güzellikte lezzetlerle unutulmaz ve tatil yapma şansı tanıyor. Eskişehir mutfağı hakkında derinlemesine bilgi sahibi olacağınız işinin ehli, muhteşem tatlar ortaya sunan birbirinden özel mekanlar bulunuyor. Bu yazımızda sizler için ”Eskişehir mutfağı” ve “Eskişehir’de en iyi yeme içme mekanları neresidir?” diye araştırdık ve muhteşem bir … Devamını oku…

Trilye’de Görülmesi Gereken 10 Muhteşem Yer

Yazarı: Özkan

Eskiden bir Rum kasabası olan ve mübadele sonrası Türklerin yerleştiği Trilye’nin ismi aslında 1963 yılından bu yana “Zeytinbağı” olarak değiştirilmiş. Sizler için turistik bir nokta haline gelen Trilye gezilecek yerler listesi çıkardık. Dilerseniz Trilye gezilecek yerler listemize birlikte göz atarak bu güzel beldedeki görülmesi gereken yerleri birlikte keşfedelim. Zengin bir tarihi geçmişe, huzur veren bir … Devamını oku…

Bursa’da Nerede Kalınır? Otel Tavsiyeleri

Yazarı: Özkan

Bursa, yaşanabilir bir şehir olmasının yanı sıra zengin tarihi ve kültürel geçmişi, doğal güzellikleri ve müzeleri ile gezginlerin de ülkemizde en çok tercih ettiği şehirlerin başında gelmektedir. Ziyaretçiler için “Bursa’da nerede kalınır?” sorusunun cevabı da çok önemli olmaktadır. Bursa’ya İstanbul gibi yakın şehirlerden gelenler çoğunlukla günübirlik geziler düzenlemektedir. Uzak şehirlerden gelen ziyaretçiler ise konaklamalı bir … Devamını oku…

Bursa Emir Sultan Külliyesi

Yazarı: Özkan

Emir Sultan Külliyesi , ülkemizin en önemli ve en çok ziyaret edilen külliyelerinin başında gelmektedir.

Emir Sultan Külliyesi , 15. yüzyılda Sultan Mehmed döneminde Yıldırım Bayezid’in kızı Hundi Fatma Hatun tarafından kocası Emir Sultan için yaptırıldığı için bu isimle anılmaktadır. Külliye halk arasında “Sultan Külliyesi” olarak da bilinmektedir.

Kompleks yapı içinde türbe, cami ve hamam da bulunmaktadır. Dilerseniz bu yapılara kısaca göz atalım;

Emir Sultan Camii: İznik çinileriyle etkileyici bir mihraba ve çok güzel cam kenarı süslemelerine sahip olan Emir Sultan Camii, oldukça geniş avlusuyla dikkat çekmektedir. Caminin ilk halinde tek kubbeli yapılmış iken daha sonra camiye üç kubbeli bir revak eklenmiştir.

1795’de tamamen yıkılan ve 1855 yılındaki depremde de hayli hasar gören camii, dönemin devlet adamları tarafından aslına sadık kalınarak onarılarak günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Camii Bursa’nın en geniş kubbeye sahip camilerinden biri olarak bilinmektedir.

Emir Sultan Türbesi: Caminin yanında bulunan türbede Emir Sultan’a ve ailesine ait mezarlar bulunmaktadır. Emir Sultan’ın bir veba salgınında öldüğü belirtilmektedir. Tamamen yıkılan türbe 1868 yılında Sultan Aziz tarafından aslına uygun olarak yeniden yaptırılmıştır. Türbenin giriş kapısının olduğu duvar dışında kalan duvarlarda birer tane yarım kemerli pencere bulunmaktadır.

Hamam Bölümü: Hamam bölümü cami ve türbelerin hemen yanında bulunmaktadır. Hamam bölümü çeşitli yıllarda geçirdiği yenileme çalışmalarıyla günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Hamam en son 2008 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek hizmete açılmıştır.

Külliye içinde daha önce dergah ve medresede bulunmasına rağmen bu yapılar günümüze ulaşamamış olup, bu yapıların yerinde günümüzde okul ve park bulunmaktadır. Bu arada unutmadan külliye içindeki çeşmeler de görülmeye değer.

Orijinal hali günümüze kadar ulaşamayan Emir Sultan Külliyesi, sahip olduğu manevi ve huzurlu atmosferiyle hem Bursalılar hem de Bursa’yı ziyarete gelenler için Bursa gezilecek yerler listesinde bulunması ve görülmesi gereken tarihi mekanlar arasında bulunmaktadır.

1- Emir Sultan Külliyesi Ziyaret Bilgileri

Adres: Emir Sultan Mahallesi, Doyuran Caddesi, Yıldırım/BURSA
Ulaşım: Türbeye şehrin turistik ve merkezi noktalarında bulunuyorsanız buralardan ortalama 15-20 dakika süren bir yürüyüşün ardından ulaşabilirsiniz. Eğer toplu taşıma kullanmayı düşünüyorsanız tramvayla İncirli, Meydancık ve Çınarönü duraklarını; metro ile gelmek isterseniz Gökdere metro istasyonunu kullanabilirsiniz.

Emir Sultan Külliyesi hakkında tüm bildiklerinizi aşağıda yer alan yorumlar butonundan bizlerle paylaşabilirsiniz.

Bursa Muradiye Külliyesi

Yazarı: Özkan

Osmanlı sultanlarının Bursa’da yaptırmış olduğu son külliye olma özelliğine sahip ola Muradiye Külliyesi, Bursa’daki Osmanlıya ait en önemli yapıların başında gelmektedir. II. Murat Bursa’da gömülen son hanedan üyesi olduğundan külliye onun adıyla anılmıştır.

Muradiye Külliyesi, II. Murat tarafından 1425-1426 yıllarında yaptırılmıştır. Daha sonra türbeye Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman ve II. Bayezid dönemlerinde yapılan türbelerde eklenmiştir.

Külliyede cami, medrese, hamam, darüşşifa ve türbe bulunmaktadır. Dilerseniz külliyedeki bölümleri kısaca ele alalım;

Muradiye Camii: Zaviyeli plan tipine uygun bir şekilde inşa edilmiş ve birbiriyle uyum içindeki süslemeleriyle oldukça sade bir görünüme sahip olan Muradiye Camii, külliyenin en çok ilgi gören bölümlerinin başında gelmektedir. Camii, girişteki kemerli yapısı, iki büyük kubbesi ve iki küçük kubbesi ile adeta ziyaretçileri kendisine hayran bırakıyor.

Türbeler Bölümü: II. Murat Türbesi bu bölümdeki en önemli kısımdır. Mezar üstündeki kubbenin II. Murat’ın vasiyeti üzerine yağmur sularının mezara gelmesi için açık bırakıldığı belirtilmektedir. Külliyede bunun yanı sıra Osmanlı sarayından önemli kişilere ait 12 adet daha türbe bulunmaktadır.

Hamam Bölümü: Muradiye bölgesinde yaşayan insanlar tarafından temizlik için kullanılan hamamın yakın zamanda yeniden bu görevini yerine getirmesi için çalışmalar sürdürülmektedir. Hamam sıcaklık, iki kubbe ve giriş kapısından oluşmaktadır.

Medrese: 1425 yılında II. Murat tarafından inşa edilen medrese, Bursa’daki en güzel medreselerden biri olarak kabul edilmektedir. Medresede öğrenci odaları, kütüphane ve derslik bölümleriyle toplamda 16 oda bulunmaktadır. Medrese 1951 yılında veremle savaş için dispanser olarak kullanılmış daha sonra 2005 yılında ise “Döne Ocak Kanser Erken Tanı Merkezi” ve sağlık müzesi olarak hizmet vermeye başlamıştır.

İmaret Bölümü: Külliyenin bu bölümü geçmişte ihtiyaç sahiplerine sıcak yemek sunmak için açık bulunmaktaydı. Burası günümüzde restoran olarak ziyaretçilerine hizmet vermektedir.

Muradiye Külliyesi sahip olduğu tarihi ve mimari değerleriyle Bursa gezilecek yerler listesine dahil edilmesi gereken önemli yapılardan biridir. Siz de bu tarihi külliyeyi ziyaret ederek mistik ve huzurlu bir atmosferde keyifli bir gezi yapma fırsatını yakalayabilirsiniz.

1- Muradiye Külliyesi Ziyaret Bilgileri

Adres: Muradiye Mahallesi, Prf. Dr. Halil İnalcık Sk., 16050 Osmangazi/Bursa
Ulaşım: Külliyeye ulaşmak için Balibey Hanı’nın oradan ya da Ulu Camii civarından kalkan toplu taşıma araçlarını kullanabilirsiniz. Başlıca kullanabileceğiniz toplu taşıma araçlarını E2, 5A, 35B, 9P, 40H, 29A, B25 ve C3 şeklinde sıralayabiliriz. Eğer yürümek isterseniz Ulu Camii tarafından külliyenin olduğu noktaya yaklaşık yarım saatlik bir yürüyüşle ulaşmak mümkün olabilmektedir.
Giriş Ücreti: Türbeleri ziyaret etmek için herhangi bir ücret ödenmemektedir.

Muradiye Külliyesi ‘ni daha önce ziyaret ettiyseniz aşağıda yer alan yorumlar butonundan tüm tecrübenizi bizlerle paylaşabilirsiniz..

Reşat Oyal Kültür Parkı Hakkında Merak Edilen Her Şey

Yazarı: Özkan

Bursa’nın en geniş ve huzur veren yeşil alanlarından biri olan Reşat Oyal Kültür Parkı , ilk olarak 1955 yılında Bursa Kültürpark ismiyle açılmıştır. Dönenim belediye başkanı olan Reşat Oyal’ın gerçekleştirdiği hizmetler nedeniyle daha sonra 5 Kasım 1999 tarihinde ismi değiştirilmiştir.

Park geçmişten bu güne her geçen gün geliştirilerek toplamda 393 bin metrekarelik bir alana kadar yayılmıştır. Parkın 143 bin metrekaresi yeşil alandan oluşmaktadır. Parkın içinde 50’nin üstünde farklı türden 5 bin civarında ağaç bulunmaktadır. Bursa’nın bu çok önemli yeşil alanında 2006 yılında büyük bir yenileme çalışması gerçekleştirilerek parkın çok daha güzel bir hal alması sağlanmıştır.

Reşat Oyal Kültür Parkı, şehrin en geniş yeşil alanlarından biri olmasının yanı sıra insanların spor yapmak, kitap okumak, doğayla iç içe olmak için sıklıkla tercih ettiği önemli durakların başında gelmektedir. Parktaki yeşil alanların genişliği parkın Bursa halkı ve Bursa’yı ziyaret edenler için ideal bir piknik alanı olmasını da sağlıyor.

Parkta yeşil alanlar dışında çeşitli cafeler, restoranlar, göl, lunapark, tiyatro alanları, Bursa Arkeoloji Müzesi gibi ziyaretçilerin keyifli vakit geçirebileceği önemli yerler de bulunmaktadır.

Şehirdeki en özel yeşil alanlardan biri olan Reşat Oyal Kültür Parkı, Bursa’da düzenlenen çeşitli festivallere ve organizasyonlara da ev sahipliği yapmaktadır. Parkta 1963 yılından bu yana gerçekleştirilen “Uluslararası Bursa Festivali” 1 Haziran ile 1 Temmuz tarihleri arasında katılımcılarına sanat dolu anlar yaşama imkanı sunmaktadır. Tatilinizi bu dönemlere denk getirerek siz de bu etkinliklerle gezinizi daha keyifli hale getirebilirsiniz.

1- Reşat Oyal Kültür Parkı Ziyaret Bilgileri

Ulaşım: Reşat Oyal Kültür Parkı için özel araçlarınızı kullanabilirsiniz. Dilerseniz metro veya BURULAŞ otobüslerini de değerlendirebilirsiniz. Toplu taşımayı kullanmanız halinde “Kültürpark” durağında inebilir, duraktan 5 dakikalık kısa bir yürüyüşten sonra kendinizi parkın girişinde bulabilirsiniz.
Giriş Ücreti: Parka giriş için ücret istenmemektedir. Parkın içindeki çeşitli hizmetlerden faydalanmak ve müzeye giriş yapmak ise için belirli bir ücret ödemeniz gerekmektedir.

Şimdiden keyifli bir tatil yapmanızı dileriz… Anılarınızı bizimle de yorum kısmından paylaşmanızı çok isteriz 🙂

Bursa Hayvanat Bahçesi

Yazarı: Özkan

Ülkemizin en modern hayvanat bahçelerinden biri olan Bursa Hayvanat Bahçesi , hem yetişkinler hem de çocuklar için Bursa’da görülmesi gereken önemli ziyaret noktalarından biridir.

Burası 206.600 m²’lik bir alanda kurulmuştur ve ve içerisinde sürüngenler, memeliler, kuşlar gibi çeşitli türlere ait pek çok farklı hayvan türünü incelemek mümkün olmaktadır. Hayvanat bahçesi içinde 95 farklı türden 700 hayvan yaşamaktadır.

Avrupa Hayvanat Bahçeleri ve Akvaryumlar Birliğine(EAZA) aday üye olan hayvanat bahçesindeki hayvan türü her geçen gün artmaktadır. Oldukça geniş bir alanda bulunan hayvanat bahçesinde hayvanların doğal ortamlarına en yakın şartlarda yaşamasına gayret edilmektedir.

Bursa Hayvanat Bahçesi, hayvanların rahat ve güven içinde barındıkları bir yer olmasının yanı sıra yaralı hayvanların tedavisi ve nesli tükenmek üzere olan hayvanların neslini sürdürmesi için gerekli çalışmaları da sürdürmektedir. Bu da burayı bir hayvanat bahçesinden çok daha önemli bir konumda bulunmasını sağlamaktadır. Hayvanların rahat edebileceği ortamlar sunma gayreti içinde olan hayvanat bahçesinde 11 adet gölet, 50 bin çalı, 2 bin ağaç ve 150 bin bitki bulunmaktadır.

Çocuklar için Bursa’daki önemli ziyaret noktalarından biri olan Bursa Hayvanat Bahçesi, onların keyifli bir şekilde vakit geçirmeleri ve hayvanlara dokunarak hayvanlarla yakın ilişkiler kurması için birçok imkan sağlamakta ve eğitim vermektedir. Hayvanat bahçesi içindeki çocuk oyun alanları, Cumalı Kızık evleri ve kafeteryalar da ziyaretçilerin eğlenceli zamanlar geçirmesine olanak tanımaktadır.

Ülkemizdeki ve dünyadaki doğal yaşama önemli katkılarda bulunan Bursa Hayvanat Bahçesi, Bursa’yı ziyaret edenlerin mutlaka Bursa’da gezilecek yerler listesine dahil etmesi gereken yerlerden biridir.

1- Bursa Hayvanat Bahçesi Ziyaret Bilgileri

Adres: Soğanlı Mah., Yakın Çevre Yolu 2. Km., Alemdar/Bursa
Ulaşım: Eğer şehir merkezinden geliyorsanız 35/A, 15, 15/E no’lu otobüslerle Bursa Hayvanat Bahçesi gişelerine kadar gelebilirsiniz. Soğanlı’dan geliyorsanız Soğanlı-Botanik Park minibüslerini de ulaşım için kullanabilirsiniz. Hayvanat bahçesinin planını ise aşağıda paylaştığımız krokiden inceleyebilirsiniz.

Ziyaret Saatleri: Nisan-mayıs-eylül-ekim aylarında 09:30-19:00, haziran-temmuz-ağustos aylarında 09:30-20:15 ve kasım-aralık-ocak-şubat mart aylarında hafta içi 09:30-17:00, hafta sonu ise 09:30-18:00 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir.
Giriş Ücreti: Yetişkinlerden 5₺ ve öğrencilerden 2,5₺ giriş ücreti alınmaktadır. Girişlerde BuKart geçerlidir.
Telefon: (0224) 211 2830
İnternet Sitesi: www.bursahayvanatbahcesi.com

Bursa Hayvanat Bahçesi ‘ndeki eğlenceli deneyimlerinizi aşağıda yer alan yorumlar butonundan bizlerle paylaşabilir, yazımıza katkıda bulunabilirsiniz.

Türkiye’nin En İyi 15 Müzesi

Yazarı: admin

“Medeniyetler Eşiği” tabirini yüzyıllardır korumayı başaran Anadolu, kültürel mirasına ve engin tarihinin hatıralarına da aynı özeni gösteriyor. Tarihinde pek çok kültürün başkenti olmuş ülkemiz, elinde kalan hazineleri müzelerde insanlarla buluşturmaya devam ediyor. Çağların sosyal ve kültürel gelişimini gözler önüne seren yüzlerce müzeden en bilinenleri yazımızda derledik. #1 Türkiye’nin En İyi 15 Müzesi Listenin ilk sırasında; … Devamını oku…

Selimiye’nin Gece Hayatı

Yazarı: Özkan

Selimiye’de yılın her mevsimi sessiz sakin bir yaşantı hüküm sürer. Yaz aylarında köy biraz kalabalıklaşsa da beldenin huzurlu atmosferine zarar verdiği söylenemez. Eğlence denince aklınıza gürültülü disko ve barlar gelmesin. Çünkü Selimiye’nin gece hayatı restoranlarda hafif müzikler eşliğinde yenen yemekler, meze ve içkiler etrafında şekillenmektedir. Bölgenin dingin yapısını bozmayan eğlence anlayışı ve gecelerin de gündüzleri … Devamını oku…