1- Fatih Camii ve Külliyesi Hakkında Genel Bilgiler
Fatih Camii ve Külliyesi adeta bir tarih çeşmesi olan İstanbul içinde mutlaka görülmesi gereken İstanbul’un gezilecek tarihi yerleri arasında bulunuyor. Muhteşem bir atmosfere sahip olan Külliye gerek tarihi dokusu gerekse sahip olduğu mimari güzellikler ile ziyaretçileri kendisine hayran bırakıyor. Yapı sahip olduğu mimari özellikleri ile Türk-İslam mimarisinin en güzide örnekleri arasında gösterilmektedir.
Fethin gerçekleşmesinin ardından 1462 yılında inşasına başlanan Fatih Camii ve Külliyesi yaklaşık 7 yıl gibi bir süre sonunda tamamlanmıştır. Kompleks bir yapı olarak inşa edilen külliyenin ibadet etmenin yanı sıra bir çok sosyal ve kültürel alanda da bölgede yaşayan halka hizmet etmesi amaçlanmıştır. Külliye içinde 16 adet medrese, ibadethane, kütüphane, şifahane gibi pek çok önemli bölüm bulunmaktaydı. İstanbul’un yaşadığı pek çok depremle hasar gören cami 1766 yılındaki depremde tamamen yıkılmıştır. Yeniden inşa edilen caminin mimarlık görevini ise Mehmet Tahir üstlenmiştir. Fatih Camii ve Külliyesi son olarak Gölcük depremi ile büyük hasar görmüş ve güçlendirme çalışmaları sonucunda 2012 yılında ibadete yeniden açılmıştır.
Külliyenin inşa edildiği yerin Bizans döneminde de dini anlamda önemli bir nokta olması burayı daha özel kılmaktadır. Fatih Camii’nin bir diğer önemli özelliği ise burasının 1932 yılında ilk Türkçe ezan için seçilen yer olmasıdır.
2- Fatih Camii ve Külliyesi ile İlgili Rivayet
Cami ile ilgili çeşitli rivayetler de bulunmaktadır. Bu rivayetlerden birinde Fatih Sultan Mehmet’in camiyi gördükten sonra caminin yeteri kadar heybetli olmadığını görür. Buna hayli öfkelenen Sultan hemen Mimarbaşı Atik Sinan’ı huzuruna çağırır ve öfkesini dile getirerek camiyi neden Ayasofya Camii gibi büyük ve heybetli yapmadığını sorar. Atik Sinan da İstanbul’da sıklıkla deprem olduğunu ve bu nedenle camiyi zarar görmemesi için bu şekilde yaptığını dile getirir. Bunun üzerine rivayete göre Sultan mimarın ellerini kestirir.
Fatih Camii ve Külliyesi Osmanlı tarihi açısından da ayrı bir öneme sahiptir. Yapı içinde bulunan türbeler her yıl pek çok ziyaretçi tarafından ziyaret edilmektedir. Türbelerin en önemlilerinin başında kuşkusuz İstanbul’un fethini gerçekleştiren ve tarihte kendisine ve Osmanlı Devleti’ne çok önemli bir yer edinen Fatih Sultan Mehmet Han’ın kabri geliyor. Külliye içinde aynı zamanda Fatih Sultan Mehmet’in eşi olan Gülbahar Hatun’un da türbesi yer almaktadır. Her iki türbe de ziyaretçilerden büyük ilgi ve saygı görmektedir. Bu iki türbenin dışında Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa ve Vezir Dino-zâde Âbidin Paşa’nın türbeleri yer almaktadır. Külliye içinde aynı zamanda Osmanlı Devleti için önemli olan pek çok kişinin türbesi de bulunmaktadır.
3- Fatih Camii Özellikleri
Külliyenin en önemli noktaların başında gelen Fatih Camii mimari açıdan da önemli bir yere sahiptir. İlk olarak 26 metrelik bir kubbeyle çevrili olan yapı sonradan yapılan halinde ortada büyük bir kubbe ve onu çevreleyen 4 adet kubbe ile örtülmektedir. Caminin ilk halindeki bu dev kubbe bir asır boyunca dünyanın en geniş kubbesi olma özelliğini taşımıştır. Camide ikinci inşa sırasında payandalı cami planı uygulanmıştır. İkinci caminin kubbesi ise 19 metre genişliğe sahiptir.
Caminin ilk hali ile sonradan inşa edilen hali incelendiğinde birbirinden tamamen farklı bir yapının inşa edildiğini söyleyebiliriz. Minareler, kıble duvarı,şadırvan ve mihrap ise camideki orijinal halini koruyan unsurlar olarak göze çarpmaktadır.
4- Fatih Camii ve Külliyesi Ziyareti Esnasında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Fatih Camii ve Külliyesi ziyareti için ülkemizdeki pek çok camide olduğu gibi herhangi bir ücret talep edilmemektedir. Bu nedenle bu dini yapıyı ziyaret etmek için herhangi bir bütçe ayırmanıza gerek yok. Bunun yanı sıra cami aktif olarak hizmet verdiği için ziyaretinizi namaz vakitlerine ve camide ibadet edilen zamanlara denk getirmemenizi tavsiye ediyoruz.
Her camide olduğu gibi burada da ziyaretçilerden giyim kuşam konusunda dikkat edilmesi istenmektedir. Baya ziyaretçilerin başlarını örtmeleri ve erkeklerin de dizlerinin altında bir pantolon veya şort giymeleri beklenmektedir. Caminin huzur atmosferinin bozulmaması adına cami ziyareti esnasında sessizle özen göstermeniz de dikkat etmeniz gereken noktalar arasında bulunuyor.
5- Fatih Camii ve Külliyesi Nerede? Nasıl Gidilir?
Fatih ilçesinde Fevzi Paşa Caddesi üzerinde bulunan yapıya ulaşmak için öncelikle Eminönü’ne gelmeniz gerekiyor. Eminönü’na İstanbul’un pek çok yerinden hareket eden otobüs ve Kabataş – Bağcılar tramvay hattı ile rahatlıkla ulaşabiliyorsunuz. Eminönü’ne geldikten sonra “Yavuz Selim Durağı”nda inerek külliyenin bulunduğu noktaya kolay bir şekilde gidebilirsiniz.
Eğer özel aracınızla külliyenin bulunduğu noktaya gitmeyi planlıyorsanız öncelikle iş giriş ve çıkış zamanlarına dikkat etmenizi ve bu zaman dilimlerinde yola çıkmamanızı öneriyoruz. Aksi taktirde kendinizi büyük bir trafiğin içinde bulabilir ve canınızı sıkabilirsiniz. Araçla geldiğinizde Atatürk Bulvarı’ndan Fevzi Paşa Caddesi’ne çıkabilirsiniz. Cadde üzerinde asılı bulunan tabelalar ise sizi doğruca buram buram tarih kokan külliyeye götürecektir.
Eğer külliyenin konumuna bakmak ve izleyeceğiniz güzergahı incelemek isterseniz paylaştığımız haritayı inceleyebilirsiniz;
Siz de İstanbul gezilecek yerler listenize Fatih Camii ve Külliyesi ‘ni ekleyebilir ve Yeditepeli şehrin tepelerinden birinde inşa edilmiş olan bu tarihi yapı ile Osmanlı’nın izlerini hissetme fırsatını yakalayabilirsiniz. Gezinizin ardından yorumlarınızla ziyaretçilerimize fikir vermeyi de ihmal etmeyin 🙂