İskandinav Yarımadası’nın batısında bulunan Kuzey Avrupa ülkesi Norveç, Finlandiya, İsveç ve Rusya’ya komşuluğuyla biliniyor. Atlas Okyanusu’nun Norveç Denizi’ne de kıyısı bulunduğundan ülke jeopolitik olarak önemli bir konumda yer alıyor. Başkenti Oslo olan ülkenin resmi dilleri; Norveçce, Lule Sami, Kuzey Lapça, Güney Lapça, Kvence ve Çingenece şeklinde uzun bir listeyle sıralanıyor. Ülkede yapılan güncel sayımlara göre nüfusun tahmini olarak 5.328.212 olduğu söylenebilir. Bağımsızlığına 7 Haziran 1905 günü kavuşan Norveç halkı, bu süreye kadar birçok devletin yönetimine dâhil olmuş.
Ülkenin başkenti Oslo, bir liman kenti olduğundan gezilecek ve görülecek çok sayıda alan mevcut olduğu gibi her dönem yoğun ziyaretçi akınına da uğruyor demek yanlış olmaz. İskandinav ülkeleri ile özdeşleşen opera binaları elbette burada da mevcut durumda. Muhteşem manzarası ve insana huzur ve yapısıyla Opera House yani Modern Opera Binası bunlara verilebilecek en net örnek aslında. Norveç’e gidip de en az bir opera programına katılmamak geziyi hiç yapmamış hissi verebilir. Bu yüzden giriş biletinizi alarak size en uygun tarihli organizasyona katılmalısınız.
Bir diğer durağınız ise kesinlikle Karl Johans Caddesi olmalı, boylu boyunca uzun caddenin sonu sizi Kraliyet Sarayı’na götürecek. Ulusal Tiyatro, Parlamento Binası ve Ulusal Galeri de yine bu caddede bulunuyor. Zaten ülke genel olarak sanata ve sanatçıya dair birçok izleri taşıdığından elinizi nereye atsanız karşınıza bu tip aktiviteleri gerçekleştirebileceğiniz bir alan çıkıyor. Kraliyet Sarayı da tarihin izlerini taşıyan muazzam bir mimariye sahip, öyle ki III. Charles döneminde yapımına başlanmış ancak 1849 yılında yani kralın ölümünden sonra tamamlanmış.
Oslo’nun yanı sıra Bergen kenti de yoğun turist alan bölgeler arasında bulunuyor. Öyle ki ziyaretçilerin birçoğu en eski liman kenti olarak bilinen şehirde Bergen Firoytları’nı görmeden dönmek istemiyor. Trondheim’de bulunan şirin binalar da dikkatinizden kaçmayacak ve şahane kareler yaratma olanağı sağlayacak türden. Bunlardan en görkemlisi ise şüphesiz ki Nidaros Katedrali olarak biliniyor. 1814 yılından bu yana koruma altında olan bu bölgeye yerli yabancı birden fazla turist giriş yapıyor. Norveç’te gezmek oldukça kolay ve rahat çünkü size bu konuda; metro, otobüs, tramvay ve trenler eşlik ediyor.
Norveç’e gelen turistlerin yoğun ilgi gösterdiği Kuzey Işıklarının altında birçok etkinlik ve faaliyet yapılıyor. Sırf bu yüzden hangi mevsim olursa olsun ülkeye yoğun bir akın gözlemlenmiş durumda ancak, kış aylarının oldukça sert geçtiğini ve geziniz için uygun zaman aralığının yaz ayları olduğu belirtiliyor. Türkiye’den Norveç’e İstanbul üzerinden herhangi bir havayolu şirketiyle Oslo’ya 3 saat 55 dakika gibi kısa bir sürede giriş yapabilirsiniz.
Bordo pasaport sahiplerinden vize istenirken, Diplomatik, Gri Hizmet ve Hususi Yeşil pasaportu olan ziyaretçilerden 180 gün içerisinde 90 günü aşmamak şartıyla vize aranmıyor.