Foça, İzmir’in kuzeyinde yer alan, Dikili ve İzmir körfezi arasında üç tarafı denizle çevrili bir yarımada. Foça (Phokaia-Eski Foça)’ya MÖ 9. yüzyıldan itibaren İyonlular tarafından yerleşim olmuş. Phokaia adını çevresinde bulunan adalarda yaşayan foklardan almış. Usta denizci olarak bilinen Phokailılar, mühendislikteki başarılarıyla da tarihte söz sahibi olmakla birlikte Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de birçok koloni kurmuşlar. Ayrıca çok da iyi heykeltıraş oldukları biliniyor. İyonya’ya, altın ve gümüş karışımı kullanarak elektron sikkeyi kazandırmışlar. 1953 yılından bu yana yapılan ve hala günümüzde devam eden kazılarda, Helenistik dönemden kalmış, tiyatro, Athena Tapınağı, Pers Anıt mezarı bulunmuş.
Foça merkeze 22 km uzaklıktaki Yeni Foça’yı ise Cenevizliler kurmuş ve buradaki şap madenini işletmişler. Eski çağlarda Foça’nın sembolü horozlar idi. Horozların, dirlik ve erken uyanışın sembolü olduğuna inanılırdı. Öyle ki tahtadan horoz heykellerini tapınaklara, gemilerin burunlarına ve daha bir çok yere koyarlarmış. Foça’da şimdilerde ise halen daha bir yerlerde altın horoz olduğuna inanılıyor.
Foça’nın çevresinde bulunan adalar ise kelimenin tam anlamıyla burada yaşayan fokların siluetini andırıyor. Siren Kayalıkları ve Foça Adaları, bu doğal güzellikteki yerleri oluşturuyor. Bu yerlerde yaşayan Akdeniz Fokları nesli tükenmek üzere olduklarından Türkiye’de yaşamalarını sağlamak için Foça pilot bölge seçilmiş. Foklar sessiz ve deniz kirliliği olmayan ortamlarda yaşadığı biliniyor. Foça’nın çevresi bu özelliklere uyduğundan korumaya alınmış. Çünkü gerçekten nesli tükenmek üzere olan bu foklar Türkiye’de sadece 100 adet yaşadığı biliniyor.
Foça ilçesinde turizm şüphesiz en önemli geçim kaynağını oluşturuyor. Bütün Ege sahillerinde olduğu gibi balıkçılık da önemli gelir kaynaklarından… Köylerinde ise tarım ve hayvancılıkla uğraşılıyor. Eski çağlardan kalan eser kalıntıları yörenin en çok ziyaret edilen yerleri. Tiyatro, Anadolu’nun en eski tiyatrosu olarak görülmesinin yanı sıra yine türünün en erken eserlerinden biri olan Athena Tapınağı da köklü geçmişi ile öne çıkıyor. Kybele Açıkhava Tapınağı 5 km uzunluğunda surlara sahip Arkaik Duvar ve Heredot Duvarı, bir mezar anıtını barındıran Taş Ev, Antik Çağ’da kayalar oyularak yapılan aile mezarı olarak Şeytan Hamamı Foça’nın en önemli gezilecek durakları arasında.
Foça, İzmir’in diğer ilçelerine göre daha az yağış alan Akdeniz iklimi görülen bir yer. Kışın ılık ve yağışlı, yazları ise sıcak ve kuru oluyor. İlçe nüfusu ise her turistik yer gibi yazın 2-3 katına çıkabiliyor. Kış mevsiminde 40.000 kişinin yaşadığı ilçede yazın ise bu sayı neredeyse 230.000’e ulaşıyor. Genelde taş evlerin yan yana dizili olduğu Arnavut kaldırımlı sokakları, tek kelimeyle doğallığını yitirmemiş bir özelliğe sahip. %95 okuma oranına sahip ilçede eskiden oturan halkının çoğunu Rum kişiler oluşturuyordu.
İzmir’in 70 km kuzeybatısında bulunan Foça’ya ulaşım, önce hava yoluyla İzmir Adnan Menderes Havalimanı; ardından da otobüs veya minibüsle ilçe merkezine sağlanabiliyor. İzmir-Çanakkale karayolu üzerinde bulunan ilçeye direkt kara yoluyla gelecekler için Dikili-İzmir arasında yol ayrımından sonra varabilirler.