Rodos

Yunan adalarının en güneyindeki On İki Ada’nın başkenti olan Rodos, Akdeniz’in en popüler yerlerinden biridir. Upuzun kumsallar, birbirinden güzel yürüyüş yolları, hareketli gece hayatı, lüks konaklama tesisleri ve gurme restoranlar ile kusursuz bir tatil vadeden Rodos, tarih ve kültür meraklılarını da cezbediyor. Haçlı kalelerinden Osmanlı camilerine, klasik tarzda inşa edilmiş tapınaklardan çok sayıda kasabaya kadar Rodos, ziyaretçilerine dolu dolu geçirecekleri 4-5 günlük bir seyahat vadediyor.

Müthiş derecede Orta Çağ ruhunu ta içinizde hissedeceğiniz Rodos’un Gotik duvarlarındaki 11 kapıdan birinin içinden geçerken bambaşka bir döneme ışınlanacaksınız. Arnavut kaldırımlı daracık sokaklarındaki ince dantel ve hat gibi geleneksel el sanatlarının hala üretildiği küçük dükkanlarından alışveriş yapmayı da es geçmeyin.

M.Ö. 5. yüzyıldan 3. yüzyıla kadar önemli bir merkez olan Rodos, Aziz John Şövalyelerinin gelmesinden önce Roma ve Bizans imparatorluklarında da stratejik bir konumdaydı.

1291’de Kudüs’ün yıkılmasından sonra Kıbrıs’a sığındılar, 1306’da Rodos’u Ceneviz korsanlarından satın aldılar. 1309’da Rodosluları fethedip, Şövalyelerin yedi milleti için yurtlar da dahil olmak üzere büyük savunma kentlerini inşa etmeye başladılar: Fransa, İtalya, İngiltere, Almanya, Provence, İspanya ve Auvergne. Eski Şövalyeler Hastanesi’ne ev sahipliği yapan Rodos Arkeoloji Müzesi, Lawrence Durrell’in savaş sonrası Rodos hakkındaki ünlü kitabına ilham veren, M.Ö. birinci yüzyıldan kalma zarif bir mermer heykel olan Rodoslu ünlü Afrodit’i içerir. 11. yüzyıldan kalma eski bir Bizans kilisesi ve ardından Şövalyelerin katedrali olan Bizans Müzesi, 12. ve 14. yüzyıllardan kalma simgeler ve fresklerden oluşan zarif bir koleksiyona ev sahipliği yapar.

Dekoratif Sanat Müzesi ise Lindos’tan tabaklar ve çiniler, yöresel kostümler ve geleneksel Rhodian evlerinin bir kopyasını içeren bir halk müzesidir.

Şövalyeler mahallesinin ya da Collachium’un ötesinde, Rumların, Türklerin ve Yahudilerin yaşadığı surlarla çevrili şehrin geri kalan kısmı olan Bourg yer almaktadır. Bunlar arasında açık ara en ilginci olan Yahudi mahallesi ve Rodos’un genelindeki Osmanlı döneminden kalan 14 camiyi de mutlaka görmenizi öneriyoruz.

Yunanistan’ın en hareketli yat ve feribot limanlarından birine ev sahipliği yapan Rodos’a gitmek için en uygun dönem, nisan ve mayıs ayları. En sıcak ay olan ağustosta sıcaklıklar genellikle 25 santigrat derecede seyrediyor. İstanbul ve diğer Avrupa şehirleri üzerinden aktarmalı veya aktarmasız olarak hava yolu ile kolaylıkla ulaşabileceğiniz Rodos’taki Diogaras Havalimanı, yolcu trafiği bakımından ülkenin en yoğun havalimanlarından biri olma unvanına sahip.

Bunun yanı sıra Marmaris’ten 1 saatte feribot aracılığı ile ulaşım sağlayabileceğiniz Mykonos’a seyahat etmek isteyen bordo pasaport sahibi her Türk vatandaşının Schengen vizesi alma zorunluluğu bulunuyor. Siyah, gri ve yeşil pasaport sahipleri ise herhangi bir vize başvurusunda bulunmadan Mykonos’a seyahat edebilir.