Kuzey İtalya’nın Lombardiya bölgesinde bulunan ve aynı ismi taşıyan Milano iline bağlı olan şehir, aynı zamanda bu ilin başkenti görevini üstleniyor. Milano, İtalya’nın en kalabalık nüfuslu ikinci bölgesi olmasına bağlı olarak, gelişmiş bir metropoliten merkezi olarak da biliniyor. Kent, yüzölçümü bakımından hem İtalya’nın hem de Avrupa’nın en büyük şehri olma özelliğini taşıyor. Dünya çapında özellikle modanın kalbi olarak görülen bölge; kültür ve sanat zenginliği, mesleki üniversite çeşitliliği ve büyüleyici tarihi yapıları ile birlikte her yıl milyonlarca ziyaretçiye ev sahipliği yapıyor. Bunların yanı sıra alışveriş caddeleri ve merkezleri ile moda tutkunlarının tüm beklentilerini fazlasıyla karşılıyor.
Milano, Kuzey İtalya’nın Insubria isimli bölgesinde yaşayan yerli halk tarafından MÖ 600 yılında kurulmuş ve ismi Medhlan olarak belirlenmiş. Romalılar, bölgeyi tamamen ele geçirdikten sonra kent hızla gelişmeye başlamışken, orta çağ döneminde Hunlar tarafından yağmalanarak tekrar gerilemiş. 1700’lü yıllarda Avusturya egemenliğine geçen şehir, 1800’lü yıllarda ise halkın isyanıyla birlikte Avusturya’yı mağlup ederek İtalya Krallığı’na geçiş yapmış. Bu tarihten sonra hem ticari hem de ulaşım alanlarında büyük bir gelişim gösteren Milano, İtalya’nın önemli bir finans merkezi halini almış.
2017 yılında yapılan araştırmalar; şehir nüfusunun yaklaşık 1,352 milyon civarında olduğunu gösteriyor. Sıcak ve ılıman bir iklime sahip olan bölgede yılın belli dönemlerinde yağış görülüyor. Milano’nun yıllık ortalama sıcaklık değeri 19,6 derece civarında seyrediyor ve temmuz, yılın en kurak geçen dönemi olarak biliniyor. En fazla yağış mayıs ayında görülürken, yaklaşık 9,3 derece ile en soğuk geçen ayın ocak olduğu söylenebilir. Ortalama 28-30 derece ile ağustos en sıcak geçen ay olup, eğer şehre gezi yapmayı planlıyorsanız, yaz aylarında gitmeniz gayet uygun olacaktır.
Milano’nun, gotik tarzdan esinlenilerek inşa edilmiş olan onlarca yapısıyla birlikte, sanatı doyasıya hissedebileceğiniz müzelerinin de oldukça meşhur olduğunu söylemekte fayda var. Şehrin simgesi olarak sayılan Duomo Katedrali, turistlerin seyahat ettikleri destinasyonlar arasında ilk sırada yer alıyor ve Avrupa’nın en büyük dördüncü katedrali özelliğini taşıyor. Modayı temsil eden ve dünyanın en eski alışveriş merkezlerinden biri olan Galleria Vittorio Emanuele, şehrin merkezindeki konumuyla birlikte ziyaretçilerini ağırlıyor. İhtişamlı mimarisiyle dünyanın en ünlü opera evlerinden biri olan La Scala’ya giderek, sergilenen konserleri ve gösterileri de mutlaka izlemelisiniz.
Hem Türkiye’den hem de İstanbul’dan direkt uçuş seçeneklerinin bulunduğu Milano’ya yolculuk süresi yaklaşık 2 saat 55 dakikalık bir zaman dilimini kapsıyor. Şehir içinde en sık kullanılan toplu taşıma araçlarının tren ve metro olduğu söylenebilir.
İtalya’ya gitmek isteyen bordo pasaport sahiplerinin Schengen vizesi alması gerekiyor. Siyah, yeşil ve gri pasaport sahipleri ise vize almadan 180 gün içinde 90 günü aşmamak kaydıyla ülkede bulunabilirler.