Bir Doğu Afrika ülkesi olan Etiyopya, Afrika Kıtası’nın 102 milyondan fazla nüfusuyla ikinci en kalabalık ülkesidir. Etiyopya’nın komşuları; kuzeyde Eritre, kuzeydoğuda Cibuti, doğuda Somali, kuzeybatıda Sudan, batıda Güney Sudan, güneyde ise Kenya bulunmaktadır. Ülkenin başkenti ve -yaklaşık 3 milyon nüfusuyla- en büyük şehri Addis Ababa’dır.
Tarihte bilinen en eski medeniyetlerden biri olan Etiyopya’nın ilk ismi Habeşistan olarak bilinmektedir ve aynı zamanda Afrika Kıtası’nın ülkeleri arasında sömürgeye uğramayarak bağımsızlığını koruyan tek ülkesidir. Milattan öncesine kadar dayanan bir tarihi geçmişe sahip olması, 80’in üzerinde etnik grupları bir arada tutması ile paraleldir. Bununla eş değer olarak yaklaşık 90 ayrı dil konuşulmakta ve pek çok dini topluluğa da ev sahipliği yapmaktadır. En büyük din topluluklarından birini Hristiyanlar, diğerini ise Müslümanlar oluşturmaktadır.
Ülkenin resmi dili Amharca’dır ve diğer diller arasında İngilizce (yaygın olarak), Arapça (yaygın olarak), Oromo, Afar, Hadiyya, Agaw, Harari, Argobba, Nuer, Suri, Majang gibi daha pek çok dil konuşulmaktadır. Etnik gruplarının ve konuşulan dillerin çok fazla olması nedeniyle zengin bir kültüre sahip olurken ekonomik açıdan biraz zayıf kalmıştır. Bir başka sorun olarak da Etiyopya’da yaşayan insanların HIV virüsünü taşıyor olmalarıdır. Eğer ki Etiyopya’yı ziyaret edecek olursanız kesinlikle bunun önlemini almalısınız.
Etiyopya’da tropikal muson iklimi hâkimdir ve diğer bölgelere göre daha soğuk hava şartları yaşanmaktadır. Ekim-Şubat ayları kuru, Mart-Eylül ayları arasında da yağışlı bir mevsim görülmektedir. Bu nedenle Temmuz-Ağustos aylarında daha iyi hava koşulları olacağı için Etiyopya’ya ziyaretinizi gerçekleştirebilirsiniz.
Etiyopya’nın kültürünün ne denli zengin olduğundan bahsetmiştik ki bunun yanı sıra doğa güzelliğinden de bahsetmemiz gerekiyor. Ülkede bulunan nehirler, kayalıklar, dağlar ve ovalar ile muhteşem bir manzaraya sahip olmakla beraber, farklı kültürlerin bir araya getirdiği lezzetli yemekler ve vahşi yaşam ile sınırlarınızı zorlayacaktır.
Mimari tasarımı ile aklınızı başınızdan alacak Lalibela, tarihi duvarlarla çevrili kutsal bir mekân ve aynı zamanda Afrika’nın en eski İslam şehri olan Harar, yaban hayatının yanı sıra gölleri ve kaplıcaları ile sizi mest edecek Rift Vadisi, farklı bir kültüre tanıklık edeceğiniz kabile halkının bulunduğu Oma Vadisi… Masalsı kalelerin yer aldığı, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesine eklenen Gondor ve yine UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesine eklenen Simien Dağı’nın manzarası… Kesinlikle bu ülkeyi ziyaret etmeli ve bu güzellikleri kaçırmamalısınız.