Erzincan

Doğu Anadolu Bölgesi sınırları içerisinde yer alan Erzincan’ın kuzeyinde Giresun, Gümüşhane ve Bayburt, güneyinde Malatya Elazığ ve Tunceli, doğusunda Bingöl ve Erzurum, batısında ise Sivas konumlanıyor. Yukarı Fırat Bölümü’nde bulunan Erzincan, 11 bin 974 kilometrekare alan üzerine yayılmış. Yapılan son nüfus sayımına göre bölgede 223 bin kişi yaşıyor. Bunların 129 bini şehirde, 94 bini ise kırsal bölgelerde ikamet ediyor.

İlk olarak Urartuların medeniyetleştiği topraklar, İpek Yolu üzerinde bulunduğu için Medlerin, Perslerin, Makedonların ve Romalıların da ilgisini çekmiş. 7. yüzyıldan itibaren Müslüman akımları yaşanmış. Hatta Erzincan, birkaç kez de Araplar ve Bizanslılar arasında el değiştirmiş. Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu’ya gelen Türklerden Mengüçlü Beyliği, Erzincan topraklarına yerleşmiş. 1228 yılında Anadolu Selçuklu Devleti’nin himayesinde olan bölge, devam eden süreçte Moğol istilasına uğramış. Selçuklulardan bölgedeki egemenlik önce İlhanlılara, sonra Eretna Devleti’ne geçmiş. Bölgedeki karışıklıktan istifade 1379’da Erzincan Beyliği kurulmuş fakat, 22 yıl sonra Yıldırım Bayezid tarafından fethedilmiş.

Sert kara ikliminin yaşandığı Erzincan yılda ortalama 452 mm yağış alıyor. Yılın en sıcak ayları olan temmuz ve ağustosta, sıcaklık 23 C derece hissedilirken, Ocak ayında ise -2 C derece dolaylarına kadar düşüyor.

Tarihi zenginlikleriyle ünlü Erzincan’da gidilmesi gereken ilk nokta Mama Hatun Türbesi ve Kervansarayı. 1200’lü yıllarda inşa edildiği düşünülen yapı, Saltuklu Prensesi Mama Hatun adına yaptırılmış olup, içerisinde hamam, türbe ve kervansaray yer alıyor. Evliya Çelebi’nin Seyahatname’sinde geçen Erzincan Kalesi ise Mengücekliler ve İlhanlılar zamanında kullanılmış. Kemah Kalesi olarak da bilinen yapı, 1939’daki Erzincan Depremi’nde büyük hasar gördüğü için günümüze çok az bir bölümü ulaşabilmiş. Son olarak Abrenk Kilisesi, mutlaka gitmeniz gereken diğer bir yapı. 1854 yılında inşa edilen yapı, Anadolu’nun en sağlam Ermeni manastırlarından biri. Ayrıca, kilisenin hemen yanında 12. yüzyıldan kalma iki dikili taş bulunuyor.

Erzincan’da gece hayatından bahsetmek pek mümkün olmasa da kendine has eğlence anlayışını korumayı başarmış. Büyük şehirlerdeki gibi disko veya gece kulübü yerine bölgede canlı müzik yapılan kafeler ve türkü barlar hizmet veriyor. Festival anlamında da ziyaretçisine pek bir şey vadetmeyen Erzincan’da yıl boyunca 4 festival organize ediliyor. Bunlar; haziran ayının sonunda düzenlenen Kemaliye Kültür ve Doğa Sporları Şenlikleri, temmuz ayının başında düzenlenen Kemah Sultan Melik Tarih, Kültür ve Spor Şenlikleri, ağustos ayının sonunda düzenlenen Refahiye Bal Festivali ve temmuz ayının sonunda düzenlenen Doğa, Kültür ve Tulum Peyniri Festivali.

Erzincan’a trenle, otobüsle ve uçakla ulaşım sağlayabilirsiniz. Otobüsle Türkiye’nin neredeyse her yerinden sefer düzenleniyor. Uçakla seyahat edeceklerse Erzincan Havalimanı’na inip, havalimanı servisleriyle kent merkezine ulaşabilirler. Son zamanlarda gençler arasında popüler olan Doğu Ekspresi, Erzincan’dan da geçtiği için tren de iyi bir alternatif oluşturuyor. Şehir içi ulaşımda ise genellikle halk otobüsleri ve minibüsler kullanılıyor.