Rusya’nın başkenti Moskova’nın yalnızca merkezinde 10 milyonu aşkın insan yaşıyor. Banliyöler de işin içine dahil edildiğinde nüfus 18 milyonu buluyor. Doğu Avrupa’nın, ekonomik politik ve kültürel anlamda en önemli şehirleri arasında yer alan Moskova, Avrupa’nın 2. en büyük şehri olmasının yanı sıra en pahalı 9. şehir seçilmiş. yüzde 40’ının orman ve yeşil alanlardan oluşması sebebiyle de dünyanın en yeşil şehirleri arasında yer alıyor. Moskova, Volga Nehri’ne dökülen Oka’nın bir uzantısı olan Moskova Irmağı’nın aktığı sığ bir vadide yer alıyor.
Tarihi 1100’lere dayanan Moskova topraklarında beylikler hüküm sürse de 1480’de Rusya’nın başkenti olmuş. 500 yılı aşkın bir süre de başkent unvanını korumayı başarmış. 1156’da Vladimir-Suzdal Prensliği’nin önemli bir şehri haline gelen Moskova, Moğol istilası nedeniyle büyük zarar görür. 15. yüzyılın ikinci yarısında kurulan Birleşik Rus Devleti zamanında da önemli siyasal merkezlerden bir tanesi olmuş. Ekim Devremi’nden sonra, Sovyetler Birliği’nin başkentliğini yapmaya devam etmiş.
Ilımlı karasal iklim kuşağı altında olan Moskova, ne çok soğuk olur ne de çok sıcak. Yılın en soğuk ayı olan Ocak’ta ortalama sıcaklık -7.5 C derece iken, en sıcak ay olan Temmuz’da ise 18.5 C derece olarak ölçülür. Havanın şehirde asla etkilemediği şey ise gece hayatıdır. Moskova, Rusya’nın en hareketli gece hayatına sahip olmasının yanı sıra tüm Avrupa’nın da bu konuda sayılı şehirleri arasında yer alıyor. Festivaller ise genellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde düzenleniyor.
Pek çok tarihi olay tanıklık etmiş Moskova’da mimari eserler tarihle anılıyor. 12. yüzyılda inşa edilen Kremlin Sarayı da bu eserlerden biri. Ahşaptan inşa edilmiş saray, 15. yüzyılda Moğollar tarafından yerle bir edilse de 15. yüzyılda III. Ivan, İtalyan mimarlardan bir ekip kurarak sarayı yeniden inşa ettirmiş. 1600’de yapılan, 81 metre yüksekliğindeki Büyük Ivan Çan Kulesi de sarayın için ziyaretçileri büyülüyor. Şehrin simgesi haline gelmiş Kızıl Meydan, Moskova’ya gelenlerin başlangıç noktası. Tarih boyunca nice idamlara, geçitlere, savaşlara, gösterilere tanıklık etmiş Kızıl Meydan, tarihin derin izlerini hala üzerinde taşıyor. Bu meydan 1990’da UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmış. Moskova’ya kadar gelmişken meşhur Arbat Caddesi’ne de uğramayı unutmayın.
Moskova’ya Türkiye’nin neredeyse her yerinden direkt veya aktarmalı olarak uçabilirsiniz. Fakat Moskova’da üç farklı havalimanı bulunuyor. Domodedovo Uluslararası Havalimanı, Sheremetyevo Uluslarası Havalimanı ve Vnukovo Uluslararası Havalimanı arasından, takip etmek istediğiniz rotaya en uygun olanı seçmek size kalıyor. Havalimanından kent merkezine veya civar bölgelere otobüs ve metro seferleri düzenleniyor. Şehir içi ulaşımda da en yaygın tarihi Moskova metrosu kullanılıyor. Metroya otobüsler, troleybüsler ve taksiler destek veriyor.
Moskova’ya gitmek için bordo pasaport sahiplerine vize işlemi uygulanıyor. Gri veya yeşil pasaportu olanlar 30 güne kadar, diplomatik pasaporta sahip kişiler de 90 güne kadar vizesiz giriş yapabiliyorlar.