Kuzey Avrupa ülkesi olan Letonya, kuzeyde Estonya, güneyde Litvanya, doğuda ise Rusya’ya komşuluk ediyor. Başkenti Riga olan ülkenin resmi dili Letonca olarak biliniyor. Nüfusu tahmini olarak 2.291.000 şeklinde kayıtlara geçen ülkenin kuruluşu 18 Kasım 1918’de, bağımsızlığını ilan etmesi ise 4 Mayıs 1990 yılında gerçekleşmiş. Bu süreçten sonra yaklaşık 1 yıl boyunca diplomatik olarak tanınmayı bekleyen ülke halkı 6 Eylül 1991 yılında resmen Avrupa ülkesi olarak adını tarihe yazdırmış.
Letonya, bünyesindeki birden fazla tarihi yapıyı UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne yazdırmayı başarmış durumda. Birbirinden ihtişamlı Art Nouveau binaları bu listeye verilebilecek en güzel örneklerden biri… Sanata ve sanatçıya düşkünlüğü ile bilinen Letonya halkı turistlerin en çok ziyaret ettiği bölgenin başkent Riga olduğunu söylüyor. Bu tezi doğrular nitelikte birbirinden muhteşem tarihi eserin burada olduğunu söylemek yanlış olmaz. Riga Katedrali’nin temeli 25 Haziran 1211 yılında atılmış ve o tarihten itibaren kapılarını yerli yabancı birçok ziyaretçi açmış.
Riga Kalesi de yine harika mimarisi ve asil görüntüsüyle kendine hayran bırakacak türden bir tarihi yapı olma özelliği taşıyor. Şehrin hemen hemen her noktasından görünen bu kale 1330 yılından bu yana varlığını sürdürmeye devam ediyor. Kültürel birçok detay ile birlikte başkenti renklendiren Letonya halkı ülkelerine gelen turistlerden oldukça memnun. Bir diğer ilgi odağı özellikle sanatseverlerin akın ettiği Riga Bourse Sanat Müzesi… Katedral Meydanı’nda bulunan müze, Letonyalılar tarafından mimari bir anıt görevini üstlenmiş ve günümüze de bu izleri taşıyarak gelmiş.
Ülkenin başkentinin yanı sıra Liepaja, Sigulda, Cesis gibi önemli bölge noktaları da çok sayıda ünlü mekân ile adından söz ettiriyor. Bunlardan bazıları görmeden dönmemeniz gerekenler listenizde yerini almalı bile… Seaside Parkı, Amber Saati, Petertirgus, Craftman’s Home, Gauja Ulusal Parkı, Turaida Müzesi, Aerodium Latvia ve Rigas Street ülkede mutlaka gezilmesi ve görülmesi gereken yapılar şeklinde sıralanabilir. Ülkeyi gezmeniz için çok sayıda alternatif sunulduğu gibi kolay ve hızlı bir şekilde seyahat etmenize olanak da sağlanıyor. Tramvay, troleybüs ve otobüs hatlarının oldukça geniş bölgelere hitap ettiği de yadsınamaz gerçek bir veri…
Tüm bunların yanı sıra “Letonya gezimi hangi zaman dilimine göre şekillendirmeliyim?” diye düşünüyorsanız önerilen en sağlıklı zaman diliminin yaz ayları olduğu biliniyor. Letonya’da genel olarak kış ve bahar ayları oldukça ağır ve çetin şartlarda geçtiğinden yaz mevsimi gezi planları için idealliği ile biliniyor. Bu aylarda hava sıcaklıkları en az 18 en fazla 30 derece… Türkiye’den Letonya’ya uçak ile İstanbul’daki herhangi bir havalimanı üzerinden Riga’ya iniş yaparak aktarmasız olarak ulaşabilirsiniz.
Umuma Mahsus Normal Pasaport sahipleri için vize şartı aranırken Diplomatik, Gri Hizmet ve Hususi Yeşil Pasaport sahiplerinden 180 gün içerisinde 90 günü geçmemek ön bilgilendirmesiyle vize şartı aranmıyor.