İtalya’nın başkenti olma özelliğini taşıyan Roma, ülkenin en çok turist çeken bölgesi olarak biliniyor. Vatikan’ın da bu şehirde bulunmasından dolayı iki ülkenin başkenti görevini üstlenen Roma, yedi tepe üzerine kurulan ve Tiber ile Aniane nehirleri arasında yer alan bir şehir. Akdeniz’e yakınlığı ile oldukça önemli bir konuma sahip olan şehir aynı zamanda İtalya’nın en kalabalık ve yüz ölçümü bakımından en geniş kenti olmasıyla da adından söz ettiriyor. Ülkenin toplam milli hasılasının %6,5’lik oranını Roma tek başına üstleniyor. Şehir, yaklaşık 17 tane üniversiteye sahip olmasıyla birlikte her sene binlerce öğrenciye seçkin bir eğitim imkânı sunuyor.
Roma’da yapılan arkeolojik kazı çalışmaları sonucunda bölge tarihinin M.Ö 5. yüzyıla kadar uzandığı tespit edilmiş. Roma Cumhuriyet’i kurulduktan sonra, Latin şehirleri ile birleşerek Sabinlere karşı savaş başlatılmış ve bunun sonucunda Roma, tüm Latin şehirleri üzerinde kontrol mekanizması kurmuş. Kent, cumhuriyet yıllarında dünyanın en büyük ve gelişmiş şehri olarak adından sıkça söz ettirmeye başlamış. Mimari, ticaret ve sanayi alanında hızlı bir ivme ile yükselmeye başlayan şehirde aynı oranda nüfus artışı da yaşanmış.
Sıcak ve ılıman bir iklimin hâkimiyet sürdüğü Roma şehrinde yıllık sıcaklık ortalama değeri 15,7 derece civarında seyrediyor. En fazla yağışın kasımda görüldüğü kentte, en soğuk geçen ay 7,7 derece ile ocak, en sıcak geçen dönem ise yaklaşık 24,4 derece ile temmuz olarak biliniyor. Gezi rotanızda Roma iline de yer verecekseniz, bahar veya yaz aylarında bölgeyi ziyaret etmeniz gayet uygun olacaktır. 2017 yılında yapılan araştırmalar, şehrin 2,8 milyon civarında nüfusa sahip olduğunu gösteriyor.
Mimari yapıları, müzeleri ve muhteşem doğası ile dünyaca ünlü olan Roma’da onlarca gezilmesi gereken yer bulunuyor. Kolezyum, turistlerin bölgedeki ilk uğrak noktası olup, eski dönemlerde gladyatör dövüşlerinin yapıldığı ve daha sonra yerini tiyatro, taş ocağı gibi kullanım amaçlarına bırakmış olan bir yapı. Kolezyum dışındaki görülmesi gereken ikinci destinasyon ise kesinlikle Aşk Çeşmesi olmalı. Her yıl binlerce ziyaretçinin akın ettiği bu ünlü mevki, dilek tutulduktan sonra suya bozuk para atılmasıyla meşhur hale gelmiş. Campo Dei Fiori Meydanı, 24 saat açık olan pazarlara ev sahipliği yapıyor ve taze meyve, sebze satın alınabilecek oldukça hareketli bir alan olarak adından söz ettiriyor.
Türkiye üzerinden direkt uçuş seneklerinin bulunduğu Roma şehrine yolculuk, ortalama 2 saat 30 dakikalık bir zaman dilimini kapsıyor. Şehir içindeki gelişmiş metro ağı, yerel halkın sıklıkla kullandığı toplu taşıma araçlarının başında geliyor. Otobüs veya taksi ile de kenti gezmek mümkün.
Schengen ülkeleri listesinde bulunan İtalya’ya gideceklerden bordo pasaport sahibi olanların Schengen vizesi alması gerekiyor. Yeşil, siyah veya gri pasaport sahipleri ise 180 gün içinde 90 günü geçmemek şartıyla vize almadan ülkeye gidip kalabilirler.