İtalya’nın kuzey kesimindeki Emilia Romagna bölgesinde yer alan Bologna şehri, Orta Çağ’dan kalma yapılarının kırmızı tuğlalardan inşa edilmiş olması sebebi ile kızıl şehir olarak da anılıyor. 1088 yılında kurulmuş olan ve Avrupa’nın en eski üniversitesi olarak sayılan Bologna Üniversitesi; Dante ve Kopernik gibi ünlü isimlere eğitim vermesiyle biliniyor ve günümüzde dünyanın dört bir yanından gelen öğrencilere seçkin bir eğitim sunmaya devam ediyor. Gelişmiş bir endüstri şehri olmasıyla birlikte, ülke çapında oldukça önemli bir konuma sahip olan Bologna, yaşam kalitesinin de yüksekliğiyle birlikte adından söz ettirmeyi başarıyor.
Yapılan arkeolojik kazı çalışmaları sonucunda şehrin ilk yerleşim izlerinin M.Ö 9. yüzyıla kadar uzandığı tespit edilmiş. M.Ö 7. yüzyılda Etrüks uygarlığının egemenliğine giren kent, 4. yüzyılda işgal edilerek Romalıların eline geçmiş. 1500’lü yıllarda dönemin imparatoru olan V. Charles bölgeyi fethederek şehrin kalkınmasına katkı sağlamış ancak 1600’lü yıllarda ekonomik olarak zayıflayan kent, yoğun bir veba salgını yaşamış ve nüfusunun yarısını kaybetmiş. İkinci Dünya Savaşı’nda etkin bir şekilde rol alan Bologna, son kez yıkım yaşamış ve sonrasında hızlı bir ivme ile gelişerek günümüze kadar gelmeyi başarmış.
Ilıman bir iklime sahip olan şehirde yıllık ortalama sıcaklık değeri 14 derece civarında seyrediyor. Temmuz, yaklaşık 24,5 derece ile yılın en kurak ve sıcak geçen ayı olarak biliniyor. Ocak ayı ise ortalama 2,3 derece ile oldukça soğuk geçiyor ve yağışın en fazla görüldüğü dönem olmasıyla göze çarpıyor. Kış aylarında nadiren görülen kar yağışı sebebiyle bölgeye yapacağınız ziyarette tedarikli olmanızda fayda var. 2017 yılında yapılan araştırmalar, kent nüfusunun yaklaşık 388 bin civarında olduğunu gösteriyor.
Şehrin her noktasında Ortaçağ esintilerini görebileceğiniz Bologna, özellikle tarihi yapıları ile dikkat çekiyor. Dünyanın en büyük 15. kilisesine sahip olan San Petronio Bazilikası, ortaçağ döneminde inşa edilmiş ve gotik mimarisinden esinlenilmiş. Bologna şehrinin simgesi olarak sayılan Asinelli Kuleleri, 97,6 metre uzunluğunda ve 498 basamaklı bir yapı olarak ziyaretçilerine kapılarını açıyor. Kulenin tepesine çıktığınızda büyüleyici şehir manzarasına şahit olabilir ve bolca fotoğraf çekebilirsiniz. Sanatseverlerin keyifle keşfedebileceği Pinacoteca Nazionale Müzesi, şehrin sanat anlayışını yansıtan yapıtların sergilendiği bir destinasyon. Özellikle Rönesans döneminden bu yana korunmuş sanat eserlerinin görülebileceği bu müze mutlaka ziyaret edilmeli.
Türkiye üzerinden Bologna şehrine direkt uçuş seçeneği bulunuyor olup yolculuk ortalama 2,5 saatlik bir zaman dilimini kapsıyor. Şehir içinde her noktaya otobüslerle ulaşım sağlanabilir iken bölgeyi bisikletle gezmenin de mümkün olduğu söylenebilir.
Schengen ülkeleri listesinde bulunan İtalya’ya yolculuk yapmak isteyen gri, yeşil veya siyah pasaport sahipleri vize almadan 180 gün içinde 90 günü aşmamak şartı ile ülkeye seyahat edebilirler. Ancak bordo pasaporta sahip olanların ülkeye giderken vize alması mecburidir.