Avrupa’nın açık ara en gizemli şehri Edinburgh, İskoçya’nın 1437 yılından beri başkenti olma özelliğini taşıyor. Şehir, 2011 yılında yapılan sayıma göre 482.005 kişilik nüfusuyla İskoçya’nın Glasgow’dan sonraki en kalabalık şehri olma özelliğini taşıyor. Orta Çağ ve Georgian dönemi mimarisiyle meşhur olan Edinburgh, Old Town ve New Town adlı iki bölgeden oluşuyor. Bu iki bölge de ev sahipliği yaptığı eşsiz mimari yapıları sayesinde UNESCO’nun Dünya Miras Listesi’ne de adını yazdırmayı başarmış.
Edinburgh, sadece ihtişamlı mimari yapılarıyla değil, yüksek eğitim ve kültür düzeyiyle de Avrupa’nın önemli şehirlerinden biri olarak kabul ediliyor. Nitekim, şehirde bulunan Edinburgh Üniversitesi, dünyanın en saygı değer üniversiteleri arasında gösteriliyor. 1583 yılında kurulan üniversite, 2010 yılında dünyanın en iyi 9. üniversitesi seçildi. Edinburgh Üniversitesi ile beraber toplamda 4 üniversiteye ev sahipliği yapan şehir 100.000’den fazla öğrenci için de bir eğitim başkenti olmuş durumda. Tüm bu yüksek yaşam standartları şehre Yedi Tepeli Kent unvanından sonra “Kuzey’in Atina’sı” unvanını da kazandırmış oldu.
7.yüzyılda Kral Edwin’in kale olarak kurduğu Edinburgh’ta gezilecek birçok önemli tarihi yapı bulunuyor. Dünyanın en görkemli yapılarından biri olan Edinburgh Kalesi ile gezinize başlayabilirsiniz.
Kaleyi tamamen gezmek neredeyse 3 saat sürdüğü için en az yarım gününüzü buraya ayırmanız gerektiğini belirtelim. Edinburgh Kalesi’nden sonra şehir turunuza devam etmek için; İskoçya Kilisesi’nin merkezi olan St. Giless Katedrali, hem botanik hakkında bilgi sahibi olabileceğiniz hem de tohum vb. bahçe ürünleri satın alabileceğiniz Edinburgh Kraliyet Botanik Bahçesi, Holyrood Sarayı, 68 heykelden oluşan Scoot Anıtı, hayalet ve cinayet hikayeleri ile ünlü yer altı kasabası olan Mary King’s Close bölgesi ve Rosslyn Şapeli’ni de rotanıza dahil edebilirsiniz. İskoçya’nın tarihteki gelişimini daha detaylı öğrenmek istiyorsanız İskoçya Milli Müzesi’ni de ziyaret etmeyi unutmayın.
Edinburgh’ta yapılacaklar tarihi yapıları gezmekle bitmiyor elbette. Şehir, hem renkli gece hayatı hem de eğlenceli festivalleri ile ziyaretçilerine asla unutamayacakları bir tatil vadediyor. Edinburgh’ta gece hayatı haftanın yedi günü aynı hareketlilikle devam ediyor. İskoç gece hayatını deneyimlemek isteyenler Grassmarket ve Rose caddelerindeki eğlence mekanlarına gidebilir. Pub bar ve kafelerin 01.00 de kapandığı şehirde gece kulüpleri 03.00’e kadar açık.
Festival coşkusuna yaşamak isteyenler ise şehirde düzenlenen Uluslararası Edinburgh Festivali, Edinburgh Askeri Bando Festivali veya dünyanın en büyük sanat festivali olan Edinburgh Festival Fringe gibi etkinliklere katılım gösterebilir.
Edinburgh’a ulaşım sağlamak için hava yolunu tercih edebilirsiniz. İstanbul’dan aktarmasız olarak gerçekleşen Edinburgh varışlı uçuş seferleri yaklaşık 4.5 saat sürüyor. Londra varışlı uçuş seferlerinden birini tercih edecekseniz eğer uçak, tren veya otobüs kullanarak Edinburgh’a ulaşabilirsiniz.
İskoçya, Birleşik Krallık’ın 4 ülkesinden biri olduğu için Birleşik Krallık vizesi alınması gerekiyor. Türkiye’de İskoçya Konsolosluğu olmadığı için başvurular İngiltere Konsolosluğu’ndan yapılmalı. Ancak konsolosluk direkt başvuru kabul etmediği için TLS Contact veya İngiltere Vize Hizmet Merkezleri aracılığıyla vize işlemleri gerçekleştiriliyor.